Çeviri: Calosa Düzenleme: Meloonia

Maymun Kral'ın sözleri Chu Feng ve Zi Ling hariç herkesin yüz ifadesini değiştirdi. Chu Feng ve Zi Ling ise gülümseyerek ne olacağını merak ediyordu.

"Kıdemli, buradaki herkes nefretin bitmesi tarafında. Sizin tarafınızda Chu Feng'in durumu oldukça iyi."

"Ancak, gördüğüm kadarıyla Jie Shi ve diğer güçler zaten çok fazla ağır kayıp vererek vermeleri gereken zaten bedeli ödedi. Bu durumda ısrarcı olmaya ne gerek var?" İmparator hiç sinirlenmedi tam aksine gülümsemeye devam etti.

Bu durumu gören herkes şaşırmadan edemedi. Çünkü imparatoru her zaman zalim birisi olarak tanıyorlardı.

Ama şimdi gördükleri imparator oldukça nazik birisiydi.

O zaman anladıkları şey Maymun Kral'ın gerçekten büyük prestiye sahip olmalıydı. Aksi taktirde imparator nasıl olurda mütevazi olurdu.

"Savaş bitmeli ve nefret çözülmeli mi? Sana söyleyeceğim şeye iyi kulak ver, öldürmede merhametli olanın başından bela eksik olmaz."

"Bu çöp yığınları hiç umurumda değil. Bana en ufak zarar veremezler. Ama çocuklarım, torunlarım, onlar ne yapacak?

"Eğer bu savaş şimdi burada biterse buradaki nefretin çözüleceğini mi sanıyorsun? Tam aksine nefretleri gittikçe daha fazla büyüyecek ve gelecek nesillerimin üzerine bela getirecekler. O bela geldiği zaman onları koruyacak mısın?" Maymun Kral bakışlarını imparatora kitledi.

ÇN: Heyt bee

Maymun Kral'ın konuşmasını oradaki herkes mantıklı bulmuştu. Jie Klanı ve dört büyük güçler kesinlikle bu nefreti unutmazdı.

Ama imparator basit birisi değildi ve elbette bunu düşünmüştü ağzını açtı ve yavaşça konuşmaya başladı, "Kıdemli bunun hakkında düşünmenize gerek yok."

"Benim dövüş yolunda geçemeyeceğim bir sınır var. Sınırlı bir ömre sahibim ancak benim Jiang hanedanlığım binlerce yıldır var. Va rolmaya da devam edecektir."

"Bugün burada olanlar, kim olursa olsun gelecekte Chu Feng ve Dünya Ruh Loncasının gelecek nesline saldırmayacak."

"Kim bunu yapmaya kalkarsa Jiang Hanedanı bizzat onları yok edecek." İmparator konuştu.

"Sözlerin kulağa oldukça tatlı geliyor. Ama ya gelecekte Jiang Hanedanı bugünkü gibi geç kalırsa? O zaman ne yapacaksınız? Jiang Hanedanı gelene benim gelecek neslim büyük kayıplara uğramaz mıydı?" Maymun Kral dudaklarını kıvırdı ve konuştu.

"Kıdemli, o zaman senin önerin nedir?" İmparator'un karşısında Maymun Kral olduğu için ona karşı çıkamazdı. Tek yapacağı şey uzlaşmak olurdu.

"Dokuz ilin zirvesindeki güçler kolaylıkla zirveye çıkmadı. Ancak zirveye çıktıklarında da dokuz il kıtasında oldukça fazla etkiye sahipti."

"Bu yüzden söyleyeceğim şeylerin mantıksız olduğunu kimse iddia etmesin."

"Jie Klanıyla beraber dört büyük gücün her biri pişmanlığını belirtmek için on bin tane Gök boncuğu vermeli." Maymun Kral konuştu.

"Ne? On bin Gök Boncuğu mu?" Bunu duyan Jie Klanı ve dört büyük güçteki insanların yüz şekli değişti.

Gök Boncuğu en kaliteli boncuklardı ve on bin tanesinin değeri yüz milyon Bilge boncuğuna eşitti.

Maymun Kral'ın sözleri bir çok insanı gülme krizine sokabilirdi. Çünkü Gök boncukları tüm kıtada sadece Jiang Hanedan'ında vardı.

Jiang Hanedanlığında bile Gök boncukları çok az vardı. Sadece büyük başarılara sahip klan üyeleri alabiliyordu. Kısaca Maymun Kral aşırı yüksek bir fiyat istiyordu.

"Kıdemli, bunu onlar değil Jiang Hanedanı bile çıkaramaz." İmparator şu an soğuk bir şekilde terlemeye başlamıştı.

"Bu durumda her güç on bin tane Bilge alemi boncuğu versin." Maymun Kral güldü.

"Bu.." İmparator bakışlarını Jie Klanına ve dört büyük güce çevirdi ve konuşmaya devam etti, "Kıdemli, herşeyini satsalar bile o miktarı karşılayamazlar."

"Onları öldürmek o miktar parayı onlardan almaktan daha iyi." İmparator umutsuzca başını salladı.

"Bu durumda yapacak bir şey yok." Maymun Kral konuştuktan sonra vücudunda güçlü bir enerji dalgalanması oldu.

Enerji dalgalanması beraberinde güçlü bir basınç getirdi ve tüm gökyüzü değişmeye başladı. Yıldızlar şekil değiştirdi bulutlar gökyüzünde sürekli belirip yok olmaya başladı. Basınca Jiang Hanedanının askerleri bile dayanamadı.

"Kıdemli, dur!" İmparator bağırdı ve vücudunda güçlü bir enerji patlaması oluştu ve Maymun Kral'ın basıncına karşı savaştı.

İki basıncın bir biriyle savaşması çok korkutucuydu. Yıldırımlar gökyüzünde dans ediyor ve gökyüzü şekil değiştiriyordu.

Bu baskıya dayanamayan çok fazla insan vardı. Bazıları ağır yaralandı bazıları ise öldü. Hepsi de bir anlığına süren basınç yüzündendi.

"Velet, bana karşı savaşmak mı istiyorsun?" Maymun Kral'ın kırmızı gözlerinde öldürme niyeti ortaya çıktı. Sözleriyle yeryüzü ve gökyüzü sarsıldı.

"Kıdemli, sizle savaşmayı hiç düşünmedim. Sadece Jie Klanı ve diğer dört büyük güce şans vermenizi istiyorum."

"Hepsi samimiyetini ifade etmek için beş milyon Bilge alemi boncuğu sunacak."