Cilt 7 Bölüm 11: Devasa Kara Piton

avatar
6784 7

Coiling Dragon - Cilt 7 Bölüm 11: Devasa Kara Piton


 

Felaket geldiğinde insanın yapabileceği tek şey bunu kabul etmekti.



Memleketlerinden ayrıldıktan sonra Linley ve Bebe kuzeye yöneldiler. Linley’in gördüğü her şey onu daha çok sessizleştiriyordu. Tüm Fenlai Krallığı büyülü yaratıkların oyun alanına dönmüştü ve insan cesetleri onlar için yemekten başka bir şey değildi.



Yoldayken büyülü yaratıklar ara sıra gözüküyordu ama hiç canlı insan gözükmüyordu.



Ama aniden yolun sonunda bir insan formu ortaya çıktı.  İnsan formu çok hızlı hareket ediyordu ve birkaç uluyan büyülü yaratık tarafından takip ediliyordu. Birkaç mor ışık parlamasından sonra büyülü yaratıklar doğrandı ve insan formu ile kuzeye ilerlemeye devam etti. Bu insan formunun omuzunda çok güzel küçük siyah bir Gölge Fare vardı.



“Patron dinlenmek için bir yer bulmamız gerekmiyor mu? Ben biraz acıktım.” Linley’in omuzunda duran Bebe zihinsel olarak konuştu.



Linley çaresizce ona bir bakış attı.



Tüm bu yolculuk boyunca aktif olarak hareket eden oydu ve Bebe ya onun omuzunda durup rüzgârın keyfini çıkarıyordu yada kıyafetinin içinde uyuyordu. Nasıl yorulması mümkün olabilirdi?



“Tamam. İleride bir dağ var. Orada birkaç büyülü yaratık öldürüp onları pişirerek yiyebiliriz.” Linley her zaman onu şımartıyordu. Linley için 3 kardeşi ve Hillman amca ve Kahya Hiri ile beraber O’Brien İmparatorluğun da kalan küçük kardeşi Wharton dışında hiç yakın akrabası yoktu. Ama Wharton ve 3 kardeşi ile buluşması çok nadir bir şeydi.



Sadece Bebe hep onun yanındaydı.



Linley kalbinde onu şımartılacak bir küçük kardeş olarak görüyordu.



“Bloodviolet Tanrı Kılıcı 7. ve 8. seviye büyülü yaratıklara karşı oldukça kullanışlı. Ama onunla 9.seviye büyülü yaratıkların savunmasını aşıp onlara ölümcül bir darbe vermek oldukça zor.” Linley belindeki kılıca bakıp iç çekti.



Bloodviolet Tanrı Kılıcı çok keskin, çok hızlı ve istediği yöne bükülebilen bir kılıçtı. Bu nedenle daha zayıf çok sayıda düşman karşısında oldukça ise yarıyordu. Ama tek bir güçlü düşmanın karşısında Linley’in pençeleri yada ejder kuyruğu kadar yararlı değildi.



Kısa ve kalın bir dağın dibinde Linley ve Bebe bir çift kurt bacağı kavurdular. Daha Fenlai Krallığı sınırlarından çıkmadıkları için etraf büyülü yaratık kaynıyordu. Ama Linley ve Bebe’nin şuan ki güçleriyle Aziz Seviye bir büyülü yaratık ile  karşılaşmadıkları sürece güvende olacaklardı.



“Pişti.” Bebe hemen kurt bacağını kavradı ve onu hatır hür yemeye başladı.



Linley elini sallayarak ateşi söndürdü ve kurt bacağını alıp yemeye başladı. Kurt bacağı otlar ve bitkiler ile pişirildiğinde aslında oldukça lezzetli oluyordu. Vahşi alandaki dağlarda birisi yemek yapmak için malzemeler bulabilirdi. Bu büyülü yaratıkların dağ bölgesinde öğrenilen bir hayatta kalma becerisiydi ve Linley doğal olarak bunu biliyordu.



Kurt bacağı Bebe’den daha büyüktü ama Bebe yemeyi çoktan bitirmişti. Linley yarısını yeni yemişken Bebe çoktan hepsini mideye indirmişti.



