Bölüm 142: Bir İlişkiye Sahip Olmak

avatar
4083 13

My Wife is a Beautiful CEO - Bölüm 142: Bir İlişkiye Sahip Olmak


 

Bölüm 142: Bir İlişkiye Sahip Olmak

 

Yang Chen, zemin katta asansörden indiğinde, salonda duran çok sayıda insan vardı, onlar müşteriler için olan dinlenme alanını çevrelemiştiler. Yu Lei İnternational’ın asayişini koruyan güvenliği, biriyle tartışmanın ortasında gibi görünüyordu fakat onlar bilinmeyen nedenlerden dolayı harekete geçmemişti.

 

Yang Chen, kalabalığın kenarına yürüdüğünde, birçok kişi onu fark etti. Şirkette bir ay geçirdikten sonra şirketteki pek çok kişi Yang Chen’i tanıyordu. Onlar sabırsız bakışlarla ona bakıyorlardı, bazı erkekler ona baş parmaklarını bile gösterdiler, sanki bir şey için onu övüyorlarmış gibiydiler, aynı zamanda ona küçümsemeyle bakan insanlar da vardı.

 

Kalabalık onun için yol açtığında YangChen, deri kanepeler ile donatılmış dinlenme alanına rahatça yürüdü ve durumu gördü.

 

Dinlenme alanındaki pencerenin yanında, iki adam ve bir kadın oturuyordu. Birkaç Yu Lei güvenlik görevlisi, siyah beyaz bir üniforma giymiş resepsiyon sorumlusuyla birlikte ne yapacaklarını bilmemeyle karşı karşıyaydılar.

 

İki adamdan birisi Cuma günü gördüğü Yu Hui idi, diğer adam ise eski moda gri bir takım giymiş, yaklaşık olarak otuzlarında gösteren bir adamdı. Siyah bir gözlük takmış, öfke dolu sert bir yüzü vardı, kasvetli ve solgun görünürken aynı zaman da gururluydu.



Kadına gelince bu sabah ofise gelmemiş olan Zhao Hongyan’dı. Bugün Zhao Hongyan makyajsız ve kötü bir durumda görünüyordu. Saçları dağınık ve yüzünde henüz kurumamış gözyaşı lekeleri vardı. Ufacık bile hareket etmeden kalçalarını gergin bir şekilde tutarken gri elbiseli adamın yanında oturuyordu.

 

Yang Chen’in gelişini onlar arasında ilk fark eden keskin gözlü Yu Hui idi, gözlerindeki gaddarlıkla ve kibirle Yang Chen’i işaret etti ve konuştu: “Abi, bak yengemle olan adam buydu.”

 

Zhao Hongyan, kafasını kaldırdı, Yang Chen’in gerçekten gelmiş olduğunu gördü ve gözleri panikle doldu ancak konuşmaktan korktuğundan dudaklarını ısırdı.

 

“Beni mi arıyorsun?” Yang Chen, gürültülü Yu Hui’ye baktı ancak yine de kasvetli görünen Yu Guang’a sormak için döndü.

 

Yu Guang ayağa kalktı, Yang Chen’in bakışlarındaki küçümsemeyi fark etti ve derin bir sesle konuştu: “Bu sürtüğün küçük kardeşime zorbalık yapmasına yardım eden kişi sen misin?”

 

“Sürtük mü? Küçük kardeş mi?” YangChen, bir gülümsemeyle soruya soruyla karşılık verdi: “Kimi kast ediyorsun?”

 

Yu Guang, öfkeyle bağırdı: “Cahil numarası yapma! Küçük Hui, uzun zaman önce, o gece neler olduğunu anlattı bana. Sen ve bu sürtük bara gittiniz ve otoparkta buluştunuz. Bu küçük kardeşim tarafından ortaya çıkarıldı ve ikiniz onu kovmak için birleştiniz! Senin gibi toplumun iğrenç pis bir çöpünün beni kandırabileceğini mi düşündün?”

 

Çevredeki Yu Lei İnternational çalışanları bir şeyleri anlayan ifadeler ortaya çıkardılar, git gide daha da heyecanlandılar ve kendi aralarında mırıldanmaya başladılar.

 

Yang Chen, iç çekti: “Sen küçük kardeşine bu kadar çok mu güveniyorsun? Bu doğru olmayabilir.”

 

“Kendi kardeşime güvenemeyeceğimi ve senin gibi bir soysuza mı güvenmem gerektiğini söylüyorsun?”  Yu Guang yüksek sesle bağırdı: “Bunu sana söylememe izin ver! Bugün bana bir hesap vermek zorundasın.”

 

Yang Chen, bunu oldukça saçma buldu ve sordu: “Sana hesap mı vereceğim?”

 

“Karımla dost hayatı yaşadığını herkesin önünde itiraf etmeni istiyorum. Sen üçüncü bir tarafsın. Bu küçük sürtükle rezil şeylerden daha rezilini yaptın.” Yu Guang, sert bir ifadeyle konuştu.

 

Yang Chen gülmesine engel olamadı: “Senin beyninde sorun mu var? Benim utanılacak bir şey yapmadığım gerçeğini bir kenara bırakırsak, karını bir sürtük olarak çağırmak ve herkesin içinde başka bir erkekle zina yaptığını itiraf etmeye zorlamak istiyorsun. Ailenin itibarını mahvetmeye mi çalışıyorsun, bana eziyet için ya da bir aptal gibi davranılmaktan keyif mi alıyorsun?”

 

Yu Guang’ın yüzü kızardı, öfkeyle konuştu: “Bana çıkışacak cesaretin var! Ben okumuş ve ince bir adamım, senin seviyendeki biriyle tartışmayacağım. Yine de toplumu doğru kılacak şekilde eşlerini aldatan bir kadın ve erkek olduğunuzu ortaya çıkaracağım.”

 

“Profesör müsünüz ya da bir hükümet yetkilisi mi?” Yang Chen, aniden sordu.

 

“Ne demek istiyorsun?” Yu Guang, kaşlarını çattı.

 

“Eğer bir profesörsen, o zaman anlarım, böyle saçmalıklardan hoşlanan bir meslek. Eğer bir hükümet yetkilisiysen, o zaman da anlarım çünkü onlar gözleri genişçe açılmış bir şekilde yalan söylemekten hoşlanırlar.” Yang Chen, bir gülümsemeyle konuştu.

 

“Ben bir editörüm. Guang Hua Günlüğü ve Doğru Magazin’in baş editörüyüm. Senin gibi kaba bir adam için, benim gibi yüksek düşüncelere sahip olan birisi hakkında hiçbir fikrin yoktur.  Sana şunu da söylemem izin ver, sen hükümet yetkilileri ve profesörlerle tartışma vasfına sahip değilsin, onlar sosyetenin elitleri, sen sadece ekşi bir üzüm olarak çağrılan birisin bu yüzden sen onları yiyemezsin, defalarca gördüğüm bir çöpsün.”

 

Yang Chen kafasını kaşıdı, sonra sinirli resepsiyon yöneticisine sordu: “Bu gazete ve dergi çok ünlü mü? Ben neden öncesinde duymadım?”

 

Güzel yönetici ağlamak üzereydi, sabahın erken saatlerinde böyle korkunç bir meseleyle karşılaşmıştı ve resepsiyonun normal işlemini sürdürmenin hiçbir yolu yoktu. Zoraki bir gülümsemeyle cevap verdi: “Onlar siyasi içerikli yayınlar yapıyorlar ve Zhong Hai’deki en nüfuzluları.”

 

Yang Chen başıyla onayladı, sonra mahcup bir gülümsemeyle konuştu: “Gerçekten hiçbir fikrim yok, ben sadece içinde güzeller olan magazin dergilerini ve gazeteleri okuyorum. Ancak sonunda neden bu kadar saçma sapan konuştuğunu anladım.”

 

“Adi!” YuGuang, erdemli bir tonla konuştu: “Sadece senin gibi eğitimsiz bir adam bu fahişeyle böyle pis şeyleri yapardı, buradaki herkesin önünde eylemlerini itiraf etmeni öneririm, aksi halde, mahkemede görüşeceğiz.”

 

“Mahkemede ne hakkında görüşmek istiyorsun?” Yang Chen alayla gülümsedi ve konuştu: “Yargıçla görüş ve eşini bana ver ya da ben eşimi sana mı vermek zorundayım? Şu anda olduğu gibi rüya görmeye devam etmelisin, evde büyüttüğüm bir dişi domuz bile seni istemeyebilir.”

 

 

“Sen…” Yu Guang,  böyle bir tempo da tartışma konusunda açık ki uzman değildi, öfkeyle ayağını yere vurdu ve sonra acılı bir ifadeyle oturan Zhao Hongyan’ı öne doğru çıkarmak için arkasını döndü. Zhao Hongyan’ın burnunu işaret etti ve bağırdı: “Sürtük! Çabuk ol ve herkese söyle. Gerçeği ortaya dök!

 

Zhao Hongyan, gözyaşlarıyla dolu gözlerle haksızlığa uğramış hissetti ve sordu: “Benden ne söylememi istiyorsun?”

 

“Hâlâ bunu inatla inkâr etmeye mi çalışıyorsun? Bu vahşi adamla rezil ve utanç verici olan bir ilişkin olduğunu söyle, böylece seni haklı olarak ve alnımın akıyla boşayabilirim.” Yu Guang kibirle konuştu.

 

“Ah Guang sana pek çok kez söyledim, Yang Chen ve ben masumuz. Böyle davranma, olan şey düşündüğün gibi bir şey değil.” Zhao Hongyan yalvardı: “Geri dönebilir miyiz? Yavaşça sana açıklayacağım, ben gerçekten seni hayal kırıklığına uğratacak hiçbir şey yapmadım, lütfen bana inanabilir misin?”

 

“Kapat çeneni! Küçük Hui, bunu kendi gözleriyle gördü, bana yalan söylemek ve barda eğlenmek için birçok yol düşündün, bunların hepsi kanıt! Hâlâ inkâr etmeye cüret mi ediyorsun?” Yu Guang, ona dik dik baktı: “Sonunda ne kadar utanmaz olduğunu fark ettin mi? Şimdi de zırvalamaya devam edecek misin?”

 

“Ah Guang! Bugün zaten yeterince yüz kaybettin, bizim Yu Ailemiz bu kadar yüz kaybetmeyle başa çıkamaz, hadi gidelim.”

 

Zhao Hongyan, Yu Guang’a kolunu uzattı ancak onun kavraması Yu Guang tarafından kuvvetlice fırlatıldı, bu Zhao Hongyan’ın dengesini kaybedip zemine düşmesine neden oldu.

 

Yu Guang acımasızca güldü ve konuştu: “Senin hâlâ benim Yu ailemin bir parçası olduğunu iddia etmeye cesaretin var mı? Bizim Yu ailemiz sadece açık ve dürüst insanlara sahiptir, senin gibi kaba adamlarla ilişkiye giren bir sürtüğe nasıl sahip olabilir ki? Ben senden boşandıktan sonra diğer insanlar senin tarafından zarara uğratılmaktan kaçınmaları için, bugün şirketinin insanları önünde senin utanmaz bir dişi tilki olduğunu ortaya çıkarmak istiyorum.”



Zhao Hongyan’ın ifadesi cansızlaştı. Yu Guang, tarafından savrulduğu yerde bacağındaki acı dışında kalbi de paramparça olmuş gibi hissediyordu. Şaşkınlık için sert ve soğuk zeminde oturdu ve o farkında olmadan gözyaşları akmaya başladı.

 

Diğer taraftan Yu Hu alçakça memnun bir gülümseme takınmış bir şekilde gösteriyi izliyordu sanki Zhao Hongyan’ın şu anki görünüşü onu huzurlu ve keyifli hissettiriyordu.

 

Yang Chen gözlerini kıstı, yürüdü, eğildi ve Zhao Hongyan’ı kalkmasına yardım etmek istedi.

 

Yu Guang, bunu görünce aşağılamaları öfkeye döndü ve hemen bağırdı: “Herkes bunu görebiliyor mu? Bu kesin bir kanıt. Bu aldatıcı çift sonunda gerçek renklerini gösterdi ve onlar hâlâ bunu kabul etmeyi reddediyorlar.”

 

O anda Yu Lei İnternational’ın çok sayıda çalışanı Zhao Hongyan’ın aşırı derecede zavallı olduğunu düşündü. Sonuçta onların büyük çoğunluğu kadındı ve meseleye empati ve yüce kalple baktılar. Büyük bir yayın evinin sözde şef editörü eksantrik ve aşırı bir kişiliğe sahip gibi görünüyordu, artık kimse onunla ilgilenmek istemedi.

 

“Ayağa kalk, onun için yerde oturmana değmez ve o gözyaşlarına da değmez.” YangChen, Yu Guang’ın bağırmasını görmezden geldi ve Zhao Hongyan’a kibarca konuştu.

 

Zhao Hongyan, başını kaldırdı, bu Yang Chen’in önünde makyajsız bulunduğu ilk seferdi, gözyaşı lekeli yüzü öncesinden daha az çekiciydi ama çok daha fazla saflık içeriyordu.

 

Kırmızı gözlerle Yang Chen ile bakışan Zhao Hongyan sonunda o gözlerin içinde onurlu, ciddi ama sıcak bir şeyler gördü.

 

“Teşekkür ederim.” ZhaoHongyan, Yang Chen’in elini tuttu ve gözyaşlarını silerken ayağa kalktı.

 

Yu Guang, tekrar tekrar alayla konuştu: “Güzel, güzel, güzel, güzel aptal bir çift, en başından beri senin maymun iştahlı bir tilki olduğunu ve seninle evlenmemem gerektiğini biliyordum. Neyse ki çok geç değil, bundan sonra seni boşayacağım.”

 

Bu noktada izleyen çalışanlardan biri ister istemez konuştu: “Bayım, yasalara göre boşanmanın iki taraflı bir kabul gerektirdiğini bilmiyor musunuz?  Karısından kurtulmak için kocanın sadece bir boşanma mektubu yazabildiği eski zamanlarda değiliz, artık adil bir toplumdayız, tamam mı?”

 

“Bu kesinlikle doğru, kim hata yapmaz ki? Bir insan olarak, siz çok acımasızsınız ve böyle bir kargaşa çıkardınız.” Zhao Hongyan, için birkaç bayan destek vermeye başladı.

 

YuGuang, onlara kibirli bir bakış attı ve konuştu: “Ne biliyorsunuz ki? Bizim Yu ailemizde evli bir kadın bir hata yaparsa, o kaybolmak zorunda. O, istese de istemese de ayrılmak zorunda.”

 

“Bu doğru, abi, bu insanlar sadece zekâsı olmayan çalışanlar, bizim ailemizle nasıl karşılaştırılabilirler?” Yu Hui alevleri körükledi.

 

Yu Guang, memnun olmuş bir şekilde küçük kardeşine baktı: “Küçük Hui, bu sefer cin gibi olduğundan bunların hepsi senin sayende, aksi halde kim bilir ne kadar uzun bir süre bu kadın tarafından aldatılıyor olacaktım? Gerçekten Yu ailemin atalarını hayal kırıklığına uğratacaktım.”

 

“Bu sözde Yu ailesinin ne olduğundan emin değilim ancak bunun öğrenmeme değer bir şey olduğunu düşünmüyorum.” Yang Chen, kafasını iki yana salladı ve konuştu.

 

“Bizim Yu ailemiz bir şey değil.” Yu Guang, ciddiyetle onu düzelti.

 

Yang Chen gülümsedi: “Bu sana bağlı, eğer sen bir şey değil diyorsan, tamam. Ancak sana bir şey söylemek zorundayım, aslında karınla bir ilişkim var.”

 

Bu sözler söylendiğinde sadece Yu Guang afallamadı, Zhao Hongyan için konuşan tüm çalışanlarda afallamıştı. Gerçeği bilen Yu Hui, şüpheli bir ifade ortaya çıkarırken, en çok şaşıran kişi Zhao Hongyan’ın kendisiydi.

 

“Yang… Yang Chen, sen… ne saçmalıyorsun!” Şaşkınlıktan Yang Chen’in elbise kolunu çekerken Zhao Hongyan’ın yanakları kızarmıştı.

 

Zhao Hongyan’ın daha fazla konuşmasını beklemeden Yang Chen birden kolunu uzatıp, Zhao Hongyan’ın yumuşak bedenini göğsüne çekti ve ustaca bir koluyla kadının kalçalarını tuttu. Olabilecekleri kadar yakındılar.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 46883 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr