“Sen… Sen… Sen ölü numarası yaptın!“

Şu anki Gong Luyun öyle sinirliydi ki kalbi öfkeden patlayacak gibiydi. Sonunda atmosferin neden bu kadar garip olduğunu anlamıştı. Chu Feng ölmemiş, üç yumruğunu durdurmayı da başarmıştı.

Açıkça mücadeleyi kaybetmişti ama bunu fark etmemişti.

O an Chu Feng’in bedenini on bin parçaya bölmek istiyordu.

Gong Luyun’un yeşile dönmüş suratına bakan Chu Feng gülümsedi ve

“Gong Luyun, bir yıl önceki anlaşmamız gereğince, senin üç saldırını engelledim. Sempati yapıyorum falan değil, bunlar senin bir yıl önceki sözlerin. Öldür kendini!!“

Chu Feng konuştuktan sonra herkesin kalbi iki kat daha fazla hızlı atmaya başlamıştı. Akıllarından geçen şuydu: “Gong Luyun gerçekten intihar mı edecek? İstisna bir dahi böyle ölüp gidecek mi?“

Ama daha sonra hatalı olduklarını keşfettiler. Gong Luyun’u gözlerinde büyütmüşlerdi. Bir yıl önceki sözlerini hemen yerine getirmeyecekti. Chu Feng’e doğru şiddetle bağırdı.

“Chu Feng, endişe etme. Ben sözlerimin ardında duracağım. Ama seni geberttikten sonra öleceğim!!”

whooos Konuşması bittikten sonra, bir ok gibi ileri atıldı, yıldırım hızıyla Chu Feng’in önüne geldi ve bir yumruk salladı.

Sadece bir yıl önceki sözünü tutmamakla kalmamış, Chu Feng’e ölümcül bir saldırıda bulunmuştu.

Gong Luyun’un ölümcül saldırılarının çok şiddetli ve öldürme arzusu dolu olduğunu görünce, herkesin suratı büyük ölçüde değişti. Ama bunun nedeni Gong Luyun’un sözünü bozması değildi.

Sebebi Chu Feng’in böylesi bir saldırı karşısında, hiç hareket etmemesiydi. Öylece duruyor, saldırının kendisine ulaşmasını bekliyordu.

Karşılarındaki duruma bakınca, herkes Chu Feng’in korktuğunu düşündü. Yine de, bir saniye sonra, o şüphe edenler donup kalmıştı.

Gong Luyun’un öncekilerden kat be kat daha şiddetli olan yumruğu Chu Feng’in yüzüne ilerlerken, Chu Feng yıldırım hızıyla saldırıya geçmişti. O da bir yumruk salladı ve bu Chu Feng’e doğru gelen saldırıyı hedef alıyordu.

Bu yumruk basitçe intihardı. Diğerlerinin bakış açısında, böylesi bir yumruk atan Chu Feng çıldırmış olmalıydı.

Yine de, iki yumruk çarpışınca, bir patlama duyuldu ve en beklenmedik şey oldu. Büyük güç yüzünden, Gong Luyun havaya fırlamıştı. Chu Feng ise bir adım dahi kıpırdamamıştı.

7. Seviye köken alemindeki Chu Feng, 4. seviye kaynak alemindeki Gong Luyun’u itmeyi başarmıştı. İlk bakışta yumruğu intihar gibi duruyordu. Nasıl oldu da bunu başarmıştı?

O anda, herkesin kalbi donmuştu, akıllarından tek cümle geçiyordu, ‘Chu Feng’in insan sınırlarını aşan bir savaş gücü mü var?’

Yine de, Chu Feng tüm o bakışları görmezden geliyordu. Saldırmaya devam ediyordu.

“Senin sözlerinin ardında durmayacak biri olduğunu biliyordum. Neyse ne, seni kendim geberteceğim.”

Bunları söyledikten sonra, büyükçe adımlar attı. Kalabalığın bakışları altında Gong Luyun’a doğru ilerledi.

O anda insanlar dona kalmıştı.”Ne? Doğru duymadım değil mi? Chu Feng Gong Luyun’u öldürmek mi istiyor? Hem de 7. seviye köken alemiyle mi?“

Chu Fengin sözlerini duydukları anda insanlar şok geçirmişti, aynı zamanda şüpheyle de dolmuşlardı. Chu Feng bir dahiydi, buna herkes inanıyordu. Hatta Chu Feng’in bin yılda bir gelecek bir dahi olduğu da apaçıktı.

Yine de, Chu Fengin 7. seviye köken alemiyle 4. seviye kaynak alemi Gong Luyun’u yenmek istemesi açıkça inanılmaz bir şeydi. Kaynak alemi, köken alemi ya da ruhsal alem ile kıyaslanamazdı. Kaynak alemi içindeki her fark dahi devasaydı.

“Beni öldürmek mi istiyorsun? Sen mi öldüreceksin beni?“

Gong Luyun iliklerine kadar Chu Feng’den nefret ediyordu ve kan adeta beynine sıçramıştı. Gizemli bir teknik çalıştırdı ve Chu Feng’e doğru ilerledi.

Bu sefer, kaynak alemi 4. seviyenin gücü de onun yanındaydı. Yer dahi titriyor, hava uluyordu.

“Hm. Sonunda iyi bir zamana geldik.“

Yine de, Chu Feng saldırı karşısında sadece bağırdı. Gong Luyun’a doğru ilerledi.

boom boom boom

İkisi çarpıştı, yumruklar ve tekmeler havada uçuştu. Her tarafta saldırılar uçuşuyor, köken ve kaynak gücü birbirine karışıyordu. Saldırı dalgaları dört bir yana yayılıyordu.

Fullbringer Notu

Selam arkadaşlar. Baya bir zamandır ortalarda yoktum. Bütün işleri dunkel reyize kitleyip kaçtığım doğrudur. Bir iki gündür baktım sitede bölüm yok, dedim böyle olmaz azıcık birazcık yardım ediyim. Bu iş bittikten sonra çevirmen kardeşlerimi hunharca taciz ederek bölüm atmalarını sağlamayı düşünüyorum. Hadi kendinize iyi bakın.