Çeviri: Wolfcobain Düzenleme: Sajapyu

"Hah, ben de etkileyici bir şey çıkacak sandım, altı üstü ikinci seviye Dövüş Lordu bir Dünya Ruhuymuş! Bu kadarcık bir güçle Zi Ling'i bizden alabileceğini mi sandın? Çok safsın!" Eggy'yi gören Yaşlı Feng ve Yaşlı Lei kahkahalara boğulmuştu.

"Chu Feng, şu sağdaki ihtiyar çok çirkin gülüyor. Önce bana onu ver. Soldakini de oyala, sağdakini hallettikten sonra onun da işini hallederim. Sıkıntı olmaz, değil mi?" Dedi Eggy gülümseyerek.

"Hiç sıkıntı değil Bu Kraliyet Silahıyla onu yenemesem bile kolay kolay da yenilmem. Hemen sağdakinin işini bitir de gel bana yardım et." Chu Feng kafasını salladı.

Eggy güçlü olsa da yine de ikinci seviye bir Dövüş Lorduydu. Yedinci seviye Dövüş Lordu onun sınırıydı. Birini yenebilirdi ama ikisiyle başa çıkamazdı. Sadece teke tekte yenebileceği için Chu Feng'in diğerini meşgul tutması lazımdı.

Chu Feng şu anki gücüyle altıncı seviye bir Dövüş Lordunun karşısında bile büyük bir baskı hissetmişti. Bu yüzden de yedinci seviye bir Dövüş Lordunun karşısına çıkmak masal gibi bir şeydi. Ama Kraliyet Silahıyla birlikte dövüş gücü katbekat artmıştı. Bu yüzden Chu Feng altıncı seviye bir Dövüş Lordunu sıkıntısız yenebiliyordu ve yedinci seviye Dövüş Sanatı Tanrısını yenemese bile bildiği tekniklerle onu çok rahat oyalayabilirdi.

"Tamamdır o zaman." Chu Feng'in dediklerini duyan Yumurtacık daha fazla bir şey demedi. Kara alevler yandı ve dehşet kudretiyle Yaşlı Lei'ye doğru saldırıya geçti. Hiddetli bir mizacı olan bu kraliçenin öfkeli olduğu belliydi.

"Bu kudret... Ne kadar ilginç. Kardeşim, şu veledin işini çabuk hallet. Ben de şu güzel hanımefendiyle uğraşayım biraz."

Eggy saldırıya geçince ikisi de hafiften suratını asmıştı, Eggy'nin dışarıdan göründüğü kadar basit olmadığını anlamışlardı ama ikisi de korkmamıştı. Yaşlı Lei hamlesini yaptığında her yerde şimşekler çaktı.

"Haha, bu Wuqing'in sıradışı bir dövüş gücü olan bir dâhi olduğunu duymuştum. Bakalım söylentilerdeki kadar güçlü müsün?"

"Hayır, Wuqing değil... Chu Feng! Hahaha..." Yaşlı Feng ise yüzünde alaycı bir gülümsemeyle Chu Feng'e saldırıya geçmişti.

*huu huu huu*

Birden kuvvetli rüzgârlar esmeye başlamıştı, cübbesi dalgalanıyordu. Dövüş Lordu gücünden oluşturduğu bu rüzgârlar emrine amadeydi. Rüzgârlar tamamen onu kontrolü altındaydı; havada bir halka şeklini alarak Chu Feng'in etrafını sardılar.

İhtiyar hâlâ Chu Feng'i bir rakip olarak görmüyordu. Hükümdar Rüzgâr Tekniğiyle Chu Feng'i esir alacak ve elindeki Kraliyet Silahını alıp küstah tavrını da yerle bir edecekti, plan buydu.

Tüm dünyaya da Chu Feng'in dövüş gücü ne kadar fazla olursa olsun, elinde bir Kraliyet Silahı olmasına rağmen yedinci seviye bir Dövüş Lordunun karşısında duramayacağını göstermiş olacaktı.

"Kırıl!"

Ama Yaşlı Feng Chu Feng'i hafife almıştı. Chu Feng Gümüş Ejderha Mızrağını göğe doğrulttu ve gümüş bir şimşek çaktı, Yaşlı Feng'in saldırısını yok etti.

Hemen ardından da ayaklarının altında bir şimşek daha çaktı ve bir Azure Ejderha belirdi. Chu Feng ejderhanın üstüne atladı ve ejderha hızlıca uçmaya başladı. Chu Feng kaçmamıştı. Hatta Yaşlı Feng'e karşı saldırıda bulunmaya başlamıştı.

*wuaoo*

Gizli Beceri, Atılgan Azure Ejderha Tekniği, sanki canlı gibiydi. Havada uçarken kulakları sağır eden kükremeleriyle gerçek bir ejderhaya benziyordu.

*buum buum buum*

Azure Ejderha Atılgan Tekniğinin muhteşem hızıyla Chu Feng Yaşlı Feng'in tüm saldırılarından kaçmayı becermişti. Her fırsat bulduğunda ihtiyara Kraliyet Silahıyla kasırga gibi saldırılar yolluyordu.

