Bölüm 3

Zaman hızla akıp geçmişti , gün öğlene yaklaşırken nihayet dükkan ilk müşterisini karşılamıştı . 18-19 yaşlarında , üniversite öğrencisi olduğu belli olan yaklaşık 190 cm’lik uzun boyuyla yakışıklı sayılabilecek kaslı bir çocuk gelmişti dükkana .

“ yavuz müşteriye bak “

“Tamam patron . “

Yavuz çocuğun yanına yaklaştı ve sordu ;

“ Buyrun efendim size nasıl yardımcı olabilirim “

“3. Seviye gümüş kurt eti varmı sizde “ diye sordu genç adam , canavar seviyeleri 1-9 arası sınıflandırıldığından ve türkiyede görülen en güçlü canavar , 2031 yılında olan İstanbul istilasında görülen Aşkın seviye olan çift başlı yılan kral olduğundan sadece ortalama olarak kabul edilebilirdi fakat ;

“ Hayır , maalesef yok beyefendi “ dedi yavuz .

“ Peki ya toprak ayısı ? “

“Oda yok maalesef “

“ boynuzlu rüzgar tavşanı “ ,

“maalesef”

“ Nasıl bir dükkan la bura ne sorsak yok diyonuz “

Tam yavuz cevap verecekti ki adı adı Selim olan dükkan patronu bağırdı

“ Bura kasap mı amınakoyayım , eğer canın et çektiyse git iki sokak öteden al.  zaten nasıl yiyorsunuz o kokuşmuş etleri hala anlamış değilim iyice çinlilere döndük . “

Evrim geldiğinden beri insanların yemek anlayışları da haliyle değişmişti , çünkü vahşi doğada bulunan canavarların etinde bol miktarda enerji olduğundan uyanmışlara bayağı bir yarar sağlıyordu . bu yüzden çoğu ülke  binlerce yıllık yemek kültürünü bir kenara bıraktı ve vahşi hayvanlar yemeye başladı .

“ Ya abicim sanane sanane istediğimi alırım allah allah paramla almıyormuyum “ diye bağırdı genç adam .

“iyi git başka yerden al paranla burası sadece şifalı bitkiler otlar ve kristaller satıyor “

“ sanki dükkanına kaldık be ha “ dedi ve ayrıldı dükkandan .

“ Bu çocuk tam bir gerizekalı , daha yeni seviye atlamış daha seviyesini bile dengelemeden et istiyor enerji emmek için bundan bir bok olmaz “ dedi Selim

“Patron bende beğenmedim çocuğu ama bir lafına katılıyorum “ dedi yavuz çıkışarak .

“ Hangisiymiş o ? “

“ Sanane sanane adam parasıyla alıyor ya , işte bu yüzden dükkan hep boş kalıyor . herkesin işine karışıyorsun . “

“ iyi diyosunda bir savaş çıksa ölüp gidecek hepsi . “

“ ya patron haklısında bizden almasa başka yerden alacak bu aptallar beyinleri basmıyor işte ne uğraşıyorsun “

“ haklısın tamam bir daha karışmam . ayrıca sen kendi işine baksana la dükkan benim ister satarım ister satmam kime ne “

Tam o sırada yukarıdaki avizenin oradan bir ses geldi ;

“ gerizekalı selim , gerizekalı selim “

“ sana şu siktiğimin kuşunu kes demedim mi ben geçen “ evet bir papağandı gümüş ve mor tüylü yaklaşık 40 cm boylarında bir papağan . papağanlar evrim sürecine rağmen hala evde tutulmaya devam ediyordu . tabii  gücü en düşük papağan bile 3. Seviye olduğundan sadece zengin ve güçlüler bakabiliyordu orası ayrı bir konu .

“ yakalayamıyorum patron ne yapayım “

“”o anda selim sanki bir şey sezmiş gibi surat ifadesini değiştirdi ve “ neyse ne ben sigara içmeye çıkıyorum birazda dolaşacağım dükkan sana emanet “ dedi

“Tamam patron “

Selim dükkandan çıkıp sigarasını yaktıktan sonra biraz dolaştı ve bir ara sokağa girdi . biraz bekledikten sonra birisi binanın çatısından önüne zıpladı .

“ Ne oldu ? neden bu kadar alelacele enerji sinyali gönderdin “

Maskeli adam konuştu “ patron rapor veriyorum , yeni hap tarifimiz bitmek üzere bittiğinde enerjiyi % 60 daha hızlı toparlayabileceğiz “

“oh , işte bu harika bir haber fiyatını da makul düzeyde tutun ki fazla cep yakmasın en azından daha çok insanın bütçesi yetsin ki savaşlarda enerji eksikliğinden dolayı ölen daha az insan olsun “

“ Peki patron iletirim “

Her ne kadar ilk evrimin üzerinden neredeyse 20 yıl geçse de insanlar ilk başlarda doğal hazinelere güveniyordu ama bu hazinelerin her yerde bulunmaması ve fiyatlarındaki pahalılıktan dolayı daha sonra belirli ülkeler , gruplar ve şirketler bunun için bir yol aramaya başladılar . uzun araştırmalar ve uğraşlar sonucunda antik simya üzerinde durulmaya karar verildi , aslında simya eski mısır , çin ve mezapotamya uygarlıklarında olmasına rağmen daha sonradan bir şekilde yavaş yavaş yok olmaya başladı ta ki evrime kadar . simya üzerinde durup başarılı sonuçlar alan bilim adamları ve araştırmacılar bunu 15 yıl içerisinde başka bir seviyeye çekmeyi başardılar ileride de simyagerler olacak gibi duruyordu .

“ savunma konusunu ne yapacaksınız her ne kadar şuanlık gizli yürütülsede eminim bir şekilde bazı kulaklara gitmiştir , birde şu an piyasadaki en yüksek hapın enerjinin en fazla %40 ını geri yüklediğini varsayarsak bir sürü açgözlü kurt gözlerini üzerinize dikecektir sonuçta herkes lezzetli bir pastadan pay almak ister . “

“ patron sen bu dükkanı açtın açalı bizim kim olduğumuzu unuttun galiba . unutma bizi sen eğittin bize dokunabilecek kişi bu ülkede yok diğer ülkelerden gelecek olursa da en fazla alacakları şey hıhıhı başı olur “ dedi adam kıkırdayarak

“ tmaamdır her neyse ben biraz dolaşıp dükkana döneceğim “ dedi selim

“ peki patron dikkat et kendine görüşmek üzere sonuçları haber veririm “ dedi adam .

“tamamdır , görüşürüz “ dedi ve ara sokaktan çıkıp yürüyüşüne devam etti selim .

Not : Dostlar fazla konuşma var biliyorum ama bu daha giriş bölümleri ve bu seri pek klasik dövüş serileri gibi değil farklı düşüncelerim var o yüzden sabır ve anlayış gösterirseniz teşekkür ederim .