Stellar Transformations - ST 1.16 - Yüksek Hızda Dönüşüm (3)

---

 

Çeviren: SteelAlpha - Düzenleyen: dunklesplatz - Yayıncı: F5 Tarikatı Lideri Useless...

 

Yu Klanı'nın Tek Kılıç Tekniği son derece acımasız bir kılıç tekniğiydi. Bu teknik sadece Yu Klanı üyelerine nesilden nesile aktarılıyordu. Fakat bilinmeyen bir sebepten dolayı  bu teknik , Antik Ejderha Sanatı kitabının içinde yer alıyordu.

 

Yu Klanı'nın her neslinde , yeni doğan erkek çocuklar Yu Klanı'nın Tek Kılıç Tekniği için mirasçı kabul ediliyordu. Çocuklar daha yeni doğmuşken görünüşlerini bozuyorlardı. Daha kötüsü , Yu Klanı bu çocukları hizmetçilerine toplatıp , yoksul mahallelere ayrı ayrı gönderiyordu.

 

Çocuklar , buralarda şekil bozuklukları sebebiyle ayrımcılığa uğruyordu. Hizmetçiler tarafından işkence görüyor ve hayatın ne kadar zalim olabileceğini öğreniyorlardı. Çocukların mizaçları hayattan nefret edecek şekilde değişiyordu. Büyüdüklerinde , Yu Klanı onları geri getiriyor ve uzman olabilmeleri için kendi iç tekniklerini öğretiyorlardı. Aynı zamanda , Yu Klanı'nın Tek Kılıç Tekniğini öğrenebilmek için özel eğitimlerden geçiyorlardı.

 

Özel eğitim çok basitti: İnsan öldürme antrenmanı. Başlangıçta , Yu Klanı , mirasçılarını , cesetlerin hayati noktalarını kısa kılıç ile aralıksız bıçaklatarak,  eğitiyorlardı. Her ceset eti kıyılana kadar bıçaklanıyor ve sadece tamamen çürüdüğü zaman uzaklaştırılıyordu. Eğitim bittiği zaman mirasçılar , düşmanlarının hayati noktalarına gözleri kapalı vurabiliyorlardı ve görevleri yerine getirebilecek uzmanlığa ulaşmış oluyorlardı.

 

Yu Klanı'nın Tek Kılıç Tekniği daima tek vuruşta öldürür.. Bu tekniğin sadece 2 hareketi vardır. Kılıcı gizlemek ve kılıcı çekmek..

 

Eğer bir Yu Klanı'nın Tek Kılıç Tekniği kullanıcısı kılıcını çekmemişse hiçbir şey olmazdı. Ama eğer kılıcını çekerse , düşmanını kesinlikle öldürürdü.

 

Son derece basit bu teknik en iyi suikast tekniği olarak biliniyordu.

 

"Bebekken şekil bozukluğuna uğrayacağım  , eğitime başlarken cesetleri eti kıyılana yada çürüyene kadar aralıksız bıçaklayacağım , büyüyene kadar her günüm cesetlerle iç içe geçecek , kimseden sevgi görmeyip destek almayacağım , sürekli ayrımcılığa uğrayıp , eziyet göreceğim.. Bu tür bir kılıç tekniği eğitimi çok iğrenç.." Qin Yu'nun ifadesi çok tatsız bir hal aldı.

 

En kısa sürede  , bebeklerin şeklini bozma , ve eğitimde ceset kullanma fikri hakkında düşündü.. Qin Yu  , Yu Klanı'nın Tek Kılıç Tekniğinden tiksindi . Suikastcileri bu şekilde eğitmek gerçekten de çok çarpıtılmış bir yoldu..

 

"Öldürücü Aura , Yu Klanı mirasçılarının sahip olduğu en acayip ve en şok edici şey ..."

 

Antik Ejderha Sanatı kitabının içindeki Yu Klanı'nın Tek Kılıç Tekniği  hakkında , Qin Yu'nun son kararı ürkütücü olduğuydu. Qin Yu , bir süre düşündükten sonra , Yu Klanı'nın Tek Kılıç Tekniği'nin ne kadar korkunç olduğunu ve neden bir numaralı suikast tipi kılıç tekniği olduğunu tamamen anladı.

 

Qin Yu'nun ifadesini tamamen şaşkınlık bürüdü : "Korkunç.. Çok korkunç. Yu Klanı'nın Tek Kılıç Tekniğinin eğitimini planlayan kişiler çok korkunç. Bebeklerin daha yeni doğmuşken şekillerini bozduklarına göre , tamamen çarpık bir zihne sahip olmalılar. Çocuklar büyüdüğünde cesetleri durmaksızın bıçaklayıp , günlerinin tamamını cesetlerle yan yana geçiriyorlar. Sonunda görevlerini hiç durmadan tamamlayabiliyorlar.

 

Bu tür bebekler , kalplerinin en derinlerinde , çocukluktan kalan büyük bir vahşetle yaşıyorlar.. Her gün cesetlerle yan yana yaşadıktan sonra , sahip oldukları vahşet korkunç derecede artıyor. Birini öldürecekleri zaman , sahip oldukları vahşeti bir anlığına açığa çıkarabilseler , bu düşmanlarını şoka uğratmaya yeter "

 

Qin Yu, 2 derin nefes aldı ve sakinleşti.

 

Qin Yu genelde yalnız olduğundan , bazı konuların üstünde fazla durma alışkanlığı vardı.

 

"Yu Klanı'nın Tek Kılıç Tekniği'nin bir numaralı suikast tipi kılıç tekniği olmasının iki sebebi vardı. İlki , kullanıcının sahip olduğu korkunç , vahşet aurası. İkincisi ise kılıç çekmenin en basit tarz oluşu." Qin Yu kendi kendine karara vardı: "Çocukluktan beri kalplerinin en derinlerinde gelişen vahşet , yetişkinliğe ulaşınca tamamen farklı bir seviyeye geliyor. Ve bu kişiler birini öldürecekleri zaman,  sahip oldukları vahşet aurası ,büyük ihtimalle düşmanlarını şoka uğratıyor. Doğru anda , son derece hızlı bir kılıç çekme ile düşmanlarını tek hamlede öldürebiliyorlar."

 

Yu Klanı'nın Tek Kılıç Tekniği sadece 2 harekete sahipti: Kılıcı Gizlemek ve Kılıcı Çekmek.

 

Bu çok dikkate değer bir şeydi. Kılıcı Gizlemek , insanların kılıcı görüp hissedememesini sağlamaktı. Kılıcı çekmek ise insanların basitçe hiç tepki verememesini sağlamaktı. Bu aynı zamanda düşmanı tek harekette öldürmeyi gerektiriyordu. Hiçbir hataya mahal vermiyordu..

 

"Bu korkunç vahşet aurasına sahip olmak , kılıç çekme başarısını büyük ölçüde arttırıyor. Aslında , bu korkunç aura olmadanda , Yu Klanı'nın Tek Kılıç Tekniği hala müthiş bir suikast tipi kılıç tekniği!" Qin Yu zihninde bu tekniği övüyordu. Bu Kılıcı Gizlemek , Kılıcı Çekmek çok basit bir yöntemlerdi fakat bu inanılmaz derecede rafine edilmiş haliydi.

 

Ancak , Qin Yu , o korkunç vahşet aurası olmadan , Yu Klanı'nın Tek Kılıç Tekniği'nin sadece nispeten müthiş bir suikast tipi kılıç tekniği olduğunu ve en iyi suikast tipi kılıç tekniği olamayacağını biliyordu.

 

"Ben böyle sapıtmış biri olmak istemiyorum. Ama Yu Klanı'nın Tek Kılıç Tekniği'nin sözde Kılıç Gizleme ve Kılıç Çekme hareketleri benim fantezilerimi süslüyor." Qin Yu çok heyecanlandı , "Normal durumlarda , ben kılıcı gizleyeceğim ve yakın dövüşe bağlı kalacağım. Afma seçeneğim kalmadığında , kılıcı çekeceğim.. Tamamdır , benim silahım kısa kılıç olacak."

 

Dövüşürken yumruk ve bacaklarını kullanmak , Qin Yu'nun en sevdiği şeydi.

 

Qin Yu'nun kısa kılıç seçmesinin nedeni , kısa kılıcın yakın dövüşte kullanılıyor oluşuydu. Kılıcı çektiğin anda , kılıç , düşmanının hayatını direk alabilirdi. Yaşam ve ölüm tek bir harekete bağlıydı... - Qin Yu dövüşürken tutkuyla yanmayı ve kanının kaynamasını seviyordu.

 

Yakın dövüşte , O , düşmanının kaslarını yırtarak ayırıyor , kemiklerinin yerleri değiştiriyor ve hayati noktalarına yumruklarıyla vuruyordu.

 

Eli bir yumruk, bir pençe, bir avuç, bir balta ( kısa saplı ) vs.  olabiliyordu.

 

Bacağı ise bir kamçı , bir bıçak , bir sopa , bir balta vs. olabiliyordu.

 

"Yakın dövüş en heyecanlı şey." Qin Yu insan iskeleti baz alınarak yapılan tahta kuklalara bakıyordu. Aniden elleri pençe şeklini aldı ve kuklanın bir çift hayati noktasını sadece kaparak parçalara ayırdı. Aynı zamanda elleri bir illüzyon gibi hareket ederek bir anda , tahta kuklanın tüm hayati noktalarının tamamını küçük parçalar ayırdı.

 

-----

 

Sıcak bahar havasında, batı bahçesinde...

 

Qin Yu göçebe bir ejderha gibi suda geziyordu. Aynı zamanda , yumruk atmaya devam ediyordu. Diğer insanlar , suyun altında , Qin Yu'nun yumruklarını aralıksız devam eden bulanıklıklar olarak görebilirdi. Qin Yu'nun yumrukları son derece hızlıydı.

 

3 yıla yaklaşan antrenmanından sonra , Qin Yu , suyun karakteristik özelliğini kavramıştı. Suyun içindeyken , suyun kuvvetini kullanabiliyordu. Su temelinde ona engel olamıyordu. Suyun içindeyken , Qin Yu balık gibi olduğundan onu tutmak çok zordu.

 

"Xiao Yu." Lian Yan yüzünde bir gülümsemeyle batı bahçesine girdi.

 

"Bang !"

 

Qin Yu aniden zıpladı. Beklenmedik bir şekilde sudan direk çıktı. Hemen elleriyle yere karşı kendini destekledi ve harika bir perende attı.

 

"Büyükbaba Lian." Qin Yu gülerek Lian Yan a doğru hareketlendi. Aniden... fırtına gibi bir esinti bedeninden yayıldı. Bilinçsizce yaptığı bir hareketle , beklenmedik bir şekilde Lian Yan'ın yanında belirir. Bu korkunç derecede hızlıydı. Lian Yan şok olmaktan kendini alamadı.

 

Qin Yu'nun gözleri aniden şok ile parladı. Ayakta duruyordu ve tüm vücudu yıldırım çarpmış gibiydi.

 

"Şuanda , şuanda ..."

 

Qin Yu , az önce olanlar yüzünden son derece şaşkındı. Sudayken , hızını attırabilmenin yollarını deniyordu. Sudan çıktıktan sonra az önceki gibi , rüzgar ona ulaştığında , o Lian Yan'ı düşünüyordu yani o hala sudaymış gibi hareket etmişti...  O suyun kuvvetini oluşturmayı denerken aslında rüzgara dönüşmüştü.

 

"Su direnci... Rüzgar direnci... Hava direnci.. Aslında hepsi birer direnç ama suyun direnci hepsinden daha güçlü.. Ben suyun kuvvetini kullanabiliyorum o zaman neden rüzgarın kuvvetini , ben hızlı koşarken güçlü rüzgarları önlemek için kullanamayayım?"

 

Qin Yu daha fazla heyecanlandı.

 

"Xiao Yu, sen..." Gördüğü bu durum , Lian Yan'ı ürküttü. Qin Yu basitçe bunu görmüyordu. Elini salladı ve dedi ki : "Büyükbaba Lian , hadi sonra konuşalım." Bunu söylerken , kendi içinde bir aydınlanma yaşıyordu. Gözlerini tamamen kapattı. Ve rüzgarın direncini hissedebilmek için vücudunu kullandı.

 

"Hız!"

 

Sonunda, bir kişi ne kadar hızlı olabilir ? Normal hızda koşarken , hiç rüzgar direnci yokmuş gibi hissediyordu. Fakat canlı bir şekilde çok yüksek hızlara ulaşırken , ne kadar  hızlanırsa rüzgar direncini o kadar çok hissediyordu. Ve sonunda en yüksek hızı ulaştığında , rüzgar direnci şok edici bir seviyeye ulaşıyordu.

 

"Eğer engellerin yardımıyla direnci dikkate alırsak o zaman ben ne kadar hızlı olabilirim ?" Bunu konuyu düşünürken , Qin Yu birden hedefine ulaştı. Bir süredir , sadece kendine ait bir manevra kabiliyeti arıyordu. Şuanda , Qin Yu aniden kendi manevra kabiliyeti için bir yol keşfetmiş oldu.

 

Gözlerini kapatıp yavaşça yürümeye başladı. Suyun direncini suyun içinde hissettiği gibi rüzgarın direncini de hissetmeye çalıştı.

 

Ama havanın direnci ve rüzgarın direnci kesinlikle suyun direncinden daha zayıftı. Rüzgar kuvvetiyle birlikte hareket etmek çok daha zordu. Ancak , Qin Yu'nun önceden  sahip olduğu sudaki tecrübeleri sayesinde rüzgarın özelliklerini normalden daha hızlı kavradı. Aynı zamanda , bilinçli bir şekilde , bildiği Qi Men Dun Jia ilkeleri ve rüzgar hakkında öğrendiği şeyleri kombine ediyordu. (kaynaştırıyordu )

 

-----

 

Günler günleri kovaladı...

 

Şelalenin su basıncının altında dayanma , ağırlık taşırken uzun koşulara çıkma , parmak güçlendirme antrenmanı , kum torbaları arasında refleks antrenmanı , tahta sopalarla vücut dayanıklılığını arttırma, tahta kukla yolunda yakın dövüş antrenmanı , insan vücut modeli üzerinde Yu Klanı'nın Tek Kılıç Tekniği'ni çalışma , rüzgar ve hava direnci altında manevra kabiliyetini geliştirip hissedebilme...

 

İçsel enerjiyi absorbe ederek bedeninin sağlamlığını , dayanıklılığını ve gücünü arttırdı.

 

Qin Yu'nun iştahı iki katına çıktı , kemik ve kasları çok hızlı bir şekilde değişti. Qin Yu, ergenlik dönemini tecrübe ediyordu , sınır eğitimi için mükemmele yakın yollar kullandı ve bu sayede vücudu harika bir uyum yakaladı. Tüm gücü , çok hızlı bir şekilde arttı.

 

Oluşturduğu manevra kabiliyeti de tamamlanmaya yakındı. Hava ve rüzgar dirençleri altında ki tecrübeleriyle , sahip olduğu en yüksek hareket hızı yavaşça arttı.

 

Tiefeng şehrindeki Doğu Fatihi Prens konağında...

 

Qin De , duvardaki askeri haritaya bakıyordu. Harita , farklı renklerdeki değişik işaretlere sahipti. 3 doğu bölgesi siyah ve Chu krallığınının geri kalanı kırmızı renkteydi.

 

Qin De askeri haritaya bakarken gözleri ölüm niyeti yayıyordu. Her gün bu askeri haritaya bakarken 4 saat geçiriyordu.

 

"Ekselansları , Sisli Villadan bir mesaj var" siyah kaplı Xu Yuan geldi.

 

"Sisli Villa" kelimelerini işitince  , Qin De nihayet gözlerini haritadan uzaklaştırdı. Başını çevirdi ve duygusuz bir şekilde, "Söyle , Mesajı neymiş ?" diye sordu.

 

Xu Yuan hemen "Ekselansları , mesaja göre Xiao Yu'yu korumak için tuttuğunuz , 3 içsel uzman , orduya dönme kararı almışlar."

 

Qin De şüphelenmeden edemedi. Bu 3 kişiyi çok iyi tanıyordu. Onlar sadece Houtian uzmanı olsalar da , birlik çalıştıkları zaman , saldırı kuvvetleri çok artıyordu. Ayrıca , onlar çok sadıklardı ve asla emirlere itaatsizlik etmezlerdi.

 

"Söyle , sebepleri neymiş ?" diye sordu Qin De soğuk bir sesle.

 

Xu Yuan elindeki mektubu tekrar baktı. Garip ifadeyle şöyle dedi "Mektup diyor ki , Ekselansları orjinalin de bu 3 içsel uzmanı , Xiao Yu'yu koruması için siz göndermiştiniz. Ama , ama..." Burayı söylerken , Xu Yuan'ın anlamlandıramadığı bir şey vardı.

 

"Sonunda neymiş sebepleri ? Çabuk söyle şunu !" diye sordu Qin De , Xu Yuan'ı ürküterek.

 

Xu Yuan garip bir ifadeyle sadece şunu söyleyebildi : "Ekselansları, bu mektuba göre , seçtiğiniz 3 içsel uzman , şuan Xiao Yu'nun hareket hızına yetişemediklerinden , kendisini gizlice koruyamıyorlarmış."

 

"Ne ? Yetişemiyorlar mı ? Bu nasıl mümkün olabilir?" Qin De genelde sakin olsa da , şuan gözleri yuvalarından fırlamıştı.

 

Bu yıl , Qin Yu daha yeni 12 yaşına basmıştı.