Çevirmen: Aytekin29

Düzenleyen: Kurogane

Bölüm 626 : Gök Aleminin Yedinci Seviyesi

Bu sarayın da daha önce bulunduğundan pek bir farkı yoktu.Şu an bulunduğu saraydaki tek fark gözlerinin, zayıf kokular ve göz kamaştıran parlaklıklar yayan nesneler tarafından istila edilmesiydi. Onların hepsi yetişim kaynağıydı.

Cennet Boncukları. Bakışlarını onun üzerine çevirdi. En kaliteli Cennet Tıbbı, Cennet Boncuklarından başka hiçbir şey göremezdi. Sayı basitçe sayılamayacak miktardaydı ve Cennet Boncukları dışında Dövüş İlaçları bile vardı, her ne kadar nispeten daha az miktarda olsa da, çoğu da düşük kalitedeydi ve orta kalitede olmayanlar da vardı, yine de oldukça fazlaydı.

“Bu gerçek olamaz değil mi? Bu yerin bu kadar özel olmasının sebebi Ebedi Kan Denizinin içine kurulmuş olan bu hazineler mi? Ölümsüz İnfaz Takım adalar'ının servetlerini depoladıkları hazine bu mu?”

O anda, Chu Feng'in kalbi sanki yerinden fırlayacak gibiydi, çünkü oradaki yetişim kaynakları çok fazlaydı. Tüm yaşamında gördüğünden bile fazla miktarda yetişim kaynağının burada olduğu söylenebilirdi. O kadar ki onun hayal gücünü bile tamamen aşmıştı.

Chu Feng'in, buradaki tüm yetişim kaynaklarını rafine edip edemeyeceğini düşündüğü o noktaya kadar, onun hamle yapmak için bir ihtimali vardı.

Yetişimini bir seviye daha yükselttiği zaman, Chu Feng Gök Aleminin Yedinci seviyesine adım atabilir ve o zaman, eğer Yıldırımın gücünü tekrar kullanırsa, Chu Feng’in yetişimi Dövüş Lordu alemine girebilirdi.

Bu boşluğu aştıktan sonra, Chu Feng’in gücündeki fark, gök ve dünya arasındaki fark gibi olacaktı. Yine bir Dövüş Lordu'na karşı savaşmış olsaydı, kesinlikle bir İkinci derece Dövüş Lordu'nu yenebilirdi ve hatta bir Üçüncü derece Dövüş Lorduna karşı çoğunlukla eşit bir şekilde savaşabilirdi.

“Yiya, yiya, Büyük Erkek Kardeş, o sarayda daha da güzel şeyler var!” Chu Feng'in bu şeyleri çok sevdiğini gören akıllı Küçük Fishy, saray kapısına onlardan önce işaret etti ve konuştu.

“Gerçekten mi? Beni oraya götür!” Küçük Fishy’nin sözlerini dinledikten sonra Chu Feng çok sevinçliydi.

//DN: Beyler bayanlar bu sefer büyük vurgun var galiba;)

Küçük Fishy de gecikmedi ve bir kez daha, başka bir ruh formasyon kapısını açtı. Chu Feng bu kapıyı geçtikten sonra, yüzündeki sevinç daha da güçlendi.

Çünkü, üçüncü sarayın içinde, tıpkı Küçük Fishy'nin dediği gibi. Gerçekten yetişim kaynakları ile doluydu. Orada ikinci saraydan bile daha fazlası vardı. Sarayın ortasından inen bir yol dışında, yolun her iki tarafı da cennet boncuklarıyla doluydu.

“Doğru tahmin ettiğim gibi görünüyor. Bu muhtemelen Ölümsüz İnfaz Takım adalarının yetişim kaynaklarını saklamak için kullandığı hazineler. Bunlar, Sonsuz Kan Denizindeki Eski Işınlanma Düzenlerinden aldıkları ücretler olmalı.”

“En sağlam güç kuvveti haline geldikten sonra, Ölümsüz İnfaz Takım adalarının güçlenmeye daha da devam etmesine kimse şaşırmaz.”

“Şu anda neredeyse tüm Doğu Denizi Bölgesi'nin kâr kanallarını ele geçirdiler. Ceplerine giren sınırsız yetişim kaynakları var, bu yüzden daha güçlü olmamaları gerçekten çok zor.”

O anda, Chu Feng gerçekten kendinden geçmişti. Eğer Chu Feng, bir önceki saraydaki yetişim kaynakları ile bir hamle yapabileceğini düşünüyorsa, o zaman, şimdi bu iki sarayın kaynakları birleştirildiğinde, Chu Feng kesinlikle çığır açabilecekti.

“Bu işe yaramaz. Burada çok fazla yetişim kaynağı var. Birkaç tane Cosmos Çantam olsa bile hepsini taşıyamam!” Ama kısa bir süre sonra, Chu Feng'in yüzündeki sevinç şaşkın bir ifadeye dönüştü.

Chu Feng'in söylediği gibi oldu. O yerde gerçekten çok fazla yetişim kaynağı vardı. O kadar ki Chu Feng, hepsini tek başına hareket ettiremedi. Ancak, onu birazcık hareket ettirmek de açıkça imkansızdı. Ne de olsa, Ya Fei'nin ne zaman döneceğinden emin olamazdı.

“Chu Feng, ‘Zenginlikler risk içinde bulunur’. Şu an üzerinde yürüyebileceğiniz tek bir yol var.” Tam o sırada, Eggy bir kez daha konuştu.

“Buradaki yetişim kaynaklarını rafine etmek için istiyor olabilir misin?” dedi Eggy, Chu Feng aptal değildi, bu yüzden Eggy henüz konuşmadan önce bunu düşündü. Ancak, Eggy'nin dediği gibi, çok riskliydi.

“Başka seçenek yok. Şimdi bu yetişim kaynaklarını ya rafine edeceksiniz ya da bunlardan hemen vazgeçip derhal buradan ayrılacaksınız. Sadece ikisinden birini seçebilirsin.”

“Tabii ki, şimdi ayrılsanız bile, güvenli bir şekilde kaçma garantisi olmayabilir. Hatta başını belaya sokacaksın Ya Fei ile.”

“Ancak, Ya Fei'ye yakalansanız bile, kesinlikle ölmeyebilirsiniz. Küçük Fishy'ı unutma. O sadece özel değil, aynı zamanda güçlü. Belki de onunla birlikte, Ya Fei bile sana zarar veremez. Ama bunun için ön koşul, onu bir kalkan olarak kullanman gerektiğidir.”

“Chu Feng, eğer harika şeyler istiyorsan, acımasız olmaya hazır olmalısın.Eğer önemsiz konularda kendin endişelendirmeye devam edersen tereddütsüz ve kararsız kalmaya devam edersen, kimse sizi kurtaramaz” Eggy ciddi biçimde hatırlattı ve dikkatini çekti.

“Tamam, seni dinleyeceğim.” Chu Feng’in bakışında aniden bir sertlik ortaya çıktı. Daha sonra, bir şey söylemeden oturdu, bacaklarını topladı, elleriyle işaretler yaptı, sonra ağzını genişletti ve dağları ve nehirleri yutabilecek bir yetenek kullandı.

*huu huu huu*

Böyle bir yetenek kullanıldıktan sonra, çılgınca bir rüzgar hemen her yönden esmeye başladı. Sarayın içine yığılan yetişim kaynakları sanki yer çekimi varmış gibi Chu Feng'in ağzına doğru hücum etti.

Yetişim için, Chu Feng her şeyi yapmaya karar verdi. Onları götüremediği için oradaki tüm yetişim kaynaklarını rafine etmeye karar verdi.

Rafine etmesi için belirli bir süre gerekli olmasına rağmen, mevcut durumda Chu Feng için rafine etmek aslında çok basit bir şeydi.

O yerde bir saat geçirdikten sonra pek çok yetişim kaynağı olmasına rağmen, üçüncü saraydaki yetişim kaynakları Chu Feng tarafından tüketilip rafine edildi. Ayrıca, şu anda, Chu Feng'in yetişimi büyük oranda arttı ve onunla Gök Aleminin Yedinci seviyesi arasında sadece bir ipliğin genişliği kadar fark vardı.

Chu Feng, iyi bir durum ortaya çıktıktan sonra ve güvenli bir şekilde tutunmasının ardından doğal olarak geri dönmeyecekti. İkinci saraya geri döndü ve çılgın bir şekilde rafine etmeye devam etti.

Üçüncü sarayda ikinci sarayda ki kadar yetişim kaynağı olmadığından rafine etme hızı daha da hızlıydı. Ama Chu Feng’nin sevinmesi neydi ki…

Chu Feng ikinci saraydaki kaynakların sadece üçte ikisini rafine etmişti henüz, ama vücudundaki İlahi Yıldırım çoktan dalgalanmaya, artmaya başlamıştı ve onun gücü anında yükseldi.

Bir hamle daha yaptı. Doğal Tuhaflıklar'ı kullandığından beri, ilk kez Gök Boncuklar gibi kıymetli bir yetişim kaynağına dayanarak yetişimini geliştirdi.

Şu anda, Chu Feng'in orijinal vücudunun yetişimi zaten Gök aleminin yedinci seviyesine ulaşmıştı. Eğer üç Yıldırımın gücünü kullanırsa, Gök aleminin sınırlarını aşabilir ve bir Dövüş Lordu seviyesine çıkabilirdi.

Ve, Chu Feng kullandığı yöntemler sayesinde, muhtemelen bir üçüncü derece Dövüş Lordu'na karşı savaşabileceğini düşünüyordu. Kaliteli bir sıçrama olduğu söylenebilirdi.

Bu Chu Feng için tamamen yeni bir dünyaya adım atmakla eş değerdi. Yakaladığı güç Dokuz Eyalet kıtasında zaten efsanevi bir güçtü ama burada pek fazla bir şey ifade etmiyordu.

Ama ne olursa olsun, Chu Feng için, bu hala tarihi bir andı. Bu atılım gerçekten Chu Feng'i oldukça heyecanlandırdı, ama atılımını yaptıktan sonra Chu Feng rafine etmeyi durdurmadı ve yetişim kaynaklarının büyük bir kısmını rafine etmeye devam etti.

Sadece kalan kaynakların tümünün Cosmos Çantasına sığabileceğini gördüğünde Chu Feng nihayet durdu.

“Hmph. Ya Fei beni buraya kesinlikle kilitledi çünkü burası yıkılmaz ama Küçük Fishy'nin yardımına sahip olmamı beklemiyordu. Sadece zincirlerimden başarıyla kurtulmakla kalmadım aynı zamanda buradaki yetişim kaynaklarını bile yağmaladım. Şu anda hazine tamamen boş. Bunu Ölümsüz İnfaz Takım adalarına nasıl açıklayacağını görmeyi çok isterim.”

O yerde çok fazla yetişim kaynağı vardı, bu yüzden Chu Feng, Ölümsüz İnfaz Takım adaları için bile küçük bir miktar olmadığını hissetti. Ya Fei’nin hatasından dolayı saraylardaki yetişim kaynakları tamamen kayboldu. Ya Fei bu yüzden büyük ihtimalle cezalandırılacaktı.

&& Ohhh inş çok büyük bi ceza verirlerde bizimde içimiz biraz olsun rahatlar.Sizce kimse duymadan kaçmayı başarabilecek miyiz? Canavar şuan napıyor? Canavar kim?

&& Merak ediyorsanız Takipte kalın;)