Archon ruh alanına ve yetişim ruhuna bakarken, odağı alanın zeminine gitmişti. Bu alan oldukça büyük bir dünyaya benziyordu. Zeminin tam ortasında ise adeta karadeliğe benzeyen bir yer bulunuyordu. Bu içi görünmeyen deliğin içerisinden ise gaz formunda, kan kırmızı renkte bir enerji geliyor ve alana yayılıyordu.

"Bu benim ana meridyenim olmalı. Bir kişi yetişime başladığında ruh alanını ve yetişim ruhunu açar. Her vücudun bir dolaşım sistemi olduğu gibi yetişim alanının da bir dolaşımı vardır. Yetişim Alanını bir kalbe benzetirsek, meridyenlerde bu kalbin damarları oluyor. Meridyenler dış dünyadan ruh enerjisini ruhsal alana çekebilir, aynı zamanda ruh alanında ki ruh enerjisini kişinin iradesine göre vücuttan dışarıya salabilir. Bir kişide ne kadar fazla meridyen varsa, ortaya çıkaracağı güç o kadar fazla olur. Fakat burada tuhaf olan..." derken akarak alana karışan kan kırmızı enerjiye bakmıştı.

"Enerjinin rengi ve ruhun üzerinde bulunan kan kırmızı yıldırım arkları..."

“Ruhun enerji renginden türünü anlayamasam da parlaklığından sanırım seviyesini anlayabilirim. Eğer yanlış hatırlamıyorsam, ruhun saçtığı parlaklığı göre ruhun seviyesinin rahatlıkla Zirve Seviyeye ulaştığını söyleyebilirim ki bu muazzam bir şey!”

Archon bir süre daha ruha ve ana meridyene baktıktan sonra gözlerini kapatmış ve dış dünyaya geri odaklanmıştı. Sadece saniyeler sonra fiziksel vücudunu tekrardan hisseden Archon, gözlerini açarak vücuduna bakmıştı.

Tüm vücudu kan kırmızı bir aura ile kaplıydı ve dikkatli bakıldığında küçük küçük kıvılcımlar auranın üzerinde geziniyordu. Yetişime başladığı için tüm teni bembeyaz bir şekilde parlıyor ve kasları sıkıştırılmış güç ile doluyordu.

Bu hissi seven Archon, içgüdüsel olarak ellerini yumruk haline getirdiğinde auranın üstünde ki kıvılcımlar hızla büyüyerek aynı yetişim ruhunda olduğu gibi kan kırmızı yıldırım arklarına dönüşmüş ve Archon'un vücudunda atlamalar yaparak ilerlemeye başlamıştı.

Yıldırım arklarını izleyen Archon, sağ elini kaldırarak işaret parmağı ile masaya hedef almıştı. Hedef alması ile birlikte işaret parmağından çıkan kan kırmızı yıldırım arkı, masaya vurarak büyük bir bölgeyi yakmış ve kara dumanların odaya yayılmasına sebebiyet vermişti.

"Görünüşe göre bu sözde yıldırımlar ruh enerjisinden oluşuyor. Fakat nasıl bir şey olduğunu pek bilmiyorum. Yetişime başlamış olsam da daha sadece enerjiyi hissedebildim. Tam olarak bir yetişimci sayılabilmem için Temel Ruh Aleminin ilk yıldızına ulaşmam lazım."

"Temel Ruh Alemi kendi içinde 10 aşamadan oluşur. Bu alemde yetişimciler ruh alanını gaz formunda ki ruh enerjisi ile doldurmak ve alanı niteliksel olarak değiştirmek zorundadır. Ruh Alanının onda biri değiştiğinde Yetişim ruhunun hemen etrafında bir ruh enerjisi yıldızı ortaya çıkar. Bu kişinin Temel Kurma Alemine başarılı bir şekilde adım attığının göstergesidir. Sonra ki yıldızlar da kalan şekilde belirirler."

"Fakat Temel Kurma Aleminin asıl olayı ruh alanını değiştirmek değil aynı zamanda ruhsal meridyenleri oluşturmaktır. Bir kişi Temel Kurma Aleminden çıkarak Köken Ruh Alemine ulaşmak istiyorsa, vücudunda en az 30 meridyen olması gerekiyor. Bu yüzden yetişimciler bu aleme yetişimin temellerinin atıldığı alem olarak bakar."

Archon teorik bilgisini bir kez daha kontrol ettikten sonra odaklanmayı bırakarak annesinden kalan kitaba geri dönmüştü. Odaklanmasını bıraktığı için kan kırmızı enerji de geldiği gibi geri gitmişti.

Kitabı tekrardan eline alır almaz son kaldığı sayfayı geri açmış ve paragrafı bir kez daha okumuştu. Sembole bakarken sol eliyle kitabı tutmuş ve sağ elini kaldırmıştı. Sadece düşünmesiyle var olan tek meridyen olan ana meridyenden sağ eline doğru ruhsal enerji akışı olmuş ve sadece sağ eli kan kırmızı bir aura ile kaplanmıştı.

Elinin aynı ateş parçası gibi yandığını gören Archon, etkilenmiş bir şekilde ilk enerji kullanışlarını değerlendirmişti.

"Uh... 18 yılın ardından sonunda hayalini kurduğun gündeyim. Hala daha enerjiyi kullanabildiğimi görmek ve bunu yapabilmek hayal gibi geliyor."

Archon son son parlayan eline baktıktan sonra tereddüt bile etmeden aura ile kaplı elini sayfanın üzerinde ki sembolün üstüne koymuştu. Aurayı hisseden sembol, güneş gibi parlamaya başlarken, Archon'un enerjisini emmeye ve parlaklığını arttırmaya başlamıştı.

Yükselen parlaklık Archon'u bile rahatsız etmeye başlarken, kitap tekrardan Archon'un ellerinden havalanmış ve tam Archon'un karşısında durarak kan kırmızı bir şekilde parlamaya başlamıştı. Açılan sayfanın üzerinde ise yine kısa bir paragraf vardı.

"Yetişime yeni başlamış bir Enigma Klanı üyesi tespit edildi. Ruhun derecesi saptanamıyor. Bu yüzden verilen izin ile en yüksek evrim değişime izin verilmiştir. Vücudun ve Ruhun genetiği değiştiriliyor."

Sanki ayarlıymış gibi Archon bu satırları okur okumaz, kitabın üstünden çıkan altın sarısı bir enerji Archon'a atılmıştı. Enerjinin üstünde adeta değişik harfler var gibiydi. Enerjinin hızla vücuduna atılmasıyla ana meridyene giren tuhaf altın sarısı enerji, ruh alanına vardığında ilk olarak duraksamıştı.

Archon bölünmüş bilinci ile ruh alanını kontrol ederek durumu izliyordu. Bir şekilde Altın sarısı enerjinin kendisi için zararlı olmadığını hissediyordu. Fakat bu konu enerjinin ruh alanına gelmesine kadar böyleydi. Çünkü enerji ruh alanına girdiği an, gölgemsi insan şeklinde ki Yetişim Ruhu, kan kırmızı gözlerini açarak altın sarısı enerjiye bakmıştı.

Bu bakış, altın sarısı enerjinin hareketini bitiren bir şeydi. Archon bilmese de şu anda dış dünyada ki göz bebekleri de kan kırmızı bir renkte parlıyordu. Bir süre bakışan Yetişim ruhu ve altın sarısı enerji arasında sanki bir tür iletişim var gibiydi.

Saniyeler sonra Yetişim ruhu sağ elini kaldırarak avucunu ruh alanının doğrultmuştu. Bu hareketle altın sarısı olan enerji, titreşimler altında kalarak rengini siyaha çevirmiş ve son hızıyla Yetişim Ruhuna atılmıştı.

Bir anda siyah enerji ile birleşen Yetişim ruhunun üstünde aynı kitabın üstünde bulunan gibi semboller belirmişti. Fakat bu semboller rastgele olmaktan çok uzaktı. Kolların ve bacakların üstünden giden siyah bir enerji hattının üstüne bu semboller kazılıydı. Tüm enerji hattı gözlerde birleşiyordu.

Bu birleşimin tamamlanmasının ardından yetişim ruhunun kan kırmızı gözlerinin içerisinde bir pentagram yıldızı oluşmuştu.

Bu değişimin yaşanması ile tüm ruh alanı sallanmış ve yetişim ruhundan çıkan kan kırmızı enerji, doğrudan ana meridyene atılmıştı. Fakat bu enerji başından beri gelen kan kırmızı enerjiden farklıydı. Kan kırmızı enerjinin içerisinde Archon'un anlayamadığı enerjiden oluşmuş siyah harfler var gibiydi.

Ana meridyene atılan enerji ile birlikte Archon kendini birden dış dünyada bulmuştu. Daha neler oluyor diyemeden tüm vücudu bir kez daha kan kırmızı enerji altında kalmıştı. Fakat bu sefer enerjinin üstünde gördüğü siyah harfler, sanki vücudunun her bir noktasına konuyor ve onu değiştiriyor gibiydi.

Bu süreçte hiç acı çekmeyen Archon, yaklaşık beş dakika sonra enerjinin azalması ile anca odağını geri toplayabilmişti. Tam vücudunu kontrol edecekken, kitap bir sayfa daha değiştirmişti.

"Sembol Evrimi tamamlandı. Antik Sembol Alfabesi ve Sembol ile ilgili kalan bilgiler zihne aktarılıyor."

Archon son satırları okuduktan sonra havada süzülen kitap, büyük bir parlama eşliğinde kendini enerji huzmesine dönüştürmüş ve Archon'un kafasına doğru atılmıştı. Beyin ile hızla birleşen enerji huzmesi, yoğun bir bilgi birikimini Archon'a iletmeye başlamıştı.

Beynine dolan binlerce bilginin acısı ile birden diz çöken Archon, iki büklüm halde zemine bakarken, kan kırmızı göz bebeklerinin zeminde oluşturduğu parlamayı görebiliyordu.

Yaklaşık 10 dakika sonra bu katlanılmaz acı sona ermişti. Geride terden sırılsıklam kalmış bir Archon kalmış gibiydi. Derin derin nefeslere vererek zar zor ayağa kalkan Archon, yatağın üzerine oturarak kafasını yastığa koymuş ve tavana bakmıştı.

"A-Az önce koskoca bir kitabın bilgisi beynime kazındı! İyi beyin krizinden falan ölmedim lan... Zihnimin içerisinde tanıdık gelmeyen koskoca bir alfabe var. Fakat düşününce bu harfler tanıdık geliyor. Bu harfler az önce yetişim ruhumun ve vücudumun üzerinde ki auranın içerisinde beliren harfler ile aynı! Bilgilere göre Sembol güçleri bu harfler aracılığı ile oluşturuluyor. Fakat bu çok karışık! Sembol Gücü ne demek!"

Archon'un kafası, beynine yüklenen binlerce hatta milyonlarca bilgiyle çorba haline gelirken, en son kendi kendine sorduğu soru karşısında zihninde tek bir paragraf gelmişti. Zihni adeta sorduğu sorulara, yüklenen bilgi karmaşası içerisinden seçerek ona gösteriyordu.

"Kainatta ki tüm yetişimciler, Göklerin ve Gerçekliğin pençeleri altındadır. Gökler ve Gerçeklik, yetişimcinin yükselmesini ve ölümsüz olmasını istemezler. Bu yüzden yetişimcilerin ilerleyebileceği mevcut yükseklik genellikle doğuştan bellidir. Bazı kişiler buna potansiyel adını verirler. Fakat evrenin en kadim ırklarından birisi olan Sembol Lordlarının Sembol gücünü kullanan birisi, geçirdiği evrimin ardından tam anlamıyla bir Sembol Lordu haline gelir. Bu değişim onu Göklerin ve Gerçekliğin pençesinden ve kilitlerinden kurtarır."

"Semboller, Göklerin ve Gerçekliğin acınası kilitlerinden kurtulmak hatta onları hükmetmek anlamına gelir. Tek bir sembol, tüm gerçekliğin... Tüm Göklerin mevcut düzenini değiştirebilir."

Bilinen Yetişim Seviyeleri;

Temel Ruh Alemi -> Köken Ruh Alemi -> Gerçek Ruh Alemi -> Aziz Ruh Alemi -> Çekirdek Ruh Alemi -> Lord Ruh Alemi ->Kral Ruh Alemi -> Egemen Ruh Alemi -> Tanrı Ruh Alemi -> Ölümsüz Ruh Alemi