Dövüşün ivmesindeki bu değişim Yaşlı Feng'in eski tavrını yok etmişti. O da bir baskı hissetmeye başlamıştı;  Hayretler içerisinde Chu Feng'in gerçekten de çok güçlü olduğunu anlamıştı. Beklentilerini aşıyordu bu güç, altıncı seviye bir Dövüş Lordu bile duramıyordu karşısında ve yedinci seviye Dövüş Sanatı Tanrısı olan kendisi de büyük zorluklar çekiyordu.

Bir de Chu Feng oyalamak için saldırıyor olmasına rağmen saldırıları yine de çok şiddetliydi. Bunu gören Yaşlı Feng hemen dikkatsiz davranmayı bir kenara bıraktı, gerçekten de dışarıdan Chu Feng tarafından bastırılmış gibi duruyordu.

"Ne kadar da güçlü. Chu Feng'in ayağının altındaki o şey de ne? Gerçek bir ejderha değildir, değil mi?" Chu Feng'in altındaki Azure Ejderhayı gören herkes hayranlık içerisinde kalmıştı.

K.N: Azure: Gök Mavi

"İmkânsız. Ejderhalar sadece efsanelerde olur! Canavarların kralıdır ejderhalar ve böyle bir şey Doğu Deniz Bölgesinde olsa bile Chu Feng'in hizmetine girmezdi!"

"Aynen öyle. Bu o efsanevi Gizli Becerilerden biri olsa gerek. Chu Feng'in güçlü Gizli Becerileri olduğunu duymuştum, görünen o ki söylentiler doğruymuş." Chu Feng'in sergilediği bu kudret sadece Yaşlı Feng'i değil, herkesi etkilemişti.

*buum güm güm*

O sıradaEggy ve Yaşlı Lei'nin kapışmasından da sürekli patlama sesleri gelip duruyordu. Şok dalgaları Zi ailesinin konaklarını yerle bir etmişti. Eğer Zi ailesi çoktan oradan çıkmamış olsa muhtemelen hepsi şimdiye ya ölmüştü ya da yaralanmıştı.

Oraya bakan herkes afallayıp kalmıştı çünkü Eggy ve Yaşlı Lei arasındaki savaş gerçekten de iki güçlü varlık arasında gerçekleşen bir şeydi. Chu Feng'in içinde bulunduğu dövüşten çok daha fazla çekişmeli geçiyordu.

*bzz*

Yaşlı Lei'nin etrafında bir sürü şimşekten yılan vardı. Yaşlı Lei'den çıkan bu yılanlar gökleri kaplayan bir ağ şeklini almıştı. İçerisinde kuvvetli öldürme gücü vardı. Menziline giren hiçbir şey kurtulamıyordu. Bu saldırının menziline bir Dövüş Lordu bile girse saniyesinde kül olurdu.

Ama yine de güzel kraliçe Eggy bu şimşek ağının içerisinde Yaşlı Lei'yle savaşıyordu.

*aooo*

Kara alevleri bir şeytanı andırıyordu. Bu alevlerin eşsiz bir kudreti ve öfkeli bir kükremesi vardı. Böylesi bir durumda da yedinci seviye Dövüş Lordu olan Yaşlı Lei'nin beti benzi atmıştı ve geri çekilmeye zorlanmıştı, her saniye düşecek gibi duruyordu.

"Güçlü. Gerçekten de inanılmaz bir şey. Chu Feng'in Dünya Ruhu ne kadar da güçlü! İkinci seviye bir Dövüş Sanatı Tanrısı olmasına rağmen yedinci seviye bir Dövüş Sanatı Tanrısını bastırıyor. Akıl almaz bir şey."

"Gerçekten de dedikleri gibi herhalde, Güçlü ustanın güçlü çırağı oluyor." Eggy tüm kalabalığı kendisine hayran bırakmıştı. Dehşet gücü herkesi etkilemişti.

"Hmph. Siz ne bilirsiniz? Bu Dünya Ruhu sıradan bir Dünya Ruhu değil. Bu efsanevi Asura Dünya Ruhu." Tam da o sırada Ahlaksız Vadi'ye gitmiş olan ak saçlı ihtiyar tekrar konuşmaya başladı.

"Ne? Bir Asura Dünya Ruhu mu? Asura Ruh Dünyasından yani, Yedi Ruh Dünyasının en güçlüsü olan dünyadan?" Bunu duyan kalabalığın nefesi kesilmişti adeta.

*buum*

Tam da o anda büyük bir patlama duyuldu. Aynı anda acı dolu bir feryat da duyuldu. "Kardeşim, kurtar beni!"

Bu ses Yaşlı Lei'den çıkmıştı. Ona bakan herkes afallayıp kalmıştı çünkü saçı başı birbirine karışmıştı ve her yeri kan içerisindeydi. Sol bacağının kemiği gözüküyordu; gerçekten de ağır yaralanmıştı.

Yedinci seviye Dövüş Lordu, Eggy karşısında, ikinci seviye bir Dövüş Lordu karşısında gerçekten de mağlup olmuştu.