King of Gods - Bölüm 678: Göz Niyeti

---

 

Bölüm 678: Göz Niyeti

 

Zhao Yufei, Ruhsal Irk'ın soylu bedeniyle Nan Gongsheng'in saldırısına kolayca dayanabildi.

 

“Derin Uzaysal Darbe bile ona zarar veremedi mi?”

 

Nan Gongsheng biraz sersemledi.

 

Wen Luoan bile Derin Uzaysal Darbe'yi kafasına yese zarar görürdü.

 

Ancak On Bin Kadim Irk'ın soyları sıralıydı. Wen Luoan, soyu ilk yüz sıraya girdiği için çok güçlü kabul edilmişti, ancak Ruhsal Irk ilk yirmi sırada yer alıyordu.

 

Hareketini engelledikten sonra:

 

Weng~

 

Zhao Yufei, binlerce güçlü kirişe dönüşen mor bir parıltı yaydı.

 

On Bin Kadim Irk'ın korkunç aurası, mor ışık gökyüzüne vurduğunda Yer ve Gök'ün Yuan Qi'sini yakıyor gibi göründü.

 

Aniden müritlerin ve hatta Krallar'ın kan bağları titremeye başladı.

 

İki İmparator dışında, herkesin Gerçek Yuan'ı ve soyu bastırıldı. Nefes almaları bile zordu.

 

İki İmparator bile soylarında hafif bir baskı hissetti.

 

Shua!

 

Nan Gongsheng gümüş bir şekle dönüştü ve parladı. Kafa kafaya kapışmak istemedi, bu yüzden Zhao Yufei'nin saldırılarından kaçındı. Ancak yine de karşı saldırı yüzünden kanı kaynamaya başladı.

 

“Hızı, hücumu ve savunması mükemmel....”

 

Nan Gongsheng derin bir nefes aldı.

 

Son derece sıkıntılı hissetti; hem Uzaysal Manevi Bedeni hem de Cennet Ruhsal Vücudu olmasına rağmen On Bin Kadim Irk soyundan değildi.

 

On Bin Kadim Irk, antik çağdan beri en iyi soydu ve ilk yirmi mükemmel soy olarak kabul edildi.

 

Nan Gongsheng, Qiankun Kılıcı'nı çıkarmak da dahil olmak üzere elinden geleni yaptı. Ancak Zhao Yufei'yi bir süre bastırabildi; onu yenemedi.

 

İnanılmaz olan şey, Zhao Yufei'nin Gerçek Yuan'ının sınırsız olmasıydı. Aslında savaş devam ederken daha rafine hale geldi.

 

On Bin Kadim Irk'ın çoğunun soyunun iyileşme hızları inanılmaz derecede güçlüydü ve Zhao Yufei'nin Ruhsal Kan Bağı, onun sıvı kristal bir duruma sahip olmasına olanak sağladı. Basitçe söylemek gerekirse, diğerlerinin Gerçek Yuan'ı Kristal Çekirdeği oluşturmak için dantianda depolanması gerekirken, onun tüm vücudu güç depolayabilen bir “dantian” idi.

 

Enerji miktarı açısından, Ruhsal Irk'ınkiler aynı yetişim miktarında diğerlerinden yüz kat daha fazla depolayabiliyordu. Bu nedenle neredeyse hiçbir ırk, uzun süreli bir mücadelede Ruhsal Irk'ın dengi değildi.

 

“Ruhsal Irk soyu gerçekten güçlü. Sheng'er artık Kral olmuş olmasaydı, tamamen yenilmiş olacaktı.”

 

İmparator Mi Kong terlemeye başladı.

 

On Bin Kadim Irk'ın ilk yirmi soyu ulaşılamayacak bir yerdeydi.

 

Zaman ilerliyordu ancak hâlâ savaşın bir sonucu olmadı.

 

Nan Gongsheng, Zhao Yufei'yi yenememesine rağmen uzaysal gizli tekniklere sahip bir Kral'dı. Bu yüzden kendini korumakta hiçbir sorun yaşamadı.

 

İkisi arasındaki savaş, koca bir gün boyunca sürdü.

 

Zhao Yufei'nin yüzü kırmızı değildi ve kalp atışı hızlanmadı. Hâlâ normal vaziyetteydi. Öte yandan, Nan Gongsheng'in kafasında ter görünmeye başladı ve bazen rakibi bastırmak için Qiankun Kılıcı'nı kullanması gerekiyordu.

 

Aynı anda İmparator sarayının gizli salonunda:

 

“Yufei... Yani gerçek gücün bu mu?”

 

Bir ses mırıldandı.

 

Miyav!

 

Hem küçük hırsız kedi hem de çocuk Yarı Tanrı uyanan kişiye baktı.

 

Hu~~

 

Soluk mor saçları garip bir mükemmellik ortaya çıkardığı için bir rüya gibiydi.

 

Zhao Feng oturdu ve gözlerini açtı. Sol gözü mordu. Asil ve zarif bir aura yayıyordu.

 

Çocuk Yarı Tanrı mor renkli göze baktığında, kalbi titredi.

 

Bu ne tür bir göz soyuydu ve Sekiz Büyük Tanrı Gözü ile ilişkisi neydi?

 

Yarı Tanrı direkt sol göze bakmaya cesaret edemedi. Yeniden canlanan Yarı Tanrı olduğu için içinden çığlık attı.

 

Tabii ki çocuk Yarı Tanrı, sadece Yarı Tanrı'nın başlangıç soyuna ve anılarının bir kısmına sahipti. Bilgisi ve gücü, Yarı Tanrı Kun Yun ile kıyaslanamazdı.

 

Zhao Feng, Yarı Tanrı çocuğa bakmadı. Bunun yerine, Gerçek Kral Sahnesi'ndeki binalara baktı.

 

Zhao Feng, Zhao Yufei ve Nan Gongsheng arasındaki savaşın son kısımlarını görebildi.

 

“Yufei kalkan olarak Küçük Gök ve Yer'e sahip, bu da Mor Aziz Kısmi Ruhu ile birleşmesini sağlıyor. Ruhsal Irk soyunun da yardımıyla İmparator seviyesinden aşağıdakiler için yenilmez bir hal alıyor.”

 

Zhao Feng, Zhao Yufei'nin savaş gücünü doğru bir şekilde analiz edebildi.

 

O sırada Zhao Yufei'nin cildi soğuktu. Sanki elbiseleri soyulmuştu ve içi tamamen görünüyordu. Bununla birlikte, bakışlarının da tanıdık bir duygusu vardı.

 

"Hmm?"

 

İmparator Mi Kong ve İmparator Duanmu bir şeyler hissetti.

 

Tanrı'nın Manevi Gözü'nün incelemesi, normal İlahi His'ten bile daha derin bir şeydi ve Zhao Feng, iki İmparator bunu hissettiğinde başka yere baktı.

 

Daha sonra çocuk Yarı Tanrı'ya döndü.

 

“Hehe, oldukça hızlı büyüyorsun.”

 

Zhao Feng, bir gülümseme ile çocuk Yarı Tanrı'yı inceledi.

 

Bu “baştan yetişim yapmak”tansa “iyileşmek” gibiydi.

 

Yarı Tanrı'nın soyu son derece güçlüydü ve Zhao Feng, Yarı Tanrı'ya Ölümsüz Pınar Şarabı, Yaşamgücü Kökeni ve başka hazineler vermişti.

 

Yarı Tanrı'nın derisi soluk altın oymalarla kaplıydı.

 

“Yarı Tanrı Kun Yun'un geçmişte vücut güçlendirme konusunda uzmanlaşmış olduğunu fark etmemiştim.”

 

Zhao Feng, Tanrı'nın Manevi Gözü'nün gördüğü şeye şaşırdı.

 

Şu anda, Yarı Tanrı Kun Yun'un fiziksel vücut gücü, iskelet Bölümü Lideri'nden daha güçlüydü.

K.N: Özledik reisi. Çıkarıp sallasa bayrağın :D

 

"Usta..."

 

Zhao Feng ona baktığında, çocuk Yarı Tanrı'nın tüyleri diken diken oldu. Sanki tüm sırları ortaya çıkmıştı.

 

"Karanlık Kalp Tohumu!"

 

Zhao Feng'in sol gözünden mor bir dalgalanma ile korkutucu bir göz soyu gücü ortaya çıktı ve çocuk Yarı Tanrı'nın bilincini dondurdu.

 

Ne kadar güçlü bir göz soyu gücü!

 

Çocuk Yarı Tanrı, ruhu ve bilinci kısıtlanırken çığlık attı.

 

Güç son derece baskındı ve Zhao Feng'in kendisine başka bir Karanlık Kalp Tohumu koymasını sadece izleyebiliyordu.

 

Zhao Feng, uyumadan önce çocuk Yarı Tanrı'nın üzerinde Karanlık Kalp Tohumu'nu kullanmıştı. ancak bu sefer Zhao Feng'in Tanrı'nın Manevi Gözü çok daha güçlüydü. Karanlık Kalp Tohumu'nun güçlendirilmiş bir versiyonunu kullandı.

 

Karanlık Kalp Tohumu bu kez Zhao Feng'in Göz Niyeti ile birleşti.

 

Evet... Göz Niyeti!

 

Tanrı'nın Manevi Gözü evrimleştikten sonra Zhao Feng'in ruhu ve soyu, Göz Niyeti oluşturdu.

 

Göz Niyeti, Kral Niyeti'ne benziyordu ama daha sıradışıydı.

 

Göz Niyeti mi? Boş Tanrı Alemi'ne ulaşan Ruh temelli göz soylarından sadece birkaçı buna sahip olabilir.

 

Çocuk Yarı Tanrı'nın kalbi ürperdi.

 

Şüphesiz, Karanlık Kalp Tohumu bu kez öncekinden onlarca kat daha güçlüydü.

 

Zhao Feng'in ruhundaki Ölüm İmparatoru'nun Göz Niyeti'nin hâlâ solmadığıbir gerçekti. Ancak Zhao Feng, bu sefer Göz Niyeti'ni daha hızlı öğütmenin mümkün olacağına inanıyordu.

 

Tanrı'nın Manevi Gözü'nün ne kadar değiştiğini sadece o biliyordu.

 

“Geçen seferki evrim buna kıyasla ufaktı.”

 

Zhao Feng'in soluk mor saçları, rüzgarda hafifçe esti ve güçlü bir güven ve gurur dalgası ondan yayıldı.

 

Geçen sefer, Tanrı'nın Manevi Gözü'nün elementi, Buz ve Su arasında değişmişti. Değişimin temeli çok büyük değildi.

 

Bu sefer, sol gözünün boyutunda bir Ruh Denizi oluşmuştu.

 

Zhao Feng'in ruhunun ve Tanrı'nın Manevi Gözü'nün uyumluluğu birleştikçe giderek daha fazla artmıştı.

 

Ruh Denizi bin metre genişliğindeydi ve mor sisin ortasında bir göl vardı. Azure rüzgar ve Kırmızı Mor Yıldırım Bulutları havada iç içe geçmişti.

 

“Tanrı'nın Manevi Gözü'ndeki değişim bu kez ruh.”

 

Zhao Feng kalktı ve yavaş yavaş yürümeye başladı.

 

Şu anki ruh enerjisi normal Krallar'dan bile birkaç kat daha güçlüydü. Ruh gücünü gizlemeye başlarken On Bin İlahi Düşünce Tekniği'ni dolaştırdı.

 

Tek bir düşünceden yüz düşünceye!

 

Zhao Feng, bir düşünceyi bir ya da iki yüz düşünceye dönüştürmeyi başardı ve çok sevindi.

 

İmparator Duanmu, Tek Düşünce'yi Bin Düşünce seviyesine ulaştırmıştı. Zhao Feng'in, Bir düşünceyi beş yüze ulaştırması için onu biraz daha geliştirmesi gerekiyordu.

 

Hemen ardından Zhao Feng, Ruh Denizi'nde Ölüm aurasını öğütmeye çalıştı.

 

Ölüm Gözü'nün ardında bıraktığı iz zayıflamaya başladı.

 

"Hız birkaç kat arttı.”

 

Zhao Feng çok sevinmişti. Bu Ölüm İşareti'nden kurtulduğu sürece sonunda Ölüm İmparatoru'ndan da kurtulabilirdi.

 

Bir saat sonra On Bin İlahi Düşünce Tekniği'nin arıtılmasıyla ve bazı Kadim Rüya Alemi aurasının birleşmesiyle Zhao Feng'in mor renkli Ruh Denizi büyümüş ve aurası gizlenmişti.

 

O anda, Zhao Yufei ve Nan Gongsheng arasındaki savaş sona ermişti.

 

“İmparator Mi Kong, buna berabere desek nasıl olur?”

 

İmparator Duanmu gülümsedi ve sordu.

 

"Tabii."

 

İmparator Mi Kong daha fazlasını bekleyemezdi.

 

Güm! Güm!

 

İki İmparator Niyeti, Gök ve Yer'den geçti ve savaşı durdurdu.

 

“Uzaysal gizli teknikleriniz gerçekten çok derin. Berabere diyelim artık.”

 

Zhao Yufei gülümsedi.

 

Nan Gongsheng'in bir Kral yetişimi ve mistik uzaysal teknikleri vardı. Gerçekten baş belasıydı.

 

“Dövüş Kız Kardeş Zhao'nun Ruhsal Irk soyu beni kıskandırıyor. Bu soya yalnızca karşı koyabilirim.”

 

Nan Gongsheng gizlice rahat bir nefes aldı.

 

Ruhsal Irk soyu gerçekten güçlüydü. Kendini çaresiz hissediyordu.

 

Zhao Yufei ondan daha gençti ama gelecekte ona yetişeceğinden neredeyse emindi. Sonuçta, Ruhsal Irkın benzersiz bir yetişim hızı vardı. Zihinsel enerji seviyeleri yeterli olduğu sürece, seviyelerini neredeyse sınırsız bir şekilde artırabilirlerdi.

 

“Yufei, çok iyi iş çıkardın. Nan Gongsheng'le Küçük Gök ve Yer'in gücünü kullanmadan bu seviyeye kadar savaştın.”

 

Mor Aziz Kısmi Ruhu övdü.

 

Bu savaş süresince, Zhao Yufei'nin gücü rafine edilmişti.

 

Bu dövüşten sonra Zhao Yufei'nin adının ve onun Ruhsal Irk soyunun Gerçek Dövüş Kutsal Toprakları'nda yankılanacağı hayal edilebilirdi.

 

Daha sonra Zhao Yufei ve Duanmu Qing, İmparator'un sarayına geri döndüler.

 

“Kardeş Zhao Feng, uyanmışsın.”

 

Zhao Yufei, Zhao Feng'in mor saçlarına mutlulukla baktı.

 

Zhao Feng'in hafif Ruh gücü duygusu Duanmu Qing'i şaşırttı. Bir İmparator bile Zhao Feng'in tam gücünü göremiyordu.

 

Bunu görünce Duanmu Qing, Zhao Yufei'ye işaret verdi.

 

“Kardeş Zhao Feng, belki biz de savaşmalıyız.”

 

Zhao Yufei gülümsedi.