Dimensional Sovereign - Bölüm 108: Sınırı  Aşmak (1)

---

 

 

Düzenleme: LordVioleGrace

 

Chwack! Chwaack!

 

"Ugh!"

 

Adam her ışınlandığında, Kang-jun'un bedeni hasar gördü.

 

Hwik! Papak!

 

Adam yıldırım gibi yaklaştı ve aniden ortadan kayboldu.

 

Chwack!

 

Sonra bir kez daha, Kang-jun'un vücudundan kan fışkırdı.

 

Kang-jun gücünü kullanarak engelledi ama yaraları artmaya devam etti.

 

Sağlık: 6470/14470

 

Sağlığı %50'nin altına düştüğü an Saldırı İradesi aktive edildi.

 

Ancak, rakip saldırı tarafından vurulmadıkça, hasarının daha da güçlenmesinin anlamı neydi?

 

Kang-jun kılıcını salladı ama vurduğu yerde sadece bir gölge oluştu.

 

"Gözlerinle değil kalbinle bak. Anlamazsan zor olacak. Sınırına ulaşacaksın.”

 

Adam saldırırken bunu açıkça belirtti.

 

Kang-jun'un anlamadığını ve ona öğretmek zorunda kaldığını fark etmiş olmalıydı.

 

Sonra adam Kang-jun'a son darbeyi yapmaya hazırlandı.

 

Flash!

 

Düz ve dosdoğru uçan bir Göksel Kesimdi.

 

Bir dağı parçalamak için yeterli momentuma sahip görünüyordu. Kılıç ona çarparsa kafası kesilecekti.

 

Ancak tam o an Kang-jun bunu önledi.

 

Adamın gözleri genişledi.

 

Kang-jun için bile hoş bir sürprizdi.

 

Bunu bilinçli olarak yapmamıştı. Vücudu kendiliğinden hareket etmişti ve bundan kaçındı.

 

Kang-jun'un vücudu hızla 20 metre hareket etti.

 

'Bu nasıl oldu?'

 

Bunu sorgulamanın sırası değildi.

 

Adam bir kez daha deli gibi saldırdı.

 

Chwack! Chwaack!

 

Vücudundan yine kan fışkırdı. Durdurmaya çalıştı ama yapamadı.

 

'Siktir!’

 

Büyük bir saldırıdan kaçınmıştı, fakat neden tekrar yapamamıştı?

 

[Sağlık %30'un altına düştü, bu yüzden Hayatta Kalma İradesi etkinleştirildi.]

 

[Fiziksel ve sihirli savunma önemli ölçüde artmıştır.]

 

Sonunda, sağlığı %30'un altına düşmüştü. Artan savunma sayesinde kılıçtan alınan hasar azalabilirdi.

 

Chwack! Chwaack!

 

‘Ah!’

 

Acı kayda değerdi. Hayatta kalma iradesi sayesinde katlanmayı başardı, ama tüm vücudu acı çekiyordu, bu yüzden acı içinde titriyordu.

 

Chwack! Chuaack! Puhak!

 

Adamın saldırıları acımasızdı.

 

Her şeyi Kang-jun'a vermek amacıyla var olan bir adamdı, ama asla Kang-jun'a karşı merhamet hissetmiyordu.

 

Adam Kang-jun'u öldürmeye çalışırken nefes alması için zaman vermedi.

 

Chwack! Chwaack!

 

'Ugh! Ohh...’

 

Kang-jun acının bilincine vardı.

 

Sanki ölüm daha rahat olurmuş gibi görünüyordu.

 

Hayatta kalma isteği olmasaydı daha önce ölmüş olabilirdi.

 

Ancak, hayatta kalma iradesi nedeniyle, ifade edilemeyen muazzam acıya katlanmak zorunda kaldı.

 

Bu mümkün müydü?

 

Hiç bitmeyen bir acıydı!

 

Sanki cehennem gibi. Vazgeçmek istedi.

 

Ancak, Kang-jun dişlerini sıktı ve adamın hareketlerine odaklandı.

 

Hayır, kalbini odakladı. Kalbiyle baktı, gözleriyle değil.

 

Daha önce açıkça yapabilmişti.

 

Tesadüf değildi? Bir kere yaptıysa, tekrar yapabilirdi.

 

O zaman, adam tekrar Kang-jun'a doğru Göksel Kesim saldırısı yapmayı amaçladı.

 

Flash!

 

Büyük bir ışık parlaması ona doğru uçtu!

 

O anda, ışık Kang-jun'u sıyırıp geçti.

 

Hayır, geçti gibi gözüktü ancak aslında uzaydan kaybolmuştu, sonra tekrar ortaya çıktı.

 

Başka bir mucize mi?

 

Adam sürpriz bir ifadeyle yaklaştı ve kılıcını kullandı.

 

Kakang! Seokeok!

 

Ancak, Kang-jun'un kılıcı hareket etti ve boynunu kesti.

 

[4.000 kaos gücü elde edilmiştir.]

 

Kang-jun hızla envanterinden karanlığın gelişmiş yenileme ilacını aldı ve içti.

 

Kendine gel! Kendine gel!

 

Adam öldürüldü...

 

Kang-jun'un daha fazla adam ortaya çıkmadan önce birkaç iksir içmek için zaman vardı.

 

Vampir Lord'un kılıcı zaman zaman sağlığı emme yeteneğine sahipti, ancak kurtarılan miktar o kadar yüksek değildi.

 

Bir iksir içerken düşünceler kafasından geçti.

 

Daha önce belirsiz, neredeyse serap gibi bir görüntü görmüştü. Rüzgar gibi, kavrayamadığı bir boşluktu.

 

Sonunda onu ele geçirmişti.

 

Başka bir aydınlanma vardı!

 

Bu, Cennetin Kan Kılıcı tarzında bir yükseltme miydi?

 

Adamın tekrar dövüşeceği açıktı.

 

Seviye'ye yükseltmek için gereken kaos gücü: 4000/5120000

 

Kanatları bir sonraki aşamaya güçlendirmek için büyük miktarda kaos gücü gerekiyordu.

 

'5.12 milyon mu?’

 

Bir seferde 4.000 puan kazandı. Bunu doldurmak için kaç kişiyi öldürmesi gerekiyor?

 

Onu güçlendiremeyecekmiş gibi hissetti.

 

'Lanet olsun! Kaç aytaşı gerekli?’

 

Yaklaşık 340,000 aytaşıydı.

 

Kanlı savaş alanında ne kadar savaştığı önemli değil, o kadar çok ay taşı toplamak kolay olamaz.

 

Sorun, başarılı olacağına dair bir garantisi yoktu!

 

'Başarısız olursam, 5.12 milyon kaos gücü uçup gidecek.’

 

Kanatlarını güçlendirmeyi düşünürken, Rainkar'ın görüntüsü ortaya çıktı.

 

Kanatları tekrar güçlendirmek için her şeyi yapacakmış gibi görünüyordu.

 

Kang-jun, 5.12 milyon kaos gücünün bir anda uçması durumunda da benzer bir düşünceye sahip olacaktı.

 

Ancak, ya buradaki tüm kaos gücünü doldurabilirse?

 

Sonra kanatlarını 7. aşamaya kadar güçlendirebilirdi.

 

1.279 kişiyi yenmesi gerektiğinden bu imkansız bir görevdi!

 

Yine de elinden geleni denemek zorunda kaldı.

 

Sususu.

 

Bu arada, Kang-jun'un solunda ve sağında iki kişi ortaya çıktı ve ona vurdu.

 

Eskisinden bile daha güçlü görünüyorlardı.

 

Flash! Flash!

 

Göksel Kesim her iki taraftan da geldi.

 

Her biri 30 metre uzaklıktaydı, ancak ışınlar kılıçtan çıkar çıkmaz Kang-jun'un önündeydi.

 

Sadece ışınlar değil, alanın kendisi...

 

Bu uzay sınırları dışında korkunç bir saldırı oldu!

 

Kang-jun klonu serbest bıraktı ve koştu. Kılıcı izledi ve aynı zamanda uzayı kırdı.

 

Seokeok! Seokeok!

 

Adamların boyunları kesildi ve yere düştüler. Yakında dumana dönüştüler ve ortadan kayboldular.

 

[4.000 kaos gücü elde edilmiştir.]

 

[4.000 kaos gücü elde edilmiştir.]

 

Kendine gel! Kendine gel!

 

Tekrar iksir içti ve sağlığını doldurdu.

 

'Düşündüğüm gibi oldu.'

 

Kang-jun aydınlandı.

 

Onu elinde tuttu.

 

Sadece uzaydı.

 

Kang-jun uzayın sınırlarının dışındaydı.

 

Susu. Sususu.

 

Daha fazla insan ortaya çıkmıştı.

 

Bu sefer bir araya geldiler ve Kang-jun'a doğru koştular.

 

O anda, Kang-jun garip bir sahneye tanık oldu.

 

'Cennetin Boyun Eğmez Kesişi!'

 

Cennetin Kan Kılıcı Tarzı geniş alan saldırı beceri.

 

Flash! Paaaah!

 

Kılıçtan gelen enerji bir dalga gibi yayıldı ve her tarafta düşmanlara zarar verdi.

 

Ancak dalganın merkezi onun kılıcı değildi.

 

Cennetin Boyun Eğmez Kesişi dalgaları 30 metre uzakta oluştu ve üç adamı sildi.

 

Seokeok! Chwack! Chuaack!

 

Yakında dumana dönüştüler ve ortadan kayboldular.

 

[4.000 kaos gücü elde edilmiştir.]

 

[4.000 kaos gücü elde edilmiştir.]

 

[4.000 kaos gücü elde edilmiştir.]

 

'Şimdi, bu bir menzil yeteneği mi?’

 

Kang-jun soğukça güldü.

 

Daha fazla saldırı becerisine sahip olmak istemişti.

 

Ancak, bu artık gerekli değildi.

 

Göksel Kesim, Cennetin Boyun Eğmez Kesişi ve Göksel Akış vardı!

 

Bu üç şeyle sınırsız sayıda beceri yaratabilirdi.

 

Yönü kontrol etmek ve bir mesafeden Göksel Kesim ve Cennetin Boyun Eğmez Kesişini kullanmak mümkün oldu. Rakip bundan kaçınsa bile, sonunda vurulacaktı.

 

Göksel Akış için de doğruydu.

 

Kılıcı büyüyü uzaktan dağıtmak için kullanılabilirdi.

 

Büyücüler için bir felaket olurdu.

 

Bununla birlikte, Kang-jun'un uzayın kısıtlamalarından özgürlük aralığı sınırsız değildi.

 

Yaklaşık 30 metre kadardı.

 

Adamlar bu menzilden çıkar çıkmaz, Kang-jun artık saldırı alanını görmezden gelemezdi.

 

Ancak, adamlar için mümkün oldu.

 

Bundan sonra, Kang-jun yine bir krize girdi.

 

Sağlığı 1.000 puanın altına düştüğü zaman, daha fazla aydınlanma kazanmış ve alanının sınırları önemli ölçüde genişlemişti. Daha sonra adamları öldürmeye devam etti.

 

Hemen ardından, daha güçlü adamlar ortaya çıktı ve onlar tarafından saldırıya uğradı.

 

Her zaman Kang-jun'u ölümün eşiğine getirecek kadar güçlüydüler ve bir kez onları yenebildiğinde, bir adım daha yüksek düşmanlar ortaya çıktı.

 

Ne kadar süre geçti?

 

Sınırı ne kadar aştığını bilmiyordu.

 

Böyle şeyleri saymayı unutmuştu.

 

Kang-jun bir savaş transında hayatta kalıyordu.

 

Ayrıca, çıplak ellerini kullanıyordu.

 

Bunun ne zaman olduğunu hatırlayamadı.

 

Efsane sınıfı silah, Vampir Lord'un kılıcı, çökmenin eşiğindeydi  ve onu envantere koymak zorundaydıı.

 

Kang-jun becerilerini açığa çıkarmak için ellerini kullandı.

 

O andan itibaren, Göksel kesim ve Cennetin Boyun Eğmez Kesimi elinden yükseldi. Ardışık Göksel Kesimleri dağıtmak için ellerini hareket ettirdi.

 

Tabii ki, ellerini kullanmak bir kılıçtan daha zayıftı.

 

Ancak, adamların güçlü bir saldırı tarafından vurulması gerekli değildi.

 

Boğaz gibi hayati yerlere vurursa, adamlar da yok olurdu.

 

Öyle olsa bile, onları yenmek kolay değildi.

 

Eğer vurulmazlarsa, elleriyle becerileri kullanmak anlamsızdı.

 

Kaç sınırı aştığını bilmiyordu.

 

Flash! Paaaat!

 

O anda, Kang-jun'un elinden çıkan Cennetin Boyun Eğmez Kesimi tarafından on adam öldürüldü.

 

[4.000 kaos gücü elde edilmiştir.]

 

[4.000 kaos gücü elde edilmiştir.]

 

·····

 

Bunu bilmeden önce, bir zamanlar imkansız gördüğü kaos gücünü elde etmişti.

 

Seviye'ye yükseltmek için gereken kaos gücü: 5120000/5120000

 

[Kanatların kaos gücü dolu.]

 

[Bir sonraki aşamaya geçmek istiyor musunuz?]

 

[Evet/Hayır]

 

Kang-jun gerginlikle doluydu.

 

Bu noktaya ulaşmayı gerçekten beklemiyordu.

 

'Evet! Güçlendir.’

 

O anda, Kang-jun'un durumu onarıldı ve kanatlarından göz kamaştıran bir ışık parladı.

 

[Kaosun kanatları 7. aşamaya kadar güçlendirildi.]

 

[Hasarın büyük ölçüde arttı.]

 

[Sağlık 10.000 puan artacaktır.]

 

[Kara büyü enerjisi 10.000 puan artacaktır.]

 

aşamada, sağlığı ve kara büyü enerjisi 10.000 puan arttı.

 

Sağlık: 24470/24470

 

Kara Büyü Enerjisi: 24020/24020

 

aşamada, kaosun kanatları başka bir yeteneği uyandırdı.

 

[Hız İradesini uyandırdın.]

 

[Güçlendirme iradesi aktif hale getirilirken, yenilmiş düşmanlardan deneyim yerine kaos gücü kazanacaksınız.]

 

Çok sıradışı bir yetenek ortaya çıktı.

 

'Güçlenme isteği?’

 

Vücudunu güçlendiren bir yetenek değildi. bu beceri aktif edilince düşmanları yenerken deneyim yerine kaos gücü kazanacaktı.

 

Döküm yaparken hiçbir kaos gücü veya kara büyü enerjisi tüketilmedi.

 

Bu, Kang-jun'un istediği zaman kullanmayı seçebileceği anlamına geliyordu.

 

Eğer deneyim isteseydi deneyim puanı alırdı. Eğer kaos gücü istiyorsa, o zaman onu alırdı!

 

'Bu daha kolay kaos güç toplamak için çok iyi oldu.’

 

- Kaos güç 8. aşamaya yükseltmek için gerekli: 0/5120000

 

Şaşırtıcı bir şekilde, 8. aşamaya güçlendirmek için gereken miktar 7. aşama ile aynıydı.

 

'Sevindim.’

 

Güçlenme İsteği oldukça kaosun gücünü alacak ve 8. seviyeye ulaşacaktı.

 

Elbette, o zaman iyi şansa ihtiyacı olacaktı.

 

Susu.

 

O zaman, Kang-jun'un önünde siyah saçlı bir adam ortaya çıktı.

 

Daha önce aksine, bu sefer adam çok sıradan görünüyordu. İlk bakışta, herhangi bir savaş yeteneği yoktu.

 

“Bu noktaya ulaştınız. İsteğinizin aşkın olması mümkündür. Bununla birlikte, aşkınlık durumuna ulaşmak istiyorsanız sürekli çaba göstermeniz gerekecektir.”

 

Adam gülümsedi ve konuşmaya devam etti,

 

"Eğitim artık bitti. Kullanacağım bu son saldırıyı hatırla. Gelecekte böyle bir saldırıyı engelleyebileceğiniz ve açığa çıkarabileceğiniz an, aşkınlığa ulaştığınız andır.”

 

Konuşmayı bitirir bitirmez kılıcını kullandı.