Erthyo süresinin ilk gününde Antik İblis ve Yeraltı Dünyası Yılanının Ateşlerini izledi.
Ani yokoluş ve yavaş ölüm. Bitiş ve yaşlanma, Aşındırma ve çürüme bunlar iki ateşin ardındaki bazı bilgiler.
İkinci gün başladığında Antik iblis önüne geldi.
Antik İblis elinde İblis Alevi belirdi (Koyu-Kırmızı, Siyah alev). Erthyo için bu dünyadaki alevi izlemek çok zordu çünkü çok hızlıydı ve hemen geçiyordu. Önündeki alevi izledi ve arkasındaki gerçekleri anlamaya çalıştı.
Ateş mutlak yoketmenin cisimleşmiş hali gibiydi. Elinde öyle dursa bile agresif bir şekilde gürlüyordu. Ama bir şey eksikti. Erthyo alevinde bir şeyin eksik olduğunu gördü. Eksik şeyi bulmak çok kolaydı fakat görememişti.
Erthyo düşündü. O kadar düşündü ki transa girdi. Transta içinden küresini çıkardı. Şu anda ruh olduğu için bunu yapmak çok bir şey fark etmeyecekti. Küresinin içinden bir parça Koyu-kırmızı enerji çıkardı. Enerji Antik şeytan aurası yayıyordu. Asura alevlerini de çıkardı. Şeytani enerjiyi alevler ile birleştirdi.
Vhoşşşş
Alevler harlandı. Agresif bir şekilde yanmaya başladı.
Alevler Erthyo'ya atıldı. Alevler Erthyo'yu kapladı.
''Beni ele geçirmeye mi çalışıyorsun? Bir araç olarak bunu yapmak çok cüretkâr bir hareket.''(Erthyo)
Gaddarca güldükten sonra İnatçı Yansıma özelliği ile bedenini kapladı. Bedenini enerjiyi bükerek küre halina getirdi. Kürenin içi İblis Alevleri ile doluydu ve küreye saldırıyordu.
''Ne kadar inatçı olduğunu görmek istiyorum.''(Erthyo)
1 saat
2 saat
..
10 saat
12 saat
24 saat
''Öğrenci Erthyo süren doldu. '' Erthyo'nun kulaklarında bir ses yankılandı fakat Erthyo transını bölmeden otomatik olarak 5 altın anahtar daha çıkardı ve havaya attı.
Anahtarlar havada durdu.''5 günün var ''Şaşkın bir şekilde ses tekrar yankılandı. Bu kadar anahtarı olduğunu şaşırmıştı.
''Bu kadar anahtarı nasıl bulmuş? ''
''Ben sınava girdiğimde 1 tane bile bulamamıştım.''
''Şans statına sahip olmalı. Hatta çok yüksek olmalı.''
''Şans mı? Eğer gerçekten sahipse çok kolay bir şekilde güçlenecek.''
Erthyo dışardakilere aldırmadı ve İblis Aleviyle inatlaşmaya devam etti.
2.günde İblis alevi uysallaştı. Erthyonu eline sürtünmeye ve şımarmaya çalışıyordu. Sahibi tarafından sevilmek isteyen bir köpek gibiydi.
''Bundan sonra iyi anlaşalım.''Erthyo ateşini okşadı.
Enerji ile sürekli İblis Alevini baskılaması yüzünden boyun eğmişti. Artık enerji olmasa da kendine itaat edecekti.
Bu sefer Yeraltı Dünyası Yılanı ortaya çıktı. Kuyruğunu Erthyo'nun önüne getirdi. Ölüm Ateşi yanmaya başladı. Yeraltı Dünyası Yılanı kuyruğunu salladı ve Ateş Erthyo'nun bedenine ulaştı.
Erthyo'nun bedeni buruştu, çürüdü, kuma dönüştü. Erthyo öldüğünü düşünürken tekrar bedeni oluştu. Bu sefer yaşlandı. Saçları beyazlaştı, bedeni buruştu, gözleri içe göçtü, dişleri döküldü. Sonra saçları döküldü, cildi kurudu ve öldü.
Tekrar hayata döndü ve bu sefer yavaşça kuma dönüşerek yok oldu.
2 gün boyunca böyle devam etti. Erthyo ölümü hissetti, Ölümü tattı.
Ölümle bu kadar içli dışlı olunca Ölüm ateşi ona boyun eğdi.
Ölüm ateşini çağırmaya çalıştığında başaramadı.
''Hmm.. Neden? ''
Çağırmayı denedi fakat olmadı. Ateş elementinde denedi yine olmadı, karanlık elementinde denedi yine olmadı.
Asura alevinde ise sadece zehir ve iblis alevini kullanabiliyordu. Ölüm alevini kullanamıyordu.
''Sanırım Ölüm elementim olmadığı için çağıramıyorum. Fakat bende de kuyruk var.''
Erthyo'nun kuyruğu ölüm aurası taşıyor ve üretiyordu, yani kuyruğunu ateş çıkarmak için kullanabilirdi.
Ölüm aurasını kuyruğunda hareketlendirdi ve ateşi yaktı. Gri-Beyaz bir alev ortaya çıktı. Alev havada süzülüyordu.
Kuyruğunu salladı ve aşağıdaki dünyada küçük bir ateş yandı. Ateş otu, çiçeği kuruttu, taşları toprağa çevirdi. Fakat çok yavaştı. Eğer bunu bir rakibine atarsa sadece attığı bölge hasar alacak, dağılamadan durdurulacak.
''Üstünde çalışmalıyım.''
İblis alevini kullanabiliyordu fakat o bundan daha güçlüydü. Çünkü kendisinde Şeytan elementi vardı. Fakat Ölüm elementi yoktu.
''Karanlık ile destekleyebilirim.''
Ölüm karanlık elementinin alt dalıdır. Tamamen karanlık elementinden farklıdır fakat onla bağlantılıdır da. Karanlık elemeni ile ateşi destekleyebilirse daha güçlü bir ateş yapabilirdi.
Kalan tek gününde de karanlık elementini Ölüm ateşine entegre etmeye harcadı.
''Erthyo süren doldu.'''5 gün önce duyduğu ses tekrar kulaklarında duyuldu.
Erthyo kalktı ve dışarı çıktı.
''Bu kadar anahtarı nasıl buldun? ''Çıktığı gibi kapıda duran adam önüne geçti ve sordu.
''Şans ''(Erthyo)
''Sadece şans mı? ''Nedenini öğrenmeye ısrar etti.
''Peki sadece şans olmasa sizi ilgilendirir mi? ''(Erthyo)
''Beni ilgilendirmese de akademimizi ilgilendirir. Yani bir yöntem varsa söylemelisin.'' Israr etmeye devam etti.
''O zaman sadece şanstı.''(Erthyo
''Az önce-''
''Sadece bir soruydu. Gerçekten yöntemim olduğunu kanıtlayamadığınız sürece beni suçlamayın ve yolumu bir daha tıkamayın.'' Önündeki adama daha fazla dikkat etmedi ve eğitim alanına doğru gitti.
''Bir yöntemin varsa eninde sonunda öteceksin.''
Eğitim alanı 2'ye ayrılıyor: ilki manayı çeken aletler sayesinde mana tarafından zenginleştirilmiş odalar. Odadaki bitkiler, eşyalar, yer bile mana tarafından zenginleştirilmiş ve beslenmiş. Burada eğitim yapmak, dışarıda eğitim yapmaktan kat kat daha iyi.
İkincisi ise öğrencilere savaş deneyimi, ölüm-kalım mücadelesi ve seviye atlamaları için yaratık sahası. Halka açık olur ve diğer öğrenciler yapılan savaşları görebilir. Bu da bir nevi bir önlemdir. Savaşanlardan birisi güçlü ise ona bulaşmazsın, bunu genellikle yeni gelen öğrenciler yapar. Eski öğrencileri ya da yeni gelen öğrencileri izleyerek önlem alırlar.
Erthyo eğitim sahasına doğru yürürken Mira'yı gördü fakat Mira'ya sesleneceği zaman diğer öğrencilerin fısıldaşmalarını duydu.
''Bu Şeytan Tanrıça''
''Bak, Bak Şeytan Tanrıça geçiyor.''
''Yolundan çekil yoksa asabını bozarsan tanınmayacak hale getirilebilirsin.''
Erthyo bir öğrencinin yanına geldi ve sordu.
''Kardeş bu Şeytan Tanrıça olayı ne? ''
''Bilmiyor musun? Bu kişinin adı Mira. Kendisi yeni gelenlerden. Yeni gelen erkekler kendine sarkıyor diye hepsini bir güzel dövdü. Bazılarının yüzü tanınmayacak hale geldi, bazılarının bir tarafları kırıldı hatta kadınlardan korkmaya başlayanlar bile var. Hem çok güzel hem de tanrıça gibi olduğu için ona Şeytan Tanrıça deniyor.''
Erthyo lafları duyunca yüksek sesle gülmeden edemedi.
''Hahahaha....''
''Kar-Kardeş ne yapıyorsun. Bu kadar gülme bizi görebilir, Ahh gördü. Buraya geliyor. Kardeş tek başınasın.' 'Dedikten sonra kaçtı.
Alandaki herkes Erthyo'nun nasıl dayak yiyeceğini görmek için bekliyordu.
''Şeytan, Şeytan Tanrıça, Haha... Tam seni anlatıyor. Karadulda olabilirdi. Hahaha.''
Mira Erthyo'nun kafasına bir tokat geçirdi ve konuştu.
''Kime karadul diyorsun sen? O takma adı ben istemedim. Sadece birkaç azgın adamı dövdüm o kadar.''
''Kadınlardan korkan bile var.''(Erthyo)
''O konuda yapabileceğim hiçbir şey yok.''(Mira)
İkili konuşarak eğitim alanına gitmeye başladı.
''Bu da ne? Şeytan Tanrıça değişmiş olabilir mi? ''
''Öyle olmalı.''
''Hadi deneyelim.''
Bundan sonra gidenler her zamanki gibi dövüldü. Erthyo eğitim alanına geldikten sonra 6 mor anahtar verdi. 15 saatlik eğitim için 3'ü 25 tane 50 seviye üstün canavar için 3'ünü kullandı.
''Deney zamanı.''
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..