King of Gods - Bölüm 751: Ölüm'ün Takibi (14)

---

 

Bölüm 751: Ölüm'ün Takibi (14)

 

Yarım yıl sonra, Boş Okyanus Ruhani Sarayında.

 

Whoosh!

 

Karanlık bir ışık demeti içeriye girdi ve sokakta yanık izleri olan ve sağ kolu kesilmiş bir erkek ortaya çıktı. Erkek çatlaklarla dolu altın bir taç giymişti ancak ondan yayılan Ölüm aurası etraftaki kişileri huzursuz ediyordu. Bu erkeğin Cang Okyanusu'nun en yaşlı İmparatorlarından biri olduğunu hayal etmek zordu.

 

"İmparator Zi Mu!" Ölüm İmparatoru kimsenin duyamayacağı bir ses tonuyla mırıldandı.

 

Birkaç nefes sonra:

 

Weng~~

 

Bir İmparatorun İmparatorluk Gücü, Boş Okyanus Ruhani Sarayının köşelerinden birinde ortaya çıktı.

 

“Ölüm İmparatoru?" mor cüppeli orta yaşlı bir erkek gibi şaşkın bir ses ortaya çıkardı. Mor bir parıltı ile kaplıydı ve garip bir koku yayıyordu.

 

"İmparator Zi Mu!" etraftaki uzmanların gözlerinden saygı ve hayranlık belirtisi okunuyordu.

 

İmparatorları Kutsal Topraklar'ın dışında görmek çok nadir görülen bir fırsattı. Ancak, bu Ruhsal Saray, sekiz veya daha fazla iki yıldızlı tarikatın bulunduğu oldukça geniş bir ada bölgesindeydi, bu yüzden bu Ruhsal Saray'ın başında bir İmparator vardı.

 

“Ölüm İmparatoru, nasıl bu hale geldin?”

 

İmparator Zi Mu şok oldu. Son iki yıldır inzivadaydı ve dış dünya hakkında pek bir şey bilmiyordu.

 

“İmparator Zi Mu, bana birkaç bin yıl öncesinden bir iyilik borçlusun ve şimdi yardımına ihtiyacım var.” Ölüm İmparatoru derin bir ses tonuyla söyledi ve olanları özetledi, ancak Zhao Feng'in Dokuzuncu Tanrı'nın Gözüne sahip olduğundan bahsetmedi.

 

“Beni takip eden kişi Yıldırım Dao'su yetişimi yapmış birisi ve siz Ahşap Dao'su yetişimi yapmış bir İmparator olduğunuz için ona karşı gelebilirsiniz,” Ölüm İmparatoru ciddi bir ses tonuyla söyledi.

 

Tüm becerilere karşı doğal bir karşı koyma yeteneği vardı. Örneğin, Ölüm İmparatoru'na Zhao Feng tarafından karşı konulmuştu, ancak aynı şekilde, Zhao Feng'in Kızıl-Altın Renkli Yıkım Rüzgar Yıldırımına da karşı konulabilirdi. Ahşap Dao'su yetişimi yapanlar Yıldırım Dao'sını yetişimi yapanlara karşı üstündü.

 

“Seni böyle bir duruma kim sürükleyebilir ki? Bir Kutsal Lord olabilir mi?” İmparator Zi Mu yaşananlara inanamıyordu.

 

“Merak etme, bir Kutsal Lord değil. O yalnızca orta kademe bir Boş Tanrı Alemi Kralı, ancak tekniğinin ve soyunun eşi benzeri yok,” Ölüm İmparatoru, Zhao Feng'in nasıl biri olduğunu özetledi.

 

İkisi birbiriyle konuşurken:

 

Whoosh~~~!

 

Alevlerin ve Yıldırımın Yıkım Aurasını içeren bir yıldırım yayı Boş Okyanus Ruhani Sarayından içeriye girdi. Gelen kişi kızıl altın renkli kanatları olan mor saçlı bir erkekti.

 

"Bu nasıl bir hız böyle!" İmparator Zi Mu, Zhao Feng'in Rüzgar Yıldırım İmparatoru'nun mirasına sahip olduğunu biliyor olmasına rağmen yine de şaşırdı.

 

“Ölüm İmparatoru, Boş Okyanus Ruhani Sarayında saklanınca sana saldırmaktan korkacağımı mı düşündün?”

 

Yukarıdan aşağıya bakarken Zhao Feng'in kanatları çırpındı. Son yarım yıl içinde, Ölüm İmparatoru'na iyi bir dayak atmıştı. Ölüm İmparatoru'nun Ölümsüz Fevt Bedeni ve ruhu, Tanrı Müsibet Yıldırımı tarafından yaralanmıştı ve savaş gücünün %30-40'ını kaybetmişti.

 

"Gelecek nesilden korkulmalı." İmparator Zi Mu, Zhao Feng'i inceledi ve kızıl altın renkli Rüzgar Yıldırımı onu huzursuz etti.

 

Zhao Feng'de İmparator Zi Mu'yu görmüştü. İmparator Zi Mu, Ahşap Dao yetişimi yapan imparator Duanmu Qing'e benziyordu. Ancak İmparator Zi Mu'nun gücü henüz Boş Tanrı Aleminin zirve seviyesinde değildi.

 

“İmparator Zi Mu, bugün bana yardım edersen, ileride sana on kat fazlasıyla ödeyeceğim.” Ölüm İmparatoru yalvarıyor gibi konuşuyordu.

 

İmparator Zi Mu dışında Boş Okyanus Ruhani Sarayında iki Zirve-kademe Kral ve dört Alan-Seviyesi Kral vardı. İmparator Zi Mu yardım ederse Ölüm İmparatoru'nun hâlâ bir şansı olacaktı.

 

“Sol Gözlü Göksel İmparator...! O mor saçlı genç....” Boş Tanrı Alemi Kralı ve Boş Okyanus Ruhani Sarayındaki birkaç Çekirdek Köken Alemi uzman, Zhao Feng'in kim olduğunu anladı. Ölüm Takibi birçok ada bölgesinden geçerken, Zhao Feng'in şöhreti yayılmaya başlamıştı ve bazı uzmanlar onu tanıyordu.

 

Sol Gözlü Göksel İmparator mu!? İmparator Zi Mu mücadele etmeye başlarken gözlerini kırptı. O anda, Ruhsal Saray'daki bir Kral ona Zhao Feng ile Ölüm İmparatoru arasında olanları anlatıyordu.

 

"Ölüm İmparatoru, çok üzgünüm. Sana yardımcı olamam. Görünüşe göre, daha önce Boş Okyanus Ruhani Sarayına saldırdığınız için, şu anda Yüzen Rüya Kutsal Toprakları tarafından aranıyorsunuz,” İmparator Zi Mu konuşmadan önce derin bir nefes aldı.

 

Ne!? Ölüm İmparatoru'nun vücudu sarsıldı.

 

"Geçmişe dayanan ilişkimizden dolayı sana saldırmayacağım ancak Boş Okyanus Ruhani Sarayı senin için bir barınak olamaz maalesef," İmparator Zi Mu'nun yüz ifadesi sertti ve o sırada mor-yeşil Küçük Dünya'sı ortaya çıkıp yavaşça Ölüm İmparatoru'na doğru baskı yaptı.

 

“Sen...!” Ölüm İmparatoru'nun yüz ifadesi son derece çirkindi. İmparator Zi Mu'nun Küçük Dünyası bilerek onu bastırıyordu ve Zhao Feng'e saldırmıyordu.

 

Zhao Feng havada süzüldü tüm olanları soğukkanlı bir şekilde izledi. Sanki Ölüm İmparatoru, Boş Okyanus Ruhani Sarayından ayrılmak istemiyormuş gibi görünüyordu; hatta bunun yerine İmparator Zu Mi'yi ve uzmanları da buraya sürüklemek istiyor gibiydi.

 

“Ölüm İmparatoru, bugün kaçamayacaksın.”

 

Zhao Feng'in sol gözünde kızıl altın renkli bir alev belirdi.

 

Voom!

 

Gökyüzünde, İmparator Zi Mu ve Kralların nefes alamamasını sağlayan bir aura oluşmaya başladı.

 

“Hayır ~ ~ ~ ~ ~!” Ölüm İmparatoru, Tanrı Müsibet Yıldırımı sembollerinin yaklaşık sekiz yüz tutam ölümsüz bir aura yayarken büyük bir tehlike duygusu hissetti.

 

Whoosh!

 

Yarı şeffaf kızıl altın renkli alev, Ölüm İmparatoru'nu sanki Tanrı'nın gazabıymış gibi sardı.

 

“Arghhh ~ ~!” Ölüm İmparatoru, alevler Ölümsüz Fevt Bedeni'ne yayılıp ruhu yanmaya başladığında çığlık attı. Acı hissedip etrafında bakarken suratını resmen korku dolu bir ifade kaplamıştı. Sanki bir kabustaydı.

 

Sadece bir ya da iki nefesin ardından, Ölüm İmparatoru'nun uzuvları iyice yandı ve artık bir insan gibi görünmüyordu.

 

Sii!

 

İmparator Zi Mu derin bir nefes almaktan kendisini alıkoyamadı. Gökyüzündeki mor saçlı erkek ellerini arkada tutuyor ve hâlâ oldukça soğukkanlı görünüyordu.

 

Boş Okyanus Ruhani Sarayında bulunan diğer Krallar ve Çekirdek Köken Alemi uzmanlar, kemiklerinin soğuduğunu hissettiler ve yüksek sesle nefes almaya bile cesaret edemediler.

 

“Çok güçlü!"

 

“Demek bu, Sol Gözlü Göksel İmparator! Ölüm İmparatoru'nun ona karşı koyma şansı bile yok!”

 

Boş Tanrı Alemi Kralları şaşkına döndü.

 

“Ölüm İmparatoru, şimdi Tanrı Müsibet Yıldırımı'nın gücünü tekniklerimle birleştirdiğime göre, gücüm Kutsal Lordları bile tehdit etmeye yetecektir. Zirve İmparatorlar bana karşı on nefesten fazla dayanamayacaklar.” Zhao Feng usülüne uygun bir şekilde konuştu.

 

Zhao Feng, Ölüm İmparatoru'nu yarım yıl boyunca kovalamış olmasına rağmen Tanrı Müsibet Yıldırımı'nın gücüyle kaynaşmayı bırakmamıştı ve şimdi sekiz yüz tutam Tanrı Müsibet Yıldırımı vardı. Bu sayı Korsan Kutsal Topraklarında sahip olduğu tutam miktarının yüz katından daha fazlaydı. Üstüne üstlük eşsiz bir hıza sahipti. Rakibi olmayan bir Boş Tanrı Alemi uzmanıydı.

 

Yıldırım Dao'nun geçmişine bakıldığında bir dahi, Tanrı Müsibet Yıldırımı'nın gücünü kullanmıştı ve yavaş yavaş dünyanın zirvesine ulaşmıştı. Bu efsaneyi kıta bölgesindeki bir dahi gerçekleştirmişti ve sonunda bir Tanrı olmuştu. Zhao Feng bu mucizeyi tekrarlayacak gibi görünüyordu.

 

"Tanrı Müsibet Yıldırımı!" İmparator Zi Mu'nun kalbi sarsıldı.

 

İyice düşündükten sonra Ölüm İmparatoru'na yardım etmemeyi seçmişti. İlk olarak, Ölüm İmparatoru Kutsal Topraklar tarafından aranıyordu ve ayrıca, Ölüm İmparatoru'nun peşinden koşan birinin gücü ne seviyede olabilirdi? Böyle bir kişi, özellikle de bu kişinin yükselen bir dahi olduğunu öğrendikten sonra, normal bir İmparator'un rahatsız edebileceği türden birisi değildi.

 

İkinci sebep en önemlisiydi. Bu nedenle İmparator Zi Mu Ölüm İmparatoruna yardım etmek istemedi ve bu da çok akıllıca bir karar gibi görünüyordu.

 

Zhao Feng Boş Okyanus Ruhani Sarayına girdikten sonra İmparator Zi Mu'yu hiç selamlamamış olmasına rağmen gücünü ortaya çıkardığında, İmparator Zi Mu'nun beyni karıncalandı ve terlemeye başladı.

 

Zhao Feng bildiğin İmparator Zi Mu'nun varlığını görmezden gelmişti, ancak bunu yapabilecek kapasiteye sahipti. O ya da başka bir zirve İmparator hiçbir şey yapamazdı.

 

Çok yakın.... İmparator Zi Mu, Ahşap Dao tekniklerinin Tanrı Müsibet Yıldırımını durdurabileceğini düşünmüyordu ve  Ölüm İmparatoru'nun savunmasına sahip değildi.

 

“Zhao Feng.... Kaybettim,” Ölüm İmparatoru yerde yatıyordu ve acı bir ses tonuyla konuştu, “Ne istersen yapacağım.”

 

Ne istersen yapacağım... Bu üç kelime ne kadar da küçük düşürücü değil mi? İmparator Zi Mu ve yanındakilerin yürekleri sarsıldı.

 

“Ne istersem yapacak mısın? Ya canını istiyorsam? Karşılık vermeyecek misin?” Zhao Feng'in bakışları, karşısındakinin kalbini görme yeteneğini içeriyordu. Ölüm İmparatoru'nun kin ve nefret ile dolu olduğunu söyleyebilirdi; Eğer Ölüm İmparatoru'nun yaşamasına izin verirse, kesinlikle huzurlu bir şekilde oradan ayrılmayacaktı. Ayrıca Ölüm İmparatoru'nun evi On Bin Ahşap Kutsal Topraklarındaydı; eve gidip Zhao Feng ile uğraşmak için birkaç İmparatorla ya da Mistik Işık Diyarı Kutsal Lordlarıyla iletişime geçip geçmeyeceğini kim bilebilirdi?

 

“Zhao Feng, insanlara nazik davran.” Ölüm İmparatoru'nun yüzünde bir tehditkar bir ölümcül ifade ortaya çıktı.

 

Zhao Feng'in gözleri soğuk ve sakindi. Ölüm İmparatoru'nu öldürme düşüncesi bir an olsun dinmemişti, ancak Ölüm İmparatoru'nun ölmeden önce yapacağı son karşı saldırıyı halletmesi gerekiyordu. Sonuçta o, eski bir İmparatordu ve o Ölüm Gözü vardı.

 

“O zaman... Birlikte ölelim!” Ölüm İmparatoru'nun yüzü buruştu ve Ölüm'ün gücü yoğunlaşıp patladı.

 

“Eyvah! Dikkat et!" İmparator Zi Mu, tüm Boş Okyanus Ruhani Sarayını yok edebilecek güçte olan patlamayı engellemek için Küçük Dünyasını açtı ve haykırdı. Bir İmparator'un kendini yok etmesi tahrip edici bir durumdu.

 

Boom~~~~!

 

Ölüm alevleri onu sardıkça tüm Ruhsal Saray sallandı. İmparator Zi Mu'nun Küçük Dünyası anında paramparça oldu ve Ölüm İmparatorunun oluşturduğu patlamanın yalnızca %60'ını engellemeyi başardı.

 

"Hmm?" İmparator Zi Mu patlamanın gücünün beklediğinden %30-40 daha zayıf olduğunu fark etti.

 

Boş Okyanus Ruhani Sarayı harabeye dönüşmüş, uzmanların yarısından fazlası ölmüştü.

 

"Boş numaralar!"

 

Sınırsız okyanusun üzerinde kızıl altın kanatlı bir genç ortaya çıktı. Zhao Feng Ölüm İmparatorunun oluşturduğu patlamadan kaçmak için aşırı hızını kullanmıştı. Tam o sırada, Tanrı'nın Manevi Gözü çok uzaktaki siyah bir noktaya kilitlendi. Yakından bakıldığında bu şey Ölüm dalgalanmaları yayan paramparça bir Yuan Ruhu'ydu ve ayrıca havada bir çift Ölüm Gözü süzülüyordu.

 

“Gökyüzü Kilitleme Yayı — Ruh Kilidi!”

 

Zhao Feng koyu gümüş yayı çekti ve altın-gümüş renkli bir ok havaya fırladı.

 

Whoosh!

 

Sadece birkaç yüz mil kaçmayı başarabilen Yuan Ruh'u havada mücadele etti.