Çevirmen: Aytekin29

Düzenleyen: Kurogane

Bölüm 657 : Ona İnanıyorum

“Hoho.” Chu Feng, kalabalığın kahkahası ve aşağılanmasında öfkeli ve sinirli değildi. O hafifçe gülümsedi ve çok sıradan şekilde şöyle dedi: “Daha önce söylediğim şeyleri zaten söyledim. İster inanın ister inanmayın size kalmış.”

//DN: Helal lann böyle konuşmasaydı gözümden düşerdi bizim oğlan;)

“Ancak, Kıdemli Qiu Zhu, bu güç ve yeteneğinizle düşünmenizi öneririm, eğer Ruh gücünüz zarar görürse, bu gerçekten utanç verici olur.”

“Endişelenmene gerek yok, Genç Wuqing. Bay Zhu'nun yanlış olmayacağına inanıyorum.” Ancak Qiu Zhu, Chu Feng’in tavsiyesini kabul etmedi. Yüzünde hafif bir gülümseme olmasına rağmen, kalbinde, Chu Feng'i aşağı görmüştü.

Daha sonra, bir yeşim kadar güzel olan küçük elini salladı ve resme “dört” yazdı.

*zzzzz*

Ama numara yazıldıktan hemen sonra, resim ışıkla parladı, bir şimşek ipliği daha sonra oluştu ve Qiu Zhu’nun parmağına girdi. Bir patlamanın ardından, Qiu Zhu'nun kafasında boğuk bir patlama patladı. Soğuk güzellik daha sonra birkaç adım geri gitti ve aynı zamanda güzel yüzünde herhangi bir kan izi yoktu.

“Neden böyle oldu?!” Bunu görünce, Zhu Tianming, Gao Xiong ve diğerlerinin yüzleri çok değişti. Zhu Tianming'in yanlış cevabı vermesini beklemiyorlardı.

“Qiu Zhu, iyi misin?”

“Qiu Zhu, sorun nedir?”

“Kıdemli, yaralandın mı?”

Aynı zamanda, Xia Yu, Dong Xue ve Chun Wu, üç güzellik panikledi. Hızlıca Qiu Zhu’nun tarafına gittiler ve endişeli bir şekilde sordular.

“Kıdemli Xia Yu, Ruh gücüm hasar gördü! Bunu hissedebiliyorum, Ruh gücüm zarar gördü! ” O anda, Qiu Zhu’nun cildi çok çirkin görünüyordu. Ama ne kadar çirkin olursa olsun onun korkulu ifadesi onu aştı. Onun gibi bir deha için Ruh gücü, asla ve asla zarar görmemesi gereken bir şeydi.

“Zhu Tianming, ne yaptın? Ona kasıtlı olarak zarar mı verdin ?! O anda, Dong Xue anında sinirlendi. Zhu Tianming'e işaret etti ve yüksek sesle küfür etmeye başladı.”

“Bu, bu,  ben ...”

//DN: Ohhh içimin yağları eridi beter olunn!

Zhu Tianming asla yanlış hesaplayacağını ummamıştı. Şu anda, kendisi bile, Qiu Zhu’nun Ruh gücü zarar görmesi gibi önemli bir konu hakkında ne yapacağını bilmiyordu. Leydi Piaomiao onu suçlamasa ve gitmesine izin verseydi bile, bunun haberi dışarıya yayılırsa, sadece Tanrı, Qiu Zhu'ya hayranlık duyan kaç kişinin gelip onunla ilgileneceğini bilirdi.

“Qiu Zhu, endişelenme. Usta bir keresinde bana bu resimdeki güçlerin birbirini iptal ettiğini söyledi. Resim tarafından zayıflarsa, başka bir güçlenme sağladıkları sürece, zararlı etkiyi geçersiz kılabilirlerdi.”

“Ayrıca, Sisli Zirvede sayısız hazine var. Gücünüzü resimden kurtaramazsak bile, Usta sizi iyileştirmek için diğer değerli nesneleri kullanabilir. Çok endişelenmeyin,” Xia Yu teselli etti.

“Kıdemli, söylediğin şey doğru mu?” Xia Yu'nun sözlerini dinledikten sonra, Qiu Zhu'nun yüzündeki korkutucu ifade kaybolmadı, ancak biraz azaldı.

“Elbette doğru mu? Seni ne zaman kandırdım?” Xia Yu yabancılardan büyük ölçüde şüphelense de, Qiu Zhu'ya olan muamelesinden, ona gerçekten değer verdiğini görebiliyordu.

“Zhu Tianming, neye bakıyorsun? Neden dikkatlice bakmıyor ve cevabın ne olduğunu görmüyorsun ?! ” Dong Xue, Zhu Tianming'i işaret ederken bağırdı.

“Bayan Dong Xue, endişelenme. Bunu ayrıntılı bir şekilde incelememe izin verin. ” O anda, Zhu Tianming'in yüzü korkudan soğuk terlerle boğulmuştu. Ancak, zaman kaybetmeye cesaret edemedi ve yüzündeki teri silip süpürdükten sonra, resme bir kez daha dikkat etmeye başladı.

O zaman, Zhu Tianming tek bir dikkatsizlik izine sahip olmaya cesaret edemedi. Her yönüyle tekrar tekrar baktı. Ancak ne kadar çok baktıysa, kalbi o kadar panikledi. Yüzündeki soğuk ter sadece azalmakla kalmadı, daha da fazla arttı. Yağmur gibi aşağı döküldü ve vücudu bile titremeye başladı.

“Çok uzun zamandır bakıyorsun! Kesin bir cevabınız var mı, yok mu ?! ” Dong Xue tekrar yüksek sesle bağırdı.

“Evet, evet, evet!” Zhu Tianming o anda gerçekten korkuyordu. Tereddüt etmeden, aceleyle başını salladı.

“Nedir, konuş!” Dong Xue şiddetle ileriye doğru baskı yaptı.

Ancak, Zu Tianming'in yüzü hala endişe doluydu gözleri karasızlıkla parlıyordu. Onun ifadesi korkunç ve korku doluydu. Sonunda, kekeleyerek konuştu. “Bu, dört!”

“Ne?! Beni aptal yerine mi koyuyorsun?!” O sözleri duyduğunda, Dong Xue hemen sinirlendi. Sınırsız mavi renkli gaz, tüm sarayın hemen buz ve kar tabakası ile kaplanmasına neden oldu. Soğukluk baskıcı ve son derece korkunçtu. Dong Xue'nin savaştaki yeteneği Zhu Tianing'i büyük bir payla aşmıştı.

“Leydi Dong Xue, lütfen öfkenizi sakinleştirin!” Bunu görünce, Gao Xiong acele ederek Zhu Tianming'den önce durdu ve sadece Dördüncü seviye Dövüş Lordu aurası Dong Xue'nin dehşet verici baskısını engelledi. Daha sonra, Zhu Tianming'e ciddi bir şekilde sordu “Kardeş Zhu, Bayan Qiu Zhu’nun Ruh gücü hakkında daha fazla şaka yapamazsınız. Tam olarak kaç tane var. Doğruyu söyle. ”

“Kardeş Gao, özel Ruh Formasyonu tekniğim ile, dikkatlice gözlemledim ve gerçekten dört olduğunu buldum! Özel Ruh Formasyonu tekniğimin başarısız olmasının mümkün olmadığını hissediyorum, bu yüzden Tahmin Edilemezlik Haritası ile ilgili bir şeyler yanlış olabilir, ” dedi Zhu Tianming.

"Kapa çeneni! Sadece Kıdemlime zarar vermedin, ustamın hazinesine hakaret etmeye bile cesaret ediyorsun? Yaşamaktan yorulduğunu görüyorum. ” Dong Xue'nin gözleri ateş püskürüyordu. Nasıl önceki gibi medeni, kibar ve zarif bir kadına benzeyebilirdi? Sanki vahşi doğaya sahip yaşlı bir kadınmış gibiydi.

O kritik anda, Chun Wu aniden ayağa kalktı ve Chu Feng sordu, “Genç Wuqing, az önce bahsettiğiniz cevabın numarası neydi? ”

Şu anda, Chu Feng rahat bir görünümü ve yüzünde hafif bir gülümseme vardı. O odaklanıp iyi bir gösteriyi izliyordu, ve başlangıçta bu konuyu görmezden gelmeyi planlıyordu. Ancak Chun Wu'nun konuştuğunu gördüğünde burnunu sokmak zorunda kaldı. Bu yüzden, hala bir gülümseme ile “Kıdemli Chun Wu, beş!” dedi.

“Denememe izin verin.” Cevabını doğruladıktan sonra, Chun Wu döndü ve kimsenin beklentilerinin ötesinde, Tahmin Edilemezlik Haritasına doğru yürüdü. Elini kaldırdı ve cevabını yazmaya hazırlandı.

“Küçük Wu, çıldırdın mı? Onun sözlerine güveniyor musun ?! ” Bunu görünce, Dong Xue aceleyle onu durdurmaya gitti. Şu anda, Zhu Tianming yanlış cevabı belirledi, kesinlikle Chu Feng'in verdiği cevabın doğru olduğuna inanmıyordu.

"Evet! Leydi Chun Wu, bu bir oyun değil, bunu düşünmelisiniz! ” Bununla birlikte, Gao Xiong ve diğerlerinin hepsi konuştu ve diğerleri de destekledi. Hepsi Chan Wu'nun kendi geleceğini bir şaka olarak gördüğünü düşünüyorlardı.

“Ona inanıyorum.” Ancak, Chun Wu güzelce gülümsedi. Daha sonra, Dong Xue'nun engellemesini göz ardı ederek, parmağını aşağı doğru bastırdı ve resim üzerinde kaydırmaya  başladı ve “beş” yazdı.

O anda, neredeyse herkes nefeslerini tuttu, Chun Wu'nun alacağı ceza için kendilerini hazırladılar. Dong Xue bile, Chun Wu'yu hızla terk etti ve birkaç adım geri gitti. Kendisinden de etkileneceğinden korkuyordu.

* hmm *

Ancak, tam o anda, resimdeki ışık anında parladı ve Chun Wu'nun vücuduna bir ışık parçası fırladı. Aynı zamanda, onun cildi de biraz daha kırmızılaştı.

“Cennetler? Bu gerçek değil, değil mi?!” Böyle bir sahneyi gören, neredeyse herkes çok şaşırdı. Qiu Zhu'nun şimşek çarpmasıyla karşılaştıklarından çok daha fazla şaşkınlardı, çünkü ne olursa olsun, Birinci seviye Dövüş Lordu olan Chu Feng tarafından söylenen cevabın aslında doğru olacağını beklemiyorlardı.

“Bu nasıl mümkün olabilir, bu nasıl mümkün olabilir? Çok kez çok dikkatlice baktım! Kesinlikle dört. Nasıl beş olabilir?” Zhu Tianing'e gelince, daha büyük bir dereceye kadar, yüzü inançsızlıkla doluydu. Kesinlikle anlamsız olduğunu düşünüyordu.

//DN: Bundan sonra ki 2 bölüm özür maiyetinde attım herkese tekrardan teşekkürler;) Çevirmen beni vuracak yanlızz:)

&& Yaa ayık olun oğlum bizde cennetin gözü var;) Bizim ki bu hazineden yararlanacak mı? Sonra neler olacak?

&& Merak ediyorsanız Takipte kalın;)