***
Savaşın ortasında yankılanan çığlıklar, kaybedilen hayatlar, yakılan Binalar. Bunların hepsi savaşın asıl yüzüdür.
Kaybeden krallıktan çok halkın kendisidir.
Koutera ve Zardva arasındaki bu savaşta da her zamanki gibi kaybeden Koutera'da yaşayan Zanutsu'ydu.
Savaş sırasında sadece 12 yaşındaydı korkuyordu, ağlıyordu.
Anne ve Babasını o zaman kaybetmişti, artık bir evleri yoktu sadece kardeşi ve o vardı.
Keşke kayıplar savaş bittikten sonra dursaydı ama savaş sonrası sefalet ve baskıdan oluşan kayıplar hepsinden daha acımasızdı.
Köylü halkı onlara yetimhanede bakıyorlardı ama ne yeteri kadar yiyecek ne yeteri kadar paraları vardı.
Bir gün Zanutsu kardeşi Satashika'yı alıp köy meydanında fıskiyenin yanında oynamaya gitti.
Gördüğü manzara mutlu köylülerden çok son paralarını ve yiyeceklerini Zardvalı vergi görevlilerinden korumaya çalışan köylülerdir.
Zardvalı vergi görevlisi: Bütün yiyeceklerinizi ve paranızı kapınızın önüne koyun! Bir saat içinde toplanacaktır, talimatlara uymayanlar cezalandırılacaktır ve mallarına zorla el konulacaktır!
Köylülerin çoğu bu talimatlara uyarken bir yandan da parası ve yemeği az olanlar kederli bir surat ifadesiyle kaderlerini bekliyordur.
Zanutsu'nun kaldığı yetimhane sadece vergi verecek miktara sahiptir bu yüzden günün sonucunda uzun bir açlık yetimleri bekliyordur.
Talimatlara uymayanların cezası tam on beş tane kırbaçtır ve bir saatin sonucunda bütün köy acı çığlıkları ile kaplanır.
Zanutsu ile Satashika vergi dağıtımdan sonra akşam vakti ay ışığında sohbet etmeye başlarlar.
Zanutsu: Sata, sence bir gün bunlar son bulacak mı?
Satashika: Bilemiyorum, kralımızın seçimlerine bağlı sanırsam.
Zanutsu: Keşke bu savaş hiç olmasaydı! Ailemizi özledim...
Sakin bir ses tonuyla:
Satashika: Ben de Zan... Ben de...
O sırada ağlamaya başlayan Zanutsu'yu abisi Satashika sarılarak avutur, o geceyi dışarda Ay ışığının altında geçirirler.
Zanutsu ve Satashika kendilerine Zan ve Sata diye sesleniyorlar.
Sonraki günün sabahında erkenden kalkıp her zamanki gibi çalıştıkları tarlaya giderler. Bir anda yollarını bir Zardvalı asker keser, arkasında ise bir grup asker duruyordur.
Zardvalı Asker: Nereye gidiyorsunuz? Bu köyden ayrılmak yasaktır.
Satashika: Tarlaya gidiyoruz çalışmak için.
Zardvalı Asker: Bunun için para ödemelisiniz.
Zanutsu: Çalışmak için mi? Ama çalışmadan para kazanamayız ki ve şuan üzerimizde hiç para yok.
Asker suratında kötücül bir gülümsemeyle
Zardvalı Asker: O zaman cezayı ödemeniz gerekli.
Arkalarından köydeki hanın sahibi koşaraktan gelip:
Han Sahibi: Çocuklara dokunmayın! Bende para var ben öderim.
Parayı Zardvalı Askere verir ve Askerler uzaklaşana kadar bekler.
Han Sahibi: Siz neden buralarda geziyorsunuz?
Zanutsu: Tarlada çalışmak için geçiyorduk.
Satashika: Sonra askerler önümüzü kesti.
Han Sahibi: Bu aşağılık askerler herkesten zorla para almaya başladı, çocuklardan bile. Bir daha bu yoldan parasız geçmeyin.
Zanutsu: Ama Amca, hiç paramız yok ki.
Han sahibi cebinden bir kaç gümüş para çıkarır.
Han Sahibi: Alın size şimdilik biraz gümüş para vereyim askerler size sorduğunda bunları verirsiniz.
Han Sahibi gülümseyerekten bir avuç gümüş parayı Zanutsu'ya uzatır.
Zanutsu parayı alaraktan:
"Çok teşekkür ederiz Hancı Amca!" der.
Han Sahibi gülerekten:
"Bu zorlu günlerde birbirimize yardım etmezsek elimizden her şeyimizi alırlar Evlat!" der.
Zanutsu ve Satashika tarlaya doğru yürümeye devam eder ve en sonunda köyün biraz uzağındaki büyük buğday tarlasına varırlar,
Zanutsu eline bir torba Satashika ise eline bir orak alaraktan buğdayları iş birliği ile hasat etmeye başlarlar.
Sonra bir anda azimli bir ifade ile:
Zanutsu: Ben büyüyünce savaşçı olacağım.
Satashika bu bir anda söylenen söze çok şaşırır.
Satashika: Ne? Neden?
Zanutsu: Savaşaraktan bizi bu sefaletten kurtaracağım.
Satashika: Zan kendine gel savaşçı olup ne başaracaksın görmüyor musun? Karşımızdakiler bir ordu.
Zanutsu: Ordu olsun ya da olmasın umurumda bile değil, tek istediğim artık bu ülkenin insanlarının acı çekmemesi.
Satashika: Daha 14 yaşındasın ben ise 15 ne yapabiliriz ki?
Zanutsu: Bilmiyorum, ama belki-
Satashika sinirli bir şekilde araya girer.
Satashika: Zan yeter, seni de kaybetmek istemiyorum. Daha çok genciz ve savaşa hazırlıklı değiliz.
Zanutsu: O zaman büyüyünce olalım, şuan elimizden geldiği kadar çalışalım ve bu köye yiyecek sağlayalım büyüyünce ise savaşçı oluruz.
Satashika: Dediğim gibi senin ölmeni istemiyorum...
Zanutsu'nun azimli ifadesi bir anda hüzün ile dolar.
Zanutsu: Sata...
Satashika: O yüzden bende seninle geleceğim, abin olaraktan seni korumalıyım.
Zanutsunun gözleri parlar ve mutlu bir ifade ile Satashika'ya uzun bir süre sarılır.
O akşamın sonuna kadar sohbet ederekten tarlada çalışırlar topladıkları buğdayları fırıncıya ekmek yapıp köydeki insanları doyurması için verirler.
Artık tarlada çalışmak onlar için çok daha önemli bir iş haline gelmiştir. Vergi verildiği zaman aç köylüleri doyurmak artık onlar için bir işten çok bir hayat amaçlarına ulaşmak için gerekli bir eğitim olmuştur.
Birkaç hafta sonra Hanın sahibi çocukları yetimhaneden evlat edinir. İki yıl daha tarlada çalıştıktan sonra Zenutsu ve Satashika handa çalışmaya başlarlar.
Bölüm 1 Son.
***
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..