King of Gods - Bölüm 345: Beş Bölge Savaşı

---

Çeviri:RassNt  Düzenleme:Berkay Lamba

  Kutsal Gerçek Ejderha Toplantısında herkesin başlangıç noktası aynı değildi, ve bu hiçbir şeyin adil olmadığını kanıtlıyordu.   Zhao Feng’in incelemelerine göre Gerçek Ejderha Nişanları farklı düzeylere ayrılıyordu.   Beyaz Gerçek Ejderha Nişanı: Dahilerin çoğunda bu nişandan vardı.   Bronz: Az sayıda dahi bu renkte nişana sahipti. Geçen seferki toplantıda ilk bir kaç yüz kişi arasında giren kişilere verilmişti.   Gümüş: Geçen toplantıda ilk yüze giren kişilere verilmişti ve kendi içinde ışıltılı gümüşten saf gümüşe kadar değişkendi.   Altın: En son toplantıda ilk yirmiye girenlere verilmişti.   Bütün ezici dahiler bir önceki toplantıya katılıp katılmadığına bakılmaksızın parlak altın nişan almışlardı.   Zhao Feng de diğer bir çok dahi gibi beyaz nişana sahipti.   “Kutsal Gerçek Ejderha Toplantısı diğer yarışmalardan farklıdır. Nihai sıralama Gerçek Ejderha Nişanındaki Ejderha Lütfuna göre belirlenir.”   “Eğer bir kişi kazanırsa rakibinin lütfundan birazını çalar ve kaybedenler ise kendi dahi lütfundan kaybeder.”   Jiang Sanfeng durumu alçak bir ses tonuyla açıkladı.   Kuralları anladıktan sonra bir çok insan merak içindeydi.   Die Ye sordu: “Bu durum ilk defa katılacak olanlar için adaletsiz değil mi?”   Zhao Feng de bunu düşünüyordu.   Örneğin Mo Tianyi gibi zirve dahiler yüzlerce kat daha fazla lütuf ile başlıyordu.   Beş ezici dahi ise binlerce katıyla başlayacaktı.   “Hehe, kuralların adil ya da adaletsiz olduğu söylenebilir.”   Jiang Sanfeng hafifçe gülümsedi.   “Oh? Ne demek istiyorsun?”   Herkes merak içindeydi.   “Daha az lütufa sahip olan kişiler daha fazlasına sahip olanlara karşı daha fazla lütuf kazanacak. Diğer taraftan zaten çok fazla lütufu olan kişiler daha az olanlardan az miktarda lütuf elde edecek. Öyle ki bazen kazanılan lütuf miktarı önemsenmeyecek kadar az olacak.”   Jiang Sanfeng açıkladı.   Bunu duyunca herkes durumu anladı.   Örneğin beş ezici dahinin sahip olduğu lütuf miktarı muazzamdı ve normal dahilerden binlerce kat daha fazlaydı. Yenildikleri takdirde kaybedecekleri miktarda çok fazla olacaktı.   Bunun aksine ilk defa katılanların sahip olduğu lütuf az olduğu için Tanrıça Bing Wei ya da Mo Tianyi’ye yenilseler bile çok bir şey kaybetmeyeceklerdi.   “Görünüşe göre mutlak güce sahip olan kişiler ilk defa katılıyor olsalar da beş ezici dahiye ulaşmak için yeterince lütuf toplayabilir.”   Zhao Feng başını aşağı yukarı salladı.   Adil olup olmamaktan kastı buydu.   Adil olmayan kısım ise herkesin farklı noktalardan başlamasıydı, mesela birisi bir İmparatorun oğluyken diğeri bir köylünün oğlu gibiydi.   Ama adil kısmı ise eğer yeterince güçlüysen her şeyi değiştirebilme şansın vardı.   Zhao Feng buraya kadar düşündükten sonra beyaz Gerçek Ejderha Nişanına beklentiyle baktı.   Zaman hızlıca geçti ve iki gün içinde herkes Gerçek Ejderha Nişanını teslim aldı.   O sırada.   Çevredeki izleyici tribünleri kıtanın dört bir yanından gelen elitlerle doluydu, bunlara katılımcı olmayan kişiler de dahildi.   Zhao Feng burada toplam yüz bin civarı insan olduğunu tahmin ediyordu.   Dahası, Kutsal Gerçek Ejderha Toplantısını izlemek için oldukça yüklü miktarda ilkel kristal taş ödemek gerekiyordu ve bu miktar Gerçek Ruh Aleminin altında olanların karşılayabileceği bir tutar değildi.   Weng~~ Huang!   Antik arena aniden hafifçe titremeye başladı ve çevredeki taş heykeller güçle dolar gibi oldu.   Bu heykellerin her biri arenayı “gözleyen” efsanevi figürler gibiydi.   Sonraki an.   Weng~   Bu antik arenada Kuzey, Güney, Doğu, Batı ve Ortadan devasa sahneler yükseldi.   Bu yükselen bölgelerin her biri on mil uzunluğundaydı ve görkemliydi. Burada her türlü uzun menzilli yetenekler kullanılabilirdi.   Hua!   Yüz binlerce seyirci hemen heyecanlandı.   Bütün katılımcı dahilerin kanları kaynıyordu.   Kutsal Gerçek Ejderha Toplantısı gerçekten de tüm kıtanın odağındaydı.   Heyecanlı tezahüratlar eşliğinde her sahnede bir tane “ezici dahi” ortaya çıktı.   Doğu sahnesi: Tantai Lanyue.   Batı sahnesi: Shi Chengtian.   Güney sahnesi: Taiyun Shuangzi .   Kuzey sahnesi: Tanrıça Bing Wei.   Merkez sahne: Yu Tianhao.   Bu beş ezici dahinin Gerçek Ejderha Nişanları altın renkle parıldıyordu  ve üzerlerindeki ejderha sembolleri hareket ediyor gibiydi.   Bu özellikle Yu Tianhao için geçerliydi. Onun etrafından zayıf altın bir ejderha lütfu görülüyordu ve diğer bütün dahilerin lütuflarına baskı yapıyordu.   Arenanın üzerinde oturan Kutsal Birlik üyeleri birbirleriyle bakıştılar.   En sonunda bronz derili Vekil Saray Lordu hafifçe başını salladı.   “Kutsal Gerçek Ejderha Toplantısının ilk turu ‘Beş Bölge Savaşı’ birazdan başlayacak.”   Parlak ses tüm arenada yankılandı.   Kurallara göre dahiler Gerçek Ejderha Nişanları baz alınarak beş bölgeye ayrılmıştı ve hangisinde yer alacağı ise şansına ve sahip olduğu lütufa bağlıydı.   Weng-   Zhao Feng Gerçek Ejderha Nişanı hafifçe titredi ve girdiği yeri temsil eden Kuzey sahnesiyle bağlandı.   Bazı dahiler buna inanmayarak bilerek başka yönlere gittiler.   Ama sonuç olarak kalpleri sarsılmış ve çevredeki taş heykellerden gelen baskı sonucunda hareket edemez hale gelmişlerdi.   Sadece Gerçek Ejderha Nişanlarını takip ederek sudaki balık gibi hareket edebiliyorlardı.   Zhao Feng Kuzey arenasına kolayca ulaştı.   Bir saat sonra.   Binlerce dahi beş farklı sahneye ayrılmıştı.   Her bölgede birer tane ezici dahi vardı ve Zhao Feng’in bölgesinin ezici dahisi Tanrıça Bing Wei idi.     Zhao Feng’in gözleri etrafı inceledikçe bir kaç tanıdık simanın da buraya gönderildiğini fark etti.   “Wang Xiaoguai, Dong Xue ve Bei Moi……”   Zhao Feng buradaki insanların çoğunu tanımadığını fark etti.   Wang Xiaoguai Büyük Gök Kubbe Ülkesinden gelirken Dong Xue ise Demir Kan mezhebindendi.   Onu en çok şaşırtan Bei Moi olmuştu, eski savaşçı kardeşi de buraya gönderilmişti.   Zhao Feng başını aşağı yukarı sallayarak Bei Moi’yi selamladı.   Bei Moi o sırada huzursuz, gergin ve heyecanlı hissediyordu.   Tabii ki bu turun rastgele olduğunu biliyorlardı ve herkes herkesle dövüşmeyecekti.   Bu nedenle Bei Moi ve Zhao Feng’in karşılaşma ihtimali düşüktü. Ne de olsa sıralamalar kişinin Gerçek Ejderha Lütfuna bağlıydı.   “Bölge savaşı başlıyor. Gerçek Ejderha Nişanınız size ne zaman sahneye çıkacağınızı söyleyecek.”   Çekirdek Köken Aleminden bir hakem duyurdu. Bu kişi Kuzey arenasından sorumlu olan kişiydi.   Adamın sözleri biter bitmez.   Weng~   Kuzey bölgesinden bir gerçek Ejderha Nişanı uğuldayarak sahibine sinyal verdi.   “Hay aksi, şansıma tüküreyim.”   Gerçek İnsan Derecesinin erken aşamasında olan dahi öfkelenmişti.   Rakibi Tanrıça Bing Wei idi.   “Lanet olsun, sadece beyaz nişan. benim şansım da iyi değil.”   Tanrıça Bing Wei kaşlarını çatarak rakibini inceledi.   Beş ezici dahiden biri olduğu için ejderha lütfu çok fazlaydı ama rakibinin çok azdı. Kazansa bile çok fazla lütuf elde edemeyecekti.   Kayda değer miktarda ejderha lütfu elde edebilmesi için rakibinin en az bronz seviyesinde olması lazımdı.   “Sınırsız Rüzgar Kılıcı!”   Gerçek İnsan Derecesinin erken aşamasındaki dahi dişlerini sıktı ve hızla dönen bir kılıç ışını şekillendirerek Tanrıça Bing Wei’ye doğru gönderdi.   Sahneye adım attığında rakibi bir ezici dahi olsa bile kendini kaybetmedi.   Sınır Kuzey Buz Rüzgarı.   Tanrıça Bing Wei elini kaldırdı ve çıplak gözle görülebilen buz mavisi bir rüzgar rakibine doğru esti.   Shevvv~   Gerçek İnsan Derece dahi bu rüzgar tarafından anında dondurulmuştu.   Dahinin ağzı açık kalmış ve kılıcı hala havada olmasına rağmen bir buz heykeli gibiydi.   “Onu serbest bırak.”   Çekirdek Köken Alemi Hükümdarı duygusuz bir sesle konuştu ve iki Gerçek Lord Derece yardımcı hakem uzaklaştırmak için gitti.   Weng~   Yenilen dahinin Gerçek Ejderha Nişanından bir ejderha lütfu hüzmesi havalanarak Tanrıça Bing Wei’ye yöneldi.   Tanrıça Bing Wei’nin nişanı hala önceki gibi parıl parıldı ve neredeyse hiçbir değişim olmamış gibiydi.   Bing Wei biraz hayal kırıklığına uğramıştı. rakibi çok zayıf olduğu için kazandığı ejderha lütfu önemsenmeyecek kadar azdı.   Aynı sırada.   Diğer sahnelerdeki dövüşler de anında sona ermişti.   Orta sahne.   Göklerin altındaki Benzersiz!   Yu Tianhao elini salladı ve önüne çıkan her şeyi ezip geçen bir yumruk ortaya çıktı.   Bam!   Gerçek İnsan Derecesinin zirvesinde olan rakibi sahneden savrulmuştu.   Doğu sahnesi.   Tantai Lanyue’nin çevik figürü havada dönerken beş renkli bir kırbaç rakibini yerle bir etti.   O hayvan terbiyecisi olan bir aileden gelmesine rağmen ruhani hayvanlarından hiçbirini kullanmamıştı.   Batı sahnesi.   Metalden yapılmış gibi duran uzun bir figür tıpkı bir dağ gibi hareketsizdi.   Kükrer!   Bir kez kükremesiyle Gerçek Mistik Derece uzman olan rakibi kan tükürmüş ve bayılmıştı.   Bu kişi beş ezici dahiden biri olan Shi Chengtian’dı.   Güney sahnesi.   İki başlı bir kişi kahkaha atmaya başladı.   “Ben… ben….”   “Hayır, önce ben.”   İki kafa heyecanla birbiriyle çekişiyordu.   Sadece tek bir vücut olmasına rağmen iki kafa vardı ve sırasıyla bir bıçak ve bir kılıç kontrol ediyorlardı.   O/onlar beş ezici dahiden biri olan Tianyuan Shuangzi idi.   Cehennem Lanetinin Dokuz Alevli Bıçağı!   Yeryüzünün Donduran Kılıcı!   Kılıç ve bıçak aniden fırladı ve alev ile buz birbiriyle etkileşime girince korkunç bir aura gönderdiler. Gerçek İnsan Derecesindeki rakibin aklından direnç gösterme düşüncesi bile geçememişti.   Shua!   Gerçek İnsan Derecesinin geç aşamalarında olan genç aniden lime lime doğranmış ve her yere kanlar fışkırmıştı.   “Ahhh!”   “Siiii!”   Bunu izleyen yüz bin seyirci soğuk bir nefes almıştı.