Çeviri: Wolfcobain Düzenleme: Sajapyu

"Haha, bu kadar hızlı bulacağımı düşünmezdim! Bakalım Kraliyet-cüppeli Dünya Spiritistinin bıraktığı bu Oluşum Açıkları ne kadar gizemliymiş!"

Chu Feng şu ana kadar gördüklerinden bu oluşumun bir Kraliyet-cüppeli Dünya Spiritisti tarafından döşediğinden neredeyse emin olmuştu. Muhtemelen ayrıca bir Dövüş Kralıydı da. Muhtemelen İmperiyal Soya sahip çok güçlü biriydi ve Milenyum Antik Kentteki Azman Canavar kabilesini ortadan kaldıran kişiydi.

Daha fazla oyalanmadı. Oluşum Açığını keşfeden Chu Feng önce bir Gizleme Ruh Oluşumu döşeyerek o bölgenin tamamıyla etrafını sardı. Bu Oluşum Açığını kırarken bir şeyler aktif olursa gereksiz problem çıkmasın diye aldığı bir önlemdi.

Gizleme Ruh Oluşumunu döşeyen Chu Feng Oluşum Açığını kırmak için bir Ruh Oluşumu döşemeye başladı.

Bu Kraliyet-cüppeli bir Dünya Spiritistinin işi olsa da Cennetin Gözlerine sahip olan Chu Feng zayıf noktalarını görebilmişti.

Oluşumu döşeyen kişi özel bir şekilde döşemişti. Oluşumun gizemini çözmek yetiyordu, Ruh Oluşumunun çok güçlü olmasına gerek yoktu kırmak için. Sadece gizlilik gittikçe güçlenip duruyordu. Bu yüzden Oluşum Açığını kırmak Chu Feng için basit bir işti.

*hmm*

Ruh Oluşumunun etrafında mor renkli bir ışık dönmeye başladı. Göz açıp kapayıncaya kadar şiddetli bir fırtına koptu. Önce bir titredi ve sonra da bir ışık huzmesi yükseldi göklere. Sonrasında da yavaş yavaş devasa bir kapı yükselmeye başladı yerden.

Altındandı ancak altın Ruh Oluşumu gücünden yapılmamıştı. Altın Ruh Oluşumu Altın-cüppeli Dünya Spiritistlerinin altın Ruh Oluşumundan çok farklıydı. Büyük bir fark vardı aralarında. Hem çok güzeldi hem de kudretliydi. Ruh Oluşumu gücü artık renginden belli olmuyordu, farklı bir güce sahipti bu; Kraliyet-pelerini Ruh Oluşumuydu bu.

"Heh, neyse ki önceden hazırlanmıştım. Yoksa bu bayağı bir dikkat çekerdi." Kraliyet-cüppeli Ruh Oluşumundan yapılan dev kapının parlaklığını gören Chu Feng bunun Oluşum Açığının girişi olduğunu anlamıştı.

Kapı bir koridora çıkıyordu. Ama birkaç adım atan Chu Feng karşısında üç giriş buldu.

Chu Feng düşünmeden devam etmedi, nedendir bilinmez bir şeylerin yolunda gitmediğini hissetmişti. Cennetin Gözleriyle yaptığı incelemeden sonra gerçekten de bunun bir bir labirent olduğunu fark etti. Bir yanlış adım atarsa geri dönmesi imkânsız bir durumda bulurdu kendini.

Pislik. Bütün bunları yapan adam gerçekten de pislikti. Ne bariz tuzaklar kurmuştu ne de güçlü muhafızlar bırakmıştı, bunun yerine görünmeyen tehlike katmanları oluşturmuştu.

Bu tehlikeler sayısız yollar ve sayısız seçenekler içeriyordu. Yanlış yola bir kere sapmak ya da bir kere yanlış kapıyı seçmenin dönüşü yoktu. Yanlış seçim yapanları tek bir şey bekliyordu, ölüm!

Neyse ki Cennetin Gözleri olan Chu Feng dikkatli hareket ediyordu. Erkenden tuzağı görmüştü ve doğru yolu aramaya başlamıştı. Yine de Chu Feng dikkatsiz davranmaya cesaret edemiyordu. Gözünü dört açmıştı. Her seçim yapması gerektiğinde dikkatlice incelemesini yapıyor ve seçimini yapmadan önce iki kere kontrol ediyordu durumu. Attığı her adımda diken üstündeydi.

Böylesine stresli durumlarda Chu Feng zamanın nasıl geçtiğini anlamazdı hiç. Sadece sayısız yoldan geçtiğini ve sayısız kapı açtığını ancak yine de onu ölümcül tehlikelerin beklediğini biliyordu. Bu da o ana kadar doğru tercihleri yaptığını, doğru yolları seçtiğini gösteriyordu.

Sonunda Chu Feng'in önünde gözleri kör eden altın bir parlaklık belirdi. Bu Oluşum Açığının çıkışıydı. Chu Feng çıkışa doğru yürüdü hemen. Gerçekten de tekrar gözleri kamaştıran büyük bir kapı gördü. Ama bu kapı labirentteki sahte kapılar gibi değildi. Bu gerçekten de çıkıştı.

