Tüm klanın gece vakti büyük sesle  sarsılışından bu yana 3 gün geçmiş klan büyükleri neler olup bittiğine bakmak için ormana gönderilmişti bu süre zarfı boyunca hiçbir öğrencinin oraya adım atması yasaktı

Bu yasak Yukiyi deli ediyordu Rene bir şey olduğundan emindi fakat onu kontrol etmek için klan dışına çıkamıyordu .

" Kardeş Yuki orada mısın ? " Yukiyi düşüncelerinden sıyrıltan şey kagawanın kapıya tıklama sesi olmuştu.

" Beni yalnız bırakır mısın " Yuki ona karşı artık bir tiksinti duyuyordu eğer Rene bir şey olmuşsa bunun arkasında onun olduğundan neredeyse emindi.

" Kardeş Yuki bir sorun mu var " Kagawanın inatla orada durmaya devam ediyordu.

" Hayır , yok " Yuki onun sadece gitmesini istiyordu.

" O halde içeri girmemin bir sakıncası yok değil mi ? " kagawa tiksindirici bir şekilde konuştu.

" Hayır buraya giremezsin git dedim ! " Yuki şiddetli bir şekilde bağırdı.

" Pekala kardeş Yukinin dediği gibi olsun fakat kardeş yuki yakın zamanda olacak seçmeler hakkında endişelenmiyor mu ? " Kagawa sinsi bir şekilde konuştu.

" Nasıl yani ? " Yuki onun ne demek istediğini anlamamıştı.

" Çok basit birkaç gün sonraki seçmelerde kesin olarak seçilmek istemez misin ? " 

" Peki bu nasıl olacak ? "

" Kardeş Yuki çok merak ediyorsa kapıyı açmak zorunda yoksa şimdi gidiceğim unutma teklifim sadece bir kereliğine geçerli " Kagawa bunları dedikten sonra sinsi bir gülümsemeyle  oradan ayrılmaya başladı Yuki nin cevabını çoktan biliyordu.

" İçeri gel " kapı yavaşça açıldı ve kagawa içeri girdi.

O içeri girer girmez yukiye baktı fakat yuki ona aldırmadan konuştu " Kısa kes " 

Ormanın Derinliklerinde...

Ren çimlerin üstünde birkaç saattir meditasyon yapıyordu biranda ulaştığı gücü stabilize etmesi gerekliydi.

Hem kaynak damarlarındaki farklılık hem de zihninde beliren gölge sanatı onu oldukça huzursuz ediyordu.

Dahası dün karşısına aniden gölgelerin içinden çıkan şövalye onun karşısında secde etmişti her şey daha ne kadar tuhaf olabilirdi ki ? 

" Ortaya çık " Renin bu iki kelimesi dün gece karşısına çıkan şövalyeyi tekrar gün yüzüne getirmişti.

Şövalye saygıyla eğildi " Lordum emirlerinizi dinliyorum " Ren hala bu saygıya alışamamıştı.3

" Sen tam olarak nesin ? " Ren dün gece karşısına çıkan bu adama karşı korku gösterip DEFOL ! diye bağırmıştı.

Tekrar onun olduğu tarafa baktığında ise şövalye ortadan kaybolmuştu

Birkaç denemeden sonra şövalyeyi aslında kontrol edebildiği anlamıştı.

" Ben lordumuzun bir kuluyum " Şövalye saygıdan ödün vermiyordu.

( ‾ʖ̫‾) " Senin bildiğin tek kelime lord ve kul mu ? Bana işe yarayacak şeyler ver bana neden lord diyorsun ve sen tam olarak nesin "  Bunun üzerine şövalye kafasını kaldırdı.

" Efendiye lord demememin sebebi onun lord olmasıdır öyle ki kendisi ' Gölge Sanatının ' yeni üstadıdır " 

Gölge sanatı Ren başından beri bunun ne olduğunu bilmiyordu zihninde beliren bu yetişim tarzı onun bu gölgeyi kontrol edebilmesini mi sağlıyordu ?.

" Gölge sanatı binyıllardır üstattan üstada geçmiştir fakat uzun bir süredir bu sanat kullanılmıyordu " 

Ren merakla sordu 

" Ne zamandan beri ? " Şövalye hemen cevap verdi  " Yüz bin yıldır " 

Ren derin bir iç çekti " Gölge sanatı tam olarak nedir " 

Şövalye saygıyla cevapladı 

" Gölge sanatı binlerce yıldır gölge tarikatının liderinden liderine el değiştiriyordu fakat uzun zaman önce kopan antik bir savaş yüzlerce güçlü tarikatın yok olmasıyla birlikte sona erdi " Şövalye birkaç saniye geçmişi anımsadı.

" Bu savaşta onlarca antik tarikat ve onların ustalarında bulunan antik sanat düştü gölge sanatı da bu sanatlardan yalnızca biriydi bu kulunuz gölge sanatının düşüşüyle birlikte tekrar güçlenme umuduyla bu kadim sanata layık insanlar aradı lakin bunca yıl boyunca hiç kimse aradığım özellikleri karşılamıyordu " .

Ren şaşırmıştı zira onda bulunan özellik neydi ? kendisinin sıradanın altında bulunan yetenekleri göz önüne alındığında çöpten farksız kalıyordu.

" Aslında bu zamana kadar gölge sanatını geliştiren en güçsüz insansınız " Ren tuhaf bir ifadeyle ona bakıyordu ' Bunu söylemesine cidden gerek var mıydı ? " 

" Fakat! Gölge sanatı aslında bir suikast tipi sanatıdır ve senin atiklik becerilerin suikaste tam uyuyor ayrıca güçlenmeye olan arzun ve gösterdiğin direniş seni seçmeme sebep oldu "

" Bu kadar mı ? Bence yanlış kişiyi seçtin " Ren ne olursa olsun bu zamana kadar onun karşısına elbet kendisinden iyi kişilerin çıktığına emindi.

" Bu kulun lorda olan güveni sonsuz " 

" Pekala söyle bana şuanda güç seviyen nasıl " 

" Tam olarak ilk alemin 4 .seviyesine denk geliyor "

Ren şaşırmıştı daha 3 gün öncesine kadar kendisinin gücü ilk alemin 5.seviyesindeydi şimdi ise emrinde ilk alemin 4.seviyesinde bir yaveri olmuştu.

" Seni nasıl daha da güçlendirebiliriz " Ren heyecanla sordu.

" Gölge sanatında ne kadar ustalaşırsanız ben de güçlenirim ve sayım bir adet şövalyeyle kalmaz " şövalyenin bu cevabı Renin düşüne bileceğinden bile iyiydi gülümsedi ve konuştu 

GÜZEL !