Bölüm 405: Yuangang Okulu Öğrencisi

avatar
8664 9

Martial God Asura - Bölüm 405: Yuangang Okulu Öğrencisi


 

Çevirmen: Calosa | Düzenleyici: Meloonia

 

 

"Ne? Chu Feng'mi yendi? Elit silah bile onu durduramadı mı? Chu Feng mantık sınırlarını aşan birisi mi?" kel adamın sözlerini duyanlar şok oldu.

 

"Ayrıca Chu Feng, Prestijli Villa'dan kaçtığında yeğenim oradaydı."

 

"Chu Feng'in on üç tane mavi renkli ruh formasyonu tarafından mühürlendiğini görmüş. Aranızdan her hangi birisi mavi renkli ruh formasyonu gördü mü?" kel adam insanlara bakarak sordu.

 

"Tabii ki görmediniz, mavi renkli ruh formasyonlarını sadece mavi pelerin World Spiritistlerin yapabileceğini duydum. O seviye deki bir World Spiritist her şeyi yaratabilir ve yapamayacakları hiç bir şey yoktur. Onlar kısaca bir tanrı gibidir."

ÇN: Vay anasını


DN:Neddin dayı sen :D

 

"Mavi World Spiritistleri ben de duydum onlar gerçek bir efsane. Ama dokuz eyalette sadece Jie klanı ve World Spiritist loncasında olduğunu duydum. Prestijli Villa'da onlardan birisi var mı?" kalabalıktan birisi sordu.

 

"Doğru, mavi World Spiritistler mantık sınırlarını aşan kişiler ancak o gün orada formasyonlar mühürlü duruyormuş. Ve mühürler kalkınca ruh formasyonları yerden yükselip gökyüzünü kaplamış. Oldukça görkemli bir görüntü oluşturmuş, bunu hayal edebiliyor musunuz?" kel adam konuşmaya devam etti.

 

"Ne! Formasyonlar gökyüzünü kaplamış mı? Bu gökyüzünü mühürledi anlamına gelmiyor mu?" kel adamın sözlerinden sonra kalabalık istemsizce titredi. O görüntüyü hayal etmek bile onları korkutmuştu.

 

"En iyisi hayal etmeyin çünkü beyniniz yanabilir. Ama size şunu söyleyeyim, o gün o kadar güçlü görünen on üç mavi ruh oluşumunun hepsi Chu Feng tarafından yok edilmiş."

 

"Ve Chu Feng'i durdurmaya gelen iki Gök alemi Chu Feng'in elindeki balta ile ikiye bölündü." Kel adam sanki bunlar yaşanırken kendi gözleriyle görmüş gibi anlatmıştı.

 

"Gök alemi uzmanları balta ile bölündü mü? O balta Asura Ruhu Baltası mıydı?" kalabalığın çenesi az kalsın yere düşüyordu.

 

"Evet şüphesiz o Asura Ruhu Baltasıdır. Ancak bir Eli silah olsa bile gücü her zaman sınırlıdır, buna rağmen Chu Feng o silah ile iki tane Gök alemi insanı öldürdü ve ruh formasyonlarını parçaladı. Bu demektir ki o dahiler içerisinde bir ejderhadır." kel adamın sözlerinde hayranlık vardı.

 

"Söylediklerin doğruysa, Chu Feng bir hain değil demektir?"

 

"Posterde Chu Feng'in baltayı çaldığı söyleniyor ancak dediğine göre Chu Feng'ten baltayı çalmak için Gök alemindeki uzmanlar gitti. Ama buna rağmen çalamadılar, üstelik Chu Feng ruh formasyonunu mu kırdı?" kalabalık tek sesle sordu.

 

"Evet, bunların hepsini yeğenim şahsen görmüş."

 

"Hah, söylediklerinin mümkün olmasına imkan yok. Eğer öyle olsa Chu Feng zaten bir tanrı gücünde olurdu, neden saklanmaya ihtiyaç duysun ki?" kalabalıktan birisi bunu söyleyince diğer insanlarda yemek masasına geri dönüp yemek yemeye devam etti.

ÇN: Baya mantıklı ha

 

"Hmph cahil insanlar, size anlatmakla zaman harcadım."

 

Bunu gören kel adam öfkeden kuduracaktı, o kadar süre onlara bunu anlattı ama hiçbiri inanmadı. Başını yanında duran iki kardeşine çevirdi, "Siz bana inanıyor musunuz?" diye sordu.

 

"Ah, büyük kardeş beni yanlış anlama ama dediğin çok saçmaydı. Chu Feng sadece on altı yaşındaki bir velet, nasıl öyle güçlü olabilir?" soluk tenli erkek gülerek konuştu.

 

"Evet büyük kardeş, yeğenin seni kandırmış olmalı." diğer erkekte güldü kel adamın onlara kızacağından korktuğu için ona şarap döktü.

 

"Hepinizin gerçeklere inanmamasına şaşırmadım. Sadece zeki bir insan gerçek ve yanlışı ayırt edebilir."

 

Kardeşlerinin de inanmadığını gören koca kel adam iç geçirdi ve bir bardak şarap içti.

 

"Lordum, lütfen bu taraftan, lütfen."

 

O sırada müdür görünümlü yaşlı bir adam özür dileyerek ortaya çıktı. Bedeni korkudan titriyordu ve yüzü dehşete düşmüş haldeydi.

 

Hemen arkasında on sekiz kişi vardı ve hepsi orta yaşlarındaydı. Bunların hepsi Bilge alemindeydi.

 

"Yuangang okulu öğrencileri!" Chu Feng kronik şapkasını hafifçe kaldırdı ve gelenlere baktı. Giysilerinden hangi okuldan olduklarını anlayabilmişti.

 

"Siz üçünüz kalkın!" mekana girdikten sonra Yuangang okulundan bir öğrenci en büyük masada duran üç kişiye öfkeyle bağırdı.

 

Bunu duyan üç kişi hızlıca ayağa kalktı ve onlara sandalyelerini ve masalarını verdi. Daha sonra üçü saygıyla eğildiler.

 

Mekandaki bir çok insan korkmuştu, onların kimliklerini tanıyamamıştılar. Ancak bazı müşteriler onların tehlikeli insan olduklarını düşünüp yavaşça mekandan ayrılmak için ayağa kalktılar.
"Hepiniz oturun." o sırada lider görünümlü Yuangang öğrencisi yüksek sesle bağırdı.

 

Bu ses ayağa kalkan insanları korkuttu ve hızlıca oturdukları yere döndüler.

 

"Biz Yuangang okulunun öğrencileriyiz. Bugün burada biraz dinleneceğiz, korkmanıza gerek yok, yemek yemeli ve içkinizi içmelisiniz. Çünkü ben yemek yerken kalabalık olmasını severim, ne kadar fazla insan o kadar iyi. Eğer her hangi biriniz keyfimi bozmaya çalışır ise kendimi tutmadığım için beni suçlamasın." öğrencilerden birisi konuştu.

 

Bu sözlerden sonra kalabalıktaki herkes başlarını indirdi, tek kelime etmeye cesaret edemiyordular.

 

Ve o sırada mekanda sandalye kalmadığı için üç büyük insan Chu Feng'in masasına oturdu.

 

"Hey biz yemek yerken bizi rahatsız etme, şuraya git." Kel adam Chu Feng'i işaret etti daha sonra hemen arkasında duran dört kişilik masayı gösterdi.

 

Chu Feng onu görmezden geldi ve başını yana çevirdi, Yuangang okulundaki öğrencilerin kısık sesle bir şey konuştuklarını duymaya başladı. Başkaları onları duyamıyor olsa da Chu Feng onları gayet net duyabiliyordu.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44257 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr