25. Bölüm - En Güçlü Tohum Sahibinin Kaderi

avatar
295 2

Ruhani Enerji Hükümdarı - 25. Bölüm - En Güçlü Tohum Sahibinin Kaderi


Aiden'in ruhları emme süreci acılı bir şekilde devam ederken, kara delikten geçen ruhlar, bir bir enerji haline geliyorlardı. Bu ruhlar tamamen hiçliğe karıştıkları gibi reenkarne olasılıkları da bitiyordu. Tamamen yaratılıştan yok oluyorlardı. Aralarında insan ruhları da olduğu için, Aiden biraz hüzünlü hissediyordu. İşin özünde bir an için şeytani yolda ilerliyormuş gibi hissetmişti.

41. Meridyen

42. Meridyen

43. Meridyen

44. Meridyen

45. Meridyen!

Son üç vuruştan sonra kalan son enerji ile 45. meridyen de açılmıştı. Fakat hala daha Temel Kurma 3. seviyeye geçememişti. 3. seviye için Ruhsal Yetişim Merkezinin 3/10'u değiştirilmesi gerekiyordu. Aiden'de ise meridyenler açılmasına rağmen sadece 2/10'u niteliksel olarak değişmiş durumdaydı.

Fakat Aiden'in bu küçük ayrıntıyı düşünmek gibi bir durumu hiç yoktu. Şu anda 150 meridyen yolunda ilerliyordu. Bu yüzden yetişimin zor kısmı meridyenleri açmaktı. Gelişim Merkezini değiştirmek ? İşin kolay kısmıydı.

Zaman geçtikçe Ruh Enerjisi yavaş bir şekilde azalmaya başlarken, Aiden zihninde belli belirsiz sesler duymaya başlamıştı. Bu adeta karanlık elementinde hissettiği şey gibiydi. Fakat bu sesler, tek bir kaynaktan çıkmıyor gibiydi. Ayrıca hepsi habis değildi. Pişmanlık, sevinç, korku, öfke gibi bir çok duyguya sahip çeşitli sesler vardı.

"Onu görmeliydin! Çoktan bir adam olmuş..."

"Onu bir kere daha görmek için tüm servetimi verebilirdim Chris..."

"O bir canavar! Hayır.. Gelme!"

"Hangi cüretle bunları yaparsın. Sen kendini ne sanıyorsun!"

Aiden duyduğu sesler ile birlikte kafasını tutmuş ve gözlerinden yaşlar gelerek yere eğilmek zorunda kalmıştı. Zihninde şu anda adeta bir ses karnavalı var gibiydi.

"Neler oluyor!"

Aiden'in psikolojik durumu gitgide kötüye gitmeye başlarken, zihninde ki kitaptan bir şeyler yazılmaya başlanmıştı. Aiden zorlukla odaklamaya çalıştıktan sonra seslerin arasından kitabı okumaya çalışmıştı.

"Ruhların geride kalan duyguları... Ruhlar enerjiye dönüştükten sonra varlıkları yaratılıştan silinir. Ruhlardan geriye sadece duygular kalır. Fakat endişe etme... Kısa bir süre içerisinde bu duygular kendiliğinden yok olacaklar. Bunu sönmeye başlayan bir balon gibi düşün."

Aiden kitabın yazdıkları ile birlikte seslerin azalmaya başladığını hissetmişti. Yine de içinde hafif bir hüzün oluşmasına engel olamamıştı.

"Bunun anlamı, o ruhların benim yetişimim için tamamen yok oldukları mı... En başta benim buna hakkım var mı ?"

Aiden'in dağınık psikolojisinin üzerine kitap son bir satır daha yazmıştı. İlk defa soru dışında bir şeyler yazıyordu.

"Binlerce Yggdrasil tohumu arasında en güçlü olan tohum, senin sahip olduğun Ruh Tohumudur. Yine de yöntemleri ruhlardan güçlenmek ile geçiyor. Önceden söylediğim şeyi unutmuş gibisin. Ruhlar, kişiyi oluşturan yegane şeydir. Ruh Tohumu ile gelişim yapmak, seni en üstlere taşır ve hayal bile edemeyeceğin güçleri kullanma olanağı tanır. Fakat bunu başarmak için, diğerlerinin üstüne basarak ilerlemelisin. Bütün Yetişim dünyası bunun üzerine kurulu olsa, Ruh Tohumuna sahip olan sen için, bu durum daha baskın ve zorunludur. Gerçek yetişim dünyası, senin eski dünyanda okuduğun novel ve mangalar gibi değil. İyiler her zaman kazanamaz. Sen ne iyiliksever bir melek olmalısın, ne de deli gibi kan akıtan bir şeytan."

İlkel Ruh Yetişim Kitabın sözleriyle biraz kendine gelen Aiden, seslerin tamamen kaybolduğunu hissetmişti.

