"Oh..?" Qin Wuyou, bir kez daha şaşırmıştı. Çünkü Yun Che'den aldığı cevap, 16 yaşındaki bir gençten gelmemeliydi. Bunun yerine bu cevap çok bilgili bir orta yaşlı adam yada bir büyükten geliyor gibi görünüyordu.
"Gerçekten bana bu kadar çok....hayır. Kendi duygularına bu kadar çok güveniyor musun?" Qin Wuyou gittikçe Yun Che'yi daha çok olağan dışı ve alışılmamış olarak hissediyordu.
"Oldukça fazla." Yun Che, gülümseyerek konuştu. Ama kendisi hariç kimse bu gülümsemenin arkasında gerçekte ne olduğunu anlayamıyordu. Geçmişte onun hayatının peşinde olan insanlar basitçe, sayısızdı ve neredeyse tüm kıtaya yayılmışlardı. Ona karşı hayatı boyunca suçlu hissettiği kız hariç tanıştığı her insan, muhtemelen onun canının peşindeydi.
Bir kişiyle karşılaştı....iki kişiyle....on....bin....on bin...ondan sonra sadece karşısındakinin gözüne baktığında onu öldürmek isteyip istemediğini anlıyordu ve onların bahanelerinden gerçekleri ayırabiliyordu ayrıca kötülerden erdemlileri süzebiliyordu. (Ç.N: Elemek-süzmek vs. o anlamda.). Bu yetenek, sayısız kez ölümün eşiğinden kurtulduktan sonra öğrenilebilirdi. Bu birikmiş deneyimleri sözlerle anlatmak bile imkansızdı ve basitçe diğerlerinin anlaması da imkansızdı.
Bu yüzden Xiao Luocheng onu yok etmeye karar vermiş olsa da, Yun Che'nin yerinde misillemelerinin en acımasızlarıyla karşılaşmıştı... Çünkü o daha kurnaz olsaydı bile niyetlerini, Yun Che'nin birinin kalbini görebilen gözlerinden saklayamazdı.
"Bununla birlikte onurlu, Saray Şefinin kişiliği benim beklentilerimin dışında olsaydı bile ben sonuçta Yeni Ay Kaynak Sarayının bir öğrencisi olduğumdan Saray Şefi yine de bunu isterdi. Çünkü sizin hala kendi bölgenizde başkalarının, sarayınızın öğrencisine zarar vermesine izin vermeniz mümkün değil. Değil mi?" Yun Che gülümserken sordu.
Qin Wuyou sert bir yüzle yanıtladı. "Sen Yeni Ay Kanynak Sarayına sadece bugün katıldın yani yeni bir öğrenci olarak statünle, ne kadar duygulara hitap edersen et Yeni Ay Kaynak Sarayı için böyle olmayacaktın. Ancak başından sonuna kadar en az 10 kez Yeni Ay Kaynak Sarayının öğrencisi olduğunu söyledin. Ve hatta defalarca Yeni Ay Kaynak Sarayının zorbalığa uğramaması için savaştığını gösterdin. Ben hep bunun biraz garip olduğunu düşünmüştüm. Sadece sen 7 tarikatın öğrencilerini bozguna uğratıp, onları rezil ettiğinde, onları sınırlarına kadar kışkırttığında, çılgınca ve aşırı davrandığında, onları tiye alıp alay ettiğinde ve ayrıca gücendirmediğin kimse kalmaması için elinden geleni yaptığında ben hiç durmadan kendine 'Yeni Ay Kaynak Sarayının öğrencisi" diyen kişinin tüm bunları bunu bana hatırlatmak için yaptığını fark ettim."
Yun Che, inkar etmedi ve çok sakin bir şekilde yanıtlarken başıyla onayladı. "Onurlu Saray Şefinden beklenildiği gibi bu küçüğün düşüncelerini sizden saklaması imkansız."
"Hmph. Senin kesinlikle bunu benden saklamaya niyetin yok." Qin Wuyou'nun ifadesi içine gömüldü. "Sadece ben senin bu kasıtlı davranışlarının arkasındaki amacı tam olarak anlayamıyorum. Onları tahrik edip öfkelendirerek ne kazanabilirsin? Sakın bana basitçe gösteriş yapmak için yaptığını söyleme. Haah, sadece bunlar olsa iyiydi ama tüm bunlardan sonra sen Xiao Luocheng'u sakatlarken bile tereddüt etmedin. Yaptığın şeyin nasıl bir felaket getireceğini biliyor musun? Bugün Yeni Ay Kaynak Sarayının bölgesinde seni gerçekten de şimdilik koruyabilirim ama Xiao Tarikatının intikamı bakımından her ne kadar onlar sadece bir dış tarikat olsalar da ben onlara kolayca engel olamam."
"Onlara kolayca engel olamam." Diğer bir deyişle sadece biraz daha çaba harcarsa engel olabilirdi. Bu durum Yun Che'nin şaşırmış hissetmesine neden olmuştu. Xiao Tarikatı böyle bir güce ve nüfuza sahip olmasına rağmen yeni atanan Saray Şefi Qİn bu lafları söyleyebiliyordu. Bu laflardan onun arkasındaki gücün kesinlikle dikkate değer olduğunu anlayabilirdi.
Tüm insanlar içinden bu tür bir insanın Yeni Ay Kaynak Sarayının Saray Şefi pozisyonunu almak için geldiği gerçeği biraz düşündürücüydü.
"Bu küçüğün gerçekten de kendi niyetleri var. Ancak Xiao Luocheng meselesi benim orijinal niyetlerimin dışındaydı. Onurlu Saray Şefinin anlayışıyla birlikte Xiao Luocheng'ın bana meydan okumasındaki amacın beni mahvetmek olduğunun belli olduğuna inanıyorum."
Qin Wuyou, bir şey söylemedi ve gözlerindeki ifadeyle onla aynı fikirde olduğunu gösterdi.
Yun Che, kaşlarını çattı. "Onunla hiç tartışmamıştım ve düşmanlığımız da yoktu ancak o yine de beni yok etmek istedi bu yüzden benim de eylemlerimde mütevazi olmam için hiçbir nedenim yok. Eğer mümkün olsaydı onu öldürürdüm ve şartlar el vermediği için onu sakatladım. Karşımdaki kim olursa olsun kendimi asla tutmam... Bu benim işlerimi halletmemdeki en temel prensiplerimden biridir."
Yun Che'nin sözleri, Qin Wuyou'nun omurgasının titremesine neden oldu. Qin Wuyou, karşısındaki genci tamamen okuyamadığını fark etti ve bu 16 yaşındaki gencin gözlerindeki ifadeye ve bu karaktere sahip olmasına neden olan şeyin, nasıl bir deneyim olduğunu merak ediyordu. Sessizce nefes aldı ve Xiao Luocheng konusundan kaçınarak sordu. "Peki 7 tarikatı kasıtlı olarak neden kışkırttın?"
"Üç şeye ihtiyacım vardı." Yun Che cevapladı.
"Üç şey?"
Yun Che anlaşılır bir şekilde açıkça söyledi.
"1. Benim kaynak gücümü hızlıca arttırmama olanak sağlayacak biri ve bir yer.
2. Daha fazla gelişmeme izin verecek düşmanlar ve baskı.
3. İkinci şeyle karşı karşıyayken, ilk şeye sahip olmamı sağlayacak birisi."
Yun Che'nin sözleri, Qin Wuyou'nun bir süre kafasının karıştığını hissetmesine neden oldu. Derin bir şekilde bir süre düşündükten sonra konuştu. "Hala neyin peşinde olduğunu anlamıyorum."
"Çok basit." Yun Che konuşmaya devam etti."Üç yıl içinde, Yeryüzü Kaynak Alemine girmek istiyorum!." (Ç.N: Bizde bir şey istiyorsun sandık :D )
"Ne?" Qin Wuyou'nun gözleri genişledi. "Üç yıl? Yeryüzü Kaynak Alemi? Ne istediğinin farkındamısın?"
Yun Che: “….”.
"Sakın bana ciddi olduğunu söyleme!" Yun Che'nin şuan ki ifadesini gördüğünde Qin Wuyou şaşırmış hissetti. Önünde ayakta duran genç 3 yıl içinde Başlangıç Kaynak Aleminden Yeryüzü Kaynak Alemine çıkmak istediğini ilan etmişti.! Ve onun ifadesine ve bakışlarına bakıldığında onun açıkça çok ciddi olduğu anlaşılıyordu.
"Tabi ki ciddiyim!" Yun Che başını salladı. "Üç yıl içinde Yeryüzü Kaynak Alemine ulaşmam için bir sebebim var."
Qin Wuyou sessizleşti. Yun Che'ye bir süre baktıktan sonra aniden konuştu. "Yun Che benim kaç yaşında, Yeryüzü Kaynak Alemine ulaştığımı biliyor musun?"
Yun Che: “…..”
"16 yaşındayken, kaynak gücüm 5.seviye Başlangıç Kaynak Alemindeydi ve o zaman ailemde üst sınıf bir dahi olarak görülürdüm. Tabi ki her ne kadar senden yarım alem yüksek olsam da yine de sana denk olamazdım. Daha sonra Gerçek Kaynak Alemine 19 yaşında, Ruhsal Kaynak Alemine 28 yaşında, Ruhsal Kaynak Aleminin zirvesine (10.seviye) 38 yaşında girdim ve orada 8 sene kaldıktan sonra tam olarak 44 yaşında Yeryüzü Kaynak Alemine girdim. Her ne kadar 44 yaşında Yeryüzü Kaynak Alemine girsem de ben Mavi Rüzgar İmparatorluğunda on bin yılda bir gelen bir dahi olarak düşünülüyordum. Yeryüzü Kaynak Alemine girdiğimde bu yana 15 yıl geçti ve sonunda 6.seviyeye geldim...Hayat sürem içinde muhtemelen Gökyüzü Kaynak Alemine giremeyeceğim."
"Başlangıç Kaynak Aleminden 3 yılda, Yeryüzü Kaynak Alemine geçme konusuna gelince" Qin Wuyou konuşurken kafasını salladı. "En azından benim hayatım boyunca edindiğim bilgi ve aldığım haberlere göre bunu yapabilen bir insan hiç olmadı. Sadece bunu yapmayı düşünmek bile çok abartı olur. Yeryüzü Kaynak Aleminden bahsetmeye gerek yok çünkü Başlangıç Kaynak Aleminden 3 yılda Gerçek Kaynak Alemine geçmeyi başarmak bile Anka Kuşu tüyünden ve Tek Boynuzlu Atın boynuzundan daha nadir bir beceri olur."
"Başkaları için mümkün olmayan şeyler, benim içinde mümkün olmadığı anlamına gelmez. Bugün bile 1.seviye Başlangıç Kaynak Aleminde olmama rağmen Xiao Luocheng'u sakatlayabileceğimi hayal edebilir miydiniz?" Yun Che ağız dalaşına girdi.
Qin Wuyou'nun ifadesi sertleşti. Kafasını salladı ve elinde olmadan güldü. "Görünüşe göre sen tamamen ciddisin." İçini çekti. "Gençlik zamanı kesinlikle harika. Hedefleri ne kadar zor ve ürkütücü olursa olsun bu sadece bizim gibi kaderleri bir taşta ayarlanmış olanların kıskanmalarına ve bunun gerçekleşmesi için bir açlığa neden oluyor. Ancak bana bu kadar şey söyledikten ve bana 3 yıllık planından bahsettikten sonra sana yardımcı olmayabileceğimden korkmuyor musun? Düşündüm de sana yardım etmem için hiçbir nedenim yok. Tüm bu söylediklerin ve yaptıklarını ilk tanıştığımız gün yaptın. Senin amacın ne olursa olsun bunun benimle alakası ne?" (Ç.N: Yardım etsen ölür müsün? Etmezsen çok pişman olursun bak...)
"Bu karar tamamen onurlu Saray Şefine kalmış." Yun Che doğruca ona baktı ve konuştu. "Daha önce söylediğim şey hakkında eğer bu konuyu onurlu Saray Şefine söylemeden önce yolumu açacak bir şey olmasaydı onurlu Saray Şefinin bunu sadece şaka olarak düşüneceğine inanıyorum. Ancak ziyafetteki performansımdan sonra onurlu Saray Şefinin sözlerime çok az da olsa inancı olmalı. %99 lık kısım güvensizlik olsa dahi sadece %1i bile kabul etse....siz 20 yaşından önce Yeryüzü Kaynak Alemine girip tarihi alt üst eden ve kıtayı sallayan olağanüstü bir dâhiyi rehberliğinize almak istemez misiniz?"
Bu sözler Qin Wuyou'nun bir süre hislenmesine neden oldu. Ancak hemen güldü. "Bu noktada sen yanlışsın. Senin hırsınla ilgili olarak ben onu oldukça taktir ediyorum ayrıca senin böyle vahşi bir hırs ve irade gücüne sahip olduğuna inanıyorum. Ama sen hala çok gençsin ayrıca hala Başlangıç Kaynak Aleminde ve kaynak geliştirme yolunun ne kadar zor olduğunu anlamıyorsun. Çok sayıda komplikasyon ve engeller sadece yetenekle geçilemez onlar sadece azim ve sıkı çalışmayla geçilir. Ve ben kaynak geliştirme yolunda 50 yıldır yürüyen biri olarak bunu senden 10 kat daha fazla anlıyorum. Bu yüzden 3 yıl içinde Başlangıç Kaynak Aleminden Gerçek Kaynak Alemine geçilebileceğine inansam da Yeryüzü Kaynak Alemine geçilebileceğine kesinlikle inanmıyorum ve aynı şekilde bir başkası da buna inanmaz."
"Ancak bugünkü gelişmeler açısından bakarsak seni korumak için elimden gelen her şeyi yapacağım. Sonuçta sen Yeni Ay Kaynak Sarayının öğrencisisin ve ben de oranın Saray Şefiyim. Saray Şefinin öğrencisini koruması uygun ve doğru bir şeydir. Ayrıca bugünkü ziyafetten sonra senin adın kesinlikle tüm Yeni Ay Şehrine yayılacak ve itibarın 1.5 kilometrelik bir yarıçaplı alanda bilinecek. Benim Yeni Ay Kaynak Sarayımda bu nedenle ünlü olacak. Eğer bir gün Yeryüzü yada Ruhsal Kaynak Alemlerine ulaşırsan Yeni Ay Kaynak Sarayı da senin adına onur duyacak. Senin gibi bir öğrenciye gelince Yeni Ay Kaynak Sarayı böyle bir yeteneği 100 yılı aşkın süredir görmedi bu nedenle ne olursa olsun senin güvenliğini sağlayacağım. Tabi ki bu hem Yeni Ay Kaynak Sarayı hem de kendim için."
"Ancak sana yardım edebileceğim şeyler sadece görünürde olanlar. Xiao Tarikatının kesinlikle intikamlarını almak için gizli metotlar deneyeceklerdir ve benim seni tamamen korumam imkansız. Eğer sana ulaşamayacağım bir durum olursa kendi başının çaresine bakmalısın."
Qin Wuyou'nun sözleri Yun Che'yi biraz hayal kırıklığına uğratmıştı fakat her ne kadar bu en iyi sonuç olmasa da yine de bu hala onun beklentilerinin içindeydi. Birden bire konuşurken yumruklarını nezaketle kenetledi. "Sözü için Onurlu Saray Şefine minnettarım. Ben buraya sadece yeni girdim ancak Kaynak Sarayı için böyle büyük bir soruna neden oldum. Bu küçük de bu konu hakkında utanç hissediyor. Ancak Onurlu Saray Şefi, içiniz rahat olsun. Bugünkü mesele hakkında ben elimden gelen çabayı harcayarak bunu çözmeye çalışacağım ve onurlu Saray Şefi için bu şeyleri zorlaştırmayacağım."
"Ha ha aşırı endişe duymana gerek yok." Qin Wuyou hafifçe gülümsedi. "Onlar orijinalde buraya benle uğraşmak ve buradaki asıl patronun kim olduğunu göstermek için geldiler ancak sen onların yüzlerine tokat atmakta bana yardımcı oldun. Saray Şefi olarak pozisyonumu ihlal edecek olsam bile seni korumalıyım. Böyle teşekkür etmek oldukça doğal haha ...."
————————————
Qin Wuyou ile olan konuşmasını bitirdikten sonra Yun Che, oldukça zayıf vücudunu ana saraydan dışarı sürükledi ve yol boyunca derin düşüncelere daldı.
"Biraz hayal kırıklığına uğramış gibi gözüküyorsun." Jasmine'nin soğuk ve hassas sesi geldi.
"Öyle." Yun Che kafasını sallamadan edemedi. "Aslında bu "muazzam hedefimi" ve bugünkü performansımı kullanarak Qin Wuyou'yu tahrik ederek beni kendi kişisel öğrencisi olarak alacak noktaya kadar hislendirmek istiyordum. Bu şekilde Yeni Ay Kaynak Sarayının çeşitli Kaynak Yeteneklerine ve imkanlarına her fırsatta erişebilecektim. Ancak görünüşe göre düşüncelerim gerçekten çok safçaymış."
"Hmph! Bu sizin ilk karşılaşmanız ve o senin ayrıntılarını bile bilmiyor. Nasıl böyle aceleci ve düşüncesiz bir karar vermesi mümkün olsun." Jasmine hor görerek konuştu. "Üstelik performansın aşırı şatafatlıydı ve senin yaşındakilerin yapabileceklerini çok fazla aştı. Bu belki onun sana hayranlık duymasını ve sebeplerini anlayamamasını sağlayabilir ancak bu yüzden sana karşı içgüdüsel olarak uyanık olur yada tehdit olarak hisseder. Nasıl bunun senin istediğine göre gitmesi mümkün olabilir?"
Yun Che, kalbinde bir şeyler belirirken adımlarını durdurdu. "Haklısın. Hareketlerim oldukça aşırıydı."
"Şimdi ne yapmayı planlıyorsun? Xiao Luocheng'u sakatlama konusunu Xiao Tarikatı kesinlikle bırakmayacak. Seni hemen öldürmeleri bile hafif olarak düşünülebilir."
"Bu aslında ilgilenmek için oldukça kolay bir şey." Yun Che gülümsemesinden, biraz kurnaz bir duygu yayılırken soğukkanlı bir şekilde güldü. "Bu olay Xiao Luocheng tarafından kendi kendine yapılmış bir şey. Her neyse o zaman oynamak için elimde bir koza sahip olmasaydım sakatlanan o olmayacaktı bunun yerine ben olacaktım. Eğer onlar basitçe bu olayı kabullenirlerse bende üstelemeyeceğim. Aksi taktirde eğer onlar gerçekten bana sorun çıkarmak isterlerse... Onların tüm tarikatını bir tavuk gibi uçmak ve kuyrukları bacakları arasında olan bir köpek gibi koşmaları gerekecek bir duruma sokmaktan aciz değilim." (Ç.N: Xiao Tarikatı neymiş bırakın gelsinler :D )
"Qin Wuyou'nun konuştuğu 'korumaya" gelince ona sahip olmam en iyisi olur ama sahip olmasam da sorun değil."
-------------ÇEVİRMEN NOTU------------------
Ne konuştular be :D Yaşlandığımı hissettim bildiğin :D
Yun Che Xiao Tarikatını öyle bir duruma sokacak mı? Qin Wuyou onu koruyacak mı? Qin Wuyou'nun arkasında kim var? Xiao Tarikatı neler yapacak? Tarikat da olay nasıl karşılandı? Merak mı ediyorsunuz? O zaman bekleyin okuyun ve öğrenin..
(DN:(Qin Wuyou, karşısındaki genci tamamen okuyamadığını fark etti ve bu 16 yaşındaki gencin gözlerindeki ifadeye ve bu karaktere sahip olmasına neden olan nasıl bir şey deneyimlediğini merak ediyordu) cümlesi orjinali olup tarafımca; (Qin Wuyou, karşısındaki genci tamamen okuyamadığını fark etti ve bu 16 yaşındaki gencin gözlerindeki ifadeye ve bu karaktere sahip olmasına neden olan şeyin, nasıl bir deneyim olduğunu merak ediyordu) son tarafındaki düşünme fiili sabote edilmiştir ilgililere duyurulur…
("Üç yıl? Yeryüzü Kaynak Alemi? Neyin kafasını yaşıyorsun?") diyaloğu orjinali olup tarafımca (Üç yıl mı ? Yeryüzü Kaynak Alemi mi ? Sen ne istediğinin farkında mısın ?) son sorusu sabote edilmiştir duyrulur...
NOT: Daha da fazla sabotaj fiilini gerçekleştiresim vardı ama :/ çevirmenimizin ellerine sağlık kendimi konuşmaya kaptırmışım baktım bölüm bitmiş lafta düzenleyecektim :D neyse baştan düzenlemeye çalıştım
Bu arada arkadaşlar bölümlerdeki gözümüzden kaçan yazım yanlışlarını, ifade bozukluklarını, konu çakışmalarını ve bu tarz herhangi bir hususa denk gelirseniz yorumlarınızda belirtin sizden rica ediyorum bunu sebebini fazla düşünmeyin… iyi okumalar…. :D (dn)
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..