Güvenlik şirketini tescil ettirdikten sonra Davin, 4 katlı bir iş yeri binası satın almıştı ve daha sonra çevredeki boş veya üzerinde yapı bulunan arazileri de satın alarak, iş yerini genişletmeyi dahi düşünmüştü. 

Davin: Hadi gidelim. 

Bu yerde daha fazla yapacak bir şeyleri kalmayınca Davin, otele dönmeye karar vermişti. 

Ella'nın elinden tuttu ve bir eline telefonunu alarak, bulundukları yere bir taksi çağırdı. 

Taksi geldikten sonra Davin, Ella ile birlikte taksiye bindi ve taksiciye gitmek istediklerini yeri söyledikten sonra, taksi ilerlemeye başladı. 

Davin ile Ella otele doğru giderken karşılaşacakları tehlikeden haberleri yoktu. 

________ 

Davin'in ve onun kadınlarının kaldığı otele bakan farklı bir binanın çatı katında gizemli bir adam duruyordu. 

Üzerinde uzun kollu bir kapüşonlu giymek ile birlikte gözlerini kapatan koyu siyah renkte bir güneş gözlüğü takmıştı. 

Adam elinde bir gitar çantası tutuyordu ve çatı katından Davin'in kaldığı otelin girişine bakıyordu. 

Adam elindeki gitar çantasını yere koydu ve bir "çıt" sesi ile birlikte gitar çantasının kilitlerini açtı. 

Gitar çantası açıldıktan sonra, çantanın içinden gitar yerine bambaşka bir şey ortaya çıktı. 

Gitar çantasının içinde bir keskin nişancı tüfeği duruyordu ve tüfeğin ucuna bir susturucu takılı olduğu görünüyordu. 

Adam Keskin nişancı tüfeğini eline aldı ve Davin'in kaldığı otele doğru bakan bir duvarın üzerine tüfeği yerleşirdi. 

Başını eğdi ve keskin nişancı tüfeğinin dürbününden bakacak şekilde konum aldı. 

Dürbünün gösterdiği manzaraya bakan adam, otelin girişini dikkatlice gözlemlemeye başladı. 

___________ 

Davin ile Ella onları bekleyen tehlikeden habersiz bir şekilde, taksi ile otele doğru yaklaşmaya devam ediyordu. 

Bir süre sonra taksi istenilen komuma geldi ve Davin ile Ella'yı otelin girişine bıraktıktan sonra, geldiği yönde gitmeye başladı. 

Taksiden indiği an da Davin, sanki bir süre sonra ölecekmiş gibi bir tehlike duygusuna kapıldı. 

Nedenini bilmiyordu ancak tehlikede olduğunu konusunda içgüdüleri onu uyarıyordu. 

Bunun üzerine Davin, Ella'yı kendine yaklaştırarak onu kucağına aldı ve çevreye bakınarak, tehlikenin ne olduğunu bulmaya çalıştı. 

Zaman ilerlemeye devam ettikçe Davin'i çevreleyen tehlike duyusu güçleniyordu. 

Davin çevreye bakınarak tehlikenin ne olduğunu aramaya devam etmiş olsada, hiç anormal bir şey fark etmemişti. 

Ella: Davin ne oluyor? İyi misin? 

Davin'in garip davranışlarını gören Ella, biraz korkmuştu ve ne olduğunu anlamak için Davin'in kucağından başını çıkararak, onun kısılmış gözlerine bakıyordu. 

Ella'nın konuşmasını duymuş olsada Davin, ona cevap vermedi ve ona daha sıkı sarılarak, onun kucağından çıkan başını tekrar içeri soktu 

______ 

Keskin nişancı tüfeğini duvarın üzerine koyarak, otelin girişine doğru bakan gizemli adam, Davin ile Ella'yı getiren taksiyi görmesiyle birlikte tüm odağını oraya çevirmişti. 

Taksiden inen Davin ile Ella'ya bakan gizemli adam, hedef olarak Davin'in üzerine doğru nişan alıyordu. 

Davin'in yüzünde oluşan tedirgin ifadeyi görmesi ile birlikte gizemli adam, hızlı bir şekilde nişangahı Davin'in kafasının hizasına doğru ayarladı ve bir parmağıyla tetiğe hafifçe basarak, ateş etmek için uygun anı bekliyordu. 

Birden gizemli adamın gözlüklerinin altından gözleri parladı ve tetiği çekerek, tüfeği ateşledi 

"Bang." 

_________ 

Gizemli adam silahı ateşlemeden hemen önce Davin'in göz bebekleri aniden kırmızıya dönmüştü ve kucağında Ella ile birlikte bir yana atlayarak, çok çevik davranmıştı.

Atlamadan önce Davin'in tehlike duyusu son sınıra ulaşmıştı ve içgüdüsü bir an önce bulunduğu yerden uzaklaşması konusunda onu uyarmıştı. 

Gözlerinden kırmızı bir ışık saçarak Davin, içgüdülerine uymaya Karar verdi ve bir kenara doğru atlayarak, bulunduğu yerden uzaklaştı. 

Az önceki konumlarından uzaklaşmalarının üzerine Davin, kulaklarına gelen boğuk bir patlama sesi duydu ve az önceki durduğu yere bakmak için yerden başını kaldırdı. 

Az önceki durdukları yerin biraz ilerisinde, yerde bir delik açıldığını ve delikten duman çıktığını gören Davin, ne olduğunu hemen tahmin etti. 

Bunun üzerine hemen Ella'ya daha sıkı sarıldı ve onunla birlikte yerde yuvarlanmaya başlayarak, önün gelen ilk arabanın arkasına saklandı. 

Suikastçı başarısızlığa uğradıktan sonra birkaç kez daha ateş etmişti ancak her seferinde Davin'i vurmayı kıl payı kaçırmıştı. 

_____ 

Birkaç defa atışında başarısız olduktan sonra gizemli adam bir "Tısh" sesi çıkardı ve ateş etmeyi bırakarak, silahını gitar çantasına yerleştirmeden önce, Davin ile Ella'nın arkasına saklandığı arabaya doğru bir süre baktı. 

Gizemli adam görevinde başarısız olduğunu biliyordu ve daha fazla bulunduğu yerde kalmanın tehlikeli olacağını anlamıştı. 

Hemen keskin nişancı tüfeğini gitar çantasının içine yerleştirdi ve üzerindeki kapüşonluyu çıkararak, altına giydiği kısa kollu t-shirtü ortaya çıkardı. 

Son bir kez Davin ile Ella'nın arkasına saklandığı arabaya doğru baktıktan sonra, gizemli adam hızlı bir şekilde konumundan uzaklaşmaya başladı. 

Son anda Davin'in ani hareketi için olmasaydı, gizemli adam görevinde başarılı olacağını anlamıştı ancak pişmanlık için bir ilaç olmadığını da biliyordu. 

Kaderini kabullendi ve daha fazla bu konuda düşünmeyerek, konumundan uzaklaşmaya karar verdi. 

Çatı katından indikten sonra gizemli adam , dışardaki kalabalığa karıştı ve gözden kayboldu. 

________ 

Ella ile birlikte güvenli bir konum bulduktan sonra Davin'i tehlike konusunda uyaran içgüdüsü sakinleşmeye başladı ve göz bebekleri eski haline dönerek, ateş kırmızısı göz bebekleri yerini yeşile bıraktı. 

İçgüdülerinin normale dönmesi ile birlikte Davin, tehlikeden kurtulduğunu anladı ve rahat bir nefes vererek, gerilmiş sinirlerini rahatlattı. 

Davin hiç bir zaman yumruk yumruğa kavga etmekten korkmuyordu ancak işin içine silah girerse tek bir isabetli kurşun sonucu öleceğinin de farkındaydı. 

Rahatlamış olsada Davin, bir süre Ella'ya sarılarak aynı konumda kalmaya devam etti ve her türlü olasılığa karşı temkinli davrandı. 

Bir süre sonra uzaktan duyulan polis siren sesiyle birlikte Davin, temkinli davranmayı bıraktı. 

Kucağındaki Ella'ya sıkıca sarılmış olan kollarını çözdü ve onun nefes almasına izin vererek, yerde yatmaya devam etti. 

Davin'in kucağından çıktıktan sonra Ella'nın ilk yaptığı derin bir nefes almaktı ve yerde kolları açık bir şekilde yatan Davin'in göğsünde yatmaya devam ederek, soluk soluğa kalmıştı. 

Onlar nefeslerini toplarken çalan siren sesi daha yakınlardan duyulmaya başlamıştı. 

Bir süre sonra otelin önüne bir polis aracı geldi ve temkinli bir şekilde polis arabasından inen memurlar, açık kapıların arkasında siber aldı. 

Siber aldıktan sonra polisler etrafa bakınmaya başladı ve Davin ile Ella'nın bir arabanın arkasında yatığını görüyorlardı. 

Polisler çevrede tek şüpheli olarak göründükleri için onlara doğru uzatmadan önce bellerinden silahlarını çıkarmışlardı. 

???: Hey siz, oradakiler. Ellerinizi başınızın arkasında birleştirin ve dizlerinizin üzerine çökün. 

Davin, onlara bir suçlu gibi davranan polislere bakıyordu ve gözlerinden biraz sinirlendiği belli oluyordu. 

Davin: Burada saldırıya uğrayan biziz ve bize bir suçlu gibi mi davranıyorsunuz? Canımızı korumak için bu arabanın arkasında saklandığımızı görmüyor musunuz? Yerdeki kurşun deliklerine bakın. 

Onları suçlayan genç adama bakan polisler, neye uğradıklarını şaşırmışlardı ve onun uyarısı ile yerdeki kurşun deliklerine bakmaya başlamışlardı. 

Asfalt yolu delmeyi başarmış olan kurşun deliğine bir süre baktıktan sonra polisler, bu kurşunun bir keskin nişancı tüfeğinden geldiğini anlamaları çok zor olmadı. 

Daha sonra burada ne olduğunu tahmin etmiş gibilerdi ve silahlarını Davin ile Ella'ya doğrultmayı bırakarak, çevredeki büyük binalara doğru silahlarını uzattılar ve binaların çatı katlarına dikkatle bakmaya başlayarak, Davin'in öfkeli sorusuna cevap vermekten kaçınmışlardı.

Bir "hmp" sesi çıkaran Davin, Ella ile birlikte yerden ayağa kalktı. 

Tam onları biraz daha azarlamaya başlayacakken, Davin'in görüşüne tanıdık bir figür girdi. 

Polislerin arasında Davin, bir kadın polis olduğunu gördü ve bu kadın polis memurunu tanıdığını fark etti. 

Davin'in henüz yetimhanede kalırken bu kadın polis ile tanışmıştı. 

O sıralar Davin sualtı mağarasına giderken bu polis memuru ile sualtı mağarasını içinde saklayan küçük gölün yanında tanışmıştı. 

Kadın polis onu durdurmuştu ve Davin'i sorguya çekmişti. 

Bunun üzerine bir süre Davin,  kendisini bırakması için ona dil döktükten sonra başarılı olamamıştı ve bu durum onu bırakmamak konusunda kadın polisin inatlaşması ile sonuçlanmıştı. 

Daha fazla onun çocuksu hareketlerini çekemeyen Davin, onun elinden silahı almak için bir hareket yapmıştı ve kadın polisin ensesine vurarak, onu bilinçsiz bırakmıştı. 

Kadın polisi etkisiz hale getirdikten sonra Davin, onun ne kadar güzel olduğunu fark etmişti ve onun dudaklarına bir öpücük kondurduktan sonra, onu betaya çevirmek için sualtı mağarasından bir beta serumu almak için tekrar göle dalmıştı. 

Mağaradan serumu aldıktan sonra, onu bıraktığı yere geri dönen Davin, onu hiç bir yerde bulamamıştı. 

Önündeki kadın polise bakan Davin, hafızasından onunla nasıl karşılaştığını hatırladı. 

Polisler bir süre etrafa bakındıktan ve bir şey bulamadıktan sonra, Davin ile Ella'ya bakmak için geri dönmüşlerdi. 

Polisler arasında yetkili gibi görünen birisi bir adım öne çıktı ve Davin ile Ella'ya bakarak, kibar bir şekilde onlar ile konuşmaya başladı. 

Polis: Az önceki davranışımızdan dolayı özür dilerim efendim. Sizi ve yanınızdaki bayanı korkutmuş olmalıyız. Ben Osprey polis teşkilatında görev yapan Kıdemli Polis Memuru Andre.

Konuşan polise bir süre baktıktan sonra Davin, kadın polise bakmaya geri döndü. 

Davin: Ben Davin Leroy ve bu bayan ise Ella Fox. 

Diyen Davin, kadın polise bakamaya devam ediyordu ve Andre'ye isteksiz bir şekilde cevap vermişti. 

Andre, Davin'in bakışları sürekli kadın meslektaşının üzerinde gezdirdiğini gördü ve kaşlarını çatarak, bu durumdan hiçte memnun görünmüyordu. 

Andre, kadın meslektaşına bakmak için döndü ve onunda Davin'e şaşkın şaşkın baktığını gördü. 

Andre: İkiniz bir yerden tanışıyor musunuz? 

Kadın meslektaşının şaşkın bakışlarını gördükten sonra Andre, onların bir yerden tanışıyor olabileceğini düşündü. 

Bu yüzden Davin'e kızmayı bıraktı ve meraklı bir şekilde onlar ile konuştu. 

Kadın polis, Andre'nin sorusunun üzerine şaşkınlığından kurtulmuştu ve tam ona Davin ile daha önce hiç tanışmadığını söylemek için ağzını açmıştı ki, Davin ondan daha önce davrandı. 

Davin: Evet, tanışıyoruz. 

Diyen Davin, daha sonra Andre'ye yaklaştı ve onun kulağına bir şey fısıldadı. 

Davin'in fısıltısını duyduktan sonra Andre, üzgün bir yüz ifadesi takındı ve polis aracına dönerek, kadın meslektaşı ile konuştu. 

Andre: Ben gidiyorum, bu konuyla sen ilgilenebilirsin. 

Diyen Andre, onun cevap vermesini beklemeden gaza bastı ve onların yanından tek başına uzaklaştı. 

Kasın polis, Davin'in ona ne söylediğini bilmiyordu ancak Andre'nin onu burada tek başına bırakıp gitmesine çok şaşırmış görünüyordu.

Kadın Polis: Ona ne söyledin? 

Davin'in Andre'nin kulağına gizli bir şekilde fısıldamasının üzerine, onun neden gittiğini öğrenmek için Davin'e sormadan edemedi. 

Kadın polise dudaklarında hafif sırıtma ile bakan Davin, ona cevap vermedi ve Ella'ya bakmak için başını çevirdi. 

Davin: Sen önce otele geri dön güzel, ben buradaki sorunu çözdükten sonra geleceğim. 

Dedikten sonra Davin, kollarını Ella'nın beline doladı ve onu kendine doğru çekerek, dudaklarına yapıştı. 

Ella’yı hazırlıksız yakalayan Davin, direk dilini işgal etmek için hemen onun ağzına kendi dilini soktu ve kadın polisin önünde Ella’nın dilini emerken bir yandan, onu sıkıca kucaklıyordu. 

Kadın polis, Davin'in ona cevap vermek yerine yaptığı hareket karşısında bir kez daha şaşkına dönmüştü ve içinden: 

Ne oluyor be? Neden sürekli beni şaşırtan davranışlarda bulunuyorsunuz? Önce Andre ve şimdi bu aptal herif, off. 

Diye içinden düşündü. 

Davin bir süre Ella'yı yoğun bir şekilde kadın polisin önünde öpmeye devam etti ve tatmin olduktan sonra Ella'yı bırakan Davin, onun poposuna hafif bir tokat attı ve konuştu. 

Davin: Hadi, otele geri dön. 

Davin'in konuşmasını duyduktan sonra, poposuna aldığı darbenin etkisi ile Ella'nın yüzü kıpkırmızı oldu ve Davin'e öfkeyle bakıyordu. 

Daha sonra Davin'e bakmayı bırakıp, kadın polise bakmaya döndüğünde Ella, onun gözlerindeki şaşkına dönmüş bakışı gördü ve bunun üzerine daha çok utanarak, otele doğru koşmadan önce, Davin'in koluna hafif bir yumruk attı. 

Ella'nın otele doğru koşmasını yüzünde bir gülümseme ile bakan Davin, bu akşam Ella'nın odasına gitmesi gerektiğini aklına not etti. 

Ella otele girdikten sonra Davin, kadın polise bakmaya döndü ve onunla konuştu. 

Davin: Çok sevimli değil mi 

Davin'in sorusunu duyan kadın polis, ona gözlerini devirerek baktı. 

Davin: Daha önceki karşılaşmamızda, doğru düzgün tanışamamıştık değil mi? Ben Davin, tanıştığımıza memnun oldum. 

Diyen Davin, sağ elini kadın polise uzattı ve onun kendisini tanıtmasını bekledi. 

Kadın polis, Davin'in havada duran eline baktı ve bir kez daha gözlerini devirerek, bir aptala bakıyormuş gibi Davin'e baktı. 

Kadın Polis: Neden seninle tanışmak istediğimi düşünüyorsun? İlk karşılaşmamız sırasında, benim elimden nasıl silahımı  aldığını, beni nasıl bilinçsiz bıraktığını ve beni nasıl öp... unutmadım. 

Davin, onun elinden silahını aldığını ve onu bilinçsiz bıraktığına katılıyordu ancak onu öptüğünde, kadın polis bilinçsiz değil miydi? Nasıl onu öptüğünü hatırlayabiliyordu? 

Davin: Ah, o zaman uyanık mıydın? Sen söyleyince o an aklıma geldi. Dudaklarının dokusu çok yumuşaktı ve bugün dahi o günü aklımdan çıkaramıyorum. 

Pişkin pişkin onu öptüğünü itiraf eden Davin'i gören kadın polis, öfkeden deliye dönmek üzere olduğunu hissetti. 

Tam silahını Davin'e doğru uzatacakken, birden aklına onun daha önce silahını nasıl elinden aldığı aklına geldi ve bir "hmp" sesi çıkararak, öfkeyle ona bakmakla yetindi. 

Kadın Polis: Aptal, sapık, haydut. 

Davin: Ah, kendi mi tanıtıyorsun? Tekrar memnun oldum. 

Onun hakaretlerine karşı Davin, elini tekrar uzattı ve kadın polisin bir elini tutarak, onunla el sıkıştı. 

Kadın polis, Davin'in pişkinliği konuşması duyması ile birlikte yüzü kıpkırmızı oldu ve sinirden ölebileceğini düşünüyordu. 

Kadın Polis: Benim adım Moly, aptal. Benimle dalga geçmeye cesaret etme. 

Davin: Ah, demek adın Moly. İlk karşılaşmamızdan beri aklımı kurcalayan sorunun sonunda bir cevabını aldım. Biliyor musun, benim ilk öpüştüğüm kadın sensin ve seni hiç bir zaman unutmadım. 

Davin, Moly'nin elini bırakmadan ona daha da yakınlaşmak için ileri birkaç adım attı ve Moly'nin güzel okyanus mavisi gözlerine baktı. 

Davin'in sürekli alayına maruz kalan Moly, kendini çok üzgün hissediyordu. Elini Davin'de kurtarmak için bir süre çabaladı ancak kurtulamayacağını anlayınca içinden: 

Aptal Andre, bunun bütün suçlusu sensin. Neden beni yalnız bırakıp, birden gittin ki? 

Diye düşündü. 

Daha sonra Davin'den kurtulmaya çalışmaya bir son vererek, onun yüzüne üzgün bir bakış ile baktı. 

Moly: Lütfen beni bırakır mısın? Gerçekten çok ileri gidiyorsun, biliyor musun? En son beni öptün ve şimdi benimle dalga geçiyorsun. Ne yapma mı istiyorsun? Beni bırakman için burada oturup, ağlamalı mıyım? 

Ses tonunda sanki, çok haksızlıga uğramış gibi üzgün bir ton vardı. 

Davin: Hiç eğlenceli değilsin, biliyor musun? 

Onun üzgünmüş gibi davrandığını gören Davin, tiksinmiş bir ses tonu ile konuştu ve Moly'nin tuttuğu elini bıraktı. 

Elini Davin'den kurtardıktan sonra Moly, birkaç adım geri çekildi ve Davin ile arasında biraz mesafe açtı. 

Moly: Az önce yaptığının taciz olduğunu biliyor musun? Bunun için hapishaneye girebilirsin. 

Davin: Kendimi kibar bir şekilde tanıtmama rağmen, kabalık yapan ve bana hakaretler savuran sensin. Dur tahmin edeyim, birisine hakaret etmekte de bir suç değil mi? 

Moly, Davin'in konuşmasını duyunca bir dejavu yaşadığını hissetti.

Moly: Ağzın hala iyi laf yapıyor. 

Davin: Ah, beni unuttuğunu sanıyordum. Görünüşe göre konuşmalarımıza kadar her şeyi hatırlıyorsun, harika. 

Moly, Davin'e cevap veremeyecek kadar kendini bitkin hissediyordu. Ona sadece gözlerini devirdi ve sessiz kaldı.