"Bu... Işığın, mutlak karanlığın içerisinde kaybolması gibi durum... Her ne kadar güçlü olmak istesem de, Gökler denen p*zevenklere günlerini göstermek istesem de... Vicdanım ve duygularım bu baskıya dayanabilir mi bilmiyorum. İşin kötüsü henüz buna hazır değilim!" derken gözünden bir damla yaş daha akmıştı.

Aiden'in cümlelerinden sonra kitapta bir kez daha yazılar yazılmaya başlamıştı.

"Hiç kimse değil... Hazır olduğumuz zamanı seçemeyiz Aiden."

Kitapta yazan şeyleri okuduktan sonra gözlerini arenada ki tüm güçleri ile karşısında ki rakibini vuran Skyler'a çevirmişti. Her bir elementi kullandığında, yüzünde gülümseme oluşuyordu. Özellikle Skyler neredeyse her bir elementi kullanabiliyordu ve Aiden bunun için bir bedel ödemediğine emin sayılırdı.

Karşılaşma bitmek üzereyken Skyler'da bitirici hamleyi vurmak için elini kaldırmıştı. Fakat elini indirmeden önce Aiden'in yaşlı gözlerini ve dramatik yüzünü görmüştü.

Bunu fark eden Aiden, hızlıca kendini toparlayarak gökyüzüne bakmaya başlamıştı. Skyler bir sorunun olduğunu anlasa da, şu anda savaşta olduğunu düşünerek hızlıca elini indirmiş ve rakibini buzlar içinde mühürlemişti.

Aiden ise gökyüzüne bakarak öfkeyle dolmuştu.

"Bu mu! Bana güçlenmem için bir yol veriyorsunuz ve bunun için de bir çok ruhun üzerinden geçmemi istiyorsunuz. Göklerin adaletli olduğu gerçeği nerede peki! Herkes gücünü bir fedakarlık olmadan kullanabilirken, ben neden içimde ki insanlığımı, duygularımı ve vicdanımı yok etmem gerekiyor! İşin sonunda, en tepeye çıksam bile, o kadar güç içerisinde bir nasıl bir varlık olurum ? Merhametsiz, önüne çıkan ruhu katleden, güç için kendinden vazgeçen bir hükümdar mı..."

Aiden düşünceleri içerisinde kararmaya devam ederken, final aşamasının ilk kısmı bitmiş ve ikincisi başlamıştı. Skyler rakibini rahat bir şekilde domine ettiği için, çoktan katılmaya hak kazanmıştı. Fakat Aiden'in anlık olarak yüz ifadesini unutamamıştı. Skyler'in tuhaf halini gören Ned ise "Neyin var Skyler ?" diye sormuştu. Yüzünde endişeli bir ifade bulunuyordu.

Skyler ise gözleri ile Aiden'i işaret ederek;

 "Arenada savaşırken, rakibime son darbe indirmeden hemen önce, Aiden ile göz göze geldim. Aurası daha da güçlenmiş, vücudundan taşan enerji bile bollaşmıştı. İlk başta bir şekilde meridyen açtığını düşünmüştüm. Sonuçta Ruh Tohumunun güçlerini kullanıyordu. Hemen ardından ise kısa sürede o kadar enerjiyi nasıl bulduğunu düşünmüştüm. Fakat gözlerinde gördüğüm o bakış... Bu nasıl anlatılır bilmiyorum Ned... Pişmanlık ? Hayal Kırıklığı ? Öfke ? Aurası bile karamsar bir haldeydi. Gözünden düşen bir damla yaşta bile, hüzün aurasını hissettim."

Ned, Skyler'in sözlerinden sonra, elindeki kitaba gömülmüş olan Aiden'e bakmıştı. Ağlamanın verdiği göz kızarıklığı hala duruyordu.

"Belki de Ruh Tohumu sandığımız kadar temiz ve yüce değildir. En güçlü tohum sahibi olmanın bedelleri, sandığımızdan daha ağır olabilir Skyler..."

Aiden ise olan bitenlerden habersiz, elinde ki kitabı kapağına bakıyordu. Final aşamasında son kısma gelinmesine rağmen, sunucu henüz onları çağırmamıştı. Bir tür hazırlık yapıldığı belliydi.

Aiden'de fırsattan istifade, elde ettiği vampirin yüzüğünden bir kitap çıkartmıştı. Arada bekleme zamanında Klaus'un ona verdiği yüzüğe bakabilmişti. Klaus'un yüzünü somurtarak ona uzattığı yüzükte devasa bir hazine yatıyordu. 25 bin altın ve bir çok yetişim kaynağı bulunmasının yanında devasa sayılabilecek büyülü bitki kaynağı vardı. Yine de koskoca yüzükte birçok kaynak olmasına rağmen, tek kitap buydu. Kitabın üstünde Soy Kullanıcıları yazıyordu.

Aiden pek bilgi sahibi olmadığı bu konuda bir kitap bulduğu için sevinmiş ve kitabı açmıştı. İlk sayfada vampirler ve Kurt Adamlar adı altında bir yazı vardı.

"Soy Kullanıcıları arasında en fazla üyeye sahip iki tür; Kurt Adamlar ve Vampirlerdir. Bildiğimiz tarihe göre, başlangıçta bir Köken Vampir Ailesi bir de Köken Kurt Sürüleri bulunuyordu. Bu kişiler normal vampirlerden ve kurt adamlardan çok daha güçlü özelliklere sahip kişilerdi. Ayrıca bu soyu yaratan kişiler olarak geçerlerdi."

"Köken Vampirler, dünyada ki tüm vampirlerin ataları sayılan kişilerdir. Şimdiye kadar dönüşen tüm vampirler, onların kan hatlarına bağlıdırlar. Bir Köken Vampir ölürse, onun dönüştürdüğü ve kendi kan hattına bağlı tüm vampirler de yok olacaktır. Bilinen vampirlerin aksine, Köken Vampirler neredeyse ölümsüz sayılırlar. Mucizevi sayılacak iyileşme hızları ve kabiliyetleri vardır."

"Normal Vampirler ise kalplerine yiyecekleri bir kazıkla veya kurt ısırığı ile yok edilebilirler. Yetenekleri, Köken Vampirlerin zayıflatılmış versiyonları gibidir. Ayrıca, kurt ısırığı ile ısırılmış bir vampir hemen ölmez. Her kurt, kendi içerisinde bir element zehrine sahiptir. Bilinen dünyada bunun tek tedavisi, Kurt Venomu Hapı Kullanmaktır. Vampirler, kurt adamların aksine yaşlanmadıkları gibi, yarasaya dönüşme kabiliyetleri vardır. Son olarak ise kan içme yetenekleri sayesinde kısa süreliğine güçlerini arttırabilirler."

"Kurt Adamlar ise tam ve yarı olmak üzere kurt dönüşümleri vardır. Sürüler halinde yaşarlar ve sahip oldukları elementin zehirlerine sahiptirler. Tek bir ısırıkla güçlü bir element zehri uygulayabilirler. Vampirlerin aksine ölümsüz değillerdir. Mucizevi bir iyileşme hızları yoktur. Sadece kuvvet ve dayanıklılık olarak güçlüdürler. Fakat ısırıkları çok ölümcüldür. Bu yüzden önemli bir ırktır. Köken Vampirler gibi Köken Kurtlar tarafından dönüşüme uğratılırlar. Aynı şekilde köken ölürse, dönüştürdüğü kurt adamlar da ölürler."

Aiden okudukları ile aydınlanmış gibi hissetmişti.

"Anlıyorum... Bu yüzden Klaus, vampire seni tek ısırığım da öldürebilirim demişti. Kurt Venom Hapı gibi şeylerde diyordu. Belki de bu kitabı vermek için tüm yüzüğü bana verdi. Bilemiyorum..." derken sunucunun sesini kulaklarında hissetmişti.

"Final Aşamasının ikinci kısmı hazır. Geriye kalan herkes belirlenen sahalara ilerlesin."

Aiden bu duyuru ile birlikte kitabı yüzüğüne kaldırmış ve formasyonda kendisi için belirlenen yere doğru ilerlemeye başlamıştı. Fakat için bir huzursuzluk vardı.

"Burada pek hoş şeyler olmayacağını hissediyorum." derken sahneye iniş yapmıştı. Karşısında kendisine nefretle bakan, gözlerinin akı dahil olmak üzere simsiyah renginde olan birisi bulunuyordu.

Aiden bunu görür görmez gökyüzüne bakmıştı.

"Bir vampir... Aman ne güzel! Söylediklerim sana bir şaka gibi geliyor değil mi! Sonra bana neden küfür ediyor! Beni ne zannediyorsun ? Sabır taşı mı! Yani eğer öyleyse söyle. Ulan seni varya o sabır taşı çatlayana kadar !'%%!'^^&^&%+^%^+"

Aiden'in anlamsız bir şekilde gökyüzüne baktığını gören vampir ise boğazını temizleyerek dikkati çekmişti. Aiden ise sadece ona dönmüş ve eliyle bir işareti yaptıktan sonra bir müddet daha küfürlerine devam etmişti.

Bir süre sonra ise hafif titremiş ve gözlerini kan kırmızısı parlatarak Alfa Aurasını salmıştı.

"Sanırım şimdi hazırım!"

Bilinen Gelişim Alemleri;

Temel Kurma Alemi -Genişleme Alemi -> Yükselme Alemi -> Enerji Alemi -Enerji Çekirdek Alemi -> Dünya Çarkları Alemi -> Kadim Dünya Alemi -> Yeraltı Ölümsüzü Alemi -Gökyüzü Ölümsüzü Alemi







Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 46885 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr