Bölüm 452 - Tek Yol

avatar
13804 34

King of Gods - Bölüm 452 - Tek Yol




“Elbette, buraya neden geldiğini biliyorum….”

 

İhtiyar Su teşekkür ve övgülerini sunduktan sonra direkt olarak konuya geçti.

 

Belli ki, Zhao Feng’in her an uyuya kalma ihtimalinin oluşundan endişeleniyordu ve alakasız şeyler hakkında konuşmak, bu değerli zamanı harcamak anlamına geliyordu.

 

“Oh? İhtiyar Su açıklama yapmak için özen mi gösteriyor?”

 

Zhao Feng biraz ilgili olduğunu belli etti, İhtiyar Su’nun bu davranışı hoşuna gitmişti.

 

Cough cough.

 

İhtiyar Su, vücudundaki eski yaraları dindirmek için kendini zorlayarak Gerçek Ruh Qi’sinin dolaşımını sağlarken, hafifçe durakladı.

 

Aynı zamanda dikkatle Kutsal Gerçek Ejderha Toplantısının karşı konulamaz dahisi olan Zhao Feng’i inceledi.

 

Prenses Jin’in hiçbir şeyi Ustasından saklamadığı açıktı, bu şok edici haberleri duymak İhtiyar Su’yu hayretler içinde bırakmıştı. Hala tam olarak sakinleşememişti.

 

İhtiyar Su, Zhao Feng’e derin bir şekilde baktı.

 

İhtiyar Su, Zhao Feng gibi bir karşı konulamaz dahinin ölmediği sürece, günün birinde kıtaya hükmedecek kişi olacağının farkındaydı.

 

Belki de birkaç yıl sonra Zhao Feng, Kızıl Ay Şeytani Mezhebi Patriği veya Kılıç Azizi Ye Wuxie ile karşılaştırılabilecek derecede olacaktı.

 

“İlk olarak, Demir Ejderha İttifakı ortak düşmanımız. İnanıyorum ki bunda hemfikiriz.”

 

İhtiyar Su nihayet konuştu fakat hemen sonuca varmadı.

 

“Bu doğru.”

 

Zhao Feng hafifçe başını salladı. Mızrağın ucunu Demir Ejderha İttifakına doğrultuşunu gören birisi içindeki düşmanlığı anlayabilirdi.

 

“Yanılmıyorsam, Bulut alanına dönüş nedenin Klanını kurtarmak.”

 

İhtiyar Su sakin bir şekilde konuştu.

 

Zhao Feng sakince başını salladı ve devam etmesi için İhtiyar Su’ya sinyal verdi.

 

Aslında, Zhao Feng’in geçmişinden dolayı bunu tahmin etmesi zor değildi.

 

“Fakat, yalnızsın ve Ejderha Öldürme İttifakının gücünü, anlamak ve Demir Ejderha İttifakıyla savaşmak için kullanmak istiyorsun. Bu nedenle bize geldin.”

 

İhtiyar Su, Zhao Feng’e doğru bakarken gülümsedi.

 

Bu sefer Zhao Feng başını sallamadı fakat karşı da çıkmadı.

 

“İhtiyar Su’nun benim için ne gibi tavsiyesi olduğunu sorabilir miyim?”

 

Zhao Feng gülümsedi. Parıldayan gözleri çok zarif duruyordu.

 

İhtiyar Su, aniden bu gencin gerçekte ne düşündüğünü anlamadığını fark etti fakat düşüncelerini saklamadı.

 

“Bu yaşlı adamın sana vereceği tavsiye… Bulut alanından ayrılman olur.”

 

İhtiyar Su net bir şekilde konuştu.

 

Bulut alanını terk et. İhtiyar Su’nun Zhao Feng’e verdiği tavsiye buydu.

 

“Neden?”

 

Zhao Feng şaşırmıştı.

 

“Alınacak en zekice karar; geride bıraktığın güce geri dönüp, tam olarak gelişene ve her şeyi değiştirecek güce sahip olana dek kendini yetiştirmek olur. En azından destek kuvvetleri sağlayacak kadar önemli bir konumda olmalısın.”

 

İhtiyar Su ciddi bir şekilde konuştu.

 

Zhao Feng duraksadı ve İhtiyar Su’nun sözlerinin ardındaki anlamı yorumlamaya çalıştı.

 

Gülümsedi, İhtiyar Su hakkındaki izlenimleri daha da olumlu hale gelmişti. İhtiyar Su dürüst birisiydi ve lafı dolandırmadan konuşuyordu.

 

Zhao Feng’in Kutsal Gerçek Ejderha Toplantısında elde ettiği şan ve şöhreti bilmesine rağmen, İhtiyar Su onun Ejderha Öldürme İttifakına katılmasını istememiş, aksine Bulut alanından ayrılmasını önermişti.

 

Belli ki, İhtiyar Su Zhao Feng gibi bir dahinin erken yaşta ölmesinin üzücü olacağını düşünüyordu.

 

“İhtiyar Su, bana sadece Kırık Ay Klanını nasıl kurtaracağımı ve Demir Ejderha İttifakının gücünün kaynağını söylemeniz yeterli.”

 

Zhao Feng, İhtiyar Su’nun bahsettiği konu üzerinde fazla durmayıp, hızlıca konuyu değiştirdi.

 

İhtiyar Su şaşırmamıştı, aksine gülümsüyordu. Zhao Feng gibi karşı konulamaz bir dahinin bu kadar kolay pes etmesi düşünülemezdi.

 

Ama, İhtiyar Su’nun Zhao Feng’in görüşlerini değiştirebileceğine olan güveni tamdı.

 

“Bunu bilmiyor olabilirsin fakat On Üç Klan, Demir Ejderha İttifakının sadece sözde astı(emrindeki devlet) değil. İki sene önce teslim olduklarında, Kan Anlaşması imzaladılar.”

 

“Kan anlaşması?”

 

Zhao Feng’in yüz ifadesi bir nebze değişti.

 

Usta Haiyun tarafından kovalanırken, On Üç Ülkeyi acele içinde terk etmişti ve teslim olmanın şartlarını bilmiyordu.

 

Tüm bildiği, On Üç Klan içinde, Kızıl Ay Şeytani Mezhebiyle bir takım bağlantıları olan Kadim Tapınağın onlara ilk ihanet eden klan olduğuydu.

 

Diğer on iki klana gelirsek, onların hepsi de Gerçek Lord Tiexiao gelince teslim olmuşlardı.

 

“O zamanlar, Ejderha Gizleyen Gölde, on iki Klanın üst kademelerinin hepsi Kan Anlaşması imzaladı ve Demir Ejderha İttifakına bağlı kuvvetler haline geldiler. Kan Anlaşmasının gücünü biliyor olmalısın. Cennet ve yeryüzüne ait olan bir güç.”

 

Buraya kadar konuştuktan sonra, İhtiyar Su hafifçe iç çekti.

 

“Bu, Kırık Ay Klanına geri dönsem bile Ustanın bana yardım edemeyeceği anlamına geliyor. Bilakis geri dönüşüm daha çok sorunu beraberinde getirecek?”

 

Zhao Feng’in yüz ifadesi biraz ciddiydi.

 

“Bu doğru. Kırık Ay Klanını kurtarmak istiyorsan tek yol, doğrudan Demir Ejderha İttifakının karargahlarına saldırmak. Onları yıkmayı başarabilirsen, Kan Anlaşması gücünü kaybedecek. Bu aynı zamanda en basit yöntem.”

 

İhtiyar Su konuşurken, Zhao Feng’i dikkatli bir şekilde süzdü.

 

Doğrudan Demir Ejderha İttifakının karargahlarına saldırmak çok cüratkar bir hareketti. Bu düşünülemez ve gerçekçi olmayan bir hamleydi.

 

İhtiyar Su’nun bu “gerçekçi olmayan” hareketten bahsetmesinin nedeni, Zhao Feng’in bazı şeyleri tekrar gözden geçirmesini istemesiydi.

 

Fakat, Zhao Feng’in yüz ifadesi değişmedi. İhtiyar Su bu yöntemden bahsederken, onun gözlerinde tuhaf bir parıltı vardı.

 

Bir müddet sessizlikten sonra.

 

“Bu Demir Ejderha İttifakı ne kadar güçlü?”

 

Zhao Feng sonunda en önemli soruyu sormuştu.

 

“Ne kadar güçlü mü?”

 

İhtiyar Su başını salladı ve gülümsedi, “Tüm Bulut alanı – iki güçlü ülke, on üç küçük ülke ve onların kuvvetleri Demir Ejderha İttifakının kontrolünde. Dört Saray Lordu, otuz altı Çekirdek Kıdemli ve diğer seçkinlere sahipler. Bulut alanı üzerinde karşı konulamaz bir hakimiyetleri var ve civardaki güçlü ülkelere doğru genişlemeye başladılar. Ayrıca bu onların sadece görünürdeki gücü. Kızıl Ay Şeytani Mezhebi tarafından destekleniyorlar. Kim bilir hala kaç tane uzmana sahipler?

 

Dört Saray Lordu, otuz altı Çekirdek Kıdemli.

 

Demir Ejderha İttifakının üst kademelerinin durumunu dinlerken, Zhao Feng’in gözleri parladı.

 

Kısa bir süre önce, Demir Ejderha İttifakının sadece iki Çekirdek Kıdemlisi, Ejderha Öldürme İttifakını çaresiz bir durumda bırakmıştı.

 

Her biri bir Sarayı kontrol eden otuz altı Çekirdek Kıdemli ve bu Sarayların üstündeki Saray Lordları.

 

Her Saray Lordu dokuz Saray kontrol ediyordu ve bunların hepsi kuşkusuz Gerek Lord seviyesindeydi.

 

“Gerçek Lord Tiexiao, On Üç Klanı teslim olmaya mecbur bırakan kişi, dört Saray Lordundan biri.”

 

İhtiyar Su Çekirdek Kıdemliler ve güçlü Saray Lordlarından bahsetti.

 

Dört Saray Lordu.

 

Zhao Feng’in gerçekten ilgilendiği şey dört Saray Lordu ve Kızıl Ay Şeytani Mezhebinin uzmanlarıydı.

 

Çay yapmak için gereken sürenin yarısı kadar sonra.

 

“Teşekkürler İhtiyar Su, Demir Ejderha İttifakının karargahlarına saldırmak en kolay ve basit yöntem gibi gözüküyor.”

 

Zhao Feng yavaşça ayağa kalktı, İhtiyar Su duraksamasına engel olamadı.

 

Zhao Feng sonunda onu dinlemiş miydi? Fakat bazı şeyler doğru gelmiyordu.

 

Başlangıçtan itibaren, Zhao Feng’de hiç korku belirtisi yoktu ve sözlerinden, ne kadar kendinden emin olduğu anlaşılıyordu.

 

Zhao Feng ayrılmak üzereyken.

 

“Bekle, Bulut alanından ayrılmıyorsun değil mi?”

 

“Tabii ki hayır.”

 

Mavi saçlı gencin adım atışları durdu.

 

“Önceden takviye gücü mü çağırdın?”

 

İhtiyar Su tahmin etti.

 

“Tek başıma yeterliyim.”

 

Zhao Feng güldü ve yürümeye devam etti.

 

Ne!?

 

İhtiyar Su parmağıyla Zhao Feng’i işaret ederken sinirden titriyordu.

 

Kibirli!! Gereğinden fazla kibirli!!

 

İhtiyar Su derin bir nefes aldı ve parmağını Zhao Feng’e doğrulturken titreyen bir ses tonuyla konuştu, “Sen bu jenerasyonun karşı konulamaz dahilerinden birisin fakat bu cehalet senin sadece uçurumdan aşağı düşmene neden olur.”

 

Zhao Feng güçlü bir inançla yürümeye devam ederken, ona kulak asmadı.

 

“Dur!”

 

İhtiyar Su’nun bağırışıyla beyaz saçları dalgalanmaya başladı. Gerçek Lord aurası çevresinde Cennet Toprak Yuan Qi’si topladı ve üzerlerindeki havanın değişmesine neden oldu.

