"Dişe diş mi? Kasıtlı olarak böyle yaptın demek?" Chu Feng'in sözlerini duyduktan sonra, Lingyun Okulu’ndakiler daha da öfkeli oldu. Öldürme niyetleri ardı ardına belirdi ve Chu Feng'ten ölesiye nefret ettiler.

"Hıh. Dugo Aoyun, okul başkanıma yapınca, Yüz Okul Buluşması’nın ev sahipleri neden bir şey demedi?"

"Lingyun Okulu’ndakiler insan da,  diğer gelenler insan değil mi? Lingyun Okulu’ndaki birine zarar verdim. Ama benim okul başkanım yaralandığında Lingyun Okulu neredeydi?"

"Azure Eyaleti’ndeki bir numaralı okulun  adaleti nerede?" Chu Feng, tehlikeyle karşı karşıyayken bile korkmuyordu hatta onları sorguluyordu.

"Sen.." Chu Feng'in sorgulamasıyla karşı karşıya kaldıklarında. Lingyun Okulu’ndaki  insanların yüzleri kül rengine döndü ve cevap veremediler. (ÇN adam olun)

Yani, Chu Feng, Fenghao'yu öldürmedi, sakatladı. Sonuçta, Dugo Aoyun'da Li Zhanging'in kollarını kopardı.

* bam bam bam..*

Aniden, net ve yüksek sesli bir alkış sesi duyuldu.

"Hahahaha... İyi iyi iyi!" Anormal derecede garip şekilde bir kahkaha duyuldu. Kahkaha atan kişi, Lingyun Okulu Başkanı Yan Yangtian'dı.

O anda, uzun boyuyla dünyaya gökyüzünden bakan bir Lord gibi görünüyordu. Ve Chu Feng'e gözlerinin içindeki gariplikler ile gülümserken alkışladı.

"Oldukça etkileyici bir öğrenci, Azure Ejderha Okulu’ndan çıktı gibi görünüyor. Bu Yüz Okul Buluşması’nın en güçlü öğrenci pozisyonu sana ait Chu Feng!." Yan Yangtian, yüksek sesle gülerken söyledi.

"Hu~"

Lingyun Okulu’ndaki insanlar geri çekilmeye istekli olmasa bile, Yan Yangtian konuştuktan sonra hızlı bir şekilde geri çekildiler ve artık Chu Feng'e saldırmaya cesaret edemediler. Bunları izleyen okullar hayrete düşmüştü.

Yan Yangtian saldırmadığında, birçok kişi, birçok şey düşündü. En güçlü öğrencinin Chu Feng olduğunu duyurdu. Sonuçta, Chu Feng'in savaş güçü çok anormaldi. Ve daha önce Azure Eyaleti’nde ortaya çıkmayan bir dahiydi. Bu savaş gücünü geliştirmeye devam ederse, bir gün Dugo Aoyun’u aşabilecek büyük bir karakter olabilirdi. (ÇN Dugo aoyun kim lan amk çöpü.)

Ancak, biraz daha dikkatli düşündükten sonra, Yan Yangtian, iyi kalpli bir insan değildi. Lingyun Okulu’nun yötnemleri her zaman acımasızdı. Lingyun Okulu'nun bu aşamaya kadar büyümesinin bir sebebi vardı. Lingyun Okulu'nu rahatsız eden insanların sonu iyi olmazdı.

Bu kadar çok insanın önünde, Chu Feng, Fenghao'nun kollarını kesti Bu Lingyun Okulu'nun yüzüne tokat atılması anlamına gelmekteydi. Bu, Yan Yangtian'ın yüzüne tokat atmak demekti. Bunu nasıl bu kadar kolay affedebildi?

Yan Yangtian'ın bir şey yapmamasının tek bir açıklaması vardı. O da, Qi Fengyang’ın varlığıydı. Azure Eyaleti’nde, Yan Yangtian'ın korktuğu tek şey, Qilin Prens Konağıydı.

Chu Feng'in yeminli abisi kimdi? Qilin Prens Konağı’ndan Qi Fengyangtı. Qilin Prens Konağı’nın 2 numaralı karakteriydi. Yan Yangtian, ne kadar güçlü olursa olsun ve ne kadar yüksek pozisyonu olursa olsun, hala Qi Fengyang'a bir şey diyemezdi.

Eğer başka zaman olsaydı, insanlar Qi Fengyang'ın, Chu Feng'in yeminli kardeşi olduğuna inanmazlardı. Ancak, Chu Feng'in süper gücünü gördükten sonra, herkes Qi Fengyang'ın niyetini anlamıştı.

Bu da, Chu Feng'in arkasında Qi Fengyang'ın olduğu anlamına geliyordu. Ayrıca sadece Qi Fengyang değil, Qilin Prens Konağı da vardı ve bu durumlar altında, Yan Yangtian, Chu Feng'e zarar vermek istese bile doğal olarak düşünmesi gerekiyordu.

"Etkileyici! Chu Feng'in böyle bir yeteneği var ve arkasında Qilin Prens Konağı’nın koruması var. Gelecekteki başarıları ne kadar olağanüstü olacak?" (Qilin Prensin konağı kim amk çöp o)

"Azure Ejderha Okulu'nun gücü gerçekten yükselecek. Azure Ejderha Okulu’nda böyle bir öğrenci olduğu sürece, yükselmesi sadece zaman meselesi olacak."

"Evet, bu yaşta Yüz Okul Buluşması’nda en güçlü öğrenci ünvanını kazandı. Bu tarihte bir ilk. Chu Feng, eşi benzeri görülmemiş bir dahi."

Böyle bir öğrenci çıktığı için çoğu okul başkanı, Azure Ejderha Okulu’nu kıskandı. Aynı zamanda Azure Eyaleti’ndeki çoğu insan, böyle bir dahi, Azure Eyalet'inden çıktığı için gururlu hissediyordu.

Hepsinin gözleri şaşkınlık ile doluydu. Herkes, Chu Feng'e karşı olan önceki yargılarını bıraktı. Chu Feng, çöp olmadığını herkese kanıtladı zaten. O bir dahiydi.

"Hayır. En güçlü öğrenci ünvanını hala kazanmadım. Ben, Chu Feng, bunu istemiyorum." Konuştuğu gibi ünvanı bıraktı.

"Ne? Chu Feng en güçlü öğrenci ünvanını istemiyor mu?"

Sanki korkunç bir gök gürültüsü kulaklarının önünde  patladı ve hepsi büyük bir şoka girdi. Sayısız öğrencinin hayali ve isteği olan en güçlü öğrenci ünvanı, Chu Feng tarafından istenmiyordu. O ne yapıyordu?

"Chu Feng, ne demek istiyorsun?" Yan Yangtian hafifçe kaşlarını çatıp sordu.

"En güçlü öğrenci ünvanı, tabiki adlandırıldığı gibi, Azure Eyaleti’ndeki en güçlü öğrenci anlamına gelir."

"Ancak, Dugo Aoyun, Lingyun Okulu'nun bir numaralı öğrencisi olarak benimle daha mücadele etmedi. Yani en güçlü öğrenci ünvanı benim için kazanılmış değil. Eğer kabul etmezsemde sorun yok." Chu Feng, şu anda Yan Yangtian'ın yanında duran Dugo Aoyun’a baktı.

"Haha, Chu Feng bana meydan mı okuyorsun?" Dugo Aoyun yüksek sesle güldü ve küçümseyici bir şekilde alay etti.

"Ben, Chu Feng.. Sana meydan okuyorum Dugo Aoyun. Bana karşı savaşmak için cesaretin var mı?" Dugo Aoyun’a yüksek sesle bağırarak işaret etti. Chu Feng’in gözleri meşale gibiydi.

"Gökler! Chu Feng akıl hastası mı?  Dugo Aoyun'a meydan mı okuyacak?"

Chu Feng'in sözlerini duyduktan sonra, dinleyenlerin hemen hemen hepsinin yüzleri değişti ve affaladılar. Dugo Aoyun'un güç seviyesi neydi? Azure Eyaleti’ndeki, çeşitli okul başkanlarını yendi ve en güçlü okul başkanı ünvanını elde etti.

Chu Feng'in ne kadar iyi bir yeteneği olsada, onun gücü hala köken alemindeydi. Fenghao’yu, Dugo Aoyun’dan daha güçsüz olduğu için yenebildi. Ama Dugo Aoyun’a meydan okumak tamamen  çılgıncaydı. Dugo Aoyun, Azure Eyaleti’nin bir numaralı dahisi olarak tanınıyordu.

Birçok güçlü okul başkanı bile onu yenemedi. Bilge aleminde neredeyse yenilmezdi. Bazı insanlar Dugo Aoyun'un, Lingyun Okulu Başkanı ve Qilin Prens Konağı’nın Lordu dışında en güçlü kişi olduğuna inanıyordu.

Okul başkanları bile ondan korkmuştu ama Chu Feng'in, onu yenebileceğini düşünmesi, doğal olarak bir çok insanın şok geçirmesine neden oldu.

"Haha, gerçekten utanmaz büyük sözler. Ben, Dugo Aoyun, senden bir kıl parçası kadar korkmuyorum." Dugo Aoyun soğukça gülümsedi, ve parlayıp bulanıklık oldu. Ve Chu Feng'in üzerinde durduğu alana indi. Chu Feng'in tam önündeydi.

"Eğer dövüşeceksek neden biraz daha ilginç hale getirmeyelim ? Bugün ben ve Azure Eyaleti’ndeki en güçlü öğrenci ünvanına sahip sen arasında bir bahis yapalım. Tüm okul başkanlarının önünde mücadele edeceğiz. Kaybeden, kendi dantianını yok edecek. Ne düşünüyorsun?" Chu Feng ciddi bir şekilde sordu.

"Gökler! O bir çılgın! Tamamen çıldırmış." Herkes soğuk havada bile nefes alamayacak kadar tedirgin oldu.

Kurallar, bu kadar acımasız değildi. Köken aleminin 9. seviyesindeki gücü ile bilge aleminin 8. seviyesindeki güce sahip Dugo Aoyun’a meydan okuyor ve dantianını yok etmekten bahsediyor. Bu velet, ölmek için yol mu arıyor?