Bölüm 1418: Ölümcül Tuzak (2)

Tuzak modu, Ji Ning'i baskılamak ve onu yavaşlatmak üzerine kurulu bir yapıydı. Ning sekiz enerji ejderhasından birini parçaladığında, parçalanan yaratık hemen eski haline dönüyordu. Yani savaşın hızı oldukça yavaştı… Ancak şimdiyse her şey aniden hız kazanmıştı.

Ejderhalar aynı anda saldırarak şiddetle Ning'in etrafını sarıyorlardı. Ning bu ejderhaların gücünü biliyordu. Eğer saldırılara karşı koyamazsa, muhtemelen oracıkta hayatını yitirir ve gerçekruhunu bile kurtaramazdı!

“Parçalan!” Ning savunmayı bir kenara bırakarak saldırıya odaklandı ve en yakınında duran buz ejderhasına saldırdı.

Vhoosh! Vhoosh! Devasa bir yel değirmeninin ezici parçalarını andıran kılıç ışıkları buzdan ejderhanın vücuduna nüfuz etti ve bu fırsatı kullanan Ning yaratığın içine girdi.

Bang! Diğer enerji ejderhaları buz ejderhasına giren Ning'e dokunamıyor, birbirlerine çarpıyorlardı.

“Oh.” Ning rahat bir nefes çekti. “O ejderhaları tek başıma durdurabilmem mümkün görünmüyor ama bir tanesinin içine saklanarak rahat bir nefes alabilirim.”

Vhoosh. Ning'in içine girdiği buz ejderhası kısa bir süre sonra parçalanmaya başladı ve saklanmakta olan Ning ortaya çıktı. Buz ejderhası Ning'i açığa çıkardıktan sonra yeniden oluşmaya koyuldu.

 Ning ortaya çıkar çıkmaz ejderhalar bir kez daha harekete geçtiler.

“Parçalan!” Genç adamın kılıç ışığı kelimelerin kifayetsiz kalacağı bir keskinlikte ve kesinlikle saldırarak su ejderhasının vücuduna nüfuz etti ve Ning anında içeriye daldı!

Hangi ejderhayla karşı karşıya gelirse gelsin rakibine karşı kullanabileceği mükemmel bir kılıç sanatına sahipti. Ejderhaların vücuduna giriyor, diğer saldırılardan kolayca kaçınıyordu!

“Hmph. Bakalım bunu daha ne kadar sürdürebileceksiniz?” Ning endişeli değildi, ejderhaların vücutlarına girerek saldırılardan kaçmaya devam ediyordu. “Yükselen tempo nedeniyle ejderhalar daha çok enerji harcıyor; hatta formasyon eskiye kıyasla on misli enerji harcıyor olmalı! Buna uzun bir süre devam edemezler.” Genelde, böyle bir formasyondaki hızlandırılmış saldırılar enerji tüketimini inanılmaz boyutlara çıkarırdı.

Ning'in tahminleri doğruydu. Bir saatin ardından Sithe Yüceleri mücadelenin temposuna ayak uyduramamaya başladılar.

“Onu öldüremiyoruz. Herif çok güçlü; formasyon ejderhalarının vücutlarından bir türlü çıkmadı!”

“Enerji kaynaklarımız yeterli gelmedi. Son formasyona, ‘Sekiz Devrimin Katili’ne geçelim.”

“Umarım o formasyon Karakuzey'i öldürebilir.”

“Öldürebileceğine eminim. Sekiz Devrimin Katili onu öldürebilecek güce sahip.”

Sithe Yüceleri kazanmak istiyorlardı. Sekiz devrimin katili formasyonu tapınaktaki en güçlü formasyondu. Aynı zamanda tapınaktaki son formasyon da olan bu yapı, Karakuzey'i öldürmek için ellerinde bulunan son şanstı! Eğer bu da başarısız olursa İmparator Karakuzey'i daha fazla durduramazlardı!

….

Ning saldırılarla uğraşırken ejderhaların gücü bir kez daha arttı. Sayısız saldırıyla uyanan yaratıklar, devasa dünyaların yer değiştirmesiyle birlikte güçleniyorlardı. Farklı farklı yapılara sahip olan büyük dünyalar karmaşık, anlaşılması güç bir şekilde birleşerek bir bütünü oluşturuyorlardı.

Ning'in üstündeki dünyalar artık Sekiz Trigram'ı andıran bir yapıya dönüşmüşlerdi. Hemen altında da buna benzer bir yapı vardı.

Sekiz Trigram hızla aralarında kapana kısılmış olan Ning'e doğru ilerliyorlardı. Alt taraf bir bileme taşına benziyorken, üst taraf bir değirmen taşını andırıyordu!

Ning'i çevreleyen dünyaların tamamı birleşerek, ona kaçacak yer bırakmamışlardı. Enerji ejderhalarının enerjileri ise formasyona karışıyordu.

“Sıkıntı!” Bu saldırı tamamen onu ezmek için geliyor, geniş bir bölgeye yayılarak Ning'in kaçış rotalarını kapatıyordu. Genç adamın tek çaresi saldırılarla yüzleşmekti. En kritik ana geldiğini biliyordu ve kılıçlarını sımsıkı kavramıştı.

Bütün bunları anlatmak zaman alıyor olsa da dünyaların saldırıya geçmesi, bir kalbin atış süresi kadar bile uzun sürmemişti. Her şey akılalmaz bir hızda ilerliyordu!

Keng! Ning kılıç sanatlarıyla savunmaya çekildi. Kuzeykuşak Kılıçları’nın üçüyle Kehanet Kılıç Taosu’nu kullanıyordu. Kehanet Kılıç Taosu gerçekten de inanılmaz bir karmaşıklığa sahipti! Ning'in karşı karşıya olduğu formasyon saldırısı iki parçadan oluşuyordu ve Ning bu saldırıların gücünü onlara karşı kullanmak istiyordu. Kehanet Kılıç Taosu’nu kullanarak bunu biraz da olsun başarmıştı.

Dördüncü Kuzeykuşak Kılıcı’yla Uzay Zaman Kılıç Taosu’na başvurarak vücudunu bir uzay zaman zarıyla kapladı. Artık saldırıları kolayca geri çevirebilen farklı bir uzay zaman sürekliliğindeydi.

Son iki kılıcıyla da Beş Elementin Kılıç Taosu’nu kullanıyordu. Suyun nahifliğine, toprağın ağırlığına, odunun enerjisine sahiplerdi…

İki Sekiz Trigram formasyonu birbirine yaklaşmayı sürdürüyordu. Iyerre buna katil modu diyordu ve sekiz farklı enerji kaynağının birleşimiyle oluşan bu yapı gerçekten de olağanüstü bir güce sahipti.

Boom! Boom! Boom! Ning karşı koymaya başladı. Bir kez daha gökyüzü ve yeryüzünü birbirinden ayıran Pangu gibi kılıçlarını eşsiz bir heybetle savuruyor, formasyonun basıncına direniyordu! Fakat çok geçmeden genç adam farklı bir gücün daha ona saldırdığını anladı. Bu güç Ning'i hazırlıksız yakalamış ve Ning onu atlatmak için hızla manevra yapmıştı. Yine de, yeni güç Ning'in peşini bırakmaya istekli görünmüyordu…

Sekiz Trigram sadece ona doğru ilerlemekle kalmıyor, aynı zamanda kendi etraflarında dönerek garip bir gücü doğuruyorlardı. Bu yeni güç nedeniyle Ning artık daha da zorlanmaya başlamıştı.

Bang! Beşinci saldırının ardından Ning'in vücudu titremeye başladı. Elini dudaklarına götüren genç adam ağzına doluşan kanların verdiği sıcak hissi yaşıyordu.

“İşler iyice kötüye gidiyor.” Ning vücudunun bu baskıya daha fazla dayanamadığını anlamıştı. Mananın gücüyle oluşan vücudu her türlü Evren Hazinesi’nden daha sağlam olsa da bu güce karşı koyamıyordu.

Ning hemen vücudunu bulanık bir kılıç ışığına çevirdi. Uzun zamandır kullanmadığı dokunulmaz formu devredeydi! Buna kılıç formu demek daha doğru olurdu!

Tiran Ekong da tehlike altında kaldığında dokunulmaz formu kullanmak zorunda kalmıştı. Bu forma bürünen gelişimcilerin vücutları artık madde olmaktan çıkıyor ve her türlü saldırıya karşı daha iyi bir savunma sağlıyordu. Ebedi Nihai Kılıç Taosu’nun efendisi olan Ning'in şüphesiz ki kılıç formundaki yeteneği muazzamdı. Vücudu sıradan bir dokunulmaz formun aksine sayısız kılıç ışığından oluşuyordu ve bu ışıklar, ona saldıran güçlere karşı direniyordu.

Artık maddesel bir formdan çıkmış olsa da altı eliyle Kuzeykuşak kılıçları’nı kullanmaya devam ediyordu.

Boom! Boom! Boom! Ona doğru üç farklı güç dalgası bastırdı. Sekiz devrimin yarattığı bu güç sadece üç dalgayla sınırlı kalmamış, kısa bir süre sonra beş yeni güç dalgası daha denkleme dahil olmuştu. Ning'in kılıç formu saldırıların çoğunu geri çevirebiliyordu ve geri çeviremediği saldırılara ise dayanabilecek kadar güçlüydü. Fakat daha önceleri sınırsız görünen enerjisi bu saldırıların altında korkunç bir şekilde tükeniyordu. Önceki mücadelelerinde harcadığı enerjiyi anında yenileyebilen Ning, artık bunu başaramıyordu! Çünkü, bu mücadelede enerjisini kullanarak vücudunu sürekli iyileştirmek zorundaydı.

Sekiz güç dalgası sona erdikten sonra saldırılar bir anlığına duraksadı ve kısa bir süre sonra sekiz dalga daha harekete geçti… Ama o anlık duraksama Ning'in enerjisini tamamen yenilemesi için fazlasıyla yeterliydi!

“Hah! Artık bu formasyon bana karşı işe yaramaz!” Ning kahkahayla kükredi.

Yirmi dört güç dalgasına dayandıktan sonra… Boom! Vücuduna baskı yapan ve Sekiz Trigram şeklinde ilerleyen zarlar anında parçalandı. Daha fazla dayanamamışlardı!

Unutulmamalıdır ki Ning'in vücuduna binen basınç, farklı farklı dünyaların birleşen zarlarından kaynaklanıyordu. Zarlar çok sağlamdı, Ning onları yok etmek için beş on dakika harcamak zorunda kalıyordu ama katil modundayken iyice güçlenen zarlar, Ning'i baskı altına alsalar da… Kendileri de büyük bir baskının altına giriyorlardı.

Dolayısıyla, Ning'i öldürmek için biriktirdikleri yoğun güç ters teperek zarların parçalanmasına sebep olmuştu.

Aslında bu durum formasyonun zayıf noktalarından biri olabileceği gibi, öyle olmadığı da söylenebilirdi. Zira yirmi dört güç dalgasıyla bir rakibi öldüremiyorlarsa… O vakit karşılarında formasyonun gücünü aşan bir düşman var demekti. Formasyon başarısızlığa mahkumdu.

Formasyonun parçalandığını gören Ning hemen kaçmak için harekete geçti. “Parçalan!” diyerek üstündeki bölgeyi yardı. Düzlemsel zarların zayıf noktalarını uzun zaman önce keşfetmişti ve çökmekte olan zarları yok etmek onun için çocuk oyuncağıydı.

Svoosh! Ning bir ışık hüzmesine dönüşerek hareket eden dünyaların arasındaki boşluğa ulaştı.

“Durdurun onu!”

“Çabuk!”

“Dünyaları yıkım moduna aldığımız için tuzak moduna kolay kolay dönemeyeceğiz!” Sithe Yüceleri panikliyordu.

Ji Ning çok hızlıydı. Dünyaların tuzak moduna bürünmesini bekleyecek değildi…

Boom! Son zarı da parçaladıktan sonra yepyeni bir manzarayla karşılaştı. Geniş tapınağın dış kısmına ulaşmıştı ve Büyük Karanlık'ı da görebiliyordu.

Kaçmıştı!

Svoosh! Ning bir ışık hüzmesine dönüşerek göklere yükseldi ve taştan sütunların üstünde oturan, dehşet dolu ifadeler takınmış olan Sithe Yüceleri'ni gördü.

“Kaçmanıza izin vermeyeceğim!” Ning'in öldürme isteğiyle dolu olan sesi tapınağın her bir parçasında yankılandı.

…..