Çevirmen : Clumsy 

Zhou Weiqing ciddi bir şekilde konuşmaya başladı: “İlk mücadelede en güçlü yeteneklerini sergileyip mümkün olduğunca çok hasar vermeni ve çekilmeni istiyorum. Ana hedefin teslim olmadan önce hiç hasar almamak.”

Zhou Weiqing herkesin şaşkınlığını, hayal kırıklığını, kafalarının karışıklığını, hatta sinirini hissederek konuşmayı sürdürdü: “EĞER hedefimiz Bai Da İmparatorluğunu yenip ilk sekize girmekse Liderin esas planıyla bunu gerçekleştirecek gücümüz olduğuna inanıyorum. Ama ana hedefimiz ilk sekiz mi? Hayır! Hedefimiz ilk dörde ve Cennetsel Cevher Adasına ulaşmak. Bu yüzden Bai Da İmparatorluğuna karşı strateji uygulamamız gerekli. Mücadele başlamadan önce biraz vaktimiz var, planımı basitçe anlatacağım. Eğer herkes bunun işe yarayacağını düşünürse planıma uyarız. Hoşunuza gitmezse komutayı Lidere geri vereceğim.”

“Planım şu şekilde…”

…

Fei Li Mücadele Takımı Dinlenme evi hızlıca sessizleşti. Zhou Weiqing planını anlatırken başkalarının dinlemesini engellemek için Uzaysal Zincirlerini kullanmıştı.

Eğer dışarıdan geçen biri Fei Li Mücadele Takımı Dinlenme evine baksaydı, takım üyelerinin sürekli değişen surat ifadelerini görebilirdi… Karmaşa… Şok… Heyecan… Ve son olarak fanatiklik! Zhou Weiqing’e bakışları yavaşça ‘bir deliyi izlemekten’ 'o deliye hayran olmaya' dönmüştü.

Cennetsel Cevher Turnuvasının üçüncü günü sonunda başladı. Ama seyirciler sahnede yaşanmakta olan mücadelelere pek ilgi göstermiyordu. Esas bekledikleri mücadele henüz başlamamıştı. Bugünkü iddiaların aşırı noktalara ulaştığı, özellikle de Fei Li Mücadele Takımı ve Bai Da Mücadele Takımı maçında çılgın numaralara ulaşıldığı söyleniyordu. Tabii ki hangi taraf kazanırsa kazansın en çok kazanç sağlayan ZhongTian İmparatorluğu olacaktı!

Maçlar peş peşe sonlanırken kalabalık giderek büyüdü. Ve hakem sonunda uzun süredir beklenen maçı ilan etti, kalabalık sağır edici bir tezahürata başlamıştı.

ZhongTian İmparatorluğunda bile Cennetsel Cevher Ustalarının sayısı sıradan vatandaşlara nazaran soluk kalıyordu. Orana vurulduğunda dünyanın kalanıyla hemen hemen eşit bir manzara çıkıyordu. Tabii ki, refahı ve gücü ile sıradan vatandaşların çoğu Cennetsel Cevher Ustaları dünyasına nispeten aşinaydı ve bilgi ve ‘gözleri’ diğer İmparatorluğun vatandaşlarına kıyasla kesinlikle daha iyiydi, haliyle yüksek kalitede maçlar izleme konusunda çok heveslilerdi. Ne yazık ki Cennetsel Cevher Turnuvasının en iyi maçları Cennetsel Cevher Adasında gerçekleşiyordu, onları izlemeleri de mümkün değildi. Bu yüzden ön ısınmalarda böyle heyecanlı maçlar yaşanacak olması, halkı çok mutlu etmişti. Hem Bai Da hem de Fei Li oldukça ünlü ve büyük imparatorluklardı, ayrıca düşman olarak biliniyorlardı; seyirci nasıl heyecanlanmazdı ki?

Ye Paopao ayağa kalktı ve yavaşça sahneye doğru yürümeye başladı. Yüzü sakindi, ifadesiz gözlerle dik bir şekilde ilerliyordu.

Bai Da Mücadele Takımının temsilcisi ise yirmi altı yaşlarında görünen genç bir kızdı. Ortalama bir görünümü vardı, biraz erken yaşlanmış gibiydi, ağarmış sarı saçlarıyla hiç çekici değildi. Ama gözleri çok eşsizdi, içlerinde garip, derin bir karanlık taşıyordu. Hareketleri yumuşak ve nazikti, sahneye adım atarken hiç ses çıkarmamıştı, süzülerek gelmiş gibiydi.

Genç kıza bakan Ye Paopao’nun kalbinde tehlike çanları çaldı; aynı zamanda Zhou Weiqing’in ayarlamalarına hayranlık duymadan da edememişti. Bu kız hiç kuşkusuz Bai Da Mücadele Takımının en güçlülerindendi. Lin TianAo’nun söylediği gibi böyle bir mücadelede iki taraf da ilk turu almak için ellerinden geleni yapmalıydı.

Ne yazık ki şu anda Fei Li Mücadele Takımının lideri Lin TianAo değil, Zhou Weiqing’ti.

Düşman takım temsilcisinin Ye Paopao olduğunu gören Lang Xie’nin yüz ifadesi değişti. İki İmparatorluk arasındaki ilk mücadele genellikle 5-Cevherli Cennetsel Cevher Ustaları arasında yaşanırdı. Ama Ye Paopao daha önceki maçlarda yetişim seviyesini göstermişti, 4-Cevherli olduğu biliniyordu.

Ancak Lang Xie’nin şaşkınlığı kısa sürdü. Sonuçta Zhou Weiqing ve Karga ikilisi 3-Cevherli olmalarına rağmen güçlerini göstermişlerdi. Belki bu Ye Paopao’nun da 5-Cevherlilerle kapışabilecek gizli bir gücü olabilirdi… acaba gizli bir tekniği mi vardı?

Lang Xie, Fei Li Mücadele Takımı üyeleri hakkında bir hayli araştırma yapmıştı, en önemli tehdit doğal olarak lider Lin TianAo’ydu. Kendisi Lin TianAo’ya hemen hemen eşitti, hatta belki bir tık güçsüz olabilirdi. Sonuçta üç yıl önce o da Cennetsel Cevher Turnuvasına katılmış ve Lin TianAo’yu görmüştü. Lin TianAo  o zaman 4-Cevhere yeni ulaşmıştı, ama Birleştim Seti Kalkanı Bai Da Mücadele Takımı üyeleri üzerinde büyük bir etki bırakmıştı. Ne yazık ki iki imparatorluk üç yıl önceki mücadelede karşı karşıya gelememişti, o yüzden Lin TianAo’nun gücü hakkında kesin bir fikirleri yoktu.

Lang Xie dikkatli biriydi, Lin TianAo’nun katılacağı maçı kaybetme ihtimallerini göz önünde bulunduruyordu. Ama ilk turu kazanmaya kararlıydı. Lider olarak sahneye ilk çıkan olmamıştı, işin beşinci maça kadar uzayacağını düşünüyordu. Son iki tur galibiyeti belirleyecekti, ilk üç mücadelenin ikisini kazanabilirlerse karşı takımın Lin TianAo’yu sonraki maçlarda peş peşe dövüştürmek zorunda kalacağı kesindi. Birini kaybetseler bile sonunda galibiyeti alacaklarına inanıyordu.  

Ama Lin TianAo’nun yaptığı ayarlamalar şaşkınlık vericiydi. Acaba bu 4-Cevherli Ye Paopao beklenenden daha güçlü çıkabilir miydi?

Lang Xie kendi kendine düşünmeyi sürdürürken mücadele resmi olarak başladı.

“Fei Li Mücadele Takımı. Ye Paopao.”

“Bai Da Mücadele Takımı. Qing Qian.”

Bai Da Mücadele Takımı üyesinin ismi de oldukça eşsizdi.

Hakem mücadele başlasın dediği anda Ye Paopao hiç tereddüt etmeden harekete geçti. Herhangi bir stratejisi yoktu, enerjisini saklamaya niyeti de yoktu, sahip olduğu her şeyle saldıracaktı.

Ye Paopao dondurma yeteneğini kullandığı anda ortamın ısısı fark edilir şekilde düştü. Çevrenin ısısını dahi etkileyen bir yetenek öyle kolayca kaçınılacak bir şey olmazdı. Ye Paopao’nun maksimum çabası altında ısı düşerken Fiziksel Cevher Birleştirilmiş Ekipmanları etrafını sardı, Buz Kalkanlarını oluşturdu, elinde asası belirdi ve tüm Cennetsel Enerjisini maksimum dozda topladı.  

Sıradan Cennetsel Cevher Ustalarının gözünde Ye Paopao’nun hareketleri çok basitti. Bilinmeyen bir rakiple karşılaşırken hem saldırı hem defansını aktive etmişti.

Ama Lang Xie gibi yetenekli olanlar Ye Paopao’nun hareketlerini başka bir şekilde tanımlardı. Faydasız. Sebep basitti – böyle hareketler gereğinden fazla Cennetsel Enerji harcardı.

Ye Paopao’yla yüzleşen Qing Qian da çoktan Cennetsel Cevherlerini salmıştı. Ye Paopao’nun hareketleri onu hiç endişelendirmemişti; dondurma yeteneği biraz etkilemiş olsa da Cennetsel Enerjisinin sirkülasyonuyla soğuğu durduruyor, etkisini azaltıyordu. Aralarındaki yetişim farkı çok fazla olduğu için pek etkilenmemesi normaldi.

Beş Ejdertaşı Yeşim Fiziksel Cevheri Çeviklik Niteliğini temsil ederek soluk yeşil bir ışıkla parlarken Qing Qian, Ye Paopao’nun buz kalkanlarına bakarak sol elini kaldırdı. Koyu, gölgemsi bir parıltı Ye Paopao’ya doğru ilerlemeye başladı, aralarında bir köprü oluşuyor gibiydi.

Lanet Sanatları. Ye Paopao kızın kullandığı yeteneğin tam olarak ne olduğunu bilmese de Karanlık Niteliğin lanet sanatlarından biri olduğunu anlamıştı. Yani bu kız üstün niteliklerden olan Karanlığa sahip olmalıydı.

Ye Paopao’nun suratında garip bir ifade belirdi, bundan sonraki hareketleri seyircinin kafasını çok karıştıracaktı. Sağ elini kaldırdı, üç Buz Kalkanını rakibine doğru kaydırmaya başladı, yaklaşan laneti tamamen hiçe saymış, kendisini korumaya kalkışmamıştı. Şu ana dek Dondurma Yeteneği çoktan tüm sahneyi kaplayan ince bir buz oluşturmuştu, bu sayede Buz Kalkanı rahat bir şekilde kayabiliyordu.

Kara gölge kendisini sarmaya başladığında Ye Paopao bedeninin soğuduğunu hissetti, kendisiyle Birleştirilmiş Ekipmanları arasındaki bağlantı silinmeye başlamıştı, tüm bedeni yavaşlıyordu.

Tüm seyirciler lanetten etkilenen Ye Paopao’nun alnında beliren siyah sembolü fark etmişti.

Dinlenme Evindeki Zhou Weiqing kendi kendine mırıldandı: “Tembellik Laneti. Rakibinin fiziksel hızını ve Cennetsel Enerjisinin sirkülasyonunu azaltır. 5 Yıldız Derecelendirmeli bir Karanlık Yetenek, sıradan bir kontrol yeteneği.”

Tabii ki bu Tembellik Laneti, Weiqing’in Cehennem Lanetiyle kıyaslanamazdı.

Üç buz kalkanının kendisine yaklaştığını gören Qing Qian soğukça humphladı. Bacağını yere vurarak havaya sıçradı; Çeviklik Nitelikli olduğu için hızı ve zıplayışı kesinlikle üst düzeydi.

Ancak kimse az sonra olacakları beklemiyordu. Qian Qing havaya sıçradığı anda üç Buz Kalkanı aniden patlayıp buzlu sislere dönüşerek havaya yayıldı. Patlamanın etkisi Qing Qian’ın da bir anlığına kontrolünü kaybederek dönmesine neden olmuştu ve bu sayede buzlu sis, kızı saracak kadar zaman kazandı.

#Bu bölüm anlamsızca heyecanlandım. Uzun uzun mücadeleler ve sert bir dövüş izleyeceğiz gibi. 
İnşallah bizim takımdan bir kayıp vermeyiz. Şimdiden alıştım diğerlerine de. 
Bu arada Weiqing beklediğim gibi bir plan yapmış. Başarıyla gerçekleştiğini görmek dileğiyle okumaya devam!