BÖLÜM 47
Nanamiyi biraz uzakta yerde yatarken buldu, üstünü örtecek bir şeyler bulamayacağı için hemen onu alarak oradan uzaklaştı, epeyce yol gittikten sonra nihayet ormandan çıkabildi, bu sırada başka bir canavar ona saldırmadığı için şanslıydı. O asla seviyeler ilerledikçe farkın bu kadar artacağını düşünmemişti, elinde çok fazla potansiyel vardı, bu dünyaya geleli daha 1 yıl bile olmadan çok fazla güce erişmişti ama az önce yine de aciz kalmıştı. Şimdi neden insanların yetişim için yüzlerce yıllarını harcadığını anlıyordu.
1: Giriş Bilge Alemi
2:Kılıç Bilge Alemi
3:Ruh Bilge Alemi
4:Gökyüzü Bilge Alemi
5:Cennet Bilge Alemi
6:Yıldız Bilge Alemi
7:Ay Bilge Alemi
8:Güneş Bilge Alemi
9:Cehennem Bilge Alemi
BUNLAR ALEMLERDİ
Peki bunların gücü neydi?
İstaphanın bildiğine göre Giriş Bilge Aleminin 3. Seviyesine erişmiş birisi sadece fiziksel gücüyle bile, eski dünyasında ki bir ayıyla dövüşebilirdi. Eğer 4 seviyeye eriştiyse ve temeli sağlamsa bir aslanı çıplak elleriyle öldürebilirdi, elbette yaralanırdı ama bunu yapabilirdi. Giriş Bilge Aleminin son seviyesindeki birisi ise, en azından 2 ton ağırlığı kaldırabilirdi ve saatte 100 km hızla koşabilirdi. Bu yetişim yoluna gerçekten girmeden önce bedeni hazırlama aşaması sayılabilirdi.
Kılıç Bilge Aleminde ise durum biraz daha farklı, bu aleme Kılıç Bilge Alemi denmesinin sebebi, kişinin yıkıcı gücünün daha da artmasıdır, fiziksel gücü aynı kalsa bile bu aşamada ki tekniklerle yıkıcı gücünü arttırabilirdi. Bu Alemin zirvesindeki birisi ise 10 ton ağırlığı kaldırabilirdi ve saatte 200 km hız ile koşabilirdi, elbette bunlar saf koşma hızıydı, teknikle beraber daha da artabilirdi. Kullanacağı dövüş tekniklerinin seviyesi kısıtlı olsa da ilk alemle kıyaslanamayacak bir güce kavuşurdu.
Ruh Bilge Aleminin zirvesinde bir yetişimci 50 tonluk bir gücün yanında 400km hız ile de koşabilirdi, İstaphanın koşu hızı ise sonradan çok fazla artmış ve Shizukunun bile onu tam olarak yetişemeyeceği bir seviyeye ulaşmıştı. Ruh Bilge Alemindeki birisi teknik bile kullanmadan, yeteri kadar güçlü bir kılıçla 20 adam büyüklüğünde kocaman bir kayayı bile ortadan ikiye kesebilir. Savunma tekniği olmadan yetişimcilerin savunmaları, saldırı güçlerinden çok daha geride olurdu. Ancak savunma teknikleri yetişimi uzun süren ve çok zor şeyler olduğu için pek kullanılmazlar.
Gökyüzü Bilge Alemindeki birisinin 200 tonluk saf fiziki kuvvetinin yanında 600km civarı koşu hızı, ve yüksek savunma gücü olurdu, elbette saldırısına denk olamazdı ama yine de fazla olurdu, küçük bir dağı yumruğuyla delebilirdi.
Cennet Bilge Alemi en azından 300 tonluk bir güce sahiptir ve hızı da 900km hıza yakın olabilir, Gökyüzü Bilge Aleminden bariz şekilde üstündür.
Yıldız Bilge Alemi ise işlerin değiştiği yerdi, ilk seviyelerinde 350-400 tonluk bir güç ve saatte 1000km kadar hız sahibi olsalar da, sonradan iş değişirdi, Apoligga gibi fiziksel bir tür canavar, Yıldız Bilge Aleminin zirvesindeyse 3-4 bin ton, hatta daha fazla bir güce, en azından saatte 2-3 bin km hıza sahip olabilir, ve İstaphanın 3bin tonluk kılıcıyla da kesilmeyecek kadar yüksek savunmaya sahip olabilirdi. Bir anda gücü 10-15 kat artan bu şeye karşı İstapha sadece çocuk gibi kalmış, görmediği anda ise kaçmak zorunda kalmıştı. Yetişim ilerledikçe farkın artacağı konusunda emin olsa da böyle bir şey beklemiyordu, peki ya ileriki alemler? Onlara erişince ne olacaktı? Beyni sulanmaya başladığı için düşünmeyi bıraktı, eğer görürse zaten anlayacaktı, şimdilik sadece düşük alemlerle takılmaya ve yüksek olanlardan uzak durmaya karar verdi. Çok fazla olduğunu zannettiği gücünün ne kadar az olduğunu anlamıştı bile.
Ormandan çıkınca elbisesiz kalma olayına lanet okuyarak en yakındaki köye gitti, bir yolunu bulup elbise aldı, Nanami de orada dinlenirken kendine geldi.
‘’Ne oldu bize, nasıl buraya geldik?’’
‘’Goril bize saldırdıktan sonra geri döndü, bende kendime gelince seni buraya taşıdım.
Bütün orman yok olmuştu ama kimse oraya gitmemişti, İstapha bunu garipsese de üstünde durmadı, belki burası oradan çok uzaktır ve duymamışlardır diye düşündü.
‘’Demek böyle oldu, ah, eşofmanım gitmiş.’’
Üzerindeki kıyafetin değiştiğini anlamıştı.
‘’Yani saldırı sırasında hasar görmüştü ve çok pisti, o yüzden attılar.’’
‘’En sevdiğim kıyafetimdi o.’’
(Resimdeki Nanami)
Hayatı kurtulmuştu ama kıyafetini düşünüyordu, kadınlar.
‘’Okula geri döneli mi? Bu kadar aksiyon bize yeter bence.’’
‘’Evet, sanırım dönmek en iyisi.’’
‘’Buralarda bizi götürebilecek bir araç filan olmalı değil mi?’’
‘’Evet, biraz pahalı olsa da karşılayabilirim.’’
Ardından ikisi de araçla beraber hızla akademiye döndüler, araç çok hızlıydı, İstapha içerdeyken fark edemese de saatte 100000km hızla gidiyordu, bu dünyanın büyüklüğü düşünüldüğü zaman çok büyük bir hız değildi ama akademiye hızlıca gitmek için yeterliydi.
‘’Sonunda döndük.’’
‘’Evet, müdireye gidiyoruz gel bakalım.’’
Ardından her şeyi müdireye anlattılar, diğer takım da destekleyince sorun çözüldü, lakin İstapha müdireye ormanın yok olmasını anlattı. Pek bir tepki görmedi. Böylece kızlara baktıktan sonra odasına gitti, şimdi Meryn ile birlikte turnuvalarına gitmede önce Asuranın Yoluna çalışmak istiyordu.
‘’Alice.’’
‘’Efendim.’’
İstapha sol tarafta Kutsal Yang, sağ tarafta ise Kara Yang kitabını açmış duruyordu.
‘’Ne yapmalıyım?
‘’Ne demek istiyorsun?’’
‘’Hangisini geliştirmeliyim bilmiyorum, ne yapmama gerekiyor?’’
‘’İkisini de geliştireceksin işte, bak sana anlatayım. Kutsal Yang sana iyileