Against The God - Bölüm 1287: Gökler Tarafından Verilmiş Seçim

---

 

Bölüm 1287: Gökler Tarafından Verilmiş Seçim

 

"Ay Tanrı İmparatoru kendisinden sonra başa geçmeni mi istiyor?” Yun Che bir kez daha Xia Qingyue sözlerine şaşırdı kaldı, "Neden?”

 

Ay Tanrı İmparatorunun kendi oğulları ve kızları vardı, hatta on bir diğer ay tanrısı vardı. Peki neden sadece birkaç yıl önce Ay Tanrı Alemine gelen Xia Qingyue'nin Ay Tanrı İmparatoru olmasını istedi? Dahası, sadece “evlatlık kızı” olduğu gerçeğini bir kenara bırakırsak, kaynak enerji aurası daha İlahi Öz Aleminin ilk aşamasında olduğunu ve Yun Che'den daha da güçlü olmadığını gösterdi. Dolayısıyla "Tanrı İmparator" gibi bir unvan için hiç de yeterli değildi.

 

”Sırlı Camın Kalbi" olduğu için olabilir mi?

 

Ay Tanrı Alemi ne tür bir varoluştu? Doğu İlahi bölgesinin dört kral diyarından biriydi, yaklaşık bir milyon yıllık bir geçmişi ve mirası olan bir bölgeydi. Xia Qingyue'nin ne bir kan bağı ne de Ay Tanrı Bölgesi ile derin ilişkiler vardı... Sırf Sırlı Cam Kalbine sahip olduğu için onlar nasıl onun Ay Tanrı İmparatoru olmasına izin verebilirdi? Bu engin Ay Tanrı Aleminin başına bir yabancının geçmesiyle aynı şeydi. Tamamen anlamsız ve saçma bir kavram değil mi?

 

Xia Qingyue, ”Bunun için birçok sebep var." dedi. "İlk sebep Sırlı Cam Kalbine sahip olmam. İkincisi, Dokuz Kaynak Seçkin Bedenimden kaynaklanıyor. Üçüncüsü annemin kızı olduğum için olabilir. Ama en önemli sebep, üvey babamın başka seçeneğinin olmayışıydı.”

 

Yun Che, bu kelimeleri duyduktan sonra daha da afalladı, “Sırlı Camın Kalbi hakkındaki kısmı anlayabiliyorum. Geçmişte, Ebedi Cennet Alemi bir kral alemi haline geldi, çünkü onu kuran atası Sırlı Camın Kalbine sahipti. Eğer Ay Tanrı İmparatoru olsaydın, belki de Ay Tanrı Alemi "göklerin korunması" olarak adlandırılan şeye sahip olur ama..."

 

"Kral alemlerinin bu kadar güçlü olmasının temel nedeni, her Kral aleminde bulunan benzersiz mirasların varlığıdır. Bu miraslar, bu kral diyarlarının en üst düzeyde güce sahip olmasını ve güçlerini derinden sağlamlaştırmasını sağlar.” Xia Qingyue konuşmaya devam etti, "Ayrıca, bir Ay Tanrının mirasını elde etmek istiyorsan ya çok yüksek doğuştan yeteneğe sahip olman veya yeterli uyumluluğa sahip olman gerek.”

 

Bu anlamlıydı ve Yun Che oldukça farkındaydı. Yıldız Tanrı Aleminin Yıldız tanrıları ve Ay Tanrı Aleminin Ay Tanrıları aynıydı.

 

"Koruyucu babam en güçlü Ay Tanrısı olan 'Zi Que'nin gücünü miras aldı. Bununla birlikte, koruyucu babamın çocukları arasında Ay Tanrı güçlerini miras alma niteliğine sahip tek bir kişi bile yoktur. Bu yüzden Zi Que'nin ilahi güçlerini miras alabilecek hiç kimsenin olmaması doğaldı. Bununla birlikte, 'Dokuz Kaynak Seçkin Bedenim', her türlü güç için mükemmel bir uyum demektir.”

 

"Koruyucu babam onun tek tercihi olduğumu ve göklerin kendisine bahşettiği mükemmel bir seçim olduğumu söyledi.”

 

Yun Che, şaşkın bir sesle konuşurken kaşlarını çattı "Koruyucu babanın Ay Tanrı İmparatoru olmaktan bıkmış olması mümkün olabilir mi? Ayrıca gücüyle uyumlu olabilecek birisi sonunda soyundan gelenler arasından çıkabilir, neden bu kadar acele ediyor ki?”

 

“...” Xia Qingyue kasvetli bir şekilde iç çekti. Uzun bir süre sonra yumuşak bir şekilde fısıldadı, "Çünkü koruyucu babamın... Çok fazla ömrü kalmadı.”

 

Yun Che şaşkına dönmüştü. Bu ister istemez sesine yansımıştı, "Ne dedin?”

 

Gözleri sisle kaplandığı gibi Xia Qingyue gözleri puslu bir şekilde büyüdü. Ayrılışının gerçekte neyi temsil ettiğini biliyordu. Koruyucu babasının haysiyetini, umutlarını ve annesinin ve onun son isteğini tamamen mahvetmişti…

 

Hayatının geri kalanında koruyucu babasına karşı hissettiği suçluluk duygusuyla çamura batmış bir şekilde yaşayacağını biliyordu.

 

Ancak, eğer yaptığı şeyi yapmasaydı, “Ölümden geri dönmüş" olan Yun Che'ye de haksızlık olurdu.

 

Ancak şimdi yıllar önce annesinin verdiği kararın ne kadar acı verici olduğunu anlamıştı. Kimi seçerse seçsin yanlıştı. Kimi seçerse seçsin günahkardı.

 

Ama o da şanslıydı, çünkü onu en çok suçlayıp nefret etmesi gereken kişi onu "kusursuz" bir şekilde sevdi.

 

Yue Wugou bir erkek olsaydı ve iki kadın arasında yakalansaydı, seçiminde hiç acı çekmezdi ve mümkün olan en iyi sonuca dönüşmesi bile mümkündü. Ama bir kadın olduğu için, ne yaparsa yapsın dünyanın gözünde sonsuza kadar “lekeli” ve “günahkar” görülecekti... Tüm bunlarda hiç suçu olmasa da, Ay Tanrı İmparatoru daha önce hiç ondan nefret etmemiş olsa bile.

 

Bu şüphesiz en büyük trajedinin bir örneğiydi.

 

"Qingyue, şu an koruyucu baban kaç yaşında?” Yun Che bir süre bir şey düşündükten sonra bir soru sordu ama Xia Qingyue'nin kalbinde kopan fırtınayı fark etmemişti.

 

”On yedi bin yaşında," Xia Qingyue cevap verdi.

K.N: Daha küçükmüş ya :D

 

"O zaman durum bundan ibaret olmamalı." Yun Che, “Ustam bana birisi Ay Tanrı imparatorunun ulaştığı seviyeye ulaştığında yaşam süresinin elli bin yılı aşabileceğini söylemişti." Derken kaşlarını çattı Ay Tanrı İmparatorunun yaşı henüz yarısı bile değil peki nasıl 'Çok vakti yok'?"

 

Xia Qingyue'nin sesi, “Göksel bir kehanet" diye fısıldadığında pamuk kadar yumuşaktı.

 

"Eh..." Yun Che'nin ağzı şiddetle seğirmeden önce gözleri dramatik bir şekilde genişledi, "Ben de ciddi bir şey olduğunu düşündüm. Yaşlı dolandırıcıların saçma sözleri. Gerçekten o yaşlı dolandırıcıların sözlerine inanıyor musun?”

 

Doğal olarak, Yun Che'nin Göksel Gizem aleminin büyüklerinin bir grup “yaşlı dolandırıcı" olduğuna ikna olması sebepsiz değildi. Dokuz musibet yıldırımından Kötü Tanrı ilahi güçleri nedeniyle tamamen yarasız çıkmıştı. Oysa Göksel Gizem Üç Büyükleri o “cennetlerin çocuğu" olduğu için olduğunu söylemişti. Onun için sıkıntılı bir durumu çözmüş olsalar da, Yun Che'nin onları “yaşlı dolandırıcılar" olarak kalıcı olarak etiketlemesine neden olmuştu.

 

Yine de Doğu İlahi bölgedeki büyük yıldız alemlerinin tümü, “Göksel Gizemler”e ve Göksel Gizem Aleminin “kehanetleri”ne çok fazla inanıyordu ve bu dört büyük kral alemini de içeriyordu. Kaynak Tanrı Toplantısı sırasında, Göksel Gizem üç büyükleri kral diyarları ile birlikte oturmuştu.

 

"Her bin yılda bir koruyucu babam şahsen Göksel Gizem Alemi'ne ziyarette bulunur ve her kehanet istisnasız olarak gerçekleşirdi."

 

Yun Che, "...” (Gerçekten bu kadar isabetli mi kehanetleri?)

 

"Göksel Gizem Alemini en son ziyaret ettiğinde beş yıl önceydi. Orada, önümüzdeki on yıl içinde öleceğini söyleyen bir göksel gizem elde etti.”

 

Bu, beş yıl önce aldığı bir "göksel gizemdi". Bu, Ay Tanrı imparatorunun, kehanet doğruysa, yaşamak için sadece beş yılı kaldı demekti.

 

"Bu mümkün değil!” Yun Che kesin olarak düşünmeyi reddeder gibi başını salladı. "Ay Tanrı İmparatorun ömrü azalmış değil. Bugün onu gördüm, canlılığı ve enerjilerinin akışı daha iyi olamazdı. Eğer birisi tarafından öldürülecekse... Bu dünyada bir Tanrı imparatorunu öldürebilecek kim var?"

 

Birisi ay Tanrı İmparatoru yenebileceğini söyleseydi, Yun Che kesinlikle o kişiye inanırdı. Ejderha Hükümdar onu yenebilir ve Qianye Fantian da yapabilirdi.

 

Ama eğer birisi Ay Tanrı İmparatorunun biri tarafından öldürülebileceğini söylese, muhtemelen bu evrende Yun Che bir yana buna inanacak kimse yoktu.

 

Bir tanrı İmparatoru olmak için birinin yetişimi zaten İlahi Usta Aleminin sınırlarında olmalıdır. Yun Che, bu alemin aslında ne kadar güçlü olduğunu anlamasa da, ölmenin o seviyedeyken göklere ulaşmaya çalışmaktan daha zor olacağını biliyordu.

 

Doğu İlahi Bölgedeki diğer üç Tanrı İmparatoru onu öldürmeye çalışmak için el ele verse bile, Ay Tanrı imparatorunun kendisi ölümüne mücadele etmek istemediği sürece bu çaba boşuna olurdu. Aksi taktirde üç Tanrı imparatorunun birikte çabaları bile onu öldüremezdi.

 

"Ama koruyucu babam inanıyor. Ayrıca Göksel Gizem Alemine gitmeden önce bile benzer bir önsezisi varmış.”

 

“Daha önce ne kadar doğru kehanetlerde bulunursa bulunsunlar bu inanılacak bir şey değil.” Yun Che bir lanet mırıldanmadan önce başını salladı “O üç yaşlı dolandırıcı dolandırıcılıkta gerçekten sınır tanımaz.”

 

Xia Qingyue hüsranını yansıtan bir şekilde iç çekti. "Umarım dediğin gibi olur." dedi "Ama koruyucu babam buna inanıyor, bu yüzden olay meydana gelmeden mümkün olan en iyi hazırlıkları yapması gerekiyor.”

 

"Koruyucu babama göre, en önemli şey varisi olabilecek birini bulmaktı. Ama onun soyunda Tanrı İmparatoru olara varisi olabilecek tek bir kişi yoktu. Ayrıca, tüm Ay Tanrı Aleminde 'Zi Que' ilahi gücü ile uyumlu tek bir kişi bulamadı.”

 

"Bu yüzden beni seçerek arayışını bitirdi.”

 

"Koruyucu babam benim en mükemmel seçim olduğumu söylemesine rağmen, bunun güçsüzlüğünde yapmak zorunda kaldığı bir seçim olduğunu biliyordum.”

 

”Hayır," Yun Che başını salladı, “Ben Ay Tanrı İmparator olmasam bile yaptığı seçimi anlıyorum. Sen, göklerin kendisine ihsan ettiği en güzel seçimsin. Onun ilahi gücünü miras alabilecek onun torunları arasında birisi olsa bile, o muhtemelen yine de seni seçerdi.”

 

Xia Qingyue güzel gözlerini ona doğru kısaca baktı ve içinde hafif bir şaşkınlık vardı.

 

"Koruyucu baban bizim gibi değil. Biz en fazla birkaç on yıl yaşadık ama o zaten yaklaşık yirmi bin yıla yakındır yaşıyor. Bu kadar sürede ailesel bağlar insanın içine kök salardı. Ona göre en önemli şey şüphesiz tüm hayatını adadığı Ay Tanrı Alemiydi. Ay Tanrı İmparatoru olarak, Ay Tanrı aleminin kalbindeki varlığı kuşkusuz her şeyi aşıyor.”

 

“...” Yun Che'nin sözleri, Xia Qingyue'nin de çok iyi anladığı bir şeydi.

 

"Onun çocukları arasında uygun bir varis yok, bu yüzden gerçekten Kral unvanını diğer Ay Tanrılarından birine aktarabilir. Ancak onun ’Zi Que' ilahi gücü sadece en güçlüsü değil, aynı zamanda hayatının çoğunda ona eşlik eden bir güç. Herkes bencil arzulara sahip olacak, bu yüzden ona eşlik eden gücü ölümünden sonra bile kontrol etmeye devam etmek istemesi çok doğal. Eğer onu gerçekten miras alıp mükemmel bir şekilde sahip çıkarsan koruyucu baban kesinlikle vahşi bir sevinçle dolardı.”

 

Dokuz Kaynak Seçkin Beden... bunca yıl önce, Jasmine ona bahsettiğinde, sadece basit bir açıklama yapmıştı. Dokuz Kaynak Seçkin Bedene sahip olan kişinin kaynak damarlarında doğal yasaları ve alemlerin sınırlarını aşabilecek küçük bir dünyaya sahip olduğunu söylemişti. Buz Ankası Kanına sahip olmasa bile, Donmuş Bulut Asgard'da Donmuş Son İlahı Sanatını (Buz Ankası Tanrı Atama Kanunu) yetiştirebilmesinin nedeni de buydu.

 

Aynı zamanda evrendeki en iyi çift yetişim inkübatörüydü.

 

Ama kaynak damarlarındaki Seçkin Dünyanın aslında herhangi bir güç için mükemmel bir ortam olabileceğini kim düşünebilirdi…

 

İç çekti, gökler gerçekten Xia Qingyue'yi kutsamıştı.

 

"Ayrıca, 'Sırlı Camın Kalbi'yle birlikte bu, dünyanın gözünde göklerin korunmasını ihsan eder. Yani eğer Ay Tanrı İmparatoru olsaydın, doğal olarak Ay Tanrı Alemini aynı koruma altına alabilmen için olurdu. Ay Tanrı İmparatoru için, belki de ay Tanrı Aleminin geleceğinden daha önemli bir şey yoktu.”

 

'Sırlı Camın Kalbi'nin göklerin korunmasını sağlayacağı fikri tüm Doğu İlahi Bölgesinin ikna olduğu bir şeydi. Hatta kral diyarları bu konuda daha bile inançlıydı. O Kaynak Gökyüzü Kıtasında bile Jasmine onun göklerin koruması altında olduğunu birden fazla kez söylemişti. Bu yüzden Xia Qingyue kaybolduktan sonra bile onun hakkında fazla endişelenmemişti.

 

Sonuçta, hemen önlerinde büyük bir örnek vardı, Doğu İlahi bölgesinin zirvesinde bugüne bile duran Ebedi Cennet Alemi. Hatta daha uzun bir geçmişi olan Ay Tanrı Aleminin bile üzerindeydi, bu yüzden isteseler bile herkesin unutması zor olurdu.

 

"Ay Tanrı Aleminde geçirdiğinson birkaç yıl koruyucu babana senin hakkında yeterli bilgiyi verdi. Belki de bunun bir kısmı annene olan hislerinden kaynaklanmakta, ancak sadece minik bir parçası olmalı. İlahi gücünün mirası ve Ay Tanrı Aleminin geleceği onun için en önemli meseleler olmalı. Yani onun için sen gerçekten gökler tarafından gönderilmiş mükemmel bir seçimdin.”

 

“...” Xia Qingyue, Yun Che'nin sözlerini sessizce düşünüyormuş gibi çok uzun süre sessiz kaldı.
Şu anda, Yun Che Xia Qingyue'nin neden bu düğün töreninin daha çok Ay Tanrı Aleminin insanları için yapıldığını anlamıştı.

 

O gerçekten mükemmel bir şekilde 'Zie Que' ilahi gücünün miras alsa da ve aynı zamanda AyTanrı Aleminde göksel korumayla sunulan Sırlı Camın Kalbine sahip olsa bile onun durumu onu Ay Tanrı Alemi imparatoru olmak için elverişsiz kılıyordu.

 

Ay Tanrı imparatorunun oğulları ve kızları vardı, Ay Tanrı Aleminin bir taç Prensi, diğer ay tanrıları ve birkaç farklı grup vardı. Biri bütün bunları geçip atlayıp Ay Tanrı Aleminde doğmamış, kimsenin kim olduğunu bile bir “evlatlığına” gücünü aktarırsa Ay Tanrı İmparatoru olsa bile tartışmaların ve itirazların önünü alamazdı. Bu olayla tüm alem sallanırdı... Özellikle Ay Tanrı Taç Prensi sessiz duramazdı.

 

Fakat eğer konumunu Ay Tanrı İmparatoriçesine aktarsaydı, o zaman tamamen farklı bir şey olurdu. Hâlâ direniş ve itirazlar olsa da, kuşkusuz diğer senaryoda olacakların on ya da belki de yüzde birinden daha az olurdu.

 

Sadece bundan ibaretti...

 

"Qingyue," Yun Che aniden söyledi. "Ay Tanrı imparatoru olmak... Bir kral diyarının alem kralı olmak... Bu insanların hayat etmeye bile cesaret edemeyeceği bir şey. Ama mizacın göz önüne alındığında gerçekten istekli miydin? Yoksa sırf koruyucu babana borcunu mu ödemeye çalışıyordun?”

 

Xia Qingyue, "Koruyucu babamın isteklerine karşı gelmek istemedim ama bir kısmı gerçekten kendi irademdi.”

 

"Eh?" Yun Che bundan şaşkına döndü.

 

Xia Qingyue'nin gözleri derin ve kasvetliydi, uzun ince saçları hoş kokulu omuzlarına ve göğsüne hafifçe düşüyordu. Batan Ay Göksel Sarayının parlak ışığı peri benzeri suratını aydınlattı. “Tüm hayatım boyunca her şeyimi kaynak yoluna adadım, bu yüzden kaynak yolun beni nereye götürebileceğini de hep merak ettim. Hayatımı özgürce yaşamak için uzaklaşsam bile bu hedefe ulaşamayabilirim. Ama eğer koruyucu babamın ilahi gücünü miras alırsam, bu isteği bir gecede yerine getirebilirim.”

 

“Son birkaç yıl içinde sevdiklerimin kaybını ve tarikatımı vuran felaketi yaşadım. Sayısız kere ölümün eşiğinden döndüm. Bu yüzden bu dünyada zayıf olmanın ne anlama geldiğini tamamen anlıyorum. Artık güçsüzlüğüm yüzünden bir şeyler kaybetmeyeceğim.”

 

O her zaman daha da güçlü bir kaynak yolu kovaladı ve onun zihinsel durumu bu yıllarda sürekli değişir olmuştu. Ancak, tüm bu değişiklikleri tetikleyen büyük bir olay olduğunu ve bu olayın “Yun Che'nin ölümü”olduğunu söylemedi.

 

"Koruyucu babamın ilahi gücünü ve tahtını miras almak sadece koruyucu babamın bana bağladığı umutlarını gerçekleştirmeyecek aynı zamanda her zaman peşinde olduğum bir hayali gerçekleştirecek. Yani reddetmem için bir sebep yoktu.”

 

''Anlıyorum.'' Yun Che yavaşça başını salladı ama konuşmaya devam etmek üzereyken tüm vücudu şiddetle titredi.

 

Bugün Ay Tanrı Aleminde düzenlenen düğün töreni büyük bir yalan olsa da, tıpkı ay Tanrı İmparatorunun ilan ettiği gibi, onun için en önemli gündü ve aynı zamanda Ay Tanrı aleminin geleceğini belirleyecek bir gündü... Geriye bakıldığında bu abartılı bir ifade sayılmazdı.

 

Yıllar önce beri Ay Tanrı İmparatoru'nun çektiği aşağılanmayı temizleyecekti. Yue Wugou'nun kalbinde taşıdığı yükü çözüp bir sonraki dünyaya barışçıl bir şekilde geçmesini sağlayacaktı. Xia Qingyue sonraki Ay Tanrı İmparator olarak onu başarılı sağlayacak planın temellerini kurarken, Ay Tanrı İmparatoru ve Yue Wugou nihai dileklerini yerine getirecekti.

 

Bu sadece basit bir düğün kutlaması değildi. Ay Tanrı İmparatoruna, Yue Wugou'ya, Ay Tanrı Alemine ve Xia Qingyue için bu son derece önemli bir olaydı.

 

Tamamen Xia Qingyue'nin anlatıklarına odaklanmıştı. Bu yüzden o aslında unutulmuştu... Tüm bu şeyler artık tamamen yok olmuştu...

 

Onun görünmesi nedeniyle, Xia Qingyue'nin seçimi nedeniyle hepsi artık taşlar kadar ölüydü…