 

Gerçek Lordun gücü.

 

İhtiyar Su’nun gücü azalmış olmasına rağmen, zihinsel enerjisi hala sağlamdı.

 

“Hehe, erken seviye Gerçek Lord. İhtiyar Su’nun zirve gücü bu kadarcık mıydı?”

 

İhtiyar Su’nun önündeki mavi saçlı genç gülümsedi. Bu anda geniş ve sonsuz, derin ve anlaşılmaz bir okyanusa dönüşmüştü sanki.

 

Görünmeyen bir zihinsel enerji dalgası, odanın içinde dolaştı ve geçtiği yerleri donduruyormuş gibi göründü.

 

“Sen… sen…”

 

İhtiyar Su’nun kalbi ürperdi. Bu auranın karşısında durmak bile üzerinde baskı oluşturmaya yetmişti.

 

Bu zihinsel enerji aurası, şu ana kadar gördüğü herhangi bir Gerçek Lordunkinden daha güçlüydü. Karşısındaki gencin ruhu bütün dünyayı kuşatıyor gibiydi sanki, bu İhtiyar Su’nun ruhunun ürpermesine neden oldu.

 

İhtiyar Su’nun yüz ifadesindeki panik ve korkunun yerini inanılmaz bir neşe ve inanamama hali aldı.

 

Şaşkınlık hali geçtikten sonra.

 

İhtiyar Su önündeki gence saygıyla baktı, “Gücünün bu seviyeye ulaştığını düşünmemiştim. Görünüşe göre seni hafife almışım.”

 

Ama İhtiyar Su hala merak içindeydi.

 

“Gerçek Lord seviyesine kolayca erişebilecek bir seviyedesin. Fakat yalnız başına Demir Ejderha İttifakı gibi devasa bir canavarı deviremezsin.”

 

Zhao Feng gülümsedi ama cevap vermedi.

 

Sol gözünde değişim olmasaydı, şu an Gerçek Lord seviyesinde olurdu.

 

Shua Shua!

 

Zhao Feng’in elinin içinde siyah bir inci belirdi ve bu inciye yavaşça dokundu.

 

Zhao Feng’in yanından kokutucu bir aurayla beraber iki derin uğultu geliyordu.

 

Gri sisin içinde, iki koyu gümüş rengindeki hayalet ceset Zhao Feng’in sağ ve sol yanında duruyordu.

 

“Gerçek Lord seviyesi!!?? Bu nasıl mümkün olabilir…? Bulut alanında… hatta güçlü ve büyük ülkeler bile kolayca bir hayalet cesedi, Gerçek Lord seviyesine çıkaramıyor!”

 

Kalbi yerinden çıkacak gibi olan İhtiyar Su neredeyse yere yıkılıyordu.

 

Zhao Feng iki koyu gümüş rengindeki hayalet cesedi incelerken, memnun bir ifadeyle başını salladı. İki ay boyunca On Bin Hayalet İncisinin içinde bulunduktan sonra, yetiştirmeleri ve güçleri, erken seviye Gerçek Lorda yaklaşmıştı.

 

On Bin Hayalet İncisi, Taraflı Mor Aziz Ruhun Zhao Feng’e verdiği eşyalardan biriydi ve zamanında On Bin Hayalet İmparatoruna ait kutsal bir eşyaydı. O zamanlar, On Bin Hayalet İmparatoru, hayalet ordularıyla birkaç tane iki-yıldız mezhebini ortadan kaldırmıştı.

 

Shua Shua!

 

İki Gerçek Lord hayalet cesedi hızlıca geri çağrıldı.

 

İhtiyar Su hala kendine gelememişti. Zhao Feng’in onda oluşturduğu şok etkisi yüz-iki yüz yıllık yaşamında edindiği tecrübelerden daha ileri bir seviyedeydi.

 

“Bu sadece başlangıç…. Soyum tam olarak düzeldiğinde, düşünebildiğin her şey mümkün olacak.”

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43989 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr