Riko'yu korurken başımdan vuruldum ve şimdi uçsuz bucaksız bir karanlığın içindeyim.
Olacak iş mi bu?!
Ellerini kaldırdı. Her şey normal gibiydi. Suratını yokladı. Her zamanki koca burun, belirgin göz çukurları, ufak bir ağız. Sağ eli alnına ulaştığında kalbi küt küt atmaya başladı. İşaret parmağı bir çukura düşmüştü. Parmağını oldukça derine ittirdi fakat hiçbir şey hissetmiyordu.
Ben varım! kanlı canlı bir şekilde olduğum yerde duruyorum.
Peki bu karanlığın sebebi ne?
“Hanoon aç gözlerini! Lütfen beni bırakma.”
Genç adam zihninde yankılanan acı ses ile irkildi.
Riko! Neredesin?! Neden seni bırakayım?
Zavallı kız, kollarında can veren sevgilisine sıkıca sarıldı. Tir tir titriyordu. Kafasında, ambulans seslerini duymasını engelleyecek kadar güçlü sesler yankılanıyordu.
Neden ağlıyorsun aşkım?
Aniden dizlerinin üzerine çöküverdi. Zihni boşalmış gözleri sonsuz karanlığın ufuğundaki parıltıyı izliyordu.
— Herkes buraya gelmez çocuk!
Umrumda değil...
— Hayatın bu kadar değersiz miydi?
O olmadan evet!
— Senin için aynısını yapar mıydı?
Yine ilk ben davranırdım.
— Sıkıcısın...
Öyleyse rahat bırak beni!
Vücudu kas katı kesildi, göz bebekleri büyüdü. Zihninin derinliklerinde bir açıklama bekliyordu.
— Saygısızlık yapma çocuk!
Sesin tonu yükseldi. Gencin fevri sözlerine kızmıştı.
— Dediğim gibi... buraya herkes gelmez. Gelenler ise şanslı olduklarını düşünürler.
Ne saçmalıyorsun? Sen geldin buraya! Kâbusumun başrolü sen misin yoksa?
— Öldün çocuk.
Genç adam yattığı yerden sıçrayarak kalktı.
Hayır! Bu sadece bir kâbus..
— Sanmıyorum oğlum... Ben kimsenin ayağına gitmem.
Elleriyle kulaklarını sıkıca kapattı. Şok olmuştu. Hissettiği derin üzüntüye rağmen bir damla gözyaşı bile dökmemişti.
Vücudu hissizleşti. Küçük adımlarla ufuktaki parıltıya doğru yürümeye başladı.
Neden ağlayamıyorum?
— Bir anlamı kaldı mı ki?
Tökezleyip yere devrildi. Başından beri göğsünde hissettiği sıcaklığın sebebini merak etmişti.
Pek-
— Kız arkadaşının eli.
Çok üzüldü mü?
— Onu bir kez daha görmek ister misin?
Hanoon, heyecanla cevap verdi.
Her şeyden çok!
— Sevdiklerini unutacak, yaşadığın güzel anılarını hatırlayamayacak olsan bile mi? Ya onu tekrar anımsaman senelerini alır ve kız ihtiyarlarsa?
(Bu hiçbir şeyi hatırlayamayacağım anlamına geliyor! Ya onu bulamazsam... Bir hiç gibi yaşar, yaşlanır ve ölürsem.)
Kabul! Başıma gelecek her şeye razıyım.
— Bu sana yapacağım son kötülük Hanoon..
.
Genç adam gözlerini tekrar açtığında kendini masada bulur.
“Yuki! Yemeğin soğuyor."
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..