Bölüm 732: İbis El Kutsal Doktor

Li Qiye sakinlik havası takınırken krallığın en uzak konumuna doğru baktı Ancak Madam ve Tie Yi gökyüzünde kanlı bir gelgit dalgası varken havaya nüfuz eden kan kokusunu hissedebiliyordu. Li Qiye avının kapısına gelmesini bekleyen kana susamış bir canavar gibiydi...

Bir süre sonra Li Qiye, Tie Yi'ye baktı ve sordu: “Başka haber var mı?”

Tie Yi heyecanlandı ve hızla cevap verdi: "Genç Asil bu son haberi sevecek ve keyfi yerine gelecek."

Li Qiye elini salladı ve konuştu: "Tamam, abartma. Konuş."

"Peri Yuan da burada." Tie Yi hemen konuştu: "Aslında bizden bile erken gelmiş. O çoktan Simya Şehri'nde."

"Caihe burada mı?” Li Qiye bunu duyduktan sonra şaşırdı. Göksel Tepe'de ayrıldıklarında Yuan Caihe bu sefer konferansa katılmayabileceğini söylemişti.

Tie Yi hızlıca konuştu: "Evet, Gözlemci Hükümdar'ın ilahi kökünün hasta olduğunu duydum. Bu büyük bir problem, bu nedenle bizzat Peri Yuan'ı davet etmiş. O ve Sakin Bahçe'nin önceki nesil tarikat liderinin derin bir dostluğa sahip olduğunu duydum, bu nedenle Peri Yuan'ı buraya getirmesi şaşırtıcı değil."

Tie Yi de ikisi ile Göksel Tepe'deydi. Li Qiye'nin Yuan Caihe hakkında iyi bir izlenimi olduğunu bildiğinden onun hakkındaki haberi dikkatlice aktardı.

"Genç Asil Peri Yuan'ı görmek ister mi? Şu anda Gözlemci Hükümdar'ın malikanesinde kalıyor. Son iki gündür hükümdarın kendi konutuna birçok genç simyacıyı davet ettiğini duydum."

Li Qiye mutlu şekilde konuştu: "Caihe orada olduğuna göre gidip bakabiliriz. Şu an zaten yapacak bir şeyim yok."

Madam şaşırdı, Genç Efendi Ming Yexue’ye değer verdiği için hazırlıksız yakalanmışken Yuan Caihe'ye de yüksek değer veriyor gibiydi.

"Belki Peri Yuan Genç Efendiyi etkileyebilir." Madam şaka yaptı. Durum ne olursa olsun Genç Efendisi her zaman kendine güvenli biriydi, sanki her şey için hazırdı ve acelesi hiç yoktu. Genç Efendisi'nin bir kızı görmek için inisiyatif aldığını ilk kez gördüğü söylenebilirdi.

Li Qiye sadece başını hafifçe salladı ve gülümserken yanıtladı: "Zi Yan, sadece yarım haklısın. Caihe gerçekten herkes tarafından sevilen iyi bir kız. Ancak bu dünyada çok az kız kalbimi hareket ettirebilir." Bunu dedikten sonra melankolik hale geldi ve anıları içinde battı.

On milyonlarca yıldan sonra yanında kalan kızlar çok olmuştu. Bazıları sersemleticiydi, bazıları parlaktı, bazıları çekiciydi, bazıları nazikti ve tatlıydı, hatta sevilesi olanlar da vardı... Birkaç kadın imparatoru bile kendi eğitmişti.

Yine de bu kadar uzun süre sonra çok az kız kalbini hareket ettirmeyi başarabilmişti... Bu düşünceleri hatırladıktan sonra nazikçe kafasını salladı.

Gözlemci Hükümdarın konutu oldukça büyüktü. Sanki kendi dünyası varmış gibi birçok tepe birbirlerine bağlanmıştı ve bölgeyi dağlar çevrelemişti. Şehirdeki çok az konut bu boyuttaydı.

Ancak Gözlemci Hüküdmar gerçekten bu konuta sahip olmaya nitelikliydi. Krallığın sadık bir kulu olarak en eski hükümdarlardan biriydi. O ana kola bağlıydı ve arka planı da asil statüsünü sergilemek için yeterliydi.

Krallık için hayatı boyunca övgüye değer şeyler yapmıştı. İmparatorluk ailesine olan sadakati sıkı çalışma ile kanıtlandığı için aile tarafından değer görürdü.

Son birkaç günde birçok genç simyacının olduğu bir ziyafet düzenlemişti. Davet edilmeyenler bile misafir olarak gelebilirdi. Hükümdarın kapıları açıktı ve tüm simyacıları memnuniyetle karşılıyordu.

Simya Krallığı konferans için yeni simyacıları büyük bir salonda topluyordu, bu nedenle hükümdarın hareketi açıkça imparatorluk ailesinin bir stratejisiydi. Hedefi genç simyacıları gözlemlemek ve potansiyeli olanları krallık için elde etmeye çalışmaktı.

Birçok genç arasında hükümdar tarafından bizzat davet edilenlerin hepsi ünlüydü. Davet edilmeyenler de gelecekte diğer simyacılar ile bağlantı kurmak adına gelmişti.

Konutta gençler gruplara ayrılmıştı. Simya konuşmak dışında diğer şeyler hakkında da dedikodu yapıyorlardı.

En fark edilebilir misafirler Kazan Markisi ve İblis El Kutsal Doktor'du. Onlar kendileri ile arkadaş olmak isteyen birçok genç simyacı tarafından sarılmışlardı.

Kutsal Doktor Bailian Klanı'nın dahisiydi ve Beyaz saçlı Simya Tanrısı'nın küçük kardeşiydi. Her ne kadar çok kibirli olsa da onunla arkadaş olmak isteyen birçok kişi vardı.

Kazan Markisi de Kristalize Deniz Tarikatı'nın dahi simyacısıydı. Her ne kadar şanı varisleri Genç Asil Pei Yu kadar yüksek olmasa da imparatorluk ailesinin dahi bir simyacısı olarak Genç Asili'de oldukça ünlüydü.

Bugün ikisi se hükümdar tarafından davet edilenlerdendi. Onlar yıldızlar tarafından çevrilen aylar gibiydi, diğer gençler tamamen onlara odaklanmıştı.

"Marki, Genç Asil Pei Yu'nun döndüğünü duydum, Simya Şehri'ne gelecek mi?" Genç bir simyacı Kazan Markisi ile bir konuşma yapmaya çalıştı.

Her ne kadar marki kraliyet unvanı alsa da bir şeytan olarak çok gençti. Bunu duyduktan sonra onayladı ve konuştu: "Birinci kardeşim gelişim sezonundan çıktı ve Canavar Alemi'ne bir yolculuğa gitti. Onun Altın Karga Presi ile antrenman maçı yapmak istediğine inanıyorum."

"Genç Asil Pei Yu'nun Cennet'in İradesi Parlak Fiziği bu dünyada eşsizdir. Kesinlikle Altın Karga Prensi'ne kaybetmeyecektir." Bir simyacı Kazan Markisi'ne yağ çekmek istedi.

"Aptal, ne biliyorsun?” O anda Kutsal Doktor konuya katıldı ve dudak büktü: "Altın Karga Kabilesi'nin saldırı yeteneği bu nesilde eşsizdir. Prens bu kabileden gelmekle kalmayıp Gök Toynağı Dağ Geçidi'nin de varisi, yani iki miras sanatına sahip! Pei Yu güçlü bir savunmaya sahip olsa da karganın keskin saldırılarını durduramaz!"

Kutsal doktor da çok gençti. Her ne kadar ikisi de dahi olsa da marki ile anlaşmak çok daha kolaydı. Bu sırada doktorun gözleri gökyüzündeydi. O çok gururluydu ve asla konuşurken kendini tutmuyordu.

Sözleri birçok genç simyacıyı mutsuz etse de kimse karşılık vermeye cüret edemiyordu.

Marki de doktor ile düşman olmak istemiyordu. Herkes Bailian Klanı'nın simyasının konu uzun ömür ilaçları olduğunda kudretli olduğunu bilirdi. Çok sayıda ata ve efsanevi usta bu ilaçlar için Bialian Klanı ile ilişki içindeydi.

"Yaklaşan konferans için bu sefer popüler adaylar var, değil mi?" Genç simyacılardan biri atmosferin çok gergi olduğunu hissetti ve hızlıca konuyu değiştirdi.

Bir dahi simyacı olarak Marki de bu konu ile ilgilendi: "Peri Ming ve Kardeş Mu Qiao konferansa katılmadığına göre Beyaz Saçlı Simya Tanrısı ve kardeş Cao dışında ilk ikiye kim girebilir ki?"

Kendi sınırını biliyordu ve diğer ikisine kıyasla eksik olduğunun da farkındaydı bu nedenle hedefi üçüncü olmaktı.

"Marki gerçekten bu konferansta üçüncü olacak yeteneğe sahip." Bir simyacı onu hızlıca övdü: “Katılımınız bu olayı biraz aydınlatacak.”

Marki'nin ifadesi biraz daha iyi hale geldi. Ancak Kutsal Doktora baktı ve alçak gönüllülük ile konuştu. "Kardeş Kutsal Doktor'un simya daosu da bir numara olarak kabul edilebilir. Ben ondan güçlü olmayabilirim."

Kutsal Doktor gururlu şekilde Marki'ye cevap verdi: "Sen hap arıtımı ve merhem yapmada iyi bir ustasın. Geleneksel simya konusunda muhtemelen üçüncülüğü kazanan sen olursun! Eğer iyileştirme sanatında çalışmış olmasaydım kolaca ilk üçe girebilirdim!"

Her ne kadar bu sözler çok gururlu ve agresif olsa da Marki gizlice heyecanlandı. Doktorun yorumu kendini övüyordu ancak belli alanlarda Marki'ye kıyasla eksik kaldığını da itiraf ediyordu.

"Böyle bir şey yok, ben Kardeş Kutsal Doktor'un tıbbi tekniklerinin hayranıyım." Marki anında gülümseyerek yanıtladı.

Birçok genç durumdan faydalanıp ikisine yağ çekti. Ancak neresi olursa olsun bazı basit ve dürüst olanlar her zaman olurdu.

Çok daha dürüst biri konuya girdi: "Son zamanlarda yeni bir inanılmaz simyacının ortaya çıktığını duydum. İsmi Li Qiye'ymiş. Onun hapları pişiriyor gibi arıtabildiğini söylüyorlar. Alp Dağı'nda Huangfu Hao ve Sarmaşık Hap Kralı'nı yenmiş!"

Marki'nin ifadesi Li Qiye'yi duyduktan sonra battı. Kristalize Deniz Tarikatı"nın bir öğrencisi olarak nasıl olur da mutlu olabilirdi? Alp Dağı'nda tarikatı onun yüzünde birçok uzman kaybetmişti. Simya Azizleri bile ölmüştü.

"O bir hiç, daha önce adını hiç duymadım." Zeki bir simyacı Marki'nin soğuk ifadesini gördükten sonra hemen konuştu.