Bölüm 192: Yasak Teknik (FAKE)

avatar
16032 37

Against The God - Bölüm 192: Yasak Teknik (FAKE)


 

Gök mavisi ışık bedenine girer girmez Yun Che'nin tüm bedeni hafifçe titrerken 6 damla Ejderha Tanrısı kanının bedeninin içinde patladığını hissetti.

 

Kötülük Tanrısının Ateş Tohumuna sahip olduğundan ateş elemeti içeren anka kanı ile kendi kanını birleştirmek kolay bir şeydi. Ancak Anka kanının aksine Ejderha Tanrısının kanı herhangi bir element içermiyordu. Bu yüzdende bu süreç Anka Kanının birleşme süreci ile kesinlikle kıyaslanamazdı. 

 

Hatta 6 damla Ejderha Kanını kendi kanıyla birleştirmek Yun Che için biraz önce geçtiği Ejderha Tanrısı testinden daha zordu!!

 

(Ç.N: Bu Ejderha'ya yine ibne demek istiyorum :D )

 

Yun Che bedeni hafifçe titrerken kısa sürede sakinleşti ve gözlerini kapatıp oturarak sadece Ejderha Kanının birleşme sürecine odaklandı. Birleşme süreci tarif edilemeyecek kadar yavaş ilerliyordu ve bu nedenle Yun Che'nin, 7 gün içinde hem Ejderha Kanını kendi kanı ile birleştirmek hem de bastırdığı kaynak gücünü stabilize etme düşüncesini gerçekleştiremeyeceğini hissetmeye başladı. 

 

Yun Che hiçbir endişesi olmadan Ejderha Kanını kendi kanıyla birleştirmeye devam etti. Bu zifiri karanlık dünyada onu rahatsız edecek bir şey yoktu ve Ejderha Tanrısı onu koruyacağını söylediği için Chu Yuechan hakkında endişe etmesine de gerek yoktu.

 

Zifiri karanlık dünyanın dışında bulunan ve Yun Che'nin, İlkel Gök Mavisi Ejderha ile ilk karşılaştığı yerde küçük ve kırmızı bir siluet yavaşça ortaya çıktı. Bu siluet Jasmine idi!

 

Jasmine, İlkel Gök Mavisi Ejderhanın ruhunun önünde durdu ve ona baktıktan sonra konuştu. "Sen bu prensesin varlığını hissettin."

 

(Ç.N: Oooo kavga mı var :D )

 

Jasmine'nin aniden ortaya çıkışı İlkel Gök Mavisi Ejderha'yı hiç şaşırtmamış gibiydi ve İlkel Gök Mavisi Ejderha ona dikkatlice baktıktan sonra konuştu. "Haha, ben prensesin varlığını nasıl hissetmem. Ama sizin bu küçük dünyada olmanız ve Mutlak Tanrı Katleden Zehir tarafından zarar görmenize bakılırsa 'O Yerde' kesinlikle bir şey olmuş olmalı."

 

(Ç.N: O yer neresi ulan söyle işte ne olacak :D )

 

Jasmine, İlkel Gök Mavisi Ejderhaya soğuk bir şekilde baktı ve konuştu. "Hmph, sen sadece yakında yok olacak bir ruhsun. Bu halin ile 'O Yerde' olanlar ile ilgilenmeye nitelikli değilsin. Senin görevin sadece Ejderha Tanrısının arkasında bıraktığı bu test alanını izlemek, bundan fazlası değil!"

 

Jasmine'nin soğuk ses tonuna rağmen İlkel Gök Mavisi Ejderha hiç gücenmemiş gibiydi ve saygılı bir şekilde konuştu. "Gerçek Tanrıların hala varlıklarını sürdürdükleri zamanlarda Mutlak Tanrı Katleden Zehir bir çok Gerçek Tanrının ölmesine sebep olmuştu. Ancak Gerçek Tanrıları bile korkutacak kadar güçlü olan bu zehir o günlerde tıpkı 'o kişi' gibi ortadan kaybolmuştu. İkisinin de yeniden ortaya çıkmış olması gerçekten çok korkutucu."

 

(Ç.N: O Yer dediniz yetmedi şimdi bir de O Kişi çıktı :D Kim ulan bunlar isimleri falan yok mu!! Yazarda az ibne değil :D )

 

Normalde sakin olan ve soğukça konuşan Jasmine, İlkel Gök Mavisi Ejderha konuşurken 'o kişi' dediğinde kimden bahsettiğini hemen anladı ve yüzünde korku içeren bir ifade oluştu. Eğer Yun Che burada olsaydı ve Jasmine'nin şu anki ifadesine baksaydı kesinlikle son derece şaşırırdı çünkü karşılaştığı şey ne olursa olsun hafife alan ve tek vuruşta öldüren Jasmine bu konuşmada geçen 'O Kişi' sözünü duyduğunda sanki yırtıcı bir kaplanın önündeki yavru bir kedi gibi olmuştu!!

 

(Ç.N: Bu o kişi son boss gibi bir şey sanırım :D )

 

Jasmine korkmuş bir ifade ile İlkel Gök Mavisi Ejderha'ya baktı ve aceleyle konuştu. "Sen 'O Kişinin' döndüğünü mü söyledin? O sayısız İlkel Gerçek Tanrıyı öldüre ve dünyanın karanlık uzun bir çağa girmesindeki en büyük etmen! O uzun zaman önce kaybolmuştu ama arkasında bıraktığı etkileri uzun süre dünyayı karanlığa çekmeye devam etti!! Eğer o gerçekten döndüyse ve eskisi gibi dünyayı karanlığa çekmek için son derece kötücül o zaman bu artık onunla savaşabilecek İlkel Gerçek Tanrılar da olmadığı için istediği gibi istediği şeyi yapabilir!  Bu olduğunda 'O Yerde' bulunan kişiler bile bu olursa hayatlarını kesinlikle kaybeder!"

 

İlkel Gök Mavisi Ejderha iç çekti ve ardından kararlı bir şekilde konuştu. "O yeniden ortaya çıksa da bir nedenden dolayı kuvvetsizleşmiş ve gücü eskisi gibi mutlak değil. Bu nedenle biz İlahi Canavarlar, İlkel Gerçek Tanrılara ve 'O Yerde' bulunan kişilere borcumuzu ödemek ve dünyayı karanlığa gömülmekten kurtarmak için bir araya geldik. Eğer 'O Kişi' yeniden saldırırsa ölmemiz gerekse bile onu bu sefer kesinlikle durduracağız..." İlkel Gök Mavisi Ejderha buraya kadar konuştuktan sonra bir süre duraksadı ve ardından gözlerinde parlayan endişe ile birlikte konuşmaya devam etti. "Prenses siz de bir an önce eski gücünüze kavuşmalısınız. Eğer o kişi sizi bu halde görürse ve ruh özünüzü elde edebilirse, biz İlahi Canavarlar bir araya gelip ona saldırsak bile onu yenemeyiz. Ayrıca sizin varlığınızdan dolayı Gökyüzü Zehir Sedefine sahip olan bu genç de dolaylı olarak büyük bir tehlikenin içine girecek. Bu yüzden ona normalde yapacağımdan çok daha fazla yardım edeceğim."

 

——————————————

 

Beklentisinin aksine Ejderha Tanrısı Kanı ile kendi kanını birleştirmek Yun Che'nin sadece 4 gününü almıştı. Bu dört günün başında bunu gerçekleştiremeyeceğini düşünse bile birleşme hızı giderek artmıştı ve bu sayede İlkel Gök Mavisi Ejderhanın verdiği 7 günlük süreye daha 3 gün daha varken birleşme işlemi bitmişti.

 

Ejderha Tanrısı ona tam 6 damla kan vermişti ve her damlanın içinde Anka'nın kanının içinde bulunan güç ile kıyaslanamayacak kadar muazzam bir miktarda güç bulunuyordu.

 

Yun Che ilk damla ile kanını birleştirdiğinde kaynak gücü 4.seviye Gerçek Kaynak Aleminden.....doğrudan 10.Seviye Gerçek Kaynak Alemine geçmişti!!

 

Kendi kanı Ejderha Tanrısının üçüncü kan damlası ile birleştiğinde kaynak gücü Gerçek Kaynak Alemini geçerek Ruhsal Kaynak Alemine ulaşmıştı!!

 

(Ç.N: Ohhh iyi power up ve bu sadece 6 damlanın yarısı :D )

 

Altıncı damla Yun Che'nin kanı ile birleştiğinde onun kaynak gücü 1.seviye Ruhsal Kaynak Aleminden tam olarak.....3.seviye Ruhsal Kaynak Alemine geçmişti!!

 

(Ç.N: Ulan yazar düz 4.seviye yap da adam 1 alem atlamış olsun :D)

 

Ejderha Tanrısının kanı ile kendi kanını birleştikten sonra kalan 3 gün boyunca kaynak gücünü stabilize etti ve bunun sonucunda kaynak gücü 4.Seviye Ruhsal Kaynak Alemine girdi. Yun Che'nin 7 gün içinde kaynak gücünde gerçekleşen çılgınca artış herhangi bir insan için hayal edilemeyecek bir şeydi. Eğer burada başka bir insan bulunsaydı ve Yun Che'nin bu hızını görseydi kesinlikle kim olursa olsun kendini Yun Che ile kıyasladığında aşağılık hissederdi.

 

Yun Che sekizinci gün geldiğinde kapalı gözlerini sonunda açtı ve bedeninin, kanının, meridyenlerinin, kaynak damarlarının, cildinin ve etinin eskisi ile kıyaslanamayacak kadar güçlendiğini ve bu değişiklerin Buda'nın Büyük Yolunun yerine Ejderha Kanını sayesinde olduğunu açıkça hissetti.

 

Bu canavarca gelişiminden sonra Yun Che yarım yıl önce karşılaştığı Ling Jie ile şu an karşılaşsa kesinlikle yeneceğine emindi. Hatta Ling Jie'nin abisi Ling Yun'u bile yenme ihtimali olabileceğine inanıyordu.

 

Yun Che gözlerini açtıktan sonra bu 7 günlük süreçte Ejderha Tanrısının koruyacağını söylediği ve şu anda bedeninin üzerinde mavi bir parlaklık tabakası bulunan Chu Yuechan'a baktı ve onun üst bedenini destekleyerek kalkmasına yardım ettikten sonra konuştu. "Küçük Peri iyi misin?"

 

"Ben iyiyim." Chu Yuechan hafifçe yanıtladı. "Sen gerçekten.....4.seviye Ruhsal Kaynak Alemindesin!"

 

Her ne kadar tüm kaynak gücünü kaybetse de kaynak gücünü belirleme yeteneğini kaybetmemişti bu nedenle Yun Che'nin kaynak gücünü hemen belirleyebilmişti. Yun Che hafifçe gülümsedi ve konuştu. "Ben çoktan Ejderha Tanrısının 6 damla kanıyla kendi kanımı birleştirdim bu da benim şu an olduğum güç seviyesine çıkmamı sağladı."

 

Yun Che onunla konuştuktan sonra yukarısında iki gök mavisi göz yavaşça açıldı ve ardından İlkel Gök Mavisi Ejderhanın antik sesi yenide duyuldu. 

 

"Genç insan, sen gerçekten 7 günlük süre içinde 6 damla Ejderha Kanı ile birleşmeyi başardın. Bunu başarabildiğine göre sana yanındaki kadını kurtaracak yöntemi söyleyeceğim. Ama bu yöntemin bir bedeli olacak ve bu bedeli ödeyecek kişi sen olduğundan bu yöntemi yapıp yapmayacağını iyi düşün."

 

Yun Che kararlı bir şekilde başıyla onayladı ve konuştu. "Sorun değil. Bedeli ne olursa olsun onu kurtaracağım!"

 

İlkel Gök Mavisi Ejderha güldü ve ardından konuştu. "Hahahaha, genç insan bunu da söyleyeceğini biliyordum. Sen şu an Ejderha Tanrısının 6 damla kanına sahip olduğundan dolayı Ejderha Tanrısının kan sistemine sahipsin ve damarlarındaki Ejderha Tanrısı soyun ortalama bir Gerçek Tanrıdan daha yoğun. Onun kaynak damarları ve meridyenleri kırıldığı için normal yöntemlerin onun gücünü eski haline getirmesi imkansız. Ama şu anki halin ile senin bunu yapman mümkün. Ancak bu yöntem Gerçek Tanrıların hala yaşadığı dönemlerde bile yasak teknik olarak adlandırılan ve kullananın zarar gördüğü bir yöntem. Eğer onu kurtarmak istiyorsan Ejderha Tanrısının 6 damla kanı ile güçlendirilmiş olan kan özütünü çıkaracak ve onun zayıf bedenine aktaracaksın. Ama bunu yaparsan kaynak gücün büyük ölçüde düşecek ve bedenin, kanın, damarların, meridyenlerin....bunların hepsi güçsüzleşecek. Bunu yapıp yapmamak tamamen senin elinde olan bir şey..."

 

(Ç.N: Ejderha tanrısı ne yaptın sen ya :S Yun Che bunu kesin kabul eder gitti güzelim power up :S )

 

İlkel Gök Mavisi Ejderhanın söylediği yöntem gerçekten yasak bir teknik olarak adlandırılmaya layıktı. Çünkü onu kullanan başka birisini güçlendirmek için kendi gücünün büyük bölümünden vazgeçmek zorunda kalıyordu. Bu normal insanların yapmaya göze alamayacağı bir yöntemdi ama Yun Che sanki ödeyeceği bedel küçük bir şeymiş gibi kararlıca konuştu. "Eğer sadece bu kadarsa seve seve bunu yaparım. O benim için tüm gücünü verdi bu yüzden onu kurtarmak için gücümün çoğunu versem bile buna pişman olmam."

 

(Ç.N:  .....Ben pişman olurum yapma o kadar power up istedik aldık şimdi yaptığına bak ayıp ama Yun Che :S )

 

Yun Che'nin konuşmasından sonra İlkel Gök Mavisi Ejder değer veren bir şekilde ona bakarken Chu Yuechan'ın duygu dolu bakışları Yun Che'nin üzerinde sabitlenmişti. O şu an daha önce hiç hissetmediği ve bundan sonra da asla hissetmeyeceğini düşündüğü bir şey hissediyordu.

 

Yun Che odaklandı ve bedeninden kan özütünü çıkardı. Ancak kan özütünü Chu Yuechan'ın bedenine sokacağı sırada etraftaki alan kırılmaya başladı ve devasa boyutta bir girdap oluştu.

 

Bu girdap oluştuğunda İlkel Gök Mavisi Ejderhanın gözleri genişledi ve anında aşırı kızgın bir şekilde kükredi.

 

ROARRRRRR!!!

 

Yun Che neler olduğunu bile anlamadan Jasmine, Gökyüzü Zehir Sedefinden çıktı ve Yun Che'nin önünde durdu. Onun küçük ve güzel yüzü girdaba bakarken seğiriyordu.

 

Girdap kısa süre yavaşça döndü ve ardından girdabın içinden genç bir erkek silueti çıktı. Bu siluet tarif edilemeyecek kadar yakışıklı bir görünüşe, bakıldığında bakan kişinin tüm duygu ve düşüncelerini görebilecek gibi hissettiren ve muazzam derecede büyüleyici kahverengi gözlere, kısa ve düzgün siyah bir saça, yaklaşık 1.80-1.85 metre uzunluğa ve hafif yapılı bir bedene sahip 20-21 yaşlarında gözüken genç bir erkeğin siluetiydi.

 

(Ç.N: Sen kimsin be kardeş? :D  )

 

Ama bu genç erkek girdaptan çıktığında Yun Che'nin hissettiği şey önceki hayatlarında bile hissetmediği kadar muazzam bir dehşetti. Sanki önünde duran bu genç erkek onu anında yok edebilecek kadar güçlüydü ve bu boğucu his Jasmine'nin gücün kullandığında hissettiğinden çok daha fazlaydı.

 

Genç erkek yavaşça Yun Che, Chu Yuechan, Jasmine ve Ejderha Tanrısının ruhunun olduğu yere doğru yürürken İlkel Gök Mavisi Ejderha'ya baktı ve sakin ama aynı zamanda küçümseyici şekilde konuştu. "Küçük ejderhacık beni gördüğüne sevinmemiş gibi duruyorsun. Korkmana gerek yok buraya geliş nedenim seninle oynamaktansa yanındaki ufak prenses ile ilgilenmek. Sonuçta onu uzun süredir görmüyorum ve onda benim fazlasıyla işime yarayacak bir şey var."

 

Genç erkek konuştuktan sonra İlkel Gök Mavisi Ejderha öfkeli bir şekilde kükremeye devam etti. Kısa süre sonra genç erkek ona yeniden baktı ve sol elini hafifçe hareket ettirdi. O elini hareket ettirdiğinde içinde kıyaslanamayacak derecede öldürme arzusu barındıran bir aura İlkel Gök Mavisi Ejderha'ya yöneldi ve anında onun susmasını sağladı.

 

Genç erkek, İlkel Gök Mavisi Ejderha sustuktan sonra memnun olmuş gibi kafasını salladı ve ardından Jasmine'ye doğru dönüp konuştu. "Hmm, ufak prenses görüşmeyeli nasılsın? Umarım beni özlemişsindir. Uzun süredir gücüm mühürlüydü ve bu mühürü azda olsa bozmayı sonunda başardım. Bu iğrenç mühürden tamamen kurtulmak için senin yardımın gerekiyor. Bu yüzden umarım beni yormadan kendi ruh özünü bana verirsin. Aksi halde buradaki herkesin canı gereksiz yere yanacak!"

 

Genç erkek konuştuktan sonra Jasmine ona ciddi bir ifade ile baktı ve kısa süre sessiz kaldıktan sonra Yun Che'ye zihinsel olarak sesini iletti. "Yun Che....görünüşe göre bu prenses şu andan itibaren yanında bulunamayacak. Normalde burada ne olursa olsun bir şey yapmaya çalışma derdim ama senin beni dinlemeyeceğini ve aptalca bir şey yapacağını bildiğim için bedenini mühürleyeceğim....Seni tanımak güzeldi, elveda..."

 

(Ç.N: Jasmine nereye lan :S lan genç erkek kim bırak lan Jasmine'yi beni oraya getirme :S )

 

Jasmine'nin sesini zihninde duyduktan sonra Yun Che'nin gözleri genişledi ve bedenini hareket ettirmeye çalıştı ancak ne kadar cabalarsa çabalasın bedeni onun emirlerine karşılık vermiyordu.

 

Jasmine kafasını çevirip gülümseyerek Yun Che'ye baktı ve ardından yeniden genç erkeğe dönerek konuştu. "Eğer gerçek gücüme şu an sahip olsaydım istediğini kolayca elde edemezdin. Ama şu anki halimle sana zarar vermem mümkün değil. Benim ruh özümü alsan bile bir gün seni de yenecek birisi olacak. İstediğin şeyi yapamayacağın bir gün gelecek!!"

 

(Ç.N: Bu konuşmanın sonu kötü bitecek gibi hissediyorum :S )

 

Genç erkek, Jasmine'nin konuşmasından sonra gülümsedi ve Jasmine'nin önüne geldikten sonra sağ elini yatay olarak kaldırdı ve Jasmine'nin yari ruhani bedeninin göğüs bölgesine doğru soktu!!

 

O elini soktuğunda Jasmine'nin yarı ruhani bedeni yavaş yavaş saydamlaşmaya başladı ve kısa süre sonra tamamen parçalanarak yok oldu...

 

(Ç.N: Jasmine!!!!!!)

 

Önündeki manzara Yun Che'nin öfkeden ve üzüntüden patlamasına neden oldu ama ne yaparsa yapsın bedenini hareket ettiremiyordu. İki yıldır yanında olan, ona yeni bir hayat veren, ona ilahi sanatları veren Jasmine gözlerinin önünde yok olmuştu!!

 

Jasmine yok olduktan sonra genç erkeğin büyüleyici kahverengi gözleri parladı ve ardından küçümseyici bir şekilde Yun Che'ye doğru bakıp konuştu. "Demek ufak prensesin umudunu bağladığı kişi sensin....Hahaha, ne kadar da zavallıca. Anılarından anladığım kadarı ile bu ufak yerde ki zayıf bile denilemeyecek kadar güçsüz olan bu basit insanın bana rakip olacağına gerçekten inanıyordu....Aşağılık insan beni hatırla ve hayatın boyunca burada gördüklerini unutma. Güçlen ve zirveye ulaş. Ardından ufak prensesin umduğu gibi birisi olursan beni biraz eğlendir. Çünkü bu dünyada Gerçek Tanrılardan sonra beni eğlendirebilecek kimse kalmadı, Hahaha..." 

 

(Ç.N: O kişi demek bu ibne..... Gitti Jasmine lan!!!! Sen bekle olum Yun Che yok edecek seni!!!!!)

 

Genç erkek konuştuktan sonra yeniden bir girdap oluştu ve girdabın içine girip kısa sürede geldiği gibi gitti....

 

O gitttiğinde Yun Che'nin bedenindeki mühür yok oldu ve anında haykırdı. "JASMİNE!!!!!!!!! AHHHHHHH!!!! İLKEL GÖK MAVİSİ EJDERHA O KİMDİ!!!! KİMDİ O!!!!!!! AHHHHHHH!!!!"

 

İlkel Gök Mavisi Ejderha gök mavisi gözlerini kıstı ve öfkeli bir şekilde konuştu. "O bu dünyada var olan gelmiş geçmiş en kötü şey. İlkel Gerçek Tanrıların hala varlıklarını sürdürdükleri zamanda dünyayı karanlığa gömen ve sayısız Gerçek Tanrıyı öldüren birisi. Onun dünyada bulunan ve Gerçek Tanrıların bile korktukları en kudretli tarikat olan.....F5 Tarikatının Lideri USELESS!!!!"

-------YAZAR NOTU :D :D :D----------

Gandırdım :D Bayadır troll bölüm görmüyordunuz özlemişsinizdir dedim :D bu bölüm tabi ki aslında yok. Çoğunu kafadan kurguladım umarım okurken benim yazarken hissettiğim gibi deli olmuşsunuzdur. Ben yazarken keyif aldım ve şu an yazdığım yere geldiğinizde bana ibne dediğinizi ve bazılarınızın gülümsediğini görebiliyorum :D Hepinizi seviyorum gerçek 192. Bölümü okumak için akşam 11 gibi sonraki bölüme tıklayabilirsiniz. Hepsini aynı anda atmak isterdim ama daha fazla insan bu bölümü okusun :D yorumlarınızı bu bölüme yapın bakalım neler hissettiniz. 11 gibi gerçek 192 ve normal 193. Bölüm gelecek :D

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44246 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr