Çeviri: Wolfcobain Düzenleme: Sajapyu

Chu Feng'in Ruh Gücü İşleme Ocağına girişinden beri on gün geçmişti.

Ocağın içerisindeki alevler en baştan daha da kızgındı.

*buum*

Birden alev dalgalarının arasından yavaş yavaş bir insan belirdi. Ocağın çıkışına doğru yürüyordu -- işte bu Chu Feng'di.

Yüzü bembeyazdı ve her yerinde mavi damarlar belirmişti. Gözleri kan çanağı olmuştu, Ruh Gücü İşleme Ocağında on gün boyunca dayanmıştı belki ama bu on günün kolay geçmediği belliydi.

Chu Feng'in her adımı ağır bir kaya gibiydi. Zorlukla atıyordu her bir adımını ve altın alevlerde hiçbir yatışma yoktu ve hatta güçleniyorlardı gittikçe; Chu Feng'in etrafını sarıyorlardı, onu bırakmaya hiç niyetleri yoktu.

Chu Feng'in gözleri birden parladı ve vücudundan dışarı sınırsız bir Ruh Oluşumu gücü yayıldı. Altın ejderhalar gibi yukarı doğru çıktılar, altın Ruh Oluşumu gücüydü bu!

Bu güç karşısında altın alevler kaplanla karşılaşan aç bir kurt gibi kaldılar. Bir anda alevler geri çekildi. Ruh Gücü İşleme Ocağındaki alevler inceldi ve Chu Feng de başarıyla dışarı çıktı.

"Haha, başardım! Gök aleminin dokuzuncu seviyesinde altın Ruh Oluşumu gücünü almak! İyi bir hasattı!" O sırada uzun süredir sessiz olan Eggy de sevinmeye başlamıştı.

Dışarı saldığı gücü geri çeken Chu Feng'in de yüzünde bir gülümseme belirmişti. Geçen on günde büyük bir işkenceye dayanmıştı. Ama neyse ki bu işkence boşuna olmamıştı, karşılığını almıştı.

"Efendim, bu cömert hediyeniz için size teşekkür ederim."

Chu Feng arkasını döndü ve Ruh Gücü İşleme Ocağına minnetlerini sundu.

Ocağa değil de Asura Hayalet Kulesinin ustasına saygısını sunuyordu. Chu Feng'in Ruh Oluşumu teknikleri zaten iyiydi. Ve şimdi Ruh Oluşumunun güçlenmesiyle ve altın Ruh Oluşumu gücünü kullanabilmesiyle birlikte Ruh Oluşumu teknikleri artık farklı bir aşamaya çıkacaktı

.

Doğu Deniz Bölgesi'nde muhtemelen kimse artık Chu Feng'i Ruh Oluşumu tekniği savaşında yenemezdi. Chu Feng'in burada kazandığı şey gerçekten de çok iyiydi.

Ve tabii ki Chu Feng'in bu kazançları Asura Hayalet Kulesi'nin efendisi sayesinde olmuştu. Bu Ruh Gücü İşleme Ocağını burada bırakan Asura Hayalet Kulesi'nin ustasıydı, Chu Feng'in aklından bile geçiremeyeceği bu güçleri kazanmasını sağlayan kişi.

Gök aleminin dokuzuncu seviyesinde Altın-pelerinli Dünya Spiritisti olmak. Bu gerçekten de sıradan birinin yapabileceği bir şey değildi. Ancak özel bir vücudu, güçlü bir ruhu olan Chu Feng yapmıştı.

Ancak bunu yine de Asura Hayalet Kulesi'nin ustası sayesinde yapabilmişti. Chu Feng birtakım testlerden geçip gücünü kanıtlamış olsa da adamın hakkını da yememek lazımdı. Chu Feng bunun gayet iyi farkındaydı.

Asura Hayalet Kulesi'nin ustası orada olmadığından Chu Feng'in elinden gelen tek şey hiçbir şey karşısında minnetlerini sunmaktı.

"Demek gerçekten de bir kere kullanılabiliyormuş ha?"

Teşekkürlerini sunan Chu Feng kafasını kaldırdı. Ruh Gücü İşleme Ocağı içerisindeki alevler çoktan sönmüştü. Ocağın siyah dış kaplaması bile silikleşmişti. Tıpkı tabelada da yazdığı gibi, Ruh Gücü İşleme Ocağı yok oluyordu.

*güm güm güm...*

O anda birden Chu Feng'in ayağının altındaki zemin sağa sola sallanmaya başladı. Kısa bir süre sonra da tüm saray sallanmaya başladı. Her yerde çatlaklar belirdi ve gittikçe büyümeye başladı bu çatlaklar. Yukarıdan kayalar düşmeye başladı; saray çöküyordu.

Bunu gören Chu Feng kaşlarını çattı. Hemen uçmaya başladı sarayın çıkışına doğru.

Ancak dışarı uçan Chu Feng'in gözlerindeki huzursuzluk daha da güçlendi çünkü dışarıya çıktığında çatlakların sadece sarayda değil de bütün dünyada oluşmaya başladığını görmüştü.

Dağlar, vadiler, nehirler, gök, toprak ve uzay bile çöküyordu.

"Bu çok kötü. Buranın ustası kendisini imha eden bir düzenek kurmuş! Kaderinde olan kişi buradan gittikten sonra Asura Hayalet Kulesi yok olacak. Çabuk! Çabuk çık buradan yoksa sen de buradaki her şeyle birlikte yok olacaksın!" Bunu görünce Eggy bile paniklemeye başlamıştı.

Doğal olarak Chu Feng de hiç beklemeden hemen Atılgan Azure Ejderha Tekniğini kullandı. Bir ışık gibi geldiği yoldan geri dönmeye başladı.

Chu Feng geri giderken kemik okyanusuna bakmaktan kendini alamadı. Bu eski süper uzmanların da Asura Hayalet Kulesi'yle birlikte yok olacağını düşünen Chu Feng'in kalbinde tarifi mümkün olmayan bir duygu belirdi.

Ancak şu anda bunu düşünecek vakti yoktu, onun için en önemli şey buradan kaçmaktı.

Neyse ki Chu Feng Asura Hayalet Kulesi çökmeden kaçmayı başarabildi.

*buum*

Chu Feng Asura Hayalet Kulesi'nden çıktıktan kısa bir süre sonra büyük bir patlama oldu ve kule paramparça oldu. Önce sayısız parçalara ayrıldı sonra da toz olup gitti.

Dokuz Eyalet'in Ruh Eyaleti'ndeki Asura Hayalet Kulesi on binlerce yıldır orada duruyordu ama bir dakikadan kısa bir süre içerisinde yok olup gitmişti.

"Chu Feng Efendi, içeride ne oldu? Asura Hayalet Kulesi neden yok oldu?"

Kulakları sağır eden patlamayı duyan Dünya Ruh Loncası uzmanları hemen oraya doğru gelmişti. Ancak oraya geldiklerinde görebildikleri tek şey Asura Hayalet Kulesi'nin yok olması oldu.

Bunu görünce hepsi kaşlarını çattı. Bu sahne hepsini dehşete düşürmüştü .

Onlar için Asura Hayalet Kulesi senelerdir korudukları bir hazineydi. Sırf bu Asura Hayalet Kulesi yüzünden Jie klanıyla savaşa girmişlerdi.

Asura Hayalet Kulesi Dünya Ruh Loncasının en önemli varlığıydı, ancak yok olmuştu. Ne yapacaklarını bilemiyorlardı.

"Sizinle bir alakası yok. Ustası artık daha fazla var olmasının gereksiz olduğuna karar vermiş." Chu Feng sakince gülümsedi ve sonra da "Burayı daha fazla korumayın. Beni takip edin. Asura Hayalet Kulesi yok artık, burada kalmanızın da bir anlamı yok."

"Bu..." Bunu duyunca hepsi sessizce başlarını eğdi. Zor bir durumda kalmışlardı.

"Merak etmeyin. Gu Tianchen Efendi'ye burada ne olduğunu ben açıklayacağım. Size bir şey demez, emin olabilirsiniz." Chu Feng adamların zor bir durumda olduklarını anlamıştı.

"Teşekkürler o zaman Chu Feng Efendi." Bunu duyan Dünya Ruh Loncası uzmanlarının içi rahatlamıştı. Chu Feng'e selam verip başlarını eğerek minnettarlıklarını belirttiler.

Burada kalmalarının sebebi Asura Hayalet Kulesi'ydi. Şimdi artık kule orada olmadığına göre burada kalmalarının bir anlamı da yoktu.

Ancak emirlerinden dolayı Dokuz Bölge'nin tehlikeli olduğunu bilseler de oradan ayrılamıyorlardı. Ancak  Chu Feng'in dediklerinden sonra rahat rahat yaklaşan tehlikeden kaçabilirlerdi.

Ne de olsa Chu Feng'in güçlü ve nüfuzlu biri olduğunu biliyorlardı. Şu anda Dokuz Eyalet'de kim Chu Feng'in dediklerine karşı bir şey diyebilirdi ki? Dünya Ruh Loncasının en yaşlısı Gu Tianchen bile Chu Feng'e kıyasla önemsiz biriydi.