Likras meditasyona başladığında dışarıdan hiç bir ses duyamaz oldu.
Kendi bedeninin oluşturduğu ritmi takip ederek tekniği uygulamaya başladı.
Bedeni her enerji içeri çektiğinde nefes alıyor gibi anlık büyüyor her kullanılmayan enerjinin atılması ile küçülüyordu.
Elbette bu büyüme gözle fark edilecek bir durum değildi.
Meditasyon yaptıkça bedeni baskıyı daha az hissetmeye başlıyor tekniğin etkisini göstermeye başlıyordu.
Uyum tekniği baskıya iyice bedeni alıştırdıktan sonra tekniğin tıkanmaya başladığını hissetti.
Likras bu durumdan istemsizce uyandıktan sonra gözleri kapalı bir şekilde kendisini kontrol etti.
Baskıyı eskisi kadar hissetmiyor sadece biraz çok yemiş birisinin ağırlığı var gibi hissediyordu.
Ancak baskının seviyesi pek değişmemişti.
Buraya ilk girdiği gün kemikleri çatlayacak kasları yırtılacak dereceye gelmişti.
Geliştiğini hissederek geniş bir gülümseme suratında belirdi.
Gözlerini açarak etrafa tekrardan bakmak istedi. Etrafa baktığında gördüğü şey karşısında birazcık şaşırmıştı.
Yakınında 3 kişi oturmuş onu izliyorlardı.
Bunlardan birisi eskiden gördüğü birisi olan kendini subay olarak tanıtan Dures idi.
Kendisine gülümseyerek bakan Dures'i baş selamıyla selamladı. ardından yanındakilere baktı
Dures'in yanında duranlar 2 orta boylu fazlasıyla genç olan çocuklardı.
16-18 yaşlarında olan çocuklar kendisi gibi yeni asker olmuş kişilerdi elbette kendisi 19 yaşında olsa da kendisini onlardan daha büyük hissediyordu.
''Merhabalar nasılsınız.'' Şeklinde sohbet başlatmaya çalıştı.
Gençlerden birisi atılarak ''gayet iyiyiz sen nasılsın abi '' çocuğun birden bu kadar canlı ve samimi olmasını beklemeyen Likras şaşırmıştı. ''Gayet iyiyim şuanda, neden beni izliyordunuz öyle bir garip hissettim. Şakayla karışık bir şekilde sorduğu için kimse alınmamıştı. Dures hafif sert ses tonu ile ''Doğrusu böyle garip bir tipi her yerde göremiyoruz bizi bırak tüm herkes seni izlese garip olmamalı ha, Ayrıca herkesi görebilsem de seni hiç buralarda göremedim bir şey oldu diye korkmadım değil '' Bunları söylerken surat ifadesi hafif gülümsediği için Likras kendisini düşündüğü için müteşekkir olmuştu.
''Beni düşündüğün için teşekkürler verdiğin tavsiyelerden sonra kolay kolay ölemem heheh'' ölmekten bahsettiği için herkesin suratları birazcık bozulmuştu. Yaptığı hatanın farkına varan Likras konuyu değiştirmeye çalışarak ''Anlayamadığım şey şu siz buraya ne zaman geldiniz ve buraya kadar gelmeden önce mahsuru yoksa neler olduğunu anlatabilir misiniz, acaba benimle aynı süreci mi yaşadınız''
Dures konuyu değiştirdiğini anlayarak gülümseyerek cevapladı.
'' Doğrusu herkes benzeri bir süreç geçirmiş gibi giydiğin şeylere bakılırsa en farklı olan sen olacak gibisin küçük bir kahkaha patlatarak devam etti . ''Buraya bir kaç grup şeklinde getirildik önce herkesi bu odaya alıştırdılar ancak ne kadar süre geçtiğini merak ediyorsan muhtemelen birkaç hafta olmuş gibi hissediyorum biliyorsun güneşi veya başka bir şeyi göremiyoruz.''
Likras derin düşüncelere dalarak ne kadar süre baygın kaldığını hesaplamaya çalıştı ancak o beyaz oda da kendisini onlarca yıl kalmış gibi hissettiği için tam olarak anlayamadı .
Ayrıca neden herkesin buradaki işleyişe hakim olmasını anlıyordu.
'' Peki , şuradaki odalar ne sürekli birileri girip çıkıyor.'' Dures'e bakarak cevaplamasını bekledi.
Dures cavaplayamadan çocuklardan heyecanlı olan atılarak,
''Orada eğitim veriyorlar ilk önce test edip hangi eğitime daha uygun olduğun karar veriliyor ancak eğer istemezsen farklı bir eğitimde alabilirsin az çok senin seçimine bağlı ehehe tabi en az 5 ders alman gerekiyor 23 dersten istediğini seçebilirsin'' Likras'ın kulağına yaklaşarak ''Tabi sana önerim tarih dil eğitimi gibi kolay dersleri alman olur kimya ya da beden eğitimini seçersen, elini boğazına götürerek kesme işareti yaptı yorgunluktan ölebilirsin ''
Likras gülümseyerek çocuğa teşekkür etti ardından Dures le beraber bir kenera geçerek sohbet etmeye geçmişte ne yaptıklarından bahsettiler. Sessiz olan çocuk pek konuşmak istemese de bazen zorunda kalmış gibi hissettiğinden bir kaç kelime edip çekiliyordu.
Sohbetlerine devam ederken yanlarına düz siyah giyinimli birisi gelerek ''Likras bey lütfen bizimle geliniz Baş Görevli sizi çağırıyor'' mesajını ilettikten sonra kenara çekilerek Likras'ı bekledi.
Likras konuşmadan eliyle işaret yaparak yolu göstermesini istedi.
Baş Görevli Kutsal oda da bulunan küçük odalardan birindeydi.Her ne kadar küçük gibi görünse de içerisi bir tarla kadar genişti. Odaya girmeden önce siyah giyinimli adam kimlik kartına enerji aktararak kapıdaki bir mekanizmaya değdirdi.
Kapı yeşil ışık yaktıktan sonra adam kenara geçerek el işareti ile lütfen geçiniz dedi.
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..