Against The God - Bölüm 58: Sahte Kabadayılık

---

 

Siyah Ay Ticari Birliği’nin içinde tezgahın arkasında oturan 30 yaşlarında bir adam vardı. Yun Che garip kılığıyla girmesine rağmen, o sadece ona göz attı ve sordu: 

 

‘’alış veya satış’’?

 

  Yun Che sağ elini yükselterek tezgahın üstüne üç kızıl renkli hapı yerleştirmek için doğruca o noktaya gitti. O soğukkanlılıkla söyledi: 

 

‘’Üç ateş ruh hapı, bir teklif yapın!’’

 

  Bu üç ateş ruh hapı, Yun Che’in Ateş Ejderi’nin mağarasından topladığı ateş ruhu çim rafinerisi tarafından yapıldı. O hapların birini alarak ve hafifçe ona dokunarak katibin sert yüzünde sonunda küçük bir ifade olluştu. Aniden onun ten rengi değişti ve sesini zorlukla çıkarabildi:

 “O…Onuncu seviye ateş ruhu hapı!!”

 

 Bir ilaç sentezleyebilmek için, bu bileşenlerin gerekli hasat zamanı geçmek zorundaydı, depolamayı gözden geçirerek, doğru arıtma araçları seçerek, uygun ısı kontrolü, ve önemli bir rafineri becerisidir. Bütün bu süreç boyunca azalmış olması tıbbi güç ve kudret için normal bir durumdu. Arıtma işlemi sırasında yüksek düzey bir eczacı için tıbbi gücü kaybetmemek imkansızdı.

Bu nedenle altıncı değerde ki hap bir üst sınıf öğe olarak kabul edilirdi. Yedinci ve sekizinci değerde bir hap nadir ve en yüksek kalite olarak kabul edilirdi. Büyük tarikatlardan birine mensup olan birinci sınıf bir eczacı için dokuzuncu seviye de bir hap üretmek mümkün olabilirdi, ama bu eşsiz bir öğe olarak düşünülebilirdi. Hatta birinci sınıf bir eczacı için onuncu seviye bir hapa, rastlamak on binde bir olurdu.

 

 İlacın etkisi daha yüksek, fiyatı daha yüksek, ve vücutta doğal olarak daha hızlı rafine edilebilir.

Sekizinci seviye de bir hap, yedinci seviye de yer alan bir hapın fiyatının iki katından fazla tutan bir edere sahip olurdu. Ama dokuzuncu seviye bir hapın piyasada bulunması neredeyse imkansızdı. Bunlar genellikle kendi öğrencileri için büyük bir klan tarafından üretilirdi  ya da rüşvet vermek için kullanılırdı. Hal böyle iken onuncu seviye bir hap ise, aniden Gökyüzü Kaynak Kıtasının Siyah Ay Ticari Birliğinde görüldü.

 

 Bu haplardan yalnızca biri onuncu seviyede yer alsaydı, pek bir şey olmazdı, ama katip Ateş Ruhu Haplarının  üçünün de onuncu seviyede olduğunu anlayınca gözlerini açarak baktı. Ateş Ruhu otları bulmak çok zordu, ama aynı zamanda Ateş Ruhu Hap Rafineri etmek çok zordu. Bu onuncu seviye de olduğu için, hiç kimse daha önce duymamıştı. Yalnız derin bir uygulayıcı yangın sanatları pratiğini  bu üç Ateş Ruhu Hapı  üzerinde gözlerini ayarlamak için olsaydı ne olacağını hayal edebilir; onlar büyük ihtimalle gözleri yuvalarından fırlayarak gıpta ederlerdi .

 

 ‘’Teklif et!’’ Yun Che soğukkanlılıkla tekrar söyledi.

 

Katip nihayet bunun hata olduğunu anladı ve hızlıca siyah ahşap bir kutu çıkardı ve üç ateş ruhu haplarını  yerleştirirken, tıbbi enerjinin kaybolmasını önlemek için yaptığını belirtti. Onun ifadesi şimdi Yun Che karşılaştığında da biraz daha saygılıydı..

 

 Bu, önünde duran  onuncu seviyede üç tane ateş ruhu hapı vardı ve aslında para karşılığı satılmak için getirilmişti. Siyah Ay Ticari Birliği genellikle kibirli bir havaya sahipti. ama herkesin anlattığı bu kişi kesinlikle büyük öneme sahipti. 

Katip kibarca dedi ki: Bu üç Ateş Ruhu Hapları için iyininde iyisi fiyatına gelirsek… Her biri için yüz mor kaynak sikkesi vereceğim; toplamda 300 mor kaynak sikkesi ne ne dersiniz ?”

 

“…” Yun Che bir süre sessiz kaldı.

 

 Yun Che oldukça uzun bir süre sessiz olduğu için, tezgahtar korku içinde paniklemeye başladı. O dikkatli bir şekilde durumu inceliyordu; eğer bu fiyat tatmin edici olmazsa, bunu artırmak için tereddüt etmeyecekti.Bu üç Ateş Ruhu Hap onuncu seviyeydi, şüphesiz Kaynak Gökyüzü kıtasındaki ateş özelliklerine çalışan büyük tarikatlardan birine inanılmaz bir fiyata satılacaktı.

 

Adam Yun Che’nin düşük fiyat yüzünden sessiz olmadığını nasıl bilsin.. aksine önerilen fiyat yüzünden kafası karışmıştı.

 

Üç yüz mor kaynak sikkesi… Vay anasını!! Tam üç milyon sarı kaynak sikkesi vardı!!  Ortalama bir ailedeki yüzyıllık gelire eş değerdi.

 

 Azure Bulut Kıtası’nda, ustasını takip ettiği zaman boyunca, ustası hayatları kurtarmak için hapları rafine etti ve asla tek bir kuruş ücret almadı. Ustası öldükten sonra, kendisi için ilaç geliştirmek için yalnızca Gökyüzü Zehir Sedefi’ni kullandı. Bu nedenle, her tıbbi hap fiyatının ya da gerçek piyasa değeri hakkında pek fazla bilgisi yoktu. 

 

 O aslında bir Ateş Ruhu hapının satılması için 1 mor kaynak sikkesinin oldukça iyi olduğunu düşünüyordu. Üçünün satılmasından sonra, kısa bir süre için müsrifçe yaşamak yeterli olabilirdi. Ama o asla üç yüz mor kaynak parası teklifini beklememişti; şaşkındı.

 

 Bu ilaçlar beklenmedik bir şekilde oldukça değerliydi.. 

 

 Kaynak Gökyüzü Kıtası’nda, iyi tıbbi ilaçlar gülünç şekilde pahalıydı. Çünkü yüksek dereceli tıbbi haplar kaynak gelişimi için kullanılırdı; kişinin kaynak enerjisini artırmak için kestirmeydi. Çok özenli yıllık gelişim sadece tıbbi ilaç alımı için iyi olmakla kıyaslanamaz bile. O sessizliğini sürdürürken tezgahtar gergin biçimde ifade etti, ‘’eğer fiyatta hala memnun değilseniz, o zaman…’’

 

 Bitirmesine bile izin vermeden önce, Yun Che bağırdı: ‘’Anlaştık!’’

 

 Teklifini hemen kabul edildiği için, tezgahtar sevincini saklamadı; çünkü bin mor kaynak paraya satılacak olsa bile fiyatlandırıldı, bu büyük mezhebin herhangi rahatlıkla üzerinde savaşırlardı. Hızlı Ateş Ruhu Hapları toplandı ve döndü. Bir süre sonra, o parlak bir menekşe kartı getirdi, Yun Che için sunuldu ve belirtti, ‘’ Bu sizin Kaynak Para Birimi kartınız, lütfen kabul edin. Eğer başka bir şey gerekirse, Seni her zaman Siyah Ay Ticari Birliği’nde bekliyoruz.’’

 

 Bu mor Kaynak Para Birimi kartı içindeki paraları düzenledi.Yun Che içeriğini incelemek için karar verdi ve bir kuruş daha az buldu; bu tam üç yüz mor kaynak para oldu. 

 

 Yun Che hayatı boyunca bu kadar parası olmadı. Onun son 16 yıldır tüm tasarrufu binlerce sarı kaynak paradan daha az miktardaydı. 

 

 Üç yüz mor kaynak para! Hepsini harcamak ne kadar sürer? Küçük teyzem bunu görseydi, kesinlikle şok geçirirdi.

 

 Kaynak Para Birimi Kartını uzağa koyduktan sonra, Yun Che hemen terk etmedi. Sağ eliyle tezgaha tekrar bir şey koydu ve sakinlikle dedi ki, ‘’ Bir kaynak çekirdek, senin teklifin.’’

 

 Kızıl renkli kaynak çekirdeğini tezgaha koyduktan sonra, Yun Che Jasmine’nin kafasındaki soruyu duydu: 

 

‘’ Ne yapıyorsun? Onu satmak mı istiyorsun? Sen çıldırmışsın.’’

 

 Yun Che derhal cevap verdi: 

 

‘’ Hayır hayır, tabi ki onu satmayacağım. Endişelenmene gerek yok; onları gelecekte biraz korkutmak istiyorum, burada iş yapmam daha uygun olacaktır.’’

 

 Jasmine yanıt vermedi.

 

 ‘’Kaynak çekirdeği?’’ 

 

Katip kuşkuyla onu aldı. Siyah Ay Ticari Birliği’nin üyelerinin, en düşük rütbelisinde bile, hala şaşırtıcı bir çok yeteneği vardı. Ancak, o kaynak canavar çekirdeğinin hangisinden geldiğini hala belirleyemedi.

 

 O kaynak çekirdeği aldı ve nazikçe okşadı. Kısa bir süre sonra onun ten rengi birden değişti; iki titreyen elini kaldırarak gözlerini genişçe açtı:

 

 ‘’Bu… Bu… bu bu bu ejderha… Ejderha çekirdeği! Üstelik bu bir imparator kaynak ejderha çekirdeği!’’

 

 ‘’Hımm! Her şey için yaygara yapma, hızlıca teklif sun!’’ Yun Che sabırsızlıkla söyledi.

 

 Katip kaynak çekirdeği tezgahın gerisine yerleştirdi, tekrar almaya korkuyor. Yun Che’in görüşü önceden tamamen değişmişti; yeryüzü ve gökyüzü arasında fark vardı. Kibarca dedi: ‘’ Değerli müşterimiz, lütfen… Lütfen bir dakika bekleyin. Böyle önemli bir konu için, buradaki ufaklık karar yetkisine sahip değil…’’

 

 Bu noktada, etrafında döndü ve yukarı kata doğru bağırdı, ‘’ Yaşlı Pu, çabuk gel!’’Bu önemli bir iş meselesi! Çabuk!’’ 

 

 Uzun zaman sonra değil, bir ufacık yaşlı adam merdivenden çıktı ve yavaş yavaş yürüdü. Merdiven tahtadan yapılmış olsa bile, onun adımları tipik gıcırdayan gürültüler yapmadı. Onun çift gözü de canlılık doluydu. Onun adı Pu He’ydi.--- Yeni Ay şehrinde, Siyah Ay Ticari Birliğinde herkes için şube müdürü olarak bilinirdi.

 

 ‘’Önemli iş konusu?’’ Pu He sakince, henüz gururla, üzerinde yürüdü ve ustaca Yun Che’ye baktı.

 

 ‘’Yaşlı Pu, gel… gel bak!’’ Katip titreyen elleriyle kaynak çekirdeğini aldı ve Pu He’ye onu sundu.

 

 Pu He ona baktı ve hoş olmayan biçimde söyledi, ‘’Hımm. Kendine gel, bu durumda koyduğun küçük kaynak çekirdeğini nasıl bırakabilirsin! Bu bir gökyüzü kaynak çekirdeği olabilir mi ki? Kendine bir bak, insanlar Siyah Ay Ticari Birliği’nin eksik olduğunu düşünmeye başlayacak!’’

 

 

 Pu He kaynak çekirdek alarak buzlu bir parlama ile ders verdi. O anda, elleri yavaşça titreyerek konuşmayı aniden kesti. Gözlerini daha yakına getirdi ve onun kaynak enerjisini incelemek için dikkatle kullandı. Sakalını kaldırırken ve katibinkinden yüksek bir sesle bağırırken vücudu titredi. 

‘’İmp… İmparator Kaynak Ejderha Çekirdeği!!’’

 

 Katip gizlice ona bir bakış attı… Sadece bir dakika önce, sen bana ders verdin, ama benim yaptığımdan daha gürültülü bağırdın. 

 

 ‘’Hımm… Yalnızca bir imparator kaynak özü gerçekten sizlerin böylesine bir yaygara çıkartmanıza neden olabilir;  Siyah Ay Ticari Birliği gerçekten umut verici.’’

 

 Soğuk boğuk bir sesle söylediği bu durumu duyduğunda Pu He çok fazla şok oldu. İfadesini derhal sakladı, Yun Che’ye baktı ve ciddiyetle onu anlamaya çalıştı. O Ateş Ejderha’nın çekirdeğini tezgahın üzerine  dikkatle yerleştirdi ve saygıyla sordu: 

 

‘’Siz değerli müşteri, bize onurlu adınızı söylemeniz mümkün mü?’’

 

 O aşağı indiğinde, o sadece Yun Che’ye baktı. Zombi gibi yüzünü görünce, o sadece küçümseme içinde homurdandı çünkü Yeni Ay Şehri’nde kim Siyah Ay Ticari Birliği’nde kibirli davranabilirdi. Ama şimdi, Pu He Yun Che’ye doğru bakınca o gayet normaldi. Bir İmparator Kaynak Ejderha çekirdek alma yeteneğine sahip bir kişi, o ne tür bir varlıktı? Küçük bir kasabanın Siyah Ay Ticari Birliği için ne harcayacaktı? Küçük bir kasabanın Siyah Ay Ticari Birliği için ne işe yarardı?Ama tüm hayatında, bir dakika önce böyle korkunç öldürme niyeti hissetmedi; 

 

 Bu ‘’orta yaşlı adam’’ daha önce okuduğunda, şok oldu çünkü bu kişi son derece net ve keskin gözlere sahipti. Böyle gözleri ile, bu adamın yanında bir şey gizlemek imkansız olurdu. 

 

 Yun Che gözlerini kıstı, soğuk bir tavırla sordu:

 

 ‘’ Siyah Ay Ticari Birliğin sadece ticari işlemler yürütmektedir, birinin adını soran yeni bir kuralı ne zaman ekledi?’’.

 

 Çok kısa bir süre için Pu He öldürme niyeti hissetti… Bu sadece kısa bir an için olsa da,vücudundaki tüm kıllar diken diken oldu.  O bu hayatta bir çok insanı öldürmüştü ve pek çok ölüme yakın deneyimleri de olmuştu; bu yüzden çok kolay bir şekilde öldürme niyetini  anlıyor ve sezebiliyordu. Korkunç bir ölüm havası sağlamak için kaç insan öldürmek zorunda olduğunu imgeleştiremedi… On bin? Yüz bin?... veya belki… Hayaletler bile korkutabilecek bir miktar, bir milyon?

 

 Belki de cehennemdeki kötülük tanrılarının efsanevi öldürme niyeti bile bununla karşılaştırmaya uygun değil.

 

 Pu He dışarı soğuk ter dökerek kalp atış hızı yükseldi; O yılın tamamın da Yeni Ay Şehri’nde bulundu, soğuk ter dışarı çıkardığı ilk kez oluyordu. Korkunç bir ölüm saçan atmosfer ile ölü gibi solgun yüzü, eğer bir şey olsaydı İmparator kaynak çekirdeğinin almayı başarabilirdi. Tam olarak bu bölge neydi! Bu ölüm saçan atmosfer, öylesine yaptığı şey belki de insanları öldürüyordu. O zaman birisi onu sinir etmek için orada olsaydı…(?)

 

 Bu noktada, Pu He’nin sırtı terden sırılsıklam olmuştu; kafasını saygılı biçimde indirdi ve cevap verdi; 

‘’Hayır hayır, lütfen Pu He’yi aldırmayın. İmparator Kaynak canavarını öldürebilmek için mevcut olan özellikler sizde mevcut olmasına rağmen, yine de bu bir imparator kaynak alemindeki  gerçek bir ejderhanın  kaynak çekirdeğiydi, sadece hayranolmak yetersiz kalıyordu. Pu He hayranlığını tutmak ve diline hakim olması gerçeğini unuttu…’’

 

 Bu ‘’korkunç kişinin’’ aşamasını gerçekten bilmek istedi, ama bile bile daha fazla cesaret etmiş  olsaydı... Yun Che’nin kaynak gücünün seviyesini test etmeye cesaret edemezdi.

 

 ‘’Hımm!’’ Yun Che soğukkanlılıkla homurdandı.

 

 Öldürücü hava dağıldıktan sonra, Pu He sonunda rahat bir nefes verdi ve kibarca sordu: ‘’ İmparator Kaynak çekirdeği ölçülemez bir hazinedir; Yeni Ay şehrini bahsetmiyorum bile, Mavi Rüzgar İmparatorluğunun tümünde, sadece yüzyılda bir kez görünür. Değerli müşterilerimiz neden böyle bir hazineyi satmak istedi?’’

 

 ‘’Benim işime yaramaz!’’ Yun Che lakayıt ifadeyle belirtti.

 

 Onun işe yaramaz? 

 

Pu He’nin kalbi küt küt attı…

 

 Bir İmparator Kaynak Çekirdeğini kolayca yok sayabilmek, bu adam tam olarak hangi alemde tanrı aşkına? 

 

 Pu He acı bir şekilde gülümsedi ve konuştu,

 

''Değerli Müşteri, Bu Pu büyük ölçüde İmparator Bilge Ejder Çekirdeğini istiyor olsa da,bu eşyanın son derece değerli ve hesaplanamaz bir öge olduğu gerçeğini gizlemek istemiyorum.Bu Pu sana Siyah Ay Ticaret Birliğinin şubesini teklif etse bile bu hala İmparator Bilge Ejder Çekirdeğinin beşte biri değerinde olur.''

Çeviren –Yusaince00 (1 paragraf )

 

(DN: Değerli okuyucularımız önceden aldığı bölümü vaktinde çevirme zahmetine girmeyen arkadaşın emeğini sizlerle üzerinde oynama yapmadan paylaşmak istedim sadece ilk sayfada ki hataları buldum ve düzenledim geriye kalan sayfalardaki hataları düzenleyemediğim için çevirmen arkadaş ve sizlere olağan bir şekilde özürlerimi sunarım...umarım anlayışla karşılarsınız… çevirmenimiz acele ile çevirmiş belki işi çıkmıştır diye hüsni zan ile yaklaşıyorum olaya …) ( dayanamadım geriye kalanlarını da düzelttim :D )