Dimensional Sovereign - Bölüm 135: Yıkım Salonu (2)

---

 

 

Düzenleme: LordVioleGrace

 

"Ama ikiniz de benimle gelirseniz burayı kim koruyacak? Elbette, klonlarınızı bırakmayı düşünmüyorsunuz değil mi?”

 

Sonra Shakan sırıttı.

 

"Bir klonun yeteneği burada uzun süre dayanamaz. Anomaloriamı bırakacağım. Bir şey olursa hemen bana gelecektir.”

 

Aşkın sınıfı olmayan bütün varlıklar burada hayatta kalamaz.

 

Aksine, Boyutsal Sistemin bir varlığı olan Anomaloria'yı arkada bırakmak daha iyi. Hemen warp hareketi ile efendisine warp olabilir.

 

“Tamam. O zaman beni izleyin.”

 

Kang-jun onu gerçekliğe doğru nasıl takip edebileceklerini bilmiyordu.

 

Aslında, Kang-jun Aşkın olmasına rağmen, Boyutsal Sistem hakkında her şeyi bilmiyordu.

 

Başka bir deyişle, o sadece savaşta Shakan ve Keljark seviyesine atladı. Hala karışık bilgileri öğrenmek için uzun bir yolu vardı.

 

[Hwanmmong kapısı kapandı.]

 

[Hwanmong dünyasındaki zamanın doldu.]

 

Son olarak, mesaj ortaya çıktı ve boşluk bozulmaya başladı.

 

O anda, Shakan ve Keljark bulanık gölgelere dönüştü ve Kang-jun'un kanatlarına nüfuz etti.

 

"Uyandın.”

 

Hayun onu parlak bir gülümsemeyle karşıladı.

 

Ancak, önceki günlerden farklı olarak, bir sandalyede oturmuyordu ama yanında yatıyordu.

 

Kang-jun ile derinleşen ilişksinden sonra doğal bir olaydı.

 

Kang-jun ona tapılası biriymiş gibi baktı ve dedi,

 

"Günaydın.”

 

“Evet. Bu arada, senin hakkında farklı bir şey var.”

 

Hayun, Kang-jun'a baktıktan sonra söyledi. Gece boyunca, Kang-jun Hwanmong'da sadece Aşkınlığa ulaşmamıştı, ayrıca bir Boyutsal Hükümdar olmuştu.

 

Sonuç olarak, artık Hwammong kurallarına bağlı değildi, bu yüzden Hayun bir şeylerin farklı olduğunu hissedebilirdi. (Ç.N: Hammond yazmış :D öyle bıraktım yanlış yazmıştır belki :P)

 

Kang-jun gülümsedi.

 

“Dediğin gibi. Artık Hwanmong kuralları tarafından kontrol edilmiyorum.”

 

Hayun gözleri şaşkınlık ile genişledi.

 

"Aşkın mı oldun?”

 

“Evet.”

 

Hayun'un yüzü aydınlandı. Kang-jun'un Aşkın olması onun için çok anlamlıydı. Bunun nedeni onun kaderinin Kang-jun ile ailesinin bir üyesi olmasıydı.

 

“Tebrikler."

 

“Teşekkürler.”

 

Hayun o anda çok seksi görünüyordu, bu yüzden Kang-jun hemen dudaklarından öptü. Eli Hayun'un göğsüne doğal olarak dokundu.

 

O anda sıcak bir rüzgar patladı.

 

“Hmm hmm! Bu görünüm biraz utanç verici.”

 

''Sabah sabah gerçekten gerekli mi? Onlar gerçekten insan.”

 

Bu da neydi? Kang-jun yatak odasında tanıdık sesler duyunca şok oldu.

 

Başını çevirdi ve yatağının önünde duran bir erkek ve kadın gördü.

 

Kızıl saçlı bir genç adam ve siyah saçlı bir kadındı.

 

Tabii ki, onlar Baş Ejderha Shakan ve Baş Şeytan Kral Keljark idi.

 

Kanatlarından çıktıklarında, garip gözlerle yatakta çıplak Hayun'u tutan Kang-jun'a baktılar.

 

“Ne? Bu insanlar?”

 

Kang-jun, alt vücudunu battaniyeyle örttü ve sordu. Bu durum utanç vericinin ötesindeydi.

 

Shakan omuz silkti,

 

"Birlikte geldiğimizi unutmuş olmalısın. Devam et.''

 

Keljark da söyledi,

 

"Rahatsız ediyorsam özür dilerim. Gidiyorum.''

 

O konuşamıyordu. Bu durumda ne diyebilirdi ki?

 

Kang-jun ayağa kalktı ve kıyafetlerini giydi.

 

Bu arada Hayun neredeyse tamamen mükemmel kıyafetler giymişti.

 

Gerçekten harika bir hızdı.

 

Shakan ve Keljark'ın Kang-jun gibi özel olduğunu biliyordu. Hayun hiçbir şey olmamış gibi parlak bir şekilde gülümsedi ve onları oturma odasına götürdü.

 

“Oraya oturun.”

 

Sonra önlerine biraz pişirdiği kurabiyeleri ve sıcak kahve fincanlarını hazırladı

 

“Bugün misafirlerimiz var, bu yüzden kahvaltı için çok fazla yiyecek hazırlayacağım.”

 

Hayun mutfağa girip pirinçleri yıkamaya başladığında zevk alıyormuş gibi görünüyordu. Aynı zamanda, Colt'a bazı ayak işlerini yaptırdı.

 

“Bugün, kimchi güveç yapacağım. Sen gidip bol miktarda domuz eti ve tofu alırken pirinç yapacağım. Kimchi'miz var.” (Ç.N: Geleneksel bir kore yemeği lahana'dan falan yapılıyor sebze yemeği)

 

"Evet, Hayun-nim. Jigal Caddesi'nin önünden domuz eti alacağım.”

 

Colt kredi kartını Hayun'dan aldı ve kayboldu.

 

Bir süre sonra, domuz eti ve tofu içeren torbalarla geri döndü.

 

Hayun kimchi güveci içine tüm malzemeyi koydu.

 

Bugul bugul.

 

Shakan ve Keljark, kaynamaya başladığında kimchi güvecinin farklı kokusunu kokladı.

 

Her ne kadar Aşkın olsalar da, tecrübe etmedikleri sayısız şeyler vardı.

 

Bunlardan biri kimchi güveciydi.

 

Kimchi güveci kimchi'nin lezzetli tadını hissedebileceğiniz bir yemekti.

 

Bununla birlikte, kokunun onlar için anlaşılması zordu. Lezzetli olup olmadığını bilmenin bir yolu yoktu.

 

Buna rağmen, ifadeleri beklenti doluydu.

 

Daha önce hiç tecrübe etmedikleri bir şeyi tadacaklardı!

 

Bu kalplerini harekete geçirdi

 

Gerçekten de, Lucan'ı takip ettiğimizde bu tür ilginç şeyler ortaya çıkıyor.’

 

'Kesinlikle burada sıkılmadım.’

 

Kurabiyeler ve Americano kahvesi ilgilerini çekmedi. Yine de, garip bir dünyaya gelmişlerdi ve yeni bir şeyler yiyeceklerdi.

 

Ayrıca, oturma odasında ki TV onlar için çok ilginç bir alet idi.

 

Aşkın olarak, tüm bilgileri emdikleri için onlara açıklanmasına gerek yoktu.

 

Keljark yatağa uzandı bacaklarını kıvırdı ve kumanda ile kanalları değiştirdi.

 

"Bekle! Orada bırak.”

 

"Hayır, teşekkürler.”

 

Shakan, idol kız gruplarının seksi kıyafetlerde dans edip şarkı söylediği bir kanalda tutmaya çalıştı, ancak Keljark dudak bükerek bir diziyi açtı.

 

Sonunda, Shakan koştu ve uzaktan kumandayı yakalamaya çalıştı.

 

"Ver onu bana, Keljark.”

 

Bununla birlikte, Keljark inatla uzaktan kumandayı savundu. Shakan'a şiddetli gözlerle baktı.

 

"Burada savaşmak ister misin?”

 

"Kaybedecek bir şeyim yok.”

 

Pavalia İstasyonunun iki Aşkını TV Kanalı için tartışıyorlardı?

 

Bununla birlikte, duşundan yeni çıkmış olan Kang-jun, Keljark'ın uzaktan kumandasını aldı ve kanalı değiştirdi.

 

"Sabah hangi dizi oluyor? Bir kız grup gösterisi daha iyi.”

 

"Hey, bu çok fazla.”

 

Keljark sızlandı ama Kang-jun bunu göz ardı etti. Shakan çok sevindi.

 

Hayun güldü ve onlara seslendi,

 

"Kahvaltı hazır. Gelin yiyin.”

 

Kang-jun mutlu bir şekilde ayağa kalktı.

 

"Hadi yiyelim.”

 

Keljark ve Shakan da hemen kalktı.

 

"Peki.''

 

"Huhu, ben her zaman yemeği hoş karşılarım.”

 

Masanın etrafında oturdular.

 

Kimchi güveci baharatlı ama lezzetliydi.

 

Keljark ve Shakan, ilk başta alışılmadık tada garip bir ifade takındılar, ancak kimchi güvecinin tadını çabucak anladılar.

 

"KYA ~ bu çorba'nın tadı harika.”

 

Kaşıkla! Yala yala! ''Bu domuz tadı.'' (Ç.N: Böyle yazıyordu :D değişik efektler.)

 

Kang-jun onların lezzetli tadı tanıma ve uzun zamandır bunu yiyorlarmış gibi görünmelerine hayran kaldı.

 

Bir süre sonra Kang-jun evden ayrıldı.

 

Hayun bugün Delta binasının çalışması ile meşguldü, bu yüzden tek başına oyun oynamak için bir İntenet Kafe'ye gitti.

 

Bununla birlikte, Shakan ve Keljark onu peşinden köpek yavruları gibi takip ettiler.

 

"Neden geliyorsunuz?”

 

“Sadece senin yaptığını yapacağım.”

 

"Evet, merak etme.”

 

Gerçekte sıradan bir hayatın tadını çıkarmak istedi, bu yüzden İnternet kafeye gitti. Bu aynı zamanda Shakan ve Keljark için de çok ilginç görünüyordu.

 

Kang-jun ilk başta biraz utandı, ama öte yandan, mantıklıydı.

 

Canları sıkılıyordu.

 

Hayır, yalnız olduklarını görebiliyordu.

 

Kang-jun Aşkındı ve gerçekte sıradan bir hayatın tadını çıkarabilirdi, ancak onların böyle şeyleri yoktu.

 

Yıllardır Yıkım Salonunda canavarlarla savaştıktan sonra tek zevkleri etrafta küçük dünyalar ile oynamak oldu.

 

Kang-jun'un günlük hayatı onlar için ilginçti.

 

Böylece, Kang-jun onların daha eğlenceli şeyler deneyimlemesine izin verdi…

 

Domuz pastırması ve soju gibi! (Ç.N: Soju kore içkisi.)

 

Akşamın ilerleyen vakitlerinde.

 

İlk olarak, soju'yu domuz pastırmasıyla paylaştılar, sonra bira ve tavuk için bir bara gittiler

 

Sonra neden savaş oyunları oynadıklarını öğrendi. Keljark ilk konuştu,

 

"Lucan, aslında yeni bir Aşkının ortaya çıkacağını umuyordum. Böylece, savaş oyununa başladım.”

 

"Bu ne anlama geliyor?"

 

"Bir savaş varsa, insanlar kriz yaşayacak ve daha güçlü olmak isteyecektir. Onların arasında sınırı aşanlar da olacaktır. Ortam çok huzurlu ise daha güçlü olacak kimse yoktur. Sadece kayıtsız kalacaklardı.”

 

Kang-jun kaşlarını çattı. Seçtiği yolu sevmiyordu.

 

"Peki ya ortasında ölen tüm masum insanlar?”

 

“Bunu bilmiyorum, ama sonunda sen ortaya çıktın. Lucan Colladikus sayesinde aşkın oldu. Ona bir bonus vermeliyim. Hohoho.”

 

Keljark'ın yanakları kırmızıyla kaplıydı. Çakırkeyiflikten kurtulmadı çünkü zevk alıyor gibiydi.

 

Bu arada, Shakan konuşmalarıyla ilgilenmiyordu ve sadece yemek yemeye odaklandı.

 

"Affedersiniz, buraya bir tane daha kızarmış tavuk ve baharatlı tavuk! Ve biraz daha bira! Ayrıca, bir tabak golbaengi muchim de getirin lütfen!"(İngilizce Ç.N: Golbaengi muchim: Alkol içerken tüketilen baharatlı deniz salyangoz salatası aperatif bir tür)

 

Korece öğrendiklerinde bu Kang-jun'u meraklandırdı.

 

Ertesi gün, Kang-jun Keljark ve Shakan ile sıradan bir hayattan zevk aldı.

 

Kejlark ve Shakan domuz pastırmasına ve sojuya bağımlı oldu ve her akşam yemek konusunda ısrar etti. Bu nedenle, ilk kez, Kang-jun ardışık olarak üç gün boyunca yemek zorunda kaldı.

 

Hwanmong'a geri dönme zamanıydı.

 

Kang-jun Keljark ve Shakan kanatlarına girerken yatağına yattı.

 

[Hwanmong'un kapısı açık.]

 

Yıkım Salonunun yakınında bir noktada göründüler.

 

Shakan Kang-jun'a gülümsedi.

 

"Teşekkürler, Lucan. Gerçekten hoşuma gitti. Uzun bir süre sonra yaşamanın gerçek zevkini hissettim.”

 

Keljark da gülümsedi.

 

"Benim için de aynı, Lucan. Gerçekten çok eğlenceliydi. Daha sonra tekrar gidelim.

 

Domuz pastırması ve soju düşkünlüğünden sonra,Aşkın olmanın gizemli atmosferine geri döndüler.

 

Kang-jun başını salladı.

 

"Elbette, istediğiniz zaman gelmekten çekinmeyin.”

 

Arkadaş olduklarını hissetti.

 

Kwa kwa kwa kwa!

 

Sonra Kang-jun'un bakışları Yıkım Salonuna doğru döndü.

 

Tanımlanamayan canavarların ortaya çıktığı zamanın aksine, Yıkım Salonu ürkütücü bir aura ile dönüyordu.

 

Tanıdık bir aura bazen hissedilebiliyordu.

 

Kang-jun'un gözleri parladı.

 

'Kaos gücüyle ilişkili görünmüyor mu?’

 

Başlangıçta, Keirun ve diğer hane halkı üyeleri ile Aşkın olmayı kutlamak için üs yakınlarında durmayı planlıyordu.

 

Ancak, Yıkım Salonunun sırlarını ortaya çıkarmak daha önemliydi.

 

İçki içerken Shakan ve Keljark'la zaten konuşmuştu.

 

Bir dahaki sefere canavarlar ortaya çıktığında, Shakan ve Keljark Kang-jun içeri girerken onlarla ilgilenecekti.

 

Shakan endişeli bir ifadeyle konuştu,

 

"Gerçekten girecek misin?”

 

"Her nedense, iğrenç hissediyorum. Bir kez daha düşünmelisin Lucan.”

 

Keljark da onu uyardı.

 

Tabii ki, bu Kang-jun'u caydırmaya çalıştıkları ilk zaman değildi. Ona içerken birçok kez gülünç olduğunu söylediler.

 

Bununla birlikte, bu Kang-jun'un sınırlarını aşması için başka bir şans idi.

 

Sadece kaos gücüne sahip olanlara verilen bir fırsattı.

 

Kuoooh!

 

O anda çılgınca dönen Yıkım Salonu aniden sessizleşti. Bir kez daha bir canavar çıktı.

 

‘Nihayet!’

 

Kang-jun'un gözleri aydınlandı. Bakışları Shakan ve Keljark'a hareket etti ve başını salladı.