King of Gods - Bölüm 630: Öğrenci Töreni

---

 

Bölüm 630: Öğrenci Töreni

 

Kutsal Toprakların merkezinde, üç ana Ruhani Tepe cennetlerle bağlantılı görünüyordu.

 

On Bin Kadim Kutsal Tepe en ortasındaki tepede harabeler vardı.

 

Sağ ve sol cenahta yer alan Ruhani Zirveler iki ve üç yıldızlı güçler tarafından ele geçirilmişti.

 

Sol cenahtaki Ruhani Zirve, Mistik Gerçek Kutsal Klanının bölgesiydi.

 

Mistik Gerçek Kutsal Klanının ana Ruhani Zirvesindeki saf, temiz ve zarif görünümlü bir odada Zhao Feng karşısındaki beyaz saçlı adama saygıyla bakarken kalbi güm güm ediyordu

 

Bu Duanmu Qing'ti.

 

Duanmu Qing'in saçları bembeyazken gözleri yıldızlar gibi parıldıyordu. Görünüşünün mükemmel olduğu söylenebilirdi. Cildi beyaz ve mermer kadar pürüzsüzdü.

 

Ayrıca, bu İmparatorun sıcak ve sakin bir aurası vardı. Yapıp ettiği her şey yumuşak bir bahar esintisi gibi duruyordu.

 

Nihayetinde mükemmellik harikası biri gibi görünse de başkalarına karşı son derece yakın ve sıcak davranıyordu.

 

"Zhao Feng sen misin? Endişelenmene gerek yok. Burası Gerçek Dövüş Kutsal Toprakları. Ölüm İmparatoru bizzat kendisi gelse bile sana zarar veremez.”

 

Duanmu Qin Zhao Feng'e sıcak bir şekilde gülümsedi.

 

Bu sözlerin ardından Zhao Feng sakinleşmeye başladı.

 

Daha önce, Duanmu Qing İmparator Korumasını kullanarak Ölüm Muhafızlarına diz çöktürmüştü. Bu güç Zhao Feng'i afallatsa da sakinliğini kazanmasına yardımcı olmuştu. Keskin duyuları, Duanmu Qing'in gözlerinin içinde saklanan sabırbızlığı fark etmişti.

 

Duanmu Qing'in Mor Gece Kutsal Lorduna neler olduğunu bilmek istediğini tahmin etmek o kadar da zor değildi.

 

Buna rağmen Duanmu Qing onu güzel bir şekilde karşılamış ve nazikçe davranmıştı. Zhao Feng'i acele ettirmemiş aksine onun sakinleşmesini beklemişti.

 

Duanmu Qing henüz sormadan Zhao Feng Mor Aziz Yadigarını çıkardı ve Mor Aziz Harabelerine birinci ve ikinci gidişlerinde neler yaşadığını anlatmaya başladı.

 

Kendisinin Mor Aziz Harabelerini korumak için yaptıklarını pek fazla şey söylemese de Zhao Yufei'nin Mor Gece Kutsal Lordunun mirasçısı olarak seçilmesi ve Mor Aziz Harabelerinin şu anki durumu üzerinde durdu.

 

Duanmu Qing, Mor Aziz Harabelerinin içinde bulunduğu tehlikeyi duyuca endişesini gizlemesi zorlaşmıştı.

 

"Teyze Mor Gece'nin hâlâ dünyanın bir tarafında saklandığını ve mirasçı olarak On Bin Kadim Irktan birini seçeceğini hiç düşünmezdim.”

 

Duanmu Qing iç çekti.

 

Zhao Feng Mor Gece Kutsal Lordu ile ilişkisini anlatmayı bitirdikten sonra Duanmu Qing'in ona karşı olan bakış açısı tamamen değişmişti.

 

Sanki torununa bakıyormuş gibiydi.

 

"Zhao Feng, Ölüm İmparatorunu nasıl rahatsız ettin? Bu İmparator Ölüm Gözüne sahiptir ve Mistik Işık Aleminin altındaki hiç kimse onu yenebileceğinden tamamen emin olamaz.”