Dahası çıkışın önünde havada süzülen bir anahtar vardı. 1 metre büyüklüğünde, hançer gibi bir anahtardı bu.

Chu Feng anahtarı aldı ve kapıdan geçti. Görüşünün bulanıklaştığını hissetti ve kısa bir süre sonra da Oluşum Açığına girdiği yerde buldu kendini.

Etrafına bakınca kararan gökten başka bir değişiklik olmadığını gördü. Hafif rüzgâr hâlâ esiyor, kuşlar hâlâ şakırdıyordu. Ruh Oluşumu anahtarı hâlâ elindeydi ve döşediği Açılış Oluşumu hâlâ dönüp duruyordu. Ama Cennetin Gözleriyle tekrar bakan Chu Feng Oluşum Açığının yok olduğunu gördü.

"Chu Feng, başardın! Kraliyet-cüppeli bir Dünya Spiritistinin döşediği Oluşum Açığını kırdın!"

"Doğu Denizinde bunu duysalar adın her yere yayılırdı!"

"Bu Oluşum Açığını döşeyen çok ince çalışmış, Kraliyet-pelerinli Dünya Spiritistleri bile bu kadar rahat kıramazdı belki de. Ama sen yaptın! Gerçekten de kendinle gurur duyman gerekir, tebrik ediyorum seni. Ruh Oluşumu tekniklerindeki yükselişin geliştirmeni aşıyor."

"Ruh Oluşumun tekniklerini geliştirenler için en önemli olan şey 'bilge' birisi olmaktır. İster Dünya Ruhlarıyla bağlantı kurmak olsun ister oluşumları kırmak ister tuzakları çözmek olsun, hepsi bilgelik ister. Ancak bilgelikle diğerlerine üstün gelirsin ve yenilmez olursun."

"Ve sende de bilgelik var. Yetişimini bir kenara koyarsak, konu Ruh Oluşumu teknikleriyse Dövüş Kralı olan Altın-cüppeli Dünya Spiritistleri bile senden zayıf olabilir." Eggy Chu Feng'e övgüler yağdırıyordu. Oluşum Açığına girdiklerinden beri Chu Feng'e hiçbir yardımda bulunmamıştı. Chu Feng her şeyi kendisi yapmıştı, her bir seçim kendi seçimiydi.

Hatta Eggy Chu Feng'e yardım edecek fırsat bulamamıştı çünkü Eggy ne zaman bir şeylerin yanlış olduğunu fark etmiş olsa Chu Feng de fark etmiş oluyordu. Bu gelişim onu hem rahatlatmıştı hem de övgüye layık bir şeydi.

"Bilgelik mi? Asıl Oluşum Açığını döşeyen kişi bilge biriymiş. Labirente ipucu koymasa bir şey fark etmezdi. Dışarıdan bakınca çok basit gibi duruyordu ancak her bir yanı tehlikelerle doluydu. Birazcık dikkatsizlik yapsam ölebilirdim. Neyse ki bende Cennetin Gözleri vardı. Yoksa şu anki Ruh Gücümle hiçbir şey göremezdim."

Chu Feng gülümsedi. Birçok küçük kararı kendisi vermiş olsa da Cennetin Gözleri asıl yardımcısı olmuştu.

"Cennetin Gözlerini sana ben öğrettim ama sana öğretmemin sebebi seninle ilgili iyi düşüncelerimdi. Peki neden seninle ilgili iyi şeyler düşünüyorum? Hünerinden dolayı."

"Dünya Ruh Uzayına mühürlenmiş olsam ve kendi gücüme kavuşmak için senin güçlenmene muhtaç olsam da güvenimi kazanmamış olsan böyle her şeyi vermezdim sana. Sonuçta her şey sen güçlü olduğun için yani." Eggy'nin övgüleri samimiydi. Chu Feng'in gelişimi onu neşelendiriyordu, kalbini ısıtıyordu.

Eggy'nin övgüleri Chu Feng'in sadece kendine olan güvenini değil iradesini ve gücünü de güçlendiriyordu. Ruh Oluşumu anahtarını ortadan kaldıran Chu Feng durmadı. Daha da derinlere ilerleyerek Oluşum Açıklarını aramaya devam etti.

Gök kararmıştı. Bu da Chu Feng'in Oluşum Açığını kırarken çok vakit harcadığı anlamına geliyordu ve Dört Deniz Akademisinin kurallarına göre burada sadece 10 gün kalabilirlerdi. Bu yüzden Chu Feng'in acele etmesi lazımdı. Hem on gün içerisinde oluşumu kırması lazımdı hem de gizemi çözmesi! Çoktan uykuyu ve dinlenmeyi kafasından çıkarmıştı. Kardeşi için her şeyi yapmaya hazırdı!

K.N: 15 bölümlük bir toplu planlıyorum. İnşallah atabilirim :D