Çeviri: Çıngıraklı Düzenleme: Wandream

*******************************************************

"Chu Feng, Kraliye Soyu Bağlılık Formasyonu Jiang Hanedanlığımızın atasının bıraktığı bir formasyon."

"Geçmişteki imparatorlar yaşamlarının sonuna geldikleri zaman, tüm hayatları boyunca biriktirdikleri güçlerini formasyonun devamlılığı için içine mühürlerlerdi."

"Ve Jiang Hanedanlığından biri, Kraliyet Soyu Bağlılık Formasyonuna girdiğe sürece ataların güçleri onların vücutlarına bağlanıp kısa sürede içinde yetişimlerini arttırırdı."

"Normalde, Kraliye Soyu Bağlılık Formasyonu Jiang Hanedanlığımızı kurtarmak için tek umudumuzdu ama şimdi formasyon tamamlanmadığı için bir işe yaramaz. İçeride son derece büyük bir baskı var ve güçlü bir soyu olmayanların içerideki baskıya dayanması imkansız."

"Wushang, şu anki hanedanlığımızın en güçlü soyuna sahip kişi ama o bile formasyonun baskısına dayanamadı." buraya kadar konuştuktan sonra, imparator yüzünde büyük bir çaresizlikle iç çekti.

"Lordum, formasyonun böyle bir etkisi varsa, neden ben denemiyorum?" dedi Chu Feng.

"Ne? Formasyona girmek mi istiyorsun?" Bunu duyunca, imparator ve Jiang hanedanlığından olan herkesin yüzü değişti, Chu Feng bakışları bir değişikti.

"Chu Feng, bunu yapamazsın. Formasyonunun başkaları tarafından kullanmasını engellemek için ilk atamız özel bir formasyon koydu. Jiang Hanedanlığımızdan olmayanlar normal basıncın kat kat daha fazlasına dayanmak zorunda kalıcak." diye hatırlattı Jiang Hengyuan.

"Kat kat daha fazla...... peki basınca dayandıktan sonra formasyonun gücünü kazanmam mümkün olucak mı?" diye sordu Chu Feng gülümseyerek, sanki formasyonun basıncını umursamıyormuş gibi.

"Şey...." Bunları duyunca Jiang Hengyuan ne diyeceğini bilmiyordu, o bile klanından olmayan birinin basınca katlandıktan sonra atalarının gücünü kazanıp kazanmayacağını bilmiyordu.

"Chu Feng, yazıtlara göre eğer basınca katlanabilirsen ataların gücü sana geçicek ama hanedanlığımızdan olmadığın için kazanıcağın güç çok az ve dengesiz olucak." diye açıkladı imparator.

"Lordum, eğer gerçekten öyleyse ben, Chu Feng, denemeye hazırım." Chu Feng rica etti.

"Chu Feng, niyetini anlıyorum ama formasyona girmessen daha iyi çünkü formasyonun içindeki basıncın ne kadar korkunç olduğunu bilmiyorsun."

"Şöyle anlatayım. Normalde basınç çoktan son derece korkunç. Önce Wushang girdi ama başka biri olsaydı korkarım girer girmez ağır bir şekilde yaralanırdı. Ben dahil."

"Eğer ki böyle bir güç kat kat artarsa bu ölüme koşmakla aynı şey olur. Girer girmez o kişi bir kan gölüne döner. Yani hiç denemesen daha iyi olur." İmparator onu ikna etmek için sabırlı bir şekilde açıkladı.

"Lordum, hanedanlıktan olanlar konuşurken duydum, tam şu anda üç klanın ordusu çoktan Dokuz İl sınırları içine girdi. Ortalama hızlarına göre, bir kaç gün içinde Jiang Hanedanlığına gelmiş olurlar."

"O zaman geldiğinde kendinizi savunacak yolunuz var mı?" diye sordu Chu Feng gülümseyerek.

"Şey...." Chu Feng'in dediklerini duyunca imparator sessizliğe gömüldü. Ardından küçük bir gülümseme sergileyerek konuştu, "Tabikide, şu anda sadece ölümü bekliyoruz ve üç klanın ordusunu durdurmak için bir yol yok."

"Ama talarımızın öğretileri var. Canımız pahasına Dokuz İl'i ve topraklarımızı korumalıyız. Atalarımızın öğretilerine karşı gelemeyiz. O yüzden, Jiang Hanedanlığımız bu yeri terk etmiyecek."

"Chu Feng, sen hanedanlığımızdan değilsin, senin bizimle kalıp ölümü beklemen için bir neden yok. Jiang Hanedanlığımıza yardıma geldiğin için minnettarım. Bu niyetini kalbime gömdüm. Hepiniz lütfen gidin."

"Ho.... Lordum. Bugün geldiğimize göre gitmek gibi bir planımız yok ve çoktan yaşamımızı ve ölümümüzü Jiang Hanedanlığıyla paylaşmaya karar verdik."

"Şu anda kendinizi savunmak için bir yolunuz yok, formasyonun tek şansınız olduğunu söyleyebiliriz. Ölüm tek sonunuz olduğuna göre neden benim denememe izin vermiyorsunuz?"

"Benim gücüm fazla olmasa da bazı özel yöntemlerim var, belki bu sayede formasyonun basıncına dayanabilirim. Başaramasam bile bu sadece bir ölüm olucak." dedi Chu Feng ve hafifçe gülümsedi.

"Chu Feng sen...." Chu Feng'in hanedanlığı için canını hiçe sayarak bu kadar ısrar ettiğini görünce imparator ne yapıcağını bilememişti.

"Lordum, Chu Feng ısrar ediyor neden onun denemesine izin vermiyorsun?"

"Evet lordum. Ne de olsa, Işınlama Formasyonunu vücuduna koyabiliriz. Eğer daha fazla dayanamaz duruma gelirse onu hemen dışarı çekeriz Bu yüzden ölmeyebilir." O sırada hanedanlıktan bir çok kişi birer birer ısrar etmeye başladı.

Ne de olsa, Jiang Hanedanlığının yok olmasını istemiyorlardı ve Chu Feng böyle bir cesaret sergilediğini göre kendine biraz da olsa güveniyordu. Sonuçta İmparator mezarından iki gizli yetenek kazanan kişi oydu.

O yüzden umutlarının tükendiği bu tür bir zamanda, onlar da bir şanslarının olmasını istiyordu. Yüzde bir şansları olsa bile bunu kaçırmak istemiyorlardı.

"Her neyse. Israr ediyorsan daha fazla diyecek birşeyim yok."

"Bugün hanedanlığımıza yardıma gelen herkese minnettarız ve yaptıklarınızı asla unutmayacağız."

İmparator fazla birşey demedi ve formasyonu şahsen Chu Feng'in vücuduna koydu. Formasyon kısa bir süre içerisinde Chu Feng'i onun yanına getirebiliyordu.

Formasyonun adı Işınlama Formasyonuydu. Normalde, o kadar da kullanışlı değildi ama Kraliyet Soyu Bağlılık Formasyonunda kullanınca baya işe yarıyordu.

"Chu Feng gir bakalım. Burası formasyonun girişi. Eğer yanlış bir şey hissedersen, yüksek sesle yardım çağırmayı unutma. Seni hemen buraya getiricem." dedi ve imparator sadece yarım metre boyunda olan sarayın ortasında ki yuvarlak taşı işaret etti.

Çok geçmeden Chu Feng, Siyah Kaplumbağa Zırh Tekniği kullandı ve yürümeye başladı. Adım adım formasyona doğru gitti.

O sırada, herkesin kalbi güm güm atıyordu ve hepsi son derece gergindi. Koca sarayın içinde  Chu Feng'in ayak sesleri dışında tek bir ses bile duyulmuyordu.

*ta ta ta....*

Bir adım. İki adım. Üç adım. On adım. Elli adım. Sonunda Chu Feng ellinci adımı attığında formasyona girmişti.