7. Cilt: Varise Suikast, Bölüm 2

avatar
357 0

Mathias - 7. Cilt: Varise Suikast, Bölüm 2


7. Cilt: Varise Suikast
Bölüm 2

"Bu taraftan lan işte." Mathias yine sarayın koridorlarında kaybolmuştu. Üstüne üstlük bu kez loncayı da yanında sürüklüyordu. "Buraları avcumun içi gibi bilirim. Kestirmeden gidiyoruz."

"Boşversene, kaybolduk." Aryn üçüncü kez geçtikleri koridoru fark ettiği zaman konuştu.

Garvin de "Niye bunun rehberliğiyle yola çıktık ki?" diye ona destek çıktı.

"Her seferinde kendinden emin konuşup aklımızı çeliyor, cızırtılı piç." Şikayetçiler arasında Dorian da vardı.

Tavon araya girerek "Neden muhafızlardan birine sormuyoruz?" diye öneride bulunduğu zaman Eleanor en yakın muhafıza yönelip yön sordu. Büyük salona gitmeleri gerekiyordu. Ödülleri orada takdim edilecekti.

"Beni izleyin. Sen de sesini kes, Mathias." Kadın, oldukça sertti. Herkesi peşine takarak sarayın koridorlarında ilerledi ve büyük bir kapıya varana dek durmadı.

"Burası mı?"

"Evet."

"Benim dediğim yoldan gelsek beş dakika önce buradaydık."

"Kesin öyledir."

Kapıya tıklayıp yavaşça açtıktan sonra sırayla içeri girdiler. En önde Eleanor vardı. Loncanın lideri olarak yerini almıştı.

Diğerleri de onun arkasındaki yerlerine geçince genç büyücü salonun içindekileri süzdü. "Şuradaki dayı hep o masada oturuyor lan. Her gelişimde orada. Burada uyuduğunu düşünmeye başladım." dedi Dorian'ı dirseğiyle dürterken.

"Rahat dur biraz." Şişman büyücü heyecanlıydı. Kralın ve soyluların karşısında küçük düşürücü bir şey yapmak istemedi. Öte yandan Mathias'ın böyle bir sıkıntısı yok gibiydi.

"Hoşgeldiniz." Danışman Eilif biraz öne çıkarak onlarla konuştu. "Gelişiniz biraz uzun sürdü."

"Ben kestirmeden getiriyordum da yol kapalı galiba."

Kadının cevap vermesine fırsat vermeden araya atlayan yıldırım büyücüsü, tüm dikkatleri üzerine çekince Eleanor da ona baktı. Sonra iki kere öksürdü ve "Biraz sıkıntı yaşadık da." diye cevapladı. Bu sırada Garvin de dirseğini beyaz saçlı gence batırmıştı.

"Delinmedi, az daha bastır." dedi o da, karnını ovalarken.

Kral Conrad onlara baktı. Yanında bu kez çocukları yoktu. "Kısa süre önceki çabalarınız sebebiyle sizi ödüllendirmek istiyorum." dedi tekrardan.

"Teşekkür ederiz, majesteleri. Sadece görevimizi yapıyorduk."

"Bağlılığına gerçekten saygı duyuyorum, Eleanor. Görevinizi yapmış olsanız bile bu durum ödüllendirilmeyeceğiniz anlamına gelmiyor." Yaşlanmaya yüz tutmuş kral, normal bir sesle konuşuyordu. "İlk olarak loncanızın her üyesine 1.000 altın ödenecek."

"1.000!?" Arkadaki dörtlü, yani Mathias, Dorian, Garvin ve Aryn, duydukları rakamla şaşkınlığa uğradılar. Hangisi hayatında 1.000 altını bir arada görmüştü?

"Ayrıca loncanızın üzerinden tüm vergileri de kaldırıyorum." diye devam etti kral. "Bundan sonra bir görevi istediğiniz zaman öncelik sizin olacak. Geçit büyücünüzün kendini tam toparlayabilmesi için tıbbi yardım da yapılacak. Son olarak ise, varisinize özel bir hediye vereceğim."

Tüm bu hediyeler, bir lonca için oldukça fazlaydı. Tüm vergilerin kaldırılması bile aldıkları paranın tamamının onlara kalacağı anlamına geliyordu. 1.000 altın zaten yüksek bir miktar iken istedikleri görevi alma önceliğine de sahip olmuşlardı. Eva'nın o günden beri tam olarak toparlanamadığı aşikardı. Bu yüzden tıbbi yardım da önemliydi. Ama Mathias'a ne verecekti?

"Öne çık, Mathias." dedi Eilif. Bunun üzerine merak içindeki genç büyücü denildiği gibi öne çıktı.

"Umarım elma suyu ile ilgili bir şeydir." diye durmadan dua ediyordu içinden. Heyecanla onlara bakarak beklemeye başladı.

Conrad, kendi yüzüğünden bir kitap çıkararak onu danışmanına verdi. Kahverengi saçlı adam ağır adımlarla gence yaklaştı ve elindeki kitabı ona uzattı. Mathias'ın kitabın ne olduğuna bakması için bir fırsatı olmuştu.

"Gelişim Rehberi?" dedi.

"Evet," diye onayladı Eilif. "Yaklaşık olarak 150 yıl önce sınırlı sayıda çıkarılmış bir kitap. İçinde enerji kontrolü ve gelişime dair önemli teknikler ve ipuçları bulunduruyor. Bundan sonra bu tür kitaplar çıkarılması yasaklanmıştı. Bu nedenle oldukça değerlidir."

Mathias birkaç saniye kitaba baktı. Danışman hala elinde tutuyordu.

"Almayacak mısın?"

"Iıı... Başka bir ricada bulunsam olur mu?"

Yıldırım büyücüsünün sözleri herkesi şaşkınlığa uğrattı. Gelişim Rehberi'nin değerini anlayamıyor muydu bu çocuk? Bu kitap güce kestirme giden yolun haritasıydı resmen. Nasıl olur da onun yerine başka bir şey isterdi? Tabii ki... Eğer daha değerli bir şey istemeyecekse...

"İsteğin nedir?" diye sordu Conrad.

"Kulağınıza söylesem?"

Kral birkaç saniye ona baktıktan sonra başıyla onayladı. Sonuçta Mathias ile ilişkisini iyi tutmak istiyordu. Genç büyücü gelip de kulağına fısıldarken şaşkınlıktan ağzı biraz açılmıştı.

"Bunu istediğine emin misin?"

"Verilebilecek en güzel hediye bu olacaktır, efendim."

"Pekala o zaman. Gerekli yerlere emir vereceğim."

Genç büyücü tekrar loncanın yanına döndüğünde herkes merakla ona bakıyordu. Gelişim Rehberi'ni reddetmişti. Sadece onun için değil, tüm lonca için çok yararlı olacak kitabı reddetmişti. Belki de kullandıkları eğitim yöntemlerinden çok daha verimlileri o kitapta yer alıyordu ama bu çocuk onu istememişti!

"Ödüllerinizi loncanıza gönderteceğim. Şimdilik gidebilirsiniz." Kralın emriyle hepsi onu selamlayıp oradan ayrıldılar. Mathias, soyluların kendi üzerindeki çirkin bakışlarını hissedebiliyordu. Ama verdiği karardan pişman değildi. Hepsi birlikte oradan ayrıldılar.

----------

"Manyak herif! Gelişim Rehberi'nin değerini anlayamadın mı!?" Loncaya gelir gelmez Dorian ona çıkışmıştı.

"Cidden de, Mathias," Eva bile bu kez geride durmadı. "Gelişim Rehberi'ni reddetmen akıl kârı bir iş değildi."

Öte yandan Tavon ve Eleanor, sakin duruyorlardı. Yardımcı lider yavaşça "Ne istedin, Mathias?" diye sordu. O kitabı reddedecek kadar salak olduğuna inanmıyorlardı. Mutlaka daha iyi bir şey istemiş olmalıydı.

"Öyle bir şey istedim ki, bundan daha iyi bir ödül olamazdı yani. Daha bana ödül vermeseler gam yemem, o derece."

"Hazineye erişim mi istedin lan?" diye sordu Garvin. Genç büyücü ise başını iki yana salladı.

"Özel kaynaklar?" Yine başını iki yana sallamıştı. "Usta?" Cevap yine aynı oldu.

"Peki ne istedin?"

Beyaz saçlı genç heyecanla onlara bakarken "Ben..." diye başladı. "Şehirdeki tüm hanlarda sınırsız elma suyu hakkı istedim!" diye de devam ettirdi. Kocaman gülümsüyordu.

Herkesin yüzü karardı. O an loncaya mutlak sessizlik hakim olmuştu. Öyle ki nefes sesleri bile duyulmuyordu.

"Elma suyu mu?" Sessizliği bozan kişi Aryn idi. "Elma suyu?"

"Evet! Elma suyu! Kral da kabul etti! Bundan daha iyi ne olabilir ki!"

Dorian yavaşça Eleanor'u dürttü. "Eleanor, rica etsem bunu bir kere daha şişeye oturtur musun? İyice oturduğundan emin ol ama."

"Ya siz de ne ağladınız, ha! Bir kitap lan altı üstü. Bu kadar büyütmeyin."

"O küçük gördüğün kitap, kolay yoldan Büyücü İmparatoru olabilmenin yollarını içeren bir hazineydi." Garvin yavaşça konuştu. Çökmüş gibiydi. İkizler hiç oralı olmadılar. Konu tamamen ilgi alanlarının dışına kaymıştı sanki. Öyle ki bakışlarıyla dalga geçmekle bile uğraşmadılar. Komple salmışlardı artık.

"Ya, bir kitap için bu kadar ağlayacağınızı bilmiyordum. Az bekleyin bari." Mathias hızlıca odasına çıkarak herkesi aşağıda bıraktı. Onlar söylenedururken elinde bir kitapla aşağı indiğinde tekrar bakışları üzerine çekmişti. "Alın lan." dedi kitabı masaya bırakırken. "Köpeğiniz olsun."

"Bu..."

"Gelişim Rehberi?"

"Sende zaten var mıydı bunca zamandır?"

Şişman büyücü, onun kafasının arkasına sağlam bir tane geçirdi. Birkaç adım attıktan sonra anca durabilen Mathias, kendisine doğru dönünce de "Madem var bundan sende, niye bunca zamandır saklıyordun, cimri piç!?" dedi.

"Nereden bileyim bunun gibi bir şey için bu kadar ağlayacağınızı lan!?"

"Hala küçümsüyor kitabı!"

"Mathias," dedi Eleanor. "Sen bunu nereden buldun?"

Üzerini düzelten yıldırım büyücüsü "Yani bizim de iyi yerlerde bağlantılarımız, tanıdıklarımız falan var yani, anlatabiliyor muyum yani?" dedi. "Bunlar küçük şeyler yani."

"Hadi lan oradan." İlk tepki yine Dorian'dan geldi. "Sen bunu kendi isteğinle bulduysan adımı yarın Dümbük olarak değiştiririm."

"Ciddiyim." dedi Eleanor. "Nereden buldun?"

Onun şakalara açık bir halde olmadığını gören genç büyücü nihayet dalgaya almayarak "Markus amca vermişti." dedi.

"Şimdi mantıklı geliyor. Onun gibi birinde bunlardan bir tane olması çok da şaşırtıcı değil." Kitabı eline aldı. "Seni gerçekten seviyor olmalı."

"Markus amca adamdır. Aksini iddia edenin kıçından kan alır. Cidden alır yani. Kan büyücüsü ya hani." Genç büyücü kapıya doğru yürürken "İstediğiniz kadar kullanabilirsiniz. Şimdi izninizle ben de sınırsız elma suyu hakkımı istediğim kadar kullanmaya gidiyorum. Bir haftaya kadar dönmezsem hanlardan birindeyimdir hala. Haberiniz olsun."

"Ben de geliyorum." Dorian da onun peşinden gitti.

"Her yere de gel zaten."

"Sana ne lan!"

Onlar gidince kalanlar da kitaba göz gezdirmeye başladılar. Kadının aklında ise Markus vardı. Bu kitabın onda olması çok şaşırtıcı gelmezdi çünkü sahibini rahatlıkla öldürüp alabilecek güce sahipti. O adamın geçmişi cidden kanlıydı.

Hikaye İle İlgili Bilgiler #92

Gelişim Rehberi, uzun yıllar önce yasaklanan gelişim yardımcısı türündeki kitaplardır. Bunların içinde yer alan teknikler, Antik Çağ'a ait yöntemler de barındırdığı için kişinin seviyesinin üstünde güç kullanabilecek derecede gelişebilmesini sağlamıştır. Fakir halkın bile kolayca güçlenmesini sağlayan kitaplar, güçlenen insanların isyanlar başlatmasıyla sorun yaşayan krallıklar sebebiyle tamamen yasaklanmıştır. O zamandan sonra neredeyse hepsi yakılmış olan kitaplardan hala birkaç tanesi kullanılabilir durumda varlığını korumaktadır.

Seviyeler

Acemi Büyücü
Büyücü Çırağı
Büyücü Ustası
Büyücü Büyükustası
Büyücü Üstadı
Büyücü Kralı
Büyücü İmparatoru
Büyücü Atası
Büyücü Azizi
Büyücü Tanrısı






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 47022 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr