Bölüm 262: Çürümüş Yer Altı Fasulyesi Rekabeti

Derin Damarlı Tahta ortaya çıktığında birden popüler olmuştu, özellikle de yetenekli genç kalabalık arasında. Onlar için Kraliyet Asili ve Aydınlanmış Varlık olmak sadece zaman meselesiydi. Hatta son nesilden olan Kraliyet Asilleri ve Aydınlanmış Varlıklar da bu Derin Damarlı Tahta’yı kaçırmak istemiyordu.

“150.000 Aydınlanmış Varlık Arıtılmış Yeşim Taşı!” İlk teklik Sima Longyun’dan gelmişti. Kesinlikle kazanmalıyım tavrı ile fiyatı direk 50.000 yükseltmişti.

“160.000.” Sıradan uzmanlar Sima Longyun konusunda dikkatli olsa da, bu onunla rekabet edemeyecekleri anlamına gelmiyordu!

“170.000…” Bu tahta parçası için rekabet genellikle Kraliyet Asilleri arasında yaşanıyordu. İşin sonunda Aydınlanmış Varlık olmak istiyorlardı ve kaçınılmaz Kader Musibeti ile yüzleşeceklerdi!

“3.700.000. Aydınlanmış Varlık Arıtılmış Yeşim Taşı!” Bu Derin Damarlı Tahta’ya çok uçuk bir fiyat teklif edilmişti ve bu teklifi yapan kişi Sima Longyun’du!

Bir anda üç milyon yeşim arttırmasıyla birçok insanı vazgeçirmişti. Fiyat mantıksız bir şekilde şişmişti. Diğer alıcıların parası olsa da, Sima Longyun mutlaka alması gereken bir şeymiş gibi davrandığından daha fazla rekabete girmek istemediler. Yani sonuçta Öfkeli Ölümsüz Aziz Ülkesi ile düşman olmak akıllıca bir tercih olmazdı.

“Üçüncü eşya ise Fildişi Kayası Suyu Vazosu. 320.000 Ruh Yaradılışı Arıtılmış Yeşimi ile başlayacağız.” Üçüncü eşyanın değeri önceki ikisine göre çok daha düşüktü.

Her gömülü eşya birbiri ardına çıkarılıyordu ve Miras Antik Köşkü’nün adamları tarafından değer biçiliyordu. Bu eşyaların çoğu ruh ilaçları ve ruh çimleri ile alakalıydı. Artık burada yatan kişinin bir Efsanevi Simyacı olduğuna dair hiçbir şüphe kalmamıştı; sadece bu seviyedeki bir simyacı bunca antik ilacı kendisi ile mühürleyip gömebilirdi!

Gömülü eşyaların antik ilaçlar için olduğunu gördükten sonra Chi Xiaodao ve Chi Xiaodie ikilisi de oldukça heyecanlanmıştı! Belki aradıkları Çürümüş Yer Altı Fasulyesi de bu gömülü eşyaların arasından çıkacaktı.

“Kırk beşinci eşya bir kap Çürümüş Yer altı Fasulyesi.” Chi Xiaodao ve Chi Xiaodie’nin hevesli bekleyişinin sonunda nihayet bir kap Çürümüş Yer Altı Fasulyesi çıkmıştı.

Çürük kokusu mezatçı kabı açtığı gibi havaya dağılmıştı. Gerçekten de kap Çürümüş Yer altı Fasulyeleri ile doluydu. Her biri soya fasulyesi ebatlarındaydı ve kahverengiydi.

Li Qiye kap açıldığı anda kontrol etmek için dikkatle koklamıştı.

“Bu çömlekteki Çürümüş Yer altı Fasulyeleri 4.000 Kraliyet Asili Arıtılmış Yeşim Taşı ile başlayacak.” Diye sundu mezatçı.

Chi Ablası ve kardeşi aradıkları şeyin karşılarında çıkmasıyla mest olmuştu. Fiyat beklediklerinden yüksek olsa da karşılayabilecekleri bir şeydi.

“Ben…” Mezatçı fiyatı söyler söylemez Chi Xiaodie kendini tutamamıştı. Ancak daha bir şey söyleyemeden Li Qiye hemen onu durdurdu ve yanına çekti.

Chi Xiaodie, Li Qiye tarafından geri çekilince dik dik bakarak Li Qiye’nin elini üzerinden attı. Sonra sertçe konuştu: “Ne yapıyorsun, bu şeye ihtiyacımız var.”

Bu sahneyi Sima Longyun da görmüştü, zaten sürekli Chi Xiaodie’yi izliyordu. Li Qiye’ye soğuk gözlerle baktı ama onun yerine nazikçe Chi Xiaodie’ye dönerek konuştu: “Kız kardeş Çürümüş Yer Altı Fasulyesini mi istiyorsun? Onu senin için almama ne dersin?”

Chi Xiaodie ona dönerek cevapladı: “Kendim alacağım!” Konuşmasını bitirmesiyle tekrar teklif yapmak için atıldı ama bir kez daha başını iki yana sallayan Li Qiye tarafından durduruldu.

Sima Longyun’un kalbinde ateşli bir öfke alevlenmişti. Li Qiye ile Chi Xiaodie arasındaki ilişkiyi bilmiyordu ama Öfkeli Ölümsüz Aziz Ülkesi ile Aslan Kükreyişi Kapısı arasında bir evlilik anlaşması vardı.

“5,000 teklif ediyorum.” Bunlar olurken başka biri teklifte bulunmuştu.

“10.000!” Sima Longyun hemen yeni bir teklifle atıldı ve Chi Xiaodie’ye doğru döndü: “Buna ihtiyacın varsa almana yardım edeceğim!” diye homurdandı ve Li Qiye’ye pis pis bakmaya başladı.

Li Qiye ise Sima Longyun’un tavırlarını görünce kahkaha atmıştı ve kayıtsızca teklifi arttırdı: “20.000 teklif ediyorum.”

Li Qiye’nin tavrı Sima Longyun’un gözünde bir meydan okumaydı ve bu yüzden gözleri parlamıştı. Kimse onu kışkırtmaya cesaret edemezdi!

“Ne yapıyorsun sen!?” Chi Xiaodie de birden Li Qiye’ye dik dik bakmaya başlamıştı. Çürümüş Yer altı Fasulyesini elde etmek zorunda olsalar da, teklifi arttırmanın da bir yolu yordamı vardı. Eğer Li Qiye’nin az önce yaptığı gibi kurnazlıktan uzak bir şekilde fiyatı arttırırlarsa, işin sonunda kaybedeceklerdi.

Li Qiye de kıza baktı ve sakince gülümseyerek konuştu: “Onu istediğin sürece senin için alacağım. Eğer istiyorsan, para sorun değil.” Bunu dedikten sonra belirsiz ve yanıltıcı bir gülümseme takınmıştı.

“İğrençsin…” Chi Xiaodie, Li Qiye’nin bu davranışını görünce resmen ürpermişti. Neden birden çıldırmış gibi böyle şeyler söylediğini anlayamamıştı!

“30.000 veriyorum!” Sima Longyun bunu görünce durur mu? Zaten çabuk öfkelenen biriydi ve biri kadınına mı sulanıyordu? Bunu ancak yaşamaktan bıkmış biri yapardı!

Li Qiye göz kapaklarını bir kez daha kaldırdı ve yavaşça konuştu: “40.000 teklif ediyorum.”

Chi Xiaodie hâlâ kendisine dik dik bakıyordu ve soğuk bir tavırla sordu: “Aklın yerinde mi senin?”

Gerçekten bu Çürümüş Yer altı Fasulyesine ihtiyaçları vardı ama arıtılmış yeşim taşlarını gidip tuvalette üretmiyorlardı. Chi Xiaodao bu miktarı Li Qiye’nin ihmalkar tekliflerinin aksine bıkmadan usanmadan kendi emeği ile toplamıştı.

“Sorun değil. Birçok eksiğim olabilir, ama para onlardan biri değil.” Li Qiye sakince cevapladı. Kendisini tanımayan insanlar cidden kızın kalbini kazanmaya çalıştığını sanardı.

Bu gösterişli sahne karşısında, izleyenler ne düşünür dersiniz? Li Qiye, hatununu mutlu etmek için parayı sanki bir hiçmiş gibi saçıyordu ve Chi Xiaodie ise sevgili erkeği kendisi için parayı böyle savurduğu için endişeliydi. Dışarıdan bakanlar bu sahneyi böyle yorumluyordu, ikisinin birbirine deli gibi aşık olduğunu düşünmeleri işten bile değildi.

Sima Longyun ise bu sahne karşısında iyiden iyiye çileden çıkmıştı, yüz ifadesinin çirkinliği yanında artık öldürme niyeti ile dolup taşıyordu. Aziz Ülkesi, Aslan Kükreyişi ülkesine evlilik teklifi yapmıştı ve bunun gerçekleşmesi yüzde 90 kesindi. Ama şimdi, ne idiği belirsiz bir adam gelmiş kadını için kendisiyle rekabet ediyordu!

“50.000 teklif ediyorum!” Sima Longyun, Li Qiye’ye baktı ve gurur bir şekilde konuştu: “Öfkeli Ölümsüz Aziz Ülkesi’nin hiçbir eksikliği yoktur, özellikle de arıtılmış yeşim konusunda!”

“100.000 teklif ediyorum.” Li Qiye ise kılını bile kıpırdatmadan teklifi tekrar yükseltti.

“Hay ben seni…” Chi Xiaodie, Li Qiye yüzünden iyice dellenmişti. Fiyat bu kadar arttıktan sonra bile alacaklar mıydı? Bu gerçekten delilikti!

Diğer yandan Chi Xiaodao sessiz kalıyordu. Kendisi aslında ikisini böyle görmekten keyif alıyordu, çünkü onları bir çift olarak görmek istiyordu. Bu sırada Sikong Toutian ise kenarda gizlenmiş olanları izliyordu, eğlencenin hızla yaklaştığını gayet iyi biliyordu.

“Gerçekten çılgın.” Fasulyelere teklif vermek isteyen birkaç kişi daha vardı ama Li Qiye ile Sima Longyun’un tavrını gördükten sonra bu düşünceden vazgeçtiler. Bu herkes için açık bir durumdu, iki kişi zenginliğini yarıştırıyordu! Eğer başkası bu yarışa girmeye kalkarsa bundan asla kazançlı çıkamazdı.

“Tecrübesizler ama enerji dolular; yaşları küçük ama cepleri dopdolu. Oh ne güzel be!” Önceki nesillerden bir gelişimci ise hayıflanmadan edemedi. Li Qiye herkesin kafasını karıştırmıştı, daha önce hiç buralarda gözükmemiş biri gelip zenginlik konusunda Sima Longyun ile yarışıyordu.

“Yüz bin geldi! Yüz bine gidiyor. Yok mu başka teklif?” Doğal olarak mezatçı da heyecanlanmıştı. Beklediği fiyatın çok daha üstüne çıkmıştı.

Li Qiye tarafından kışkırtılan Sima Longyun, hele hele de rüyalarının kadınının karşısında nasıl geri kalsın ki? Hemen bağırıd: “200.000! 200.000 teklif ediyorum!”

“500.000!” Li Qiye’nin hareketleri hala sakindi ve umursamazca yeni teklif sundu.

“Ya sen…” Chi Xiaodie artık sinirden titriyordu, resmen patlamak üzereydi. Bu fiyat bir felaketti.

Diğer yandan Chi Xiaodao ise garip garip gülümsüyordu. Artık durum geri döndürülemez bir noktaya gelmişti.

Sima Longyun ise gülümseyerek basitte omuz silken Li Qiye’ye bakarak konuştu: “Para, yetersiz olduğum bir şey değil. Bir güzelliğin gülümseyişi göreceksem 500.000 az bile.”

“Bir milyon!” Sima Longyun’un düşmanlığı resmen göğe ermişti. Ökfeli Ölümsüz Aziz Ülkesinden geliyordu ve kendini her zaman üstün görmüş biriydi; onu gücendirmeye kim cesaret edebilirdi?

“Beş milyon…” Li Qiye yavaşça konuştu.

“Deli lan bu, cidden delirmişler!” Li Qiye’nin teklifinden sonra kalabalıktan ani bir bağırış duyulmuştu. Zengin alıcılar bile bu teklife iyice şaşırmıştı. Çürümüş Yer altı Fasulyesinin ederinin yüz katıydı bu fiyat.

“5 milyon geldi! 5 milyon! Var mı arttıran?” Mezatçı resmen zevkten dört köşe olmuştu. Bu kesinlikle görüp görebileceği en heyecanlı müzayedeydi.

“10 milyon!” Sima Longyun kararlı bir şekilde Li Qiye’ye bakıyordu ve küçümseyici şekilde konuştu: “Daha çok param var!”

Ama ne olursa olsun, sadece bir kap Çürümüş Yer altı Fasulyesi için on milyon Kraliyet Asili Arıtılmış Yeşim Taşı vermek son derece deliceydi. Sima Longyun için ok yaydan çıkmıştı, büyük bir kayıp da olsa artık geri dönemezdi. Kendini utandıramazdı, özellikle de Chi Xiaodie’nin önünde.

Bu noktada Li Qiye neşeyle gülümsedi ve sakince baş parmağını kaldırarak konuştu: “Amma zengin! Sadece bir kap Çürümüş Yer altı Fasulyesi için 10 milyon veriyor! Ben çekiliyorum.”

Li Qiye’nin ani ayrılışı Sima Longyun’da rahatsız edici bir his bırakmıştı. Sanki tüm gücünü toplamış ve bitirici bir darbe vuracakken hedefi ıskalamış gibi hissediyordu. Ama yine de Sima Longyun küçümseyici ve gururlu bir tavırla konuştu: “Senin gibi biri benimle rekabet edebileceğini mi sandı? Hala çok eksiğin var!”

“10 milyon! 10 milyona gidiyor! Yok mu arttıran?” Mezatçı mest olmuş şekilde bağırıyordu. Bu belki de Çürümüş Yer altı Fasulyesi için verilmiş en yüksek teklifti ve öyle kalacaktı. Normal fiyatından yüzlerce kat daha yükseğe satılıyordu – son derece saçma ve gülünç bir durumdu bu!

“10 milyon. Bu Çürümüş Yer altı Fasulyeleri, Öfkeli Ölümsüz Aziz Ülkesinin Genç Asili Sima’ya gidiyor!” Nihayet üç kere tekrar ettikten sonra hiçbir yeni teklif gelmeyince Sima Longyun en yüksek teklifi veren kişi olmuştu.