Çevirmen: Morikas Düzenleyici: Bebebiskuvisi

"Şimdi kullandığın tüm gücün mü? Gerçekten bu savaşı yakında bitirmek istiyorsun gibi görünüyor. Ama bu gayet iyi, çünkü ben de seninle etrafta yeterince oynadım. Şu anda senin ve benim aramdaki mesafeyi öğrenmene izin vereceğim."

Etrafındaki soğuk havadan vahşi hayvanlara bakış atarken, soğuk bir gülümseme Chu Feng'in ağzının köşesinden yükseldi. Kımıldamadı ve sadece yavaşça gözlerini kapadı.

"Bakın! Chu Feng ne yapıyor? Pes mi etti? Gong Luyun'un Soğuk Buz Atmosferi ile karşı karşıya iken, durumu tersine çevirmek için elinden bir şey gelmedi ve ölmeye mi hazırlanıyor?"

Chu Feng'in eylemleri bazı insanlar tarafından görüldü ve onlar Chu Feng'in vazgeçmek istediğini hissetti. Ama bir sonraki anda, onlar yanlış düşündüklerini anladılar.

*whoosh*

Chu Feng aniden, kapattığı gözlerini açtı. Aynı anda, kıyaslanamayacak kadar güçlü bir baskı vücudundan yayıldı ve tüm savaş alanını sardı.

Bu baskı savaş alanına indikten sonra, savaş alanının kenarlarını sınır alan bölge içindeki gökyüzü ve toprak titremeye başladı ve Soğuk Buz Atmosferi hemen parçalanarak hava içinde kayboldu.

Soğuk Buz Atmosferi'nin kaybolmasıyla aynı anda Gong Luyun da bir puf ile zemine diz çöktü. Daha önceki azgın gülümsemesi yerini kağıt gibi beyaz bir yüze bıraktı. Gözleri korku doluydu ve tüm vücudu titriyordu.

“Gökler! Neler oldu? Neden Soğuk Buz Atmosferi aniden ortadan kayboldu? Oradaki gökyüzü ve toprağa ne oluyor? Neden savaş alanı üzerindeki hava titriyor?"

Herkes ani değişiklik karşısında şok oldu. Onlar, o alandaki baskıyı hissedemiyordu  ama sahnedeki havanın titremesini hala görebiliyorlardı. Bölge, bir baskı tarafından kontrol altına alınmış gibiydi.

Ölünceye dek dövülmüş olsalar bile, yıllardır kayıp olan bir dövüş becerisi olduğunu asla düşünenemezlerdi. Bu 7. seviye bir dövüş becerisiydi. Bu Chu Feng'in Void Okulu'ndan aldığı “Void Ejderinin Bıçağının Haykırışı” idi.

Son yarım yılda, Chu Feng Hundred Bends Vadisi'nde sadece kaynak ilaçları aramamıştı. Her gün korkunç canavarlar ile savaşarak savaş gücünü de yükseltmişti. Ayrıca 7. seviye dövüş becerisi, Void Ejder Bıçağının Haykırışı'nı geliştirmek için zaman da bulmuştu.

Beklenmedik bir şekilde Void Ejder Bıçağının Haykırışı'nı geliştirirken, gerçekten çok gizemli bir dövüş becerisi olduğunu keşfetti. Geliştirme zorluğu son derece yüksekti, ama gücüde son derece yüksekti. Eğer ustalaşmış olsaydı, bu 7. seviye dövüş becerisi olmayacaktı. 8. seviye bir dövüş becerisi olacaktı.

Void Ejder Bıçağının Haykırışı'nı geliştirmek o kadar zordu ki, Chu Feng bile bunun sadece ilk adımını kavramıştı, 'Void'. Sadece ilk adım olmasına rağmen, hala 7. seviye bir dövüş becerisinin gücüne sahipti.

O anda kullandığı Void Baskısıydı. O bölgede istediği ne olursa olsun yapabilmesini sağlayan şekilsiz bir basınçtı. Herhangi bir biçimsiz saldırı ya da herhangi bir oluşum saldırısını parçalayabilirdi. Hatta hareket bile etmeden  düşmanı baskı altına alabilir ve düşmanı ölümüne ezebilirdi.

"Bu his... O kesinlikle basit bir baskı veya bir çeşit hazine değil. Orada, etrafta kalan köken gücü var, bu yüzden bir dövüş becerisi olmalı! Çok şiddetli bir dövüş becerisi! Chu Feng gerçekten de 6. seviye bir dövüş becerisi kavramış gibi görünüyor.  Soğuk Buz Atmosferi'nden bile daha şiddetli 6. seviye bir dövüş becerisi!"

En sonunda  keskin gözleri olan biri, alanın deforme olmasına Chu Feng'in kullandığı dövüş becerisinin neden olduğunu gördü. O kişi konuştuktan sonra  bir kargaşa çıktı.

O bölgedeki baskıyı hissedemeselerde, sadece deforme olmuş alana bakarak, dövüş becerisinin ne kadar güçlü olduğunu hayal edebiliyorlardı. Öğrenciler  şöyle dursun, birçok büyük karakter bile arenada olanları daha önce ne görmüş ne de duymuştu.

O anda  herkes, Chu Feng'in sergilediği güç tarafından tamamen şaşkına döndürülmüştü. Chu Feng'in güçlü olduğunu ve hata  bir dahi olduğunu biliyor olsalar da, Chu Feng'in gücünün bu seviyeye ulaşmış olacağını hiç düşünmemişlerdi. Gerçekten, Köken aleminin 7. seviyesindeki gelişimi ile Bilge aleminin 4. seviyesinde olan Gong Luyun'u yenmişti. Chu Feng açıkça benzeri görülmemiş bir olay gerçekleştirmiş ve imkansız bir mucize yaratmıştı.

"Lanet olsun! Bu nasıl oldu? Ben, Gong Luyun, bu velet tarafından mağlup mu edildim? Bu nasıl mümkün olabilir?"

Gong Luyun yere diz çökmüştü ve biçimsiz basınca karşı mücadele etmek için vücudundaki tüm gücü kullanmasına rağmen ayağa kalkması imkansızdı. Bu onu güçsüz hissettiriyordu ve hatta korkutuyordu.

Chu Feng'in yüksek gücünü ilk defa kabul etmişti..Özellikle kendi hayatı ile ilgilenmesi gereken şu anda Chu Feng’in gücüyle ilgili bir şey görmek istemiyordu.

Chu Feng, Gong Luyun'a doğru yavaşça yürüdü. Kendisinin önünde diz çökmüş olan Gong Luyun'a bakarken, hafifçe gülümsedi ve dedi ki;

(LAN ŞU ANA KARAKTERLERİN DÜŞMANLARINI ÖLDÜRME İŞİNDE OYALANMASINA GICIK OLUYORUM. ŞİMDİ SIRF OYALANDIĞI İÇİN KESİNLİKLE BİRİSİ ENGEL OLACAK ÖLDÜRMESİNE.)

"Gong Luyun, bir yıl önce, bugün önümde diz çökeceğini hiç düşünmüş müydün?"

"Ha! Chu Feng, istiyorsan beni kes veya öldür. Çekinme! Ama seni uyarıyorum. benim parmaklarımdan birine bile dokunmaya cesaret edersen, bu yeri canlı terk edemeyeceğini garanti ederim."

"Azure Ejderha Okulu'ndan milyonlarca öğrenci ölecek! Hatta Dünya Ruhçuları Loncası’nın köpekleri bile etkilenecek ve hepsi bu yerde ölecek!" Biçimsiz basınçtan dolayı Gong Luyun'un ayağa kalkmak için gücü yoktu. Chu Feng'in önünde sadece diz çökebiliyordu.O, yine de pes etmedi, hatta kötü niyetli kelimelerle tehdit etti.

"Oh! Hala beni tehdit etmeye cesaretin mi var? Eğer nitelikli olduğunu düşünüyorsan başını yere vur ve yanlışlarını itiraf et!!"

Chu Feng'in yüz ifadesi kıyaslanamayacak ölçüde uğursuzlaştı. Kalbindeki gizli öfkenin hepsi o anda ortaya çıktı.Bu öfke, o yıl uğradığı aşağılanmadan dolayı değildi.Ailesinin katledilmesi üzerine duyduğu intikam arzusunun sonucuydu.

Chu Feng, Gong Luyun'u saçlarından yakaladı ve güçlü bir şekilde aşağı doğru bastırdı. Gong Luyun'un kafası, şiddeti kıyaslanamaz bir patlama ile sert zemine çarptı. Başı, Chu Feng tarafından yukarı kaldırıldığında  alnından kan aktı.

“Bu büyükbabam için”

“Bu babam için”

Ama hepsi bu değildi, Chu Feng, Gong Luyun'un saçlarını sertçe yakaladı ve yere çarpmaya devam etti. Her darbede, Chu ailesinin ölü bir üyesinin adını söyledi.

Bu darbeler birkaç yüz kez yapıldığında ve ölü Chu aile bireylerinin hepsinin adı söylendiğinde dahi, Chu Feng hala durmadı. Gong Luyun'a karşı olan nefretinin tükenmesi mümkün değildi.

Tüm bunlardan sonra, Gong Luyun'un yüzündeki hiçbir şey aynı değildi.Eti ve kanı birbirine karışmıştı. Hatta sert zeminde derin bir çukur oluşmuş ve o çukurdan sayısız çatlak yayılmıştı.

“Bu…”

O sahneye bakarken, insanların ruhları sarsıldı. Chu Feng'in eylemlerinden dolayı ikisi arasında bir düşmanlık olduğunu anlayabiliyorlardı. Yoksa Chu Feng, Gong Luyun'u böyle aşağılamaya gerek duymazdı.

Aynı zamanda, onların kalplerinde bir cevap vardı. O da, bugün için düzenlenen savaşın sonucunun çoktan belirlenmiş olmasıydı ve kazanan, kimsenin herhangi bir beklentisi olmadığı Chu Feng'di.

İnançsızlık hissetmelerine rağmen,  bizzat her şeye tanıklık etmişlerdi. Chu Feng'in, Gong Luyun'u adım adım baskıladığını gördüler. Gong Luyun’un diz çöktüğünü ve başı durmaksızın zemin üzerine çarptırıldığını itiraf etmekten başka seçenekleri yoktu.

Chu Feng gerçek bir dahiydi. İnsanların hayal güçlerini zorlayan korkunç bir canavar. Elbette gelecekte, böyle birisi, küçük Azure Ejderha Okulu ile sınırlı kalmayacaktı. Genç adamın,şu an olmasa bile, Dokuz Eyalet kıtasında engellenmeden hareket etme potansiyeli vardı.

Öğrenciler bu sonuçla beraber Chu Feng'e aşırı saygılı bakışlar atmaya başladı. Diğer okulların zirve öğrencileri bile istisna değildi. Onlar, Chu Feng'in korkutucu savaş gücüne hayran kalmıştı.

Diğer okulların okul müdürleri ve elderlerine gelince, onlar böyle olağanüstü bir öğrenci çıktığı için Azure Ejder Okulu'nu sonsuz kez takdir etti. Chu Feng olduğu sürece, Azure Ejder Okulu gelecekte kesinlikle, şu ana kadar olduğu gibi sessiz ve bilinmeyen bir okul olmayacaktı. Er ya da geç, Azure Eyaleti'nde büyük bir zirve olacaklardı ve belki de Chu Feng ile, gösterişli geçmişlerine bile geri dönebilirlerdi.