Ren pazara doğru kılıç alma amacıyla yürümeye başladı etrafı oldukça kalabalıktı ergenliğine yeni girmiş olmanın etkisiyle etrafındaki güzel kızlara bakmadan duramıyordu.

Gözüne oldukça  küçük görünen bir demirci dükkanı ilişti  burası küçük olmasına rağmen içerisinde  bulunan yüzlerce kılıç barındırıyordu.

Hemen içeriye yönlendi orada ocağın başında duran gayet uzun sakallara sahip olan aksakallı yaşlı görünümlü adamı çabucak fark etti.

" Merhaba " Ren kısaca bir selam 

" Evlat kılıç mı almak istemiştin " Sakallı adam kafasını kaldırmadan sordu.

' Kılıç dükkanına geldiğime göre hap almaya geldim ' diye düşündü.

" Evet buraya yeni geldim ve kılıcım kırıldı kaynak canavarları için dayanıklı bir şey arıyorum "

" Hohoho ! Tam adamına geldin evlat gel sana gösteriyim " 

Bunun üzerine adam sırasıyla ustalıkla dövdüğü kılıçları gururla göstermeye başladı.

Ren yüzünü adamı dinlermiş gibi yaptı fakat içinden her şeyin çok pahalı olduğunu düşünüyordu.

" Hey evlat orada mısın ? "Yaşlı adam güler yüzlü şekilde sordu.

" Ah evet bunların hepsi çok güzel ustanın demirci yeteneklerine hayran kaldım fakat ben daha uygun bir şeyler bakıyordum pek param yokta " 

" Hmm tam olarak ne kadar bütçeye sahipsin " 

" 200 altın fakat kalmak içinde bir yer bulmam gerek bu yüzden size şuanda 150 den fazla veremem " 

" Sorun değil sorun değil sen düşük seviyeli bir klandan gelmiş olmalısın dolayısıyla ailenin sana pek fazla altın verememesi son derece doğal ama merak etme bu yaşlı Yamamuru torunum gibi olan genç yetişimleri çok sever " Sakallı Yamamuru özellikle torunundan bahsederken göğsünü kabartmıştı

Ren onun torunuyla oldukça gurur duyduğuna emindi

" Bunu duyduğuma sevindim fakat benim bir ailem yok ben küçükken ölmüşler bu yüzden buraya beş parasız geldim 3 adet goril avladım ve onları sattım sattığım adam benim 3 gorili avladığımı duyunca bana 50 altın ve ' birkaç ' adet hap verdi " 

Sakallı yamamuru kaşını kaldırdı ve parmağıyla az önce onun çıktığı dükkanı gösterdi 

" Bunu diyen şu dükkandaki Yukimuro muydu ? " Adam belli belirsiz bir sakinlikle yanıtladı  fakat içinde bulundurduğu şok durumunu bastıramıyordu.

Ren onun gösterdiği yere yavaşça baktı " Evet oydu " 

sakallı adam onun ' evet ' cevabını vereceğinden neredeyse emindi fakat yine de kalbindeki şok dalgalanmasına yine engel olamamıştı.

Sakin bir şekilde gülümsedi ve konuştu " Beni takip et " Bunun üzerine sakallı adam ve Ren demir ocağın arkasında bulunan ufak bir yere girdiler.

Fakat Ren içeri girer girmez sahip olduğu heyecan duygusunu bastıramamıştı.

Bunlar ne güzel kılıçlardı böyle ? 

Biraz önce içeride bulunan kılıçlar ve burada bulunan kılıçlar arasında ki fark dağlar kadardı bu onun gibi biri için bile kolayca anlaşılabilir bir şeydi.

Bu kılıçların resmen kendi auraları vardı ! 

" Hehehe nasıl beğendin mi ? Bunları bizzat torunumla birlikte yaptık hepsinde yüksek seviyeli parşömenler kullandık şanslısın buraya giren ilk yabancı oldun " 

Ren heyecanını Yamamuru gibi bastıramamıştı 

" Bunlar çok güzel " 

Yamamuru gülümsedi " Bak çocuk eğer senin eline böyle bir kılıç versem muhtemelen onları kaldıramazsın bile fakat sana senin yetişime uygun bir kılıç yapacağım bizzat özeneceğim ve şuana kadar sahip olduğun en iyi kılıcı kullandığına emin olacağım ! " 

Yamamuru büyük bir ciddiyetle bunları söylemişti.

" B..bu küçük çok teşekkür ediyor fakat bunun fiyatını ödeyemem "

Ren burada olan kılıçların en az 10.000 altın ettiğine emindi fakat nasıl olurda bunun gibi bir kılıca sahip olabilirdi özellikle böyle bir kılıcı onun seviyesinde biri için ayrı ayarlamak oldukça zordu yaşlı adam inanılamz zorlanacaktı buda fiyatı 10 katı kadar arttırmaya yeterdi ! 

" Hehehe bak çocuk senin yeteneğimi en az torunum kadar büyük görüyorum zira o pis adam Yukimuro sana fazla fazla para vermezdi o görüp görebileceğin en cimri insan inan bana fakat onu bile etkilemiş biri bu kadar parayı dikkate bile almamalı ben anlıyor musun " 

Ren dikkatle adamı dinledi onu bu kadar özel kılan şeyi bi türlü anlamıyordu 

" Ben anlıyorum efendim bu küçük size saygılarını sunuyor " Ren birkaç kısa kelime sonra büyük bir saygıyla yaşlı adam Yamamuronun önünde eğildi.

" Hohohoho çocuk neredeyse seni torunuma önereceğim böyle yapma " Yamamuro şakayla konuştu.

" Bu küçük buna cesaret edemez fakat madem öyle 1 hafta içinde geri geleceğim uygun mudur " 

Yaşlı adam kafasını salladı böylece Ren geri doğru geldiği yöne doğru yürümeye başladı fakat dükkandan çıkmak üzereyken arkasını döndü

" Efendim bu isteğimi maruz görün fakat sizden bir şey isteyebilir miyim " Ren büyük bir ciddiyetle sordu.

" Oh söyle bakalım " 

" Bıçak " Ren usulca konuştu 

" Ne " Yaşlı adam onun böyle basit bir şey isteyeceğini düşünmemişti.

" Fakat düşündüğünüz gibi bir bıçak değil şuan yaptığınız kılıçtan çok daha özel bir bıçak " 

" Neden böyle bir şey istiyorsun çocuk "

" Kendimce sebeplerim var " Ren tabiki ona gerçek nedeni söylemedi  kendisi gölge sanatını geliştiriyordu ve mükemmel suikastçi özellikleri bu sanatta mevcuttu nasıl olurda mükemmel suikastçinin  nasıl mükemmel bir bıçağı olmazdı? 

" Evlat bunu yapabilirim ama fiyatı oldukça tuzlu olur böyle bir şeyi isteyen tek kişisin özellikle özenmem gerekiyor emin misin ? " 

" Durum bu hale geldiğine göre kendi sınırlarımı sonuna kadar zorlamam gerekiyor ve eminim bunu vaktinde yapabilirim " 

" Hahaha pekala pekala yapacağım 3 ay içinde hazır olur bu zaman kadar iyi çalış tamam mı " 

Ren emin bir şekilde başını salladı " Yapacağım bu 3 ay içinde dikkatimi hiçbir şeyin bozmasına izin veremem " 

Ren emin bir şekilde konuştuktan sonra demir dükkanından çıktı tam o sırada kapıda gözüne bir kız çarptı.

Kız melekler kadar güzel sarışın uzun saçlı yeşil gözlü adeta cennetten düşen bir parça gibiydi.

 Fakat ne kız nede Ren birbirlerine baktı 

Kız usulca içeri girdi " Büyükbaba ! " Neşeli bir kız sesi içeriden yankılandı.

" Hohohoho sevgili torunum hoş geldin " 

Ren : ( ‾ʖ̫‾)  yavaşça demir dükkanından uzaklaştı şuanda kalabileceği bir yer bulmalıydı fakat kalbinde oluşan büyük saçma duygu nedeniyle yere çöktü 

' Buda neydi ? ' Ren hiçbir zaman bir silüetin onu bu derece etkileyeceğini düşünmemişti 

Yavaşça ayağa kalktı ve otellerin olduğu tarafa doğru gitmeye başladı hala şaşkınlığını saklayamıyordu.