--- "O" Bir Örümcek

Ye.

Ye.

Ye.

Azar azar.

Böylece fark edilmem.

Yavaşça kazı.

《Beceri ustalığına ulaşıldı. 『Sapkınlık Saldırısı SV1』 becerisi『Sapkınlık Saldırısı SV2.』oldu》

Kumo burada.

Sıkıştım.

Yavaş yavaş köşeleniyorum.

Ne yapmalıyım?

Canavarlar ortadan kayboldu.

Cidden mi?

Neden hiçbir şey yok?

Yuvada yakalanmadı ve ben de dışarı çıkıyorum, hiçbir şey yok.

Neler oluyor?

Hayır, bir şekilde bunun hakkında bir fikrim var.

İşte bu bir soru!

Orta tabakadan bir canavar geldi!

O canavar etrafa dehşet verici kışkırtıcı bir hava salan, lanet ile felç yayan ve sürekli büyü ateşleyen tehlikeli bir yaratık.

Eğer böyle çılgın biri ortaya çıkarsa normalde üst tabakada yaşayan canavarlar sence ne yapar?

Doğru cevap elbette ki kaçarlar, aptal!

Hahha!

O deli kişi ben değil miyim?

Ah evet.

Bana objektif olarak bakarsan resmen delirmedim mi?

O zaman, elbette ki canavarlar kaçacaklar.

Sonuçta, benim tarafımdan yakalanmak yemek olmaya eşittir.

Ah.

Cidden, bunun nesi var?

Üst tabakada fazla ilerlemezsem bir av bulamam.

Orta tabakada da mağmanın içinde kalıyorlar.

Hala "Doygunluk" depom olduğundan aniden açlık konusunda endişe etmeme gerek yok fakat şimdi keşfe çıkmazsam çok geç olabilir.

Ah, tamam, hiç seçeneğim yok değil ya.

Demek istediğim, bu sadece bir tane.

"Uzay Büyüsü SV9" Uzun Mesafe Aktarma.

Bu büyü, bildiğim bir yer olduğu sürece her yere gidebileceğim rüya gibi bir büyü.

Ayrıca, Bilgelik-sama'nın haritasını bağlayabildiğimden aktarılacağım yer detaylı olarak belirtilebilir.

Doğduğumdan beri geçtiğim her yola Aktarma yapabilirim.

Eğer bu büyüyü uygun bir yere gitmek için kullanırsam avımı seçebilirim.

Fakat. Bence bunu yapmamalıyım.

Çok geçmeden çıkışı aramaya başlamalıymışım gibi hissediyorum.

Bu nedenle, av ararken faaliyet alanımı genişletecek ve yorulduğumda geri eve Aktarma yapacağım.

Sanırım bunu tekrarlamalıyım.

Eğer bu evi üssüm yaparsam, “Ateş Direnci” ni yükseltmeye devam edebilirim.

Herhangi bir av bulamadığım noktaya gerçekten ulaşırsa, alt tabakaya gideceğim.

Orada sırf yürüyüş yaparak bir canavarla karşılaşabilirim.

Sanırım şu anki ben, bir Toprak Ejderhası çıkmadığı sürece kaybetmez.

Toprak Ejderhası böyle bir şey söylediğimde geldiğinden alt tabakaya çok gitmek istemiyorum.

Böylece haritayı genişletmeye başlayalım!

Bu sırada yemek elde edelim!

... Üst tabakadaki canavarlar kötü.

Üst tabakada dolaşıyorum ve yorulduğumda eve Aktarma ile dönüyorum.

Böyle bir hayata yavaş yavaş devam ediyorum.

Üst tabakanın haritası büyük ölçüde genişledi.

Bunu söylesem bile, orta tabakanın sadece %10'u kadar.

Orta tabaka gerçekten uzundu.

Yol boyunca çok fazla canavarla karşılaşmadım.

Eh, onlar benden kaçıyorlar, bu yüzden doğal.

Bu sayede çok fazla tecrübe puanı ve yemeğim yoktu.

Ancak, elde ettiğim tecrübe puanı ve yemekler arasında sadece iyi bir tane vardı.

Orta tabakanın geçidine benzer bir geçitten gelmiş olsam da orada Toprak Ejderi ile karşılaştım.

Dinazor gibi görünen bir herifti.

Daha önce bir yerlerde gördüğümü düşündüğümde, aklıma yeni doğduğumda canavar kalabalığının arasında gördüğüm adam geldi.

Oradan buraya kadar önemli bir mesafe olduğu için aynı türden farklı bir birey olduğunu düşünüyorum.

Savaştığımda güçlüydü.

Ah, kuvvetliydi.

İpliklerle kısıtladım, "Durgunluk Şeytan Gözü" ile tamamen durdurup "Haset Şeytan Gözü"yle de geriye hiçbir şey kalmayana kadar emdim ama cidden güçlüydü.

Eminim güçlüydü.

İşte bu.

Ben Ejderha Katili'yim, sanki bir Ejder benim rakibim olabilir.

Şimdi düşününce, Ateş Ejderi'ne karşı nispeten kolay bir şekilde kazandım.

Ejderha ve Ejder arasında güç bakımından aşılamayacak bir duvar var.

Bu adam sayesinde SP stoğum arttı ve gelen tecrübe puanları da çok lezzetliydi.

Ne yazık ki, tadı lezzetli değildi.

"Haset Şeytan Gözü" sayesinde SP stoğum yemek yemeden maksimum değere ulaştı.

Ekstra SP'm olması iyidir.

Bununla, açlık kursu artık oldukça uzak.

Yemeyi bitiremediğim cesedi ipliklere sarıp bıraktım ve SP'm azaldığında tek yapacağım azar azar yemek için oraya Aktarma yapmak olacak.

Tecrübe puanları da lezzetli.

Ateş Ejderi ile yaklaşık olarak eşit olduğu için, seviye atlamaya yaklaşıyorum.

Ama yine de yeterli değil.

Ancak, eğer bu şekilde devam edersem birazdan atlayacağım.

Bu durumda, sonunda evrim geçirebilirim.

Evrimleştiğim için son bulmayacak olsa da bir mola olur.

Beklendiği gibi, hedeflerimi parçalara ayırmalı ve birer birer başarmalıyım çünkü öyle daha verimli hissettiriyor.

Şu anki amacım evrim geçirmek.

"Ateş Direnci"ni güçlendirmek.

Çıkışı bulmak.

Çıkışı bulmak için aceleye gerek yok, bu yüzden çıkışı bulsam bile sadece "iyi iş çıkardığımı" hissedeceğim.

Eğer insanlarla karşılaşırsam sorun çıkar.

İnsan.

Gerçekten karşılaşırsam ne yapmalıyım?

İsteyerek öldüreceğimi sanmıyorum ama eğer bana saldırırsa karşı koyacağım.

Açıkçası, Japonya’dayken cinayete karşı bir korkum yoktu.

Ah, sanırım Japony'dayken muhtemelen öyle pek fazla hissim yoktu.

Sadece sıkıntıydı, bu yüzden yapsam bile bir anlamı yok.

Böyle düşününce eğer bu dünyada bir insanı öldürürsem, bu sıkıntı olabilir.

Ayrıca beni hedef almalarını istemiyorum.

Un.

Acaba bir insanla karşılaşırsam kaçmalı mıyım?

Bu dünyada insanların ne kadar güçlü olduğunu bile bilmiyorum.

Bütün insanlar Ejderha sınıfına eşit mi?

Şey, sanırım orta tabakadan ayrılmadıkları için o kadar fazla değillerdir.

Neyse, hadi biriyle karşılaşmayacağımıza dua edelim.