 

Duanmu Qing'in gözlerinde ciddi bir ifade ortaya çıktı.

 

Her Kral ve İmparator Ölüm İmparatoruna karşı temkinli olurdu.

 

Daha sonra Zhao Feng ona nasıl Büyük Usta Yin Kong ile karşılaştığını ve Ölüm Yadigarının onu öldürdükten sonra nasıl tetiklendiğini ve Ölüm İzinin nasıl üstüne yapıştığını anlattı.

 

Ancak Zhao Feng Tanrının Gözü hakkında hiçbir şey söylemedi. Tanrının Gözü sadece Ölüm İmparatorunun Zhao Feng'i yakalamak hususundaki isteğini arttırmıştı.

 

"Yani böyle oldu. Mor Aziz Harabelerini korurken Ölüm Yadigarını tetikledin....”

 

Duanmu Qing'in yüzü övgü ve şükranla doluydu.

 

Bir İmparatorla tanıştıktan sonra bile, Zhao Feng hızla sakinleşmeyi başarmıştı. Sahip olduğu bu sakinlik, diğer dahilerin sahip olduğu bir şey değildi.

 

Ancak, Duanmu Qing Zhao Feng'in dokuzuncu Tanrının Gözüne sahip olduğunu bilmiyordu. Nihayetinde kendisi diğer Sekiz Büyük Tanrının Gözünün birinin soyundan değildi. Zhao Feng'in gözünün kan bağının olağandışı bir şey olduğunu fark etse de onu Tanrının Gözü ile ilişkilendirememişti.

 

Ölüm İmparatoru sadece bir Tanrının Gözünün soyundan gelmesine rağmen inanılmaz derecede güçlüydü. Tanrının Gözleri İmparatorlar için bile son derece ulaşılmaz şeylerdi.

 

Bir saat sonra Duanmu Qing, küçük ayrıntılardan bazıları da dahil olmak üzere her şeyi anlamıştı.

 

"Zhao Feng, eğer Kutsal Topraklarda kalmak istiyorsan o zaman bir kimliğe sahip olman lazım.”

 

Duanmu Qing'in gözleri sıcaklık ve sevgi ile doluydu ve Zhao Feng yüzü değişti.

 

İmparator Duanmu'nun Zhao Feng'e bir kimlik bulacağı açıktı. Kutsal Topraklara girmek üç yıldızlı güçlerin içindeki biri için bile bir rüyayken bu sadece Duanmu Qing'in bir cümlesine bakardı.

 

Duanmu Qing ona ne tür bir kimlik verecekti? Zhao Feng düşünmeye başladı.

 

"Buna ne dersin? Seni kişisel öğrencim olarak alacağım. Bu Mistik Gerçek Kutsal Klanında sana yardımcı olacaktır.”

 

Duanmu Qing gülümsedi ve konuştu.

 

Kişisel öğrenci!

 

Zhao Feng'in gözleri pörtledi. Bunu hiç beklemiyordu.

 

Bir İmparatorun kişisel bir öğrencisi olmak, hayatında kaderini tamamen etkileyecek bir dönüm noktası olurdu.

 

"Ne o... istekli değil misin?”

 

Duanmu Qing gülümsedi.

 

"Bu öğrenci istekli.”

 

Zhao Feng eğildi.

 

Şu anda gelişimciliğe başladığından beri kaderini değiştiren iki ustası vardı.

 

"Hehe. Zhao Feng, seni sadece Teyze Mor Gece yüzünden değil aynı zamanda kendi gözlerime güvendiğimden dolayı kişisel öğrenci olarak alıyorum.”

 

Duanmu Qing gülümsedi. Gözleri bilgelikle doluydu. Onun gibi bir imparator Zhao Feng'in bedenini, kan bağını ve potansiyelini nasıl görmezdi?

 

Basitçe söylemek gerekirse, Zhao Feng'in nitelikleri kendisinin kişisel öğrencisi olması konusunda yeterliydi.

 

Mor Gece Kutsal Lordu ile ilişkisi olan normal bir dahi olsa bile onu öğrencisi olarak alacaktı ama bu tamamen göstermelik olacaktı.

 

"Zhao Feng, şimdilik burada kalabilirsin. Birkaç gün içinde bir öğrenci töreni düzenleyeceğim.”

 

Duanmu Qing konuştu.

 

Öğrenci töreni mi?

 

Zhao Feng duraksadı. İmparatorun öğrenci töreni düzenlemesi harika olsa bu Duanmu Qing'in normal hal ve hareketlerinden farklı bir durumdu. Duanmu Qing'in ona verdiği hissiyat, bir gösteriş değil, şatafatsız ve huzurlu olmasıydı.

 

"Yakında Tianlu Adaları Bölgesine gideceğim ve o zamandan önce herkesin bildiği bir kimliğe ihtiyacın var.”

 

Duanmu Qing açıkladı.

 

Bunu duyan Zhao Feng durumu anlamıştı. Duanmu Qing'in bir tören düzenlemesinin nedeni Zhao Feng'in Mistik Gerçek Kutsal Klanına daha hızlı entegre olmasına yardım etmek ve ona biraz koruma sağlamaktı. Eğer herkes Zhao Feng'in Duanmu Qing'in öğrencisi olduğunu bilseydi ona karşı daha temkinli yaklaşırlardı.

 

Üç gün sonra Duanmu Qing sarayında bir öğrenci töreni düzenledi.

 

Öğrenci töreni herkese açık olmamakla birlikte sadece her kuvvetin üst kademesini ve Çekirdek öğrencilerini kapsıyordu. Bununla birlikte, katılan Kralların ve İmparatorların sayısı az değildi.

 

Sayısız Egemen Lord ve yarı adım Boş Tanrı Alemi vardı.

 

Tören aşamasında, Zhao Feng Duanmu Qing doğru eğildi. Bu tören Mistik Gerçek Kutsal Klanını şok etmiş ve haberler dalga dalga iki ana Ruhani Zirvedeki otuz üç tarikata yayılmıştı.

 

Zhao Feng ayrıca törende Altın dağ Tarikatından Kralları görmüştü.

 

Mavi elbiseli Kral, Zhao Feng'e sanki atasıymış gibi sıcak davranıyordu.

 

"Tebrikler, Küçük Arkadaşım Zhao.”

 

Yaşlı Li'nin yüzü gülücükler saçıyordu.

 

Zhao Feng bir süre Yaşlı Li ile baş başa konuştuktan sonra ona Ölümsüz Mühür Sarayı Lorduna haber göndermesini söyledi. Ebedi Mühür Saray lordu, Kutsal topraklara girmesinde çok yardımcı oldu.

 

"Kesinlikle yapacağım.”

 

Yaşlı Li başını salladı. Zhao Feng'in gerçek gücünün ne kadar korkunç olduğunu biliyordu ve şimdi İmparator Duanmu Qing'in rehberliğinde daha da yükselecekti.

 

Zhao Feng, törende Mistik Gerçek Kutsal Klanından birkaç Çekirdek öğrenciyle de tanıştı.

 

Üç yıldızlı Mistik Gerçek Kutsal Klanın Çekirdek öğrencileri aslında İmparatorların öğrencileriydi.

 

Mistik Gerçek Kutsal Klanı en az yedi veya sekiz İmparatoru vardı ve Duanmu Qing aralarında oldukça yüksek bir statüye sahipti.

 

"Bu o...!!?”

 

İki çekirdek öğrenci Zhao Feng'de pörtlemiş gözlerle ve açık ağızlarıyla bakıyorlardı. Bu ikisi kısa saçlı ve uzun boylu sıska gençti.

 

"Küçük Dövüş Kardeşim Jiang, n'aber?  Zhao Feng'i tanıyor musun?”

 

Başka bir Çekirdek öğrenci merakla sordu.

 

Kısa saçlı gençle sıska genç birbirlerine yüzlerinde şok ifadesiyle baktılar.

 

Bu ikisi Boş Okyanus Arenasında beliren Jiang Fan ile Chen Yilindi.

 

"Hmm?"

 

Zhao Feng sanki bir şey hissetmiş gibi onlara döndü.

 

Kutsal Toprakların iki öğrencisi olan Jiang Fan ile Chen Yilin onda epey derin bir izlenim bırakmıştı. Bu, özellikle On Bin Kadim Irkın kan bağına sahip olan ve arenada korkutucu bir güç ortaya koyan Jiang Fan için geçerliydi.

 

O zaman, Zhao Feng sadece yarın adım Çekirdek Köken Alemindeydi ve muhtemelen Jiang Fanın tek bir darbesini bile önleyemezdi.

 

Ancak, şu anda, şaşırmış olanlar Jiang Fan ve Chen Yilin idi.

 

“Sadece bir yıl oldu ve gelişimi beni yakaladı, ve şimdi ustası olarak bir İmparator var....”

 

Jiang Fan'ın kalbi sarsılmıştı. Bunu kabullenemedi.

 

Tüm yılını sıkı bir şekilde çalışarak geçirmiş ve Çekirdek Köken Aleminin orta seviyesine atılım yapabilmişti. Statü açısından kendisi üç yıldızlı bir tarikatın çekirdek öğrencisiydi ve şimdi Zhao Feng sadece bir seromoni ile onunla aynı seviyeye gelmişti.

 

"Kıdemli Dövüş Kardeşlerim.”

 

Zhao Feng gülümseyerek onlara doğru ilerledi ve onları selamladı.

 

Jiang Fan ve Chen Yilin Zhao Feng'in selamına karşılık olarak kendilerini gülümsemeye zorladılar.

 

Zhao Feng'in şu anki statüsü onlarınkine eşit olmasına rağmen bir yıl önce onunla karşılaştıklarında bir daha böyle bir şekilde karşı karşıya gelecekleri akıllarının ucundan bile geçmezdi. Bu nedenle, Zhao Feng ikisinden yardım istediğinde reddetmişlerdi.

 

"Hehe, İmparator Gu Luo, sanki On Bin Kadim Irktan kan bağına sahip olan öğrenciniz Zhao Feng'i tanıyor gibi görünüyor.”

 

İmparator Duanmu Qing, başka bir Kıdemli ile konuşurken gülümsedi. Bu Kıdemli Jiang Fan'ın ustası İmparator Gu Luo'ydu.

 

“Zhao Feng'in kan bağı normal bir On Bin Kadim Irk kan bağına eşit gibi görünüyor. Daha da garip olan şey ise gözünün kan bağını ben bile göremiyorum.”

 

İmparator Gu Luo övgüde bulundu.

 

Normal insanlar İmparatorlardan çok uzak olsalar da her İmparator Zhao Feng'i gördüğünde İmparator Duanmu Qing'i tebrik etti.

 

"Jiang Fan, Zhao Feng'in kan bağı ve potansiyeli seninkinden daha zayıf değil. Gelecekte onunla daha fazla birlikte zaman geçirmelisin.”

 

İmparator Gu Luo'nun İlahi Hissi Jiang Fan'a tavsiye verdi.

 

"Bu öğrenci anlıyor.”

 

Jiang Fan'ın kalbi karışık duygularla doluydu.

 

İlk olarak, İmparator Duanmu Qing'in gücü ve statüsü ustasının bile biraz daha yüksekti.

 

İkinci olaraksa, ustasının gözünde, Zhao Feng'in potansiyeli kendisininkinden daha düşük değildi.

 

Jiang Fan ustasının dediklerinden özellikle ikinci dediğinden hiç şüphe etmedi. Yoksa diğer türlü Zhao Feng'in bir yıl  içinde kendisine yetişmesi için ne tür bir hazine elde ettiğini kim bilebilirdi?