Bölüm 759: Üç Büyük Kral

Zhao Feng Bulut Ülkesinde Gökyüzü Ay Dağı'nın tepesinde süzüldü ve Kırık Ay Klanı'na doğru baktı.

Bu sahne huzurlu ve sakin hissetmesine neden oldu. Bunca yılın ardından bile bir sürü tanıdık yüzle karşılaşmıştı. Bir zamanlar hepsi klanın en dibindeki öğrencilerdi, ama şimdi orta üst kademenin bir parçasıydılar.

Zhao Feng, bir zamanlar bir numaralı dış öğrenci olan Lin Fan'ı gördü ve Lin Fan artık yarım adım Gerçek Ruh Aleminde olan Yardımcı Bölüm Lideriydi.

Bir zamanlar utangaç Ran Xiaoyuan artık bir Yaşlı haline gelmişti.

Yang Qingshan ve Nan Gongfan, onların dışında Lord Guanjun'un diğer öğrencileri, artık Düzenleyici olmuşlardı.

Kırık Ay Klanının genel gücü artık yarım yıldız gücüyle kıyaslanabilirdi ve yirmiden fazla Gerçek Ruh Alemi Yaşlısı veya Bölüm Lideri vardı.

Kırık Ay Klanının bir köşesinde bir erkek sarhoş bir şekilde takılıyordu ama On Üç Ülkedeki kimse onu hafife almaya cesaret edemedi. Bu adam Kırık Ay Klanı'nı koruyan bir Gerçek Lord Rütbesi uzmanıydı. Gerçek Lord Tiexiao. Kırık Ay Klanındaki diğer Gerçek Lord Rütbesi sahibi kişi ise Lin Tong'du. Lin Tong'da Göksel Gaip Gözü vardı. Zhao Feng bu iki Gerçek Lord Rütbesi'ni ya köleleştirilmişti ya da onlarla bir kan sözleşmesi imzalamıştı.

Aslında ikisi de Zhao Feng Azure Çiçek Kıtasına döndüğünde bir şeyler hissetti. Lin Tong'un duyuları Karanlık Kalp Tohumundan gelirken Gerçek Lord Tiexiao'nun duyuları kan sözleşmesinden geliyordu.

“Küçük Dövüşçü Kardeş Zhao,” yakınlardan bir erkeğin sesi geldi. Bu yeni gelen kişi, Kırık Ay Klanının Klan Ustasıydı ve şanı On üç Ülkede yayılmıştı.

“Kıdemli Dövüşçü Kardeş Yang,” Zhao Feng hafifçe gülümsedi. Zhao Feng ve Yang Gan, İlk Yaşlılar'ın öğrencileriydi ve aralarında klandaki diğer insanlardan daha iyi bir ilişki vardı.

“Çömez Dövüşçü Kardeş Zhao, artık daha farklı görünüyorsun,” Yang Gan garip bir ses tonuyla söyledi. Zihninde canlandırdığı Zhao Feng her dakikasını yetişim yapmakla geçiriyordu ancak Zhao Feng on günden daha fazla süredir oradaydı ve gayet barışçıl davranıyordu. Zhao Feng döndükten sonra hiç yetişim yapmamıştı ve suratına bakılırsa daha çok evine geri dönen hastalıklı bir insan gibi görünüyordu.

Zhao Feng gülümsedi ama hiçbir şey açıklamadı. O ve Yang Gan, Kırık Ay Klanı'nın etrafında yürümeye başladılar.

"Selamlar, Klan Ustası!”

Klanın bazı üyeleri veya öğrencileri yolda ilerledikleri esnada önlerinde eğildiler ve Zhao Feng'i tanımayan yeni öğrenciler ise merak içerisinde onu incelediler.

Zhao Feng'i tanıyan “yaşlı” insanların gözleri, Yang Gan'a karşı olan saygılarını aşan minnet ve hayranlıkla doluydu.

Zhao Feng yolda Yaşlı Zhang ve Yaşlı Guan'ı gördü ve geçmişten bahsederken onlarla satranç oynadı. Zhao Feng'in hap veya dizi oluşturma yolunu takip etmediği için ikisi de hâlâ pişmanlık duyuyordu.

Gece vakti Zhao Feng ve Yang Gan İlk Yaşlının evine geldiler.

İlk Yaşlının kaybettiği kolunun yerini Zhao Feng'in geçen sefer geri getirdiği gümüş yeşili metalik bir kol, yani Işık ve Karanlık Çarkı almıştı.  İlk Yaşlı, Gerçek Lord Rütbesi'nden sadece yarım adım uzakta olduğu için bu Işık ve Karanlık Çarkı ile Gerçek Lord Rütbesi'nde olanlara karşı savaşabilirdi.

Zhao Feng, arkadaşlarının ve ailesinin yetişimini yükseltmeyi düşünmemişti. Yetişim yapmak yorucu ve tehlikeliydi ve herkes dış dünyaya girmek için uygun yapıya sahip değildi. Bazen kuyunun dibindeki kurbağa olmak bir lütuftu.

Tabii ki, iki ustasına ve ailelerine aynı hediyeyi getirmişti — Ölümsüz Pınar Şarabı. Ölümsüz Pınar Şarabı kişinin ömrünü bin yıl artırabilirdi ve bu şarabın yardımıyla, İlk Yaşlı ile yanındakilerin ömrü Çekirdek Köken Alemindekileri aşacaktı.

“Feng'er, Bulut Ülkesi, Kızıl Ay Şeytani Mezhebinin yükselişinden gerçekten hiç etkilenmedi, ancak umarım onları durdurmak için üzerinize düşeni yapabilirsiniz” İlk Yaşlı konuştu. Zhao Feng'in Ölümsüz Pınar Şarabı gibi bir şeyi geri getirebileceği gerçeğine bakılırsa artık hayal edilemez bir seviyeye ulaşmış olmalıydı.

“Usta, endişelenmeyin. Ben çoktan kölemi Kızıl Ay Şeytani Mezhebini ele geçirmesi için gönderdim,” Zhao Feng dış dünyadan gelen şaraptan bir yudum üst düzey alkol aldı.

Miyav miyav!

Küçük hırsız kedi de şişeye sarıldı ve biraz sarhoş gibi görünüyordu.

İlk Yaşlı ve Yang Gan şaşkınlıkla birbirlerine baktılar. Zhao Feng'in yalnızca kölesi bile Kızıl Ay Şeytani Mezhebini ele geçirebiliyor muydu? Ancak, Zhao Feng'in kibirli olmadığını biliyorlardı. Belki de Kızıl Ay Şeytani Mezhebi'nin Zhao Feng'e karşı kişisel olarak hareket etme hakkı yoktu.

İkinci gün Zhao Feng Kırık Ay Klanı'ndan ayrıldı ve Ejderha Öldürme İttifakından Yaşlı Su ile buluştu.

On üç Ülke durgun bir bölge olmasına rağmen genel gücü hafife alınmamalıydı. Bunların arasında bulunan Ejderha Öldürme İttifakı, geçmişteki iki güçlü ülkenin topraklarını kontrol ediyordu, ancak ana karargahları Bulut Ülkesindeydi.

Zhao Feng, Kızıl Ay Şeytani Mezhebinin, Yaşlı Su'dan gelen Bulut Ülkesini nasıl etkilediğini anladı. Bulut Ülkesi uzakta olan fakir bir yer olduğu için, Kızıl Ay Şeytani Mezhebi, özellikle iskelet Bölümü Lideri'nin orduları geçmişte Zhao Feng tarafından temizlenmiş olduğundan ötürü bunu gerçekten önemsemedi, bu yüzden oldukça huzurlu oldu. Burada arada sırada bir insan olurdu ama o insanlar da Ejderha Öldürme İttifakı tarafından öldürüleceklerdi.

Sonraki birkaç gün boyunca Zhao Feng, ailesine ve Lord Guanjun'a eşlik etti.

Zhao Feng'i tanıyan herkes garip hissediyordu. Bu yetişim manyağı adam ne ara bu kadar rahat tavır sergileyen bir adama dönüşmüştü?

“Son vaktim ustam, ailem, Savaşçı Kadın ve Erkek kardeşlerim ile arkadaşlarım ile harcandı....” Zhao Feng karanlıkta gökyüzüne doğru baktı.

Buradaki her şeyi bitirdikten sonra kıta bölgesine gidecekti ve Azure Çiçek Kıtasındaki her şey ona daha uzak bir hal alacaktı. Bunu yapmadan önce Zhao Feng, birlikte büyüdüğü kişilere eşlik etmek istedi.

Göz açıp kapayıncaya kadar burada bir iki ay kalmıştı. Daha sonra On Üç Ülke boyunca seyahat etti ama öncelikli olarak önemli anılarının olduğu yerleri tercih ediyordu.

O sırada Güneş Tüyü Şehrine ve Yeşil Yaprak Köyüne bile gitti.

Ayrıca Yüzen Zirve Sarayı'na girmek için eşi benzeri olmayan bir yöntem kullandı.

Yüzen Zirve Sarayı. Bu miras artık Zhao Feng için bir şey ifade etmiyordu.

Küçük hırsız kedi Zhao Feng'e, yumurtayı ve pelerini bulduğu yere gitmesini söylemişti. Burada Hükümdarlar için nispeten nadir bulunan az miktarda hazine vardı ve Zhao Feng bu hazinenin sahibinin en az yarım adım bir Kral olduğunu tahmin etti.

“Yumurtadan çıkan küçük hırsız kedi tesadüf gibi duruyor,” Zhao Feng kendi kendine mırıldandı.

Yüzen Zirve Sarayının sahibi eşya toplamayı severdi ve özel malzemelerden yapılmış olan ya da değer biçilemeyen şeyleri koleksiyonunda saklardı. Burada çok sayıda güzel koleksiyon vardı, ancak Zhao Feng bunlardan hiçbirini almadı. Hatta bunun aksine Yüzen Zirve Sarayı'na birkaç hazine bile ekledi. Hükümdarlardan ve dış dünyanın krallarından gelen savaş ganimetlerinden bazıları Zhao Feng için pek yararlı değildi, bu yüzden onları Yüzen Zirve Sarayına bıraktı.

O gün Zhao Feng, Kırık Ay Klanı'nda bulunan bir tepede yatıyordu ve aniden bir şey hissetti.

"Hmm?" Zhao Feng, hızla solmadan önce birkaç Kral aurasının Azure Çiçek Kıtasına indiğini hissetti.

“Hehe, sonunda geldiler galiba?” Zhao Feng, rahat ifadesi solduğu esnada hafifçe güldü.

Whoosh!

Zhao Feng parladı ve Kırık Ay Klanından kayboldu.

Bir süre sonra Zhao Feng kırmızı elbiseli çekici kızı buldu, Zhuang Wan'er.

"Zhao Feng, Ay İblis Sarayı'nın Büyük Yaşlısı Azure Çiçek Kıtası'na geldi ve seninle görüşmek istiyor," Zhuang Wan'er bir iletişim jetonu tuttu ve dikkatli bir şekilde söyledi.

“Oh, sadece konuşmak için mi? Ay İblis Sarayı üç Kral'ı sırf konuşmak için mi çağırdı?” Zhao Feng gülümsedi ve Zhuang Wan'er'in anında nutku tutuldu.

Ay İblis Sarayı'nda sadece bir tane Boş Tanrı Alemi Kralı vardı. Eğer sadece barışçıl bir şekilde konuşmak isteselerdi Ay İblis Sarayı, diğer güçlerin Boş Tanrı Alemi Krallarını davet etmezdi.

Zhuang Wan'er gizlice Zhao Feng'e baktı ve onun hâlâ rahat takıldığını gördü.

“Büyük Yaşlı şu anda Kutsal İttifakta,” Zhuang Wan'er sözlerine ekledi.

“Tamam,” Zhao Feng, Bulut Ülkesindekilere hiç tereddüt etmeden veda etti ve Zhuang Wan'er ile oradan ayrıldı.

Büyük Kubbe Ülkesinden geçtiklerinde Zhao Feng, Azure Çiçek Kıtasının durumunun önemli ölçüde değiştiğini fark etti. İskelet Bölümü Lideri, Kızıl Ay Şeytani Mezhebinden çok sayıda eliti ele geçirmişti ve kendisine itaat etmeyen herkesi öldürüyordu.

Karanlık Kalp Tohumu sayesinde Zhao Feng, iskelet Bölümü Lideri'nin Batı ve Güney Kıtalar'daki Kızıl Ay Şeytani Mezhebi güçlerini ele geçirdiğini ve şu anda Kızıl Ay Şeytani Mezhebi ana merkez güçleriyle savaşıp Merkez Kıta'ya doğru saldırdığını biliyordu.

Hiçbir şey Lanetli Hayalet Cesedi Dizisine dayanamıyordu. İskelet Bölümü Lideri yalnızca bir düzineden fazla lanetli hayalet cesedi kullandı ve yine de Azure Çiçek Kıtasının ele geçirmeyi başardı.

Bu sırada Kutsal İttifak ve iskelet Bölümü Lideri'nin saldırılarına maruz kalan Kızıl Ay Şeytani Mezhebi geri çekiliyordu. Patriklerinin bulunduğu yerin bilinmemesi dışında Kızıl Ay Şeytani Mezhebi neredeyse tamamen yok edilmişti.

O gün Zhao Feng, Kutsal İttifak içerisindeki Merkez Kıta'ya geldi.

Zhao Feng uzaktan çok sayıda güçlü aura hissedebiliyordu. Aralarındaki bulunan en güçlüleri üç Kral'ın aurasıydı ve geriye kalan auraların hepsi On Büyük Klanın Çekirdek Köken Alemi uzmanlarınındı.

Büyük bir salonda:

“Büyük Yaşlı'ya raporlarımı sunuyorum, Zhao Feng ve Zhuang Wan'er gelmiş bulunmaktadır,” Cübbesinde kanlı ay olan Yaşlı konuşurken eğildi.

Salonun tam ortasında ne Kutsal İttifak'ın Sarayı Lordu ne de çekirdek üyeleri vardı, bunların yerine Üç tane Muhteşem Güc parıltısı mevcuttu. En sol taraftaki parıltı altın bir iskeletti, sağ taraftaki parıltı ise siyahla çevrili olan bir Şeytani Dao uzmanıydı. Tam ortalarındaki kişi ise bir tanrıça gibi görünen saf bir kadındı ve aurası diğer iki Kral'ı da  bastırıyordu.

Bu üç muhteşem varlık, tüm Kutsal İttifakın derin bir sessizliğe bürünmesine neden oldu ve bu bölgedeki Yer ve Göğün Yuan Qi'si donmuş gibi görünüyordu.

Altlarında Kutsal İttifak'ın birkaç üst kademe üyesi vardı. Bunların arasında Saray Lord Yardımcısı, Hükümdar Yu Xingchen ve Baiyun Dao da bulunuyordu. Ancak, bu Hükümdarların hiçbiri yüksek sesle nefes almaya dahi cesaret edemiyordu ve yürekleri korkuyla doluydu.

Bu üç Kral Tianlu Adaları'ndan gelmişlerdi ama şimdi nedense buradaydılar.

“Zhao Feng bu üç Kral'ın gelmesi için ne yaptı?” Kutsal İttifak'ın elit kesimi huzursuzdu.

Hükümdar Yu Xingchen'in arkasında siyah saçlı bir erkek duruyordu ve gözleri yıldız gibiydi.

Bir Kral'ın Muhteşem Baskısı kendisini bastırınca Yu Tianhao'nun suratında memnuniyetsizlik ve öfke hissi belirdi, ancak babası onu durdurmayı başardı, “Hao'er, acele etme. Bu üç Kraldan herhangi birinin düşüncesi, Azure Çiçek Kıtasının kaderini bile belirleyebilir.”