“Sürünme sesi” “Sürünme sesi”



Aniden uzaklardan bir ses geldi. Linley lokmasını yutarken donmuştu ve Bebe’nin kulakları dikilmişti. Bir adam ve büyülü yaratık uyum içinde arkalarına baktılar.



Bu bir pitondu.



Kolaylıkla bir eve sığabilecek büyüklükte bir pitondu. Onun garip sürüngen gözleri 2 büyük kırmızı fener gibiydi. Korunun dışında muazzam bedeninin 10 metresi gözüküyordu ama Linley onun 3 metre kalınlığında olduğunu gördüğünde kolaylıkla tüm bedeninin korkunç büyüklüğünü hayal edebildi.



10 metre onun sadece küçük bir kısmıydı.



Sarı çizgili yoğun siyah derisini gördüğünde Linley’in ifadesi anında değişti.



“Bu bir Devasa Kara Piton” Linley bu büyülü yaratığı tanıdı.



Devasa Kara Piton piton tiplerinin en güçlülerinden birisi olarak kabul edilirdi. Genel olarak konuşursak yetişkin hali 9.seviye bir büyülü yaratıktı ve kabaca 9 Başlı Yılan ile eşit düzeydeydi. Piton tipi yaratıkların arasında Devasa Kara Piton savaş makinesi olarak ünlenmişti.



O nu bir ordunun arasına koyarsanız 100.000 asker öldürebilirdi.



O inanılmaz savunması ile birlikte karanlık stili bir büyülü yaratıktı. Dişleri zehirliydi ve bu onun özel özelliğiydi.



“Hisssss. Hisssss.” çatal dili sağa sola sallanıyordu ve soğuk gözleriyle Linley ve Bebe’ye bakıyordu. Devasa Kara Piton açıkça çoktan onları bir sonraki yemeği olarak belirlemişti.



“Bebe dikkatli ol.”



Linley’in bakışları Devasa Kara Piton’un üzerine odaklandı. aynı anda Linley’in derisinden yoğun siyah renkli pullar çıktı. Dirsekleri, dizleri ve alnı sivrilmişti.



“Whap. Whap.” Linley’in ejder kuyruğu birkaç kez yeri tokatladı. Linley’in yanındaki Bebe’nin bedenindeki tüm kıllar dikleşmişti.



Bunu gördüğünde Devasa Kara Piton havada yükseldi. O açıkça şuan tetikteydi.



“Whoosh!”



Bir rüzgarla birlikte Devasa Kara Pitonun muazzam bedeni ileri doğru atıldı. Bir saniyeden daha kısa bir sürede 100 metre uzunluğundaki muazzam bedeni ona karşı neredeyse aynı anda saldırı başlatan Linley ve Bebe’ye ulaştı.



“Swish!” Bloodviolet parladı.



“Çınlama Sesi!” Linley bir çekicin örse vurduğunda çıkan sese benzeyen bir ses duydu. Bloodviolet Tanrı Kılıcı Devasa Kara Piton’un derisine sadece beyaz bir iz bırakabildi ve onu yaralayamadı.



“Bu gerçekten çok dayanıklı.”



Devasa Kara Piton Linley’in etrafını sarmaya başladı. Linley onun kendisini sıkmasına izin verirse nefes alamayacağını ve sıkma kuvvetinin muhtemelen onu ezerek öldüreceğini biliyordu.



“Haaaa!”



Linley’in keskin pençeleri aniden Devasa Kara Piton’un bedenini deldi. Bir “yırtılma” sesiyle birlikte keskin pençeleri pitonun pullarının dış tabakasına nüfuz etti. Ancak Linley pençelerinin daha fazla ilerlemediğini hissetti. Pulların altında şaşırtıcı derecede dayanıklı bir kuvvet hissediyordu.



“Whoosh!” Piton Linley’i sıkmak üzereydi!



Linley sadece soğukça güldü. Pençelerini çıkararak sıçradı ve pitonun sıkmasından kurtuldu aynı anda sivri dirseklerini pitona çarptı. Linley’in dirseklerinin sivri ve keskin olması Zırhlı ÇatalKuyruk Ejderinin eşsiz özelliğiydi ve şaşırtıcı derecede güce sahiplerdi.



“Yırtılma sesi.” Sivri uçlar siyah pullara nüfuz etti ve daha derinlere indi.



“Bu pitonun pullarının altında tam olarak ne var? Bunun savunması çok korkunç.” Linley’in dirseklerinin sivri uçları durmadan önce yarı yola kadar ilerleyebilmişlerdi.



“Aaaargh!”



Devasa Kara Piton kızgın, acı dolu bir kükreyiş attı ve bir anda muazzam kafasını Linley’e doğru vurdu. Aniden kanlı ağzını açtı ve siyah bir sıvıyı dışarı atıp Linley’e doğru tükürdü.



“Zehir!” Linley hemen sıçrayarak geriye doğru kaçındı.



Siyah zehrin miktarı çok büyüktü ve atıldığı alan çok genişti. Birazı Linley’in bacaklarına gelmeyi başarmıştı.



“Cızırtı.” “Cızırtı” Linley’in bacaklarından garip sesler geliyordu.



Linley bacaklarındaki zehrin koruyucu pulları tarafından tamamen engellendiğini hissetti. Zırhlı ÇatalKuyruk Ejderinin savunması oldukça korkunçtu ve bu zehir onun pullarına bir tehlike teşkil etmiyordu.



“Patron hadi kaçalım. Bu Piton mantık dışı bir şekilde zorlu. Onun pulları ve eti çok kalın.” Bebe çağırdı.



“Kaçalım.”



Linley ve Bebe hiç tereddüt etmeden kuzeye doğru kaçtılar. Piton bir süre onları kovalasa da onları yakalayamadı.



Linley ve Bebe pitondan kurtulduktan sonra sonunda Fenlai Krallığının sınırlarından çıkmışlardı. Sınırdan çıkmalarına rağmen hala ıssız manzaralar görüyorlardı. Görünüşe göre Büyülü Yaratıkların Dağ Alanının“Kralı” doğruyu söylüyormuş.



Onlar Kutsal Birliğe ait toprakların yarısını almayı amaçlamışlardı.



“Swish!”



Bloodviolet parladı ve kolayca bir Ejderha Şahinini ikiye böldü.



“Bebe söyle bana neden 9.seviye yaratıklarla başa çıkmak bizim için bu kadar zor?” Linley çoktan Siyah Ejderha ve Fenlai Şehrindeki Eflatun Dövmeli Ayı gibi bir çok 9.seviye yaratıkla karşılaşmıştı. Onların karşısında tek yapabildiği saldırılarından kaçınmak olmuştu. Onlarla kafa kafaya savaşmasının hiç yolu yoktu.



Oldukça yavaş olan Eflatun Dövmeli Ayı ve Devasa Kara Pitonun karşısında bile Linley onlara zarar verememişti.



Bebe de sessizleşmişti.



Bebe ve Linley’in problemleri aynıydı. Ama Bebe’nin sorunu fiziksel olarak küçük olmasıydı ve muhtemelen bu yüzden dişleriyle rakiplerinin kalın derilerini çiğneyemiyordu. Durum böyleyken nasıl onlara zarar verebilecekti?



“Linley.” Doehring Cowart’ın sesi yankılandı.



Linley’in aniden aklı başına geldi.



Doğru. Neden Büyükbaba Doehring’e sormuyorum? Onun engin bir bilgisi var kesinlikle birçok Aziz seviye savaşçı görmüştür. O bu konuda kesinlikle bir şey biliyordur.



“Linley sen 9.seviye büyülü yaratıklar ile karşılaşma konusunda hüsrana uğradın değil mi?” Doehring Cowart güldü.



“Evet Büyükbaba Cowart. Ne yapmam gerekiyor?”



Doehring Cowart devam etti. “Linley aslında senin kılıcın oldukça güçlü ama problem senin ön Ejder formunda 7.seviye bir savaşçının gücüne sahip olman. Ayrıca tam ejder formunda da sadece 9.seviyede ki başlangıç aşamasındaki bir savaşçının gücüne sahip oluyorsun. O halinle 9.seviye bir büyülü yaratık ile başa çıkabileceğine inanıyor musun?”



Linley korktu.



Doğru. Problem onun yeterince güçlü olmayışıydı.



“8.seviyeye ulaştığından Ejder formunda 9.seviyenin zirvesindeki bir savaşçının gücüne sahip olacaksın. O zaman pençelerin yada kılıcınla 9.seviye büyülü yaratıklara zarar verebileceksin.” Doehring Cowart kıkırdadı. “Ancak şuan ki güç seviyenle de onlara zarar vermen mümkün.”



“Nasıl?” Linley heyecanlandı. Büyükbaba Cowart gerçekten bir yol biliyordu!



Doehring Cowart konuştu. “Linley neden Kaiser ve Clayde’nin büyük kılıç kullandığını fark ettin mi?”



Linley eski savaşları düşündü. Onlar cidden büyük kılıç kullanıyordu.



“Neden büyük kılıç kullandıklarını biliyor musun?” Doehring Cowart sordu.



Linley giderek meraklandı. Onlar 9.seviye savaşçılar olduklarından doğal olarak hafif silah kullanmalarının daha hızlı olacağını biliyorlardı. Ama neden bunun yerine büyük kılıç kullanıyorlardı? Linley daha önce Kaiser ile yaptığı savaşı düşündü.



“Linley ben küçükken ne zaman babam ağaç kesse küçük satırlar yerine ağır baltaları kullanırdı. Sence bunu neden yapıyordu?”Doehring Cowart sabırla rehberlik etti.



Linley bir fikir üretmeye başladı.



“Hafif silahlar keskindir. Büyük düşmanlar ile karşılaşırken onlar oldukça etkili olur. Ama tek başına güçlü bir düşmanla karşılaşırsan büyük ve ağır silahlar onlara göre çok daha etkili olur. Birisi büyük ve ağır silahlar kullanırsa daha fazla güç kullanabilir ve darbelerinin gücünü arttırabilir. Ve…9.seviye savaşçılar için birkaç yüz pauntluk (100 paunt= 45 kg) ağırlık pek fark yaratmaz.”



Linley şimdi gerçekten anlamaya başlamıştı.



Sadece ağır silah kullanarak tam kapasitelerindeki gücü açığa çıkarabiliyorlardı.



Örneğin güçlü bir adam hafif bir kılıç mı yoksa ağır bir topuz mu kullanarak daha güçlü bir darbe vurabilirdi? Ejderkan savaşçılar on binlerce paunt ağırlığı kaldırma kapasitesine sahiplerdi. Onların potansiyel kuvvetleri şaşırtıcıydı.



“Devasa Kara Pitonun karşısında pençelerimin ve kuyruğumun kılıcımdan daha etkili olduğunu hissetmeme şaşmamalı.” Linley konuştu  ” Belki de bende ağır bir silah bulmalıyım.”



Konuşurken Linley kuzeye gitmeye devam etti.



“Patron ilerde bir şövalye bölüğü var.” Bebe zihinsel olarak konuştu.



Linley dikkatlice baktı. Gerçekten ileride mola vermiş bir şövalye bölüğü vardı. Linley zaten bir çok bölükle karşılaşmıştı. Genel olarak konuşursak işgal edilmiş bu topraklarda hayatta kalabilen bölükler büyük klanların elit askerlerinden oluşmuştu.



“Onları önemsemeye gerek yok.” Linley onları göz ardı ederek ilerlemeye devam etti.



Ama onlara yaklaştığında tanıdık bir yüz gördü.



“Shaq? İkinci Prens Shaq?” Linley şaşırmıştı.



Linley Fenlei Krallığındaki konumu sayesinde Veliaht Prens Carre ve İkinci Prens Shaq’ı tanıyordu.
———–ÇEVİRMEN NOTU—————
Günün bölümü böylece bitti

Linley Shaq’a ne yapacak? Ağır silah bulabilecek mi? Linley Clayde ile yeniden karşılaşacak mı? Yarın bölüm gelecek mi? Merak mı ediyorsunuz? O zaman bekleyin okuyun ve öğrenin…

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr