Çevirmen: Useless | Düzenleyen:TuRaN

"Ne?!"

Yun Che'nin ani değişikliği Ling Tianni'nin kalbinin yoğun bir şekilde sallanmasına neden oldu; sonuçta onun normal gücünün yüzde onundan daha düşük bir boyutta olan zayıf aurası, alevler yanmaya başladığından aniden keskin bir şekilde yükselerek savaşmaya başlamadan önceki... Hayır, çok daha yüksek bir seviyeye ulaşmıştı!

Ling Tianni'nin gelişim yolundaki deneyiminin bolluğunun kimse tarafından geçilemediği söylenebilirdi. Ancak yine de Yun Che'nin birbiri ardına gösterdiği anormallikleri o bile kavrayamıyordu.

Bu Yun Che'nin doğrudan Anka Kanı'nı yaktığı ikinci seferdi. Bunu yapmak ona, üç damla Anka Kanı'nın içindeki gücün limitlerini aşarak kullanılmasını sağlıyordu ama bunun bedeli olarak gelecek iki, üç ay boyunca bir daha Anka alevlerini kullanamayacaktı. Yumruklarını sıkıca sıkarken gözlerinin içinde açıkça belirgin iki koyu kırmızı alev yandı. "Qingyue, bedenimdeki güç en fazla yirmi nefes zamanı dayanabilir... Donmuş Bulut Etki Alanı'nın gücünü ödünç almam gerek... Yirmi nefes zamanı içinde onu sefil bir şekilde yenmem gerek!!"

Kılıç Azizi'nin yirmi nefes zamanı içinde sefil bir şekilde yenilmesini sağlamak herkesin kulağına son derece komik bir şaka olarak gelebilirdi. Xia Qingyue'nin bakışları hafifçe dalgalandı ve tam bir şey söyleyeceği sırada Yun Che çoktan yüksek bir kükremeyle birlikte gökyüzüne doğru atılmıştı. Ejderha Kusuru birkaç hat anka alevini patlatarak çıkarttı, gökyüzünü sallayan ejderha ulumaları ve anka haykırışları getirdi.

Xia Qingyue kalbinde hafifçe iç çekti; başka söylemedi ve Kar Ankası Kar Çiçeği Kurdele boyun eğdirici buz auraları yayarken, Qingyue uçtu... Anka Alevleri ve Donmuş Son, biri soldan biri sağdan aynı anda Ling Tianni'ye doğru saldırdı.

Sanki Ling Tianni'nin bedeninin yarısı anında lava atılmış ve diğer yarısı da buz arafına girmiş gibi olmuştu. Yeşil kılıcını sallamasıyla birlikte son derece geniş kılıç enerjisi savurdu, aynı anda hem anka alevlerini hem de Donmuş Son'u keserek ayırdı. O anda Yun Che ve Xia Qingyue de onun önüne yaklaştı.

"Qingyue!" Yun Che alçak sesle bağırdı.

Onlarca buz zinciri yoktan yoğunlaştı, Ling Tianni'nin tüm kaçış rotalarının etrafını mühürledi. Xia Qingyue'nin buzdan saçı dalgalanırken tüm bedeninden mavi bir ışık patlayarak parladı. On binlerce buz ruhu parçalanarak ayrıldı ve üç yüz metrelik alan anında buz mavisi bir dünyaya dönüştü.

Donmuş Bulut Etki Alanı... Açıl!

Hava aniden kemik delici bir şekilde soğudu ve Kılıç Azizi'nin kılıç baskısı büyük ölçüde zayıflarken hareketleri de duraksadı. Ancak Donmuş Bulut Etki Alanı onu önlemek için yeterli olsa da onu tehdit etmek için yeterli değildi. Ling Tianni kayıtsız bir ifade ile yeşil kılıcını yukarı doğru savurdu. Havanın delinme sesi duyulurken buz mavisi Etki Alanında son derece uzun bir yarık ortaya çıktı.

(Ç.N: Ulen adam çakma Şahin Göz Mihawk bildiğin. )

"Cennetsel Kılıç İlahi Sanatları birçok Etki Alanı çeşidini kolaylıkla kesip geçebilir. Kaynak gücü açısından beni geçmediğin sürece karşımda Etki Alanı kullanman tamamen işe yaramaz olacak ve bu sadece kaynak enerji tüketimini hızlandıracak." Ling Tianni kayıtsız bir tonda konuştu. Sesi solduğunda aniden son derece eksantrik bir aura hissetti. Aniden dönüp Yun Che'ye dönerken el hareketleri durdu.

(Ç.N: Etki Alanlarını kesip geçer mi? Getirin bizim ejderha reyizi. Kükresin bakayım kim kesiyor kim işiyor.)

O anda, Yun Che'nin gözlerinden şok edici gök mavisi renkli fantastik bir ışık yayılıyordu. Arkasında, gök mavisi renkli bir görüntü hayal meyal bir şekilde kayıp süzülüyordu... Dişlerini açığa çıkarıp pençelerini açarak gökyüzüne doğru kükreyen bu gölge son derece huşu uyandırıcı ve görkemli gözüküyordu. O, belli belirsiz ve puslu gözükse de yaydığı gururlu hava tüm dünyaya tepeden bakıyordu... Bu tam olarak gök mavisi renkli bir ejderha silueti idi!

Baskılayıcı ve boyun eğdirici ejderha kükreyişi gökten indi,, sanki dünyayı dolaşıyormuş gibi insanların ruhlarını sarstı. Yun Che'nin kafasının yaklaşık bir metre üzerinde, yıldızlar gibi parlayan ve gökyüzü kadar derin olan bir çift gök mavisi renkli göz aniden açıldı.

Ling Tianni'nin tüm bedeni, bu gözleri gördüğünde aniden kasıldı. Tüm bedeni olduğu yerde durdu, sadece göz bebekleri... tüm irisini kaplayacak noktaya kadar genişledi.

(Ç.N: Hadi? Hadi kessene :D )

Çevredeki aydınlık zifiri karanlık olana kadar karardı. Yüz binlerce gök gürültüsünün aşağı doğru gürlediğini ve göğün ve yerin korkudan titremesini sağlayan ejderha haykırışını duyuyormuş gibiydi... Beyni tamamen kaos içindeydi; Nerede olduğunu ve ne yaptığını tamamen unutmuştu. Yavaş yavaş gözlerinin önünde kabus gibi bir manzara ortaya çıkmaya başlamıştı...

Yun Che tarafından yenildiğini, ardından bedenindeki tüm meridyenlerin parçalanarak kaynak gücünün sakat bırakıldığını ve kemiklerinin kırıldığını gördü... Tüm dünyanın üzerinde gururlu bir şekilde duran Kılıç Azizi'nden, istese bile ölemeyen bir dilenciden çok daha düşük bir şeye dönüşmüştü... Ardından, Yun Che'ye saldırdığı için onun, öfkesini tüm Cennetsel Kılıç Villasına yönelttiğini ve bu nedenle de soyunun öldürüldüğünü, tüm öğrencilerin işkence edilerek katledildiğini ve güzel görünümlü kız öğrencilerin onun tarafından tecavüz edildiğini gördü. Kılıç Yönetim Terasındaki tüm kılıçlar onun tarafından yok edilmişti ve tüm Cennetsel Kılıç Villası alevler içinde yanıyordu... Mavi Rüzgar'ın zirvesi olan Cennetsel Kılıç Villası, onun için dünyadaki en acınası cehennem haline gelmişti... Ve o, bir sakat olarak, bunları sadece gözlerindeki sonsuz umutsuzlukla izleyebiliyordu.

(Ç.N: Adam bu hayal gücü ile kitap yazmaya başlasa tüm imparatorlukta satılır. Gidip hala kılıç ile uğraşıyor. Yanlış meslek :( )

O anda, Yun Che, onun görüşünde ortaya çıkmıştı; o iğrenç bir şekilde kendisine gülümsüyordu... Bunun ardından Yun Che aniden uçup gökyüzünde yükseklere ulaşmış ve devasa bir ejderhaya dönüşmüştü... Kıyaslanamayacak kadar devasa olan bu ejderha, gökyüzünün sınırlarını bile geçiyordu. Bedeni on binlerce metre uzunluğundaydı ve sadece kafası bile bir dağ kadar büyüktü. Korkutucu bir şekilde ezici hava o kadar muazzamdı ki her şeyi boyun eğdirici bir şekilde bastırıyordu; bu devasa baskılayıcı havanın altında, Ling Tianni sanki, yerin ve göğün karşısındaki kum tanesi kadar değersiz hissediyordu.

Ling Tianni'nin tüm bedeni sanki soğuktan donuyormuş gibi titremeye başladı. Kılıç Azizi olarak bu, hayatında başka bir kişiden korktuğu ilk zamandı ve üstelik bu, onun ruhuna işleyerek ömrünün sonuna kadar kurtulamayacağı bir tür korkuydu. Böyle bir korkunun altında uzuvları gevşerken bedeni titredi. Aslında Yun Che'nin önünde eğilerek af dileme isteğine sahipti...

Ejderha Ruhu Etki Alanı, bu katmana ait bir güç değildi bu yüzden de bu kişi Ling Tianni olsa bile buna karşı koyamazdı. Ling Tianni'nin bedenindeki tüm kaynak enerjisi son derece hızlı bir şekilde zayıflamaya başladı. Göz bebekleri daraldı ve tüm bedeni ciddi bir şekilde titredi. Ancak Yun Che en iyi durumundayken bile Ejderha Ruhu Etki Alanı sadece beş nefes zamanı sürebilen bir şeyken Yun Che'nin şu anki durumunda üç nefes zamanı zaten onun limitiydi.

Ama üç nefes zamanı kadar kısa bir süre bile Ling Tianni'nin kabusun abisine girmesi için yeterliydi!

Üç nefes sonra, Ejderha Ruhu Etki ALanı kayboldu... Ling Tianni'nin zihinsel kuvveti hala kıyaslanamyacak kadar güçlüydü; neredeyse bir anda gözlerindeki berraklık çoktan dönmüştü. Ama Yun Che'nin Ejderha Kusuru çoktan, göğsünden otuz santimden daha az bir mesafeye gelmişti ve bedeni, hareketsiz kaldığı üç saniyede Donmuş Bulut Etki Alanı nedeniyle dondurulmuş olduğundan şu an kımıldayamıyordu.

İki Etki Alanının altında Ling Tianni'nin maneviyatı, savunması ve gücü çökmüştü.

"Düşen Ayın Batan Yıldızı!!"

BOOM!!

Öfkeli kılıç darbesi ağır bir şekilde Ling Tianni'nin göğsüne çarptı.

Yüksek bir sesle birlikte Ling Tianni'nin göğsündeki buz tabakası anında patlarken tüm bedeni bir top mermisi gibi dışarı doğru uçtu.

Ling Tianni'nin devasa kaynak gücü ile birlikte bu, onun için kötü bitse bile ağır yalanmasına neden olmayacaktı. Ama Ejderha Ruhu Etki Alanı'nın altında maneviyatı ve kaynak gücü tamamen çökmüş ve bu nedenle koruyucu kaynak enerji tabakası normalin yüzde otuzuna bile ulaşamamıştı. En yüksek hızıyla kaynak enerjini yönlendirse de aralıksız bir şekilde Donmuş Bulut Etki Alanı tarafından dondurulduğu için bedeni sert ve uyuşmuş bir hale girmişti ve kaynak enerjisi yönlendirmesi bile kıyaslamayacak bir şekilde yavaşlamıştı... Yun Che'nin Düşen Ayın Batan Yıldızı saldırısı, onun iç organlarını ezerek doğrudan başlangıç pozisyonlarından ayırdı.

"Ejderha Kanadının Gök Kubbe Dansı!!"

Anka Alevleri doğrudan Yun Che'nin bedeninde şiddetle yandı ve sırtında belli belirsiz bir şekilde anka kanatları ortaya çıktı. Bedeni, gökyüzünde koyu kırmızı bir ışık getirirken, geriye doğru uçan Ling Tianni'ye anında yetişti ve Ejderha Kusuru acımasız bir şekilde saldırdı...

Boom! Boom! Boom! Boom! Boom! Boom! Boom! Boom…

(Ç.N: Bu Anam için! Bu Babam için! Bu Kardeşim için! Bu Qingyue'm için! Bu Halam için! Bu da F5 Tarikatı Lideri Useless ve tüm değerli tarikat üyeleri için!!)

Ağır kılıç bir zincirleme saldırı ile birlikte Ling Tianni'nin bedeninde patladı ve her bir saldırı öncekinden daha ağırdı. Her bir saldırı, yeri göğü sallayan bir gürültü getirerek iniyordu. Tüm izleyenler oldukları yerde sersemlemişlerdi. Bu sahneye kendi gözleri ile görseler ve kendi kulakları ile duysalar bile yine de bir kılıçtan böyle bir güç çıktığına inanamıyorlardı... Bu tür bir güç ve kudret sanki dokuz gökten inip yeri sarsan kaynak yıldırımı gibiydi!!

Her bir kılıç darbesinin içinde ne kadar korkutucu bir güç gizlendiği hayal edilebilirdi.

Donmuş Bulut Etki Alanı'nın aralıksız olarak dondurması ve Ejderha Kusuru'nun ardışık saldırılarının altından dönüp karşı saldırı yapmak şöyle dursun, onu koruyan kaynak enerjisinin son kısmı bile yavaş yavaş çökmeye yaklaşıyordu. Yun Che'nin çıldırmış gibi serbest bıraktığı güç de aynı şekilde azar azar tükenmeye yaklaşıyordu. Derin bir nefes alarak, kolları ezilerek kırıldığı için neredeyse tamamı kanla kaplanan Ling Tianni'ye baktı. Ejderha Kusuru'nu kaldırırken, arkasında gökyüzüne doğru uluyan bir kurt görüntüsü ortaya çıktı...

(Ç.N: Taktik maktik yok bam bam bam :D )

"Gökyüzü Kurdu Kesişi!!"

"Patron!!"

Gökyüzü Kurdu Kesişi aşağıya doğru çarpacağı sırada Ling Jie'nin boğuk sesi hafifçe kulaklarına geldi. Eylemleri biraz duraksadı ve Gökyüzü Kurdu Kesişi'nin gücünün yüzde altmışını anında geri çekti.

BANG!!!!

Mavi renkli kurt görüntüsü Ling Tianni'nin göğsüne çarptı ve göğsünden bir kan topu vahşi bir şekilde çıktı. Bu kan çiçeğinin açtığını gören Yun Che'nin ellerindeki kılıçta yavaşça aşağı düşerken beynine, karşı konulamaz bir ağırlık taarruz etti. Derin bir nefes aldı ve tüm bedeni güçsüz bir şekilde aşağı düştü.

Donmuş Bulut Etki Alanı kayboldu. Hafif bir gölge hareketlendi, düşmekte olan Yun Che, Xia Qingyue'nin avuçlarını kullanmasıyla birlikte hafifçe desteklendi ve ardından yavaşça yere indi. Diğer tarafta Ling Tianni ağır bir şekilde yere çakıldı. Ling Jie yüksek sesle haykırdı ve çevik bir şekilde oraya koşarak yanında diz çöktü.

Bu yer, Mavi Rüzgar İmparatorluk Şehri'nin içindeydi ve bu yüzden de baştan beri kalabalık oldukça yoğundu. Buraya gelen kişi sayısı yüz bini geçeli çok oluyordu. Ama o an, bu devasa insan kalabalığı tamamen sessizleşmişti. İnsanların her biri tamamen yok edilmiş araziye dalgın bir şekilde bakıyor ve neredeyse düşünme yeteneklerini kaybediyorlardı...

Mavi Rüzgar içindeki tartışmasız bir numara olan... Kılıç Azizi... yenilmişti!

Yun Che'den gelen bu ardışık saldırılardan sonra Ling Tianni'nin ağır yaralandığını herkes söyleyebilirdi... Özellikle son saldırı; göğsünü tamamen patlatarak açmış ve iç organları bile çoktan yok olmuştu.

(Ç.N: Ama adam ölmedi. Neden? Çünkü o son anda Ling Jie üzülmesin diye F5 Tarikatı üyeleri savunma yaptı. Rahat ol Jie biz arkandayız.)

İki yıl önce ünlü olan bu genç adam iki yıllık kısa sürenin içinde akıl almaz bir hızda gelişerek birbiri ardına efsaneler oluşturmuştu. Mavi Rüzgar Sıralama Turnuvasının Şampiyonu olmuş... Yanan Cennet Klanı'nın Genç Efendisi'nin düğün törenini basmış... Yanan Cennet Klanı'nı katlederek imha etmiş...

Ve bugün de Ling Tianni'yi ağır yaralamıştı!!

Mavi Rüzgarın bir numarasını yenmesi açıkça onun... Ling Tianni'nin yerini alarak Mavi Rüzgar'ın yeni bir numarası olduğunu kanıtlıyordu!!

Ve bu sene, o sadece on dokuz yaşındaydı!!

"Nasıl hissediyorsun?" Xia Qingyue Yun Che'yi desteklerken onun bedeninde sadece biraz güç kırıntısı kaldığını ve bedeninin tamamen gevşediğini hissediyordu.

Yun Che'nin aniden patlayan tüm gücü anka alevlerinden geliyordu. O anda anka alevleri tamamen tükenmiş ve üç damla Anka Kanı tamamen yanıp güçlerini tüketerek en azından iki üç ay sessiz bir durumda olacaklardı bu nedenle de bedenindeki güç tamamen tükenmişti. Buna ek olarak Ejderha Ruhu Etki Alanı'nı açtığı için bilinçliliği de tamamen uykulu hale gelmişti... Temel Kaynak Alemindeki sıradan bir kaynak uygulayıcısının bile şu anki Yun Che'yi öldürebileceğini söylemek biraz bile abartı olmazdı.

(Ç.N: Qingyue. Bak bacım. Bırak kezbanlığı, tsundere takılmayı da kocanı koru. Şu an sana ihtiyacı var tamam mı? )

"Ben iyiyim... sadece biraz yorgunum." Yun Che aurasını sakinleştirirken ağır bir şekilde nefes alarak konuştu. Ejderha Ruhu Etki Alanı gibi cennete karşı gelen bir güç, seviye bakımını ve doğal kanunları tamamen aşarak, normalde yenmesinin imkansız olduğu Kılıç Azizi'nin karşısında böyle bir sonucun oluşturmasını sağlıyordu.

Ling Tianni'nin yaralarının durumu son derece ciddiydi ve sadece Ling Jie tarafından desteklendiğinde zor da olsa ayağa kalkmayı başarabilmişti. Ünlendiğinden beri yenildiği ilk seferdi ve yenildiği rakibi ondan daha zayıf olan bir gençti. Bedenindeki yaralar ile kıyaslandığında maneviyatındaki etki çok, çok daha ağırdı...

Ayrıca korkutucu Ejderha Ruhu Etki Alanı nedeniyle kalbinin içine, silmesi sonsuza kadar imkansız olan bir içsel şeytan yerleştirilmişti.

-------------------------ÇEVİRMEN NOTU--------------------

Saat bilmem kaçta eve girdim. Söz verdim diye bölümü yetiştirmeye çalıştım. Düzenleyiciye bile atmadan atıyorum sırf günlük sözümü tutmak için. Bu nedenle çok hata olabilir. Kusuruma bakmayın artık. Direk attım :D

Yun Che'yi böcek ısıracak mı? Qingyue onu koruyacak mı? Hangi yatağa yatıracaklar? Kimler elleri ile besleyecek? Ling Tianni neler diyecek? Şok etkisi nelere sebep olacak? Merak mı ediyorsunuz? O zaman... Bekleyin, okuyun ve öğrenin :)