Bölüm 1705 - Gizli Etkiler

"Ne zamandır buradayım Tai Yu?" Zhou Xuzi derince bir nefes aldıktan sonra sordu.

"Yaklaşık iki aydır buradasınız lordum." dedi Onurlu Tai Yu. 

"İki ay..." diye mırıldandı Zhou Xuzi şaşkınlıkla. "Ve burada bir yüzyıl geçtiğini sanıyordum."

Onurlu Tai Yu ifadesindeki acıyı gizlemek için uzağa baktı.

Zhou Qingchen'in ölümü—özellikle de ölüm şekli—Zhou Xuzi için büyük bir darbe olmuştu.

O zamandan beri oğlunu kaybetmenin acısı, rahmetli karısına pişmanlık duyması ve kendinden nefret etmesi yüzünden harap olmuştu.

Eski Vaftiz Çocuğu Mesih Yun Che'nin iblise dönüştükten sonra bu kadar gaddar ve acımasız olabileceğini kim düşünebilirdi?

Zhou Xuzi daha sonra, "Yeni prensi taçlandırma zamanı geldi." dedi.

Onurlu Tai Yu biraz hazırlıksız yakalandı. Bir şey fark etmeden önce, Zhou Qingchen'in daha henüz vefat ettiğini düşünmenin çok erken olduğunu söylemek üzereydi.

Zhou Qingchen'i hafızadan silmenin en hızlı yolu yeni bir prensi taçlandırmaktı. Bunun yanı sıra, dünyanın dikkatini ölümünün nedeninden uzaklaştıracak ve Zhou Qingchen’in kalbindeki acıyı hafifletecekti.

"Qingfeng mi?” Diye sordu Onurlu Tai Yu. Bunu bir soru olarak ifade etmişti, ama Qingfeng'in tek ve en iyi seçenek olduğunun farkındaydı.

Zhou Xuzi başını salladı. “Ona yeterince haksızlık ettim.”

Zhou Qingchen çok yetenekliydi, ama kesinlikle Zhou Xuzi’nin torunları arasında en yetenekli kişi değildi. Veliaht prens olarak seçilmesinin tek nedeni, ilk karısının tek oğlu olmasıydı. Zhou Xuzi onu herkesten daha çok kayırıyordu.

Zhou Qingchen'in birkaç bin yıl sonra orta aşamadaki İlahi Egemen seviyesine gelebilmesinin nedenlerinden biri, Ebedi Cennet Tanrı Alemi tarafından karşılanabilir en iyi yetiştirme kaynaklarına sahip olmasıydı.

Zhou Xuzi'nin tüm torunları arasında, yetmiş yedinci oğlu Zhou Qingfeng, içlerinde en yetenekli olanıydı. Ebedi Cennet Tanrı Alemi büyükleri de bunun farkındaydı.

Zhou Qingfeng, sadece dört bin yaşında olmasına rağmen onuncu seviye İlahi Egemen'liğe ulaşmıştı. Aslında, İlahi Usta Alemi'ne ulaşmaktan bir adım uzaktaydı. Brahma Hükümdar Tanrıçası'na kıyasla başarısı önemsiz olsa da, Ebedi Cennet Tanrı İmparatoru'nun en yetenekli torunuydu.

Bunun yanı sıra, mizacı onun adına mükemmel bir şekilde uyuyordu. İyi kalpli, nazik ve pasifistti. Zhou Qingchen veliaht prens olarak atandığında herhangi bir memnuniyetsizlik veya isteksizlik ifade etmemişti, hatta Zhou Qingchen'in gücünü sağlamlaştırmak için elinden gelen her şeyi yapmıştı.

Onun eylemleri de Zhou Qingchen'inkinden çok daha olgun ve belirleyiciydi. Zhou Qingchen, ağabeyine derinden saygı duyuyordu.

Büyüklerin hepsinin Zhou Qingfeng'in Ebedi Cennet Tanrı İmparatoru'nun halefi için gerçekten en uygun kişi olduğunu düşünmesi şaşırtıcı değildi.

Zhou Xuzi'nin Qingfeng'e karşı her zaman suçluluk duymasının nedeni de buydu.

"Tai Yu, Qingfeng'e buraya gelip benimle buluşmasını söyle. Ve meraklı gözlerden kaçınmaya gerek yok.” dedi Zhou Xuzi.

"Anlaşıldı." Tai Yu emri kabul etti, ancak hemen ayrılmadı. "Lordum... Hala tahttan çekilmek istiyor musunuz?”

“Hayır.” Zhou Xuzi, korkunç derecede karanlık bir sesle ilan ederken başını yavaşça salladı. "Yun Che'yi kendi ellerimle öldürebileceğim güne kadar gücümü korumalıyım!”

Zhou Xuzi, az çok öldürme niyetini açığa çıkarmıştı.

Ancak, son sözü kesinlikle nefret ve öldürme niyetiyle doluydu.

Aniden, Zhou Xuzi şok olmuş bir ifadeyle ayağa kalktı.

"Lordum?" Saygıdeğer Tai Yu, Tanrı İmparatoru'nun böylesine büyük bir tepkisini görünce şok oldu.

Açıkça, Zhou Xuzi bir ses iletimi duymuştu.

Gözlerindeki karanlığın yerini boş bir şaşkınlık aldı, Zhou Xuzi şaşkınlıkla mırıldandı. "Yun Che, Yama Bölgesi, Ruh Çalma Diyarı ve Yanan Ay Bölgesi'ne hakim olan bir güç olan Kuzey İlahi Bölge'nin İblis Efendisi olarak taçlandırıldı..."

"Ne!?” Onurlu Tai Yu, kafasını hemen sallamadan önce şok içinde haykırdı. “İmkansız. Yanlış bir söylenti olmalı.”

“Kuzey İlahi Bölge'nin tüm sakinlerinin taç giyme törenine tanık olabilmesi için on binlerce projeksiyon yapılmış. Yun Che'yi Cennet Cezalandıran İblis İmparatoru'nun enkarnasyonu ve Chi Wuyao'nun onun imparatoriçesi olduğunu ilan ettiler... Tüm karanlık alemler ona sadakat yemini etmiş."

Zhou Xuzi mesajı okuduktan sonra sessizce kalakaldı. Bir süre sonra, şaşkınlıkla mırıldandı, "Doğru, bu imkansız... İmkansız... İmkansız..."

Bu kelimeyi birkaç kez daha tekrarladı. Bunun doğru olduğuna inanması mümkün değildi.

Genellikle, Kuzey İlahi Bölge hakkında herhangi bir bilgiyi toplamak inanılmaz derecede zordu, özellikle de bu bilgi çekirdek alemlerden ise.

Ancak bu kez, haberler doğal olmayan bir hızla yayılmıştı.

Bunun nedeni, İblis Efendisi'nin taç giyme töreninin tüm Kuzey İlahi Bölge tarafından tanık olunmasıydı. Törenin ölçeği, dünyanın daha önce gördüğü hiçbir şeye benzemiyordu!

O kadar gürültülüydü ki, Kuzey İlahi Bölge'nin sınırlarında yaşayanlar bile inanılmaz sesi duyabiliyordu.

Ama bu nasıl mümkün olabilirdi!?

Üç yıl önce, Yun Che sadece bir İlahi Kral'dı.

Üç ay önce, Yun Che yedinci seviye bir İlahi Egemen'di. Genç adamın yetiştirme hızı şok edici olsa da, hala onun için uygun değildi.

Öyleyse… Nasıl birden bire zirveye sıçramış ve kral alemlerinin kralı ve tüm Kuzey İlahi Bölge'nin yöneticisi olan İblis Efendisi olmuştu!?

Kuzey İlahi Bölge'nin kral alemlerinin ne kadar gururlu olduğunu söylemeye gerek yoktu, iblis halkın doğası gereği karanlık ve şiddetli insanlar olduğundan bahsetmeye de gerek yoktu!

Öyleyse neden Doğu İlahi Bölgesi'nin bir sakini olan Yun Che'yi İblis Efendisi yapsınlardı?

Bu fazlasıyla saçmaydı. O kadar saçmaydı ki, dünyada tüm bu durumun saçmalığını doğru bir şekilde tanımlayabilecek hiçbir kelime yoktu.

Onurlu Tai Yu, sessizce konuşmadan önce bir an düşündü, "Cennet Cezalandıran İblis İmparatoru'nun Yun Che'ye ne kadar değer verdiğini düşünürsek, soyunu ve şeytani sanatını ona bırakmış olabilir. Ama kral alemlerini ona boyun eğdirmek için gereken tek şey buysa hem de bu kadar kısa bir süre içinde... O zaman bu, sadece yüzyılın şakası olabilirdi. Bu da bir şeylerin doğru olmadığı anlamına geliyor."

"Bunun yanı sıra, onu bu kadar açık bir şekilde taçlandırmaları mantıklı değil," diye devam etti Onurlu Tai Yu. "Eğer bu taç giyme töreni gerçekse, o zaman tek mantıklı açıklama, üç kral aleminin Yun Che’nin, İblis İmparatoru ile bağlantısını kullanarak bir kukla yaratmak için kullanmasıdır."

"Kuzey İlahi Bölge ebediyen kaos içindedir, ancak 'İblis İmparatoru' unvanı, Kuzey İlahi Bölge'ye olan inancı bile aşan bir şeydir. Onu bir kukla yaptılar çünkü tüm iblis insanların boyun eğeceği bir inanç inşa etmek istiyorlar... Ve bu inancı kontrol eden, herkesi kontrol edebilir."

Onurlu Tai Yu’nun düşünceleri, "İblis  Efendisi"ni ilk kez öğrendiklerinde Kuzey İlahi Bölge sakinlerinin tepkisi ile tamamen aynıydı.

Zhou Xuzi yavaşça sandalyesine oturdu, ifadesi, sadık hizmetçisinin kesintisini tam olarak duyup duymadığını anlamamasına neden oldu. Gerçekte, aklını bırakmayacak, boşu boşuna iki lanetli cümleyi kovalamaya çalışmakla çok meşguldü.

Erdem, sonsuz barışa yol açacak. 

Kötülük, bir iblis tanrısının katliam çağını başlatacak. 

Ay Tanrısı Diyarı, Ay Sarayı.

Jin Yue aceleyle bir odaya girdikten sonra, perdenin arkasındaki kişiye doğru eğildi ve yumuşak bir sesle, "Kuzey İlahi Bölge'den son zamanlarda tuhaf bir söylenti yayılıyor, Usta. Yun Che'nin, Kuzey İlahi Bölge'yi yöneten üç kral aleminin bile üzerinde bir iktidar yeri olan İblis Efendisi olarak taçlandırıldığı söyleniyor. Bunun yanı sıra... Üç kral alemi taç giyme törenini Kuzey İlahi Bölgesi'nin her köşesine yansıtmış ve Yun Che'ye herkesin gözleri önünde sadakat yemini etmişler gibi görünüyor."

“...” Perdenin arkasında, Ay Tanrı İmparatoru kayıtsızca cevap verdi, "Anlaşıldı. İblis insanların bunu o kadar büyütüyor olması komik, sanki dünyanın yeni kuklalarını duymayacağından korkuyorlar. Ne saçmalık."

Ay Tanrı İmparatoru'nun temelde herkesinkiyle aynıydı. Jin Yue tekrar eğildi ve raporuna devam etti. “Bir şey daha var. Son zamanlarda, Ebedi Cennet Tanrı İmparatoru'nun birkaç ay önce Kuzey İlahi Bölge'ye gizlice girdiğini iddia eden bir söylenti var. Aslında, seyahatinin zamanlaması Zhou Qingchen’in ölümünün ilan edildiği tarihe çok yakın. Bu nedenle, Zhou Qingchen'in Kuzey İlahi Bölge'de öldüğü ve ölümünden önce... İblise dönüştüğü söyleniyor."

“...” Ay Tanrı İmparatoru, “Fazla hızlı..." diye mırıldanmadan önce tekrar sessiz kaldı…

“Huh?” Jin Yue karışıklığını dile getirdi.

"Hiç önemli değil. Gidebilirsin.”

"Evet, usta.” Jin Yue eğildi ama ayağa kalkmadı. Bunun yerine başını kaldırıp perdenin arkasındaki kişiye bakarak aniden fısıldadı, "Usta, Jin Yue seni... Seni bir kez daha görebilir mi?"

Ay Tanrı İmparatoru: "..?"

Artık geri adım atmanın bir anlamı yok, bu yüzden Jin Yue cesaretini topladı ve düşüncelerini itiraf etti. "Usta, Ay Tanrısı Alemi'ne ilk girdiğinde, Jin Yue sizin görünüşünüzü düzeltmekle görevlendirildi. Bu, Jin Yue’nin hayatının her zaman en mutlu ve en onurlandırılan anı olmuştur."

"Ama Ay Tanrısı İmparatoru olduktan sonra, Jin Yue'nin vücudunuzla temas kurmasına artık izin vermediniz. Ve son zamanlarda… Birbirimizle sadece aramızdaki bir perde ile konuşuyorduk. Bu… Kutsal yüzünüzü görmeyeli uzun zaman oldu, Usta."

Ay Tanrı İmparatoru: "...”

"Jin Yue yanlış bir şey mi yaptı? Sizi bir şekilde kızdırdım mı? Lütfen bunun doğru olup olmadığını söyleyin ustam. Jin Yue, canınızı sıkan her şeyi değiştirmek için elinden geleni yapacağına söz veriyor."

Jin Yue’nin korkusu, kendisiyle efendisi arasındaki fiziksel mesafe gittikçe genişlediğinden beri büyüyordu. Düşüncelerini itiraf etmeyi bitirdiğinde neredeyse ağlamaya başlayacaktı.

Perdenin ardında, Ay Tanrısı İmparatoru kayıtsız bir şekilde, “Bugünden itibaren, bu kral birkaç ay boyunca tenha bir yetişime girecek. Ne olursa olsun bu süre zarfında kimse beni rahatsız etmeyecek!"

“... Peki, usta.” Jin Yue emri kabul etti ve üzüntüyle geri çekildi.

Kuzey İlahi Bölge, taç giyme töreni bittikten sonra Ruh Çalan Alem'in dışında bir kara bulutun arkasında.

“Gerçekten onu görmeye gitmeyecek misin?”

Chi Wuyao yüz hatları ince yeşimden oyulmuş gibi görünen küçük, narin bir kıza söyledi. Yüzünde karmaşık bir ifade vardı.

Caizhi, "Hayır." cevabını vermeden önce başını salladı.

Chi Wuyao gülümseyerek, "Onu gerçekten görmek istemeseydin buraya gelip bu kadar uzun süre oyalanmazdın" dedi.

Caizhi arkasını döndü, her zamanki nezaketinin yerini her şeyi reddeden bir tür soğuk, sert kayıtsızlık aldı. "O kadını öldürmemeyi sindirebilirim. Ama onunla aynı tarafta durmamın hiçbir yolu yok!"

Chi Wuyao’nun gözleri döndü. "Onun dikkatini dağıtabilirim ve sana onunla bir an verebilirim."

Caizhi uzaklaşmadan önce bir kaynak enerji patlamasına izin verdi.

Chi Wuyao, Caizhi'nin önünde görünmeden önce ortadan kayboldu. "Tamam, tamam, seni zorlamayacağım. Karşılığında... Bana bir soruya cevap verebilir misin?”

Caizhi: "?”

"Cennet Cezalandıran İblis İmparatoru seni değiştiren kişi, değil mi?" Chi Wuyao, bunu sorarken doğrudan Caizhi'nin siyah gözlerine baktı.

Kız ona bir cevap vermedi. Tekrar kaçtı ve Chi Wuyao'nun gözünden hızla kayboldu.

Chi Wuyao, Caizhi'nin kaybolduğu yöne bakarken, "Ben de öyle sanıyordum," diye mırıldandı.

“Bu dünyada insan doğasını Cennet Cezalandıran İblis İmparatoru daha fazla anlayan kimse yoktur. En kötü senaryoyu düşünmüş olmalı ve Yun Che için benim bile bilmediğim birçok yedek planını geride bırakmış olmalı."

"Eh, bu doğal. Sonuçta kızlarının hayatları Yun Che’nin hayatına bağlı."

Chi Wuyao, Cennet Cezalandıran İblis İmparatoru ve Kötü Tanrı'nın kızlarının bu güne kadar hala hayatta olduğunu bilen çok çok az insandan biriydi. Sonuçta, Yun Che'nin o zamanlar “Mu Xuanyin”den sakladığı neredeyse hiçbir şey yoktu.

Dünyayı, İlahi Egemenleri ve İlahi Ustaları kontrol eden küçük ama mutlak temel güçten daha önemli hiçbir şey yoktu. Özellikle İlahi Ustalar. İntikam almak, Kuzey İlahi Bölge'de beliren ebedi kafesi kırmak veya kaderlerini değiştirmek olsun, tüm hedeflerinin anahtarıydılar.

Yun Che’nin görevleri, kendisi ve Chi Wuyao’nun taç giyme törenleri tamamlandıktan sonra çok basitleşti.

Kuzey İlahi Bölge'de iki yüz üst yıldız alemi ve sekiz yüz orta yıldız alemi vardı.

Sayıları, ister yüksek seviyeli yıldız alemleri, ister yüksek seviyeli kaynak gelişimcileri (İlahi Krallar, İlahi Egemenler ve İlahi Ustalar) açısından herhangi bir ilahi bölgeye kıyasla kesinlikle daha düşüktü. Doğu İlahi Bölgesi durumunda, düşmanlarının sahip olduklarının yarısına bile sahip değillerdi.

Her gün, üç üst yıldız aleminin İlahi Ustaları, İlahi Egemenleri ve İlahi Kralları, Ebedi Karanlığın Felaketi'nin şeytani kutsamasını almak için Yama Alemi'ne varacaklardı. 

Orta yıldız alemleri söz konusu olduğunda, kutsama çok daha hızlı ilerledi çünkü çok daha az üst düzey uzmanları vardı.

Yun Che, Ebedi Karanlığın Felaketi'nin orta aşamasında ustalaştıktan sonra, artık elinin sıradan bir hareketiyle çok sayıda iblis insanı kutsayabilirdi. Bu, hiçbir kaynak gelişimcisinin milyonlarca yaşamda hayal etmeye bile cesaret edemediği bir lütuftu.

Zamanı ve çabası karşılığında, kutsadığı kişilerin güvenini, sadakatini ve saygısını kazanıyordu.

Onlar, Yun Che'nin dilediği zaman kullanabileceği karanlığın kılıçları haline gelmişlerdi.

Bunun yanı sıra, zamanını ve enerjisini Kuzey İlahi Bölge'nin çekirdek gücünü dönüştürmeye adamıştı… Yama İblisleri, Ay Yiyiciler ve Cadılar; ve Yama Hayaletleri, Yanan Ay İlahi Elçileri ve Öz Ruhları.

Hepsine Ebedi Karanlığın Kemik Denizi'nde önderlik etmişti. Hiçbir yabancı onlara ne yaptığını tam olarak bilmiyordu.

Ancak daha yakın bir gözlemci, bu kaynak gelişimcilerin bedenlerini çevreleyen karanlığın, Ebedi Karanlığın Kemik Denizi'nden her çıktıklarında daha da yoğunlaştığını fark ederdi.

Bir kaynak gelişimcisi İlahi Usta Alemi'nin geç aşamasına girdikten sonra en küçük ilerlemeyi bile gerçekleştirmek inanılmaz derecede zordu. Bu nedenle, dönüşümlerinin "inanılmaz" olduğunu söylemek çok büyük bir küçük görme olurdu.

İblis İmparatoru'nun Ebedi Karanlığın Felaketi'nin nihai kaynak sanatı, bugünkü iblislerin sağduyusunun ve İlkel Kaos'un çok çok ötesinde olan bir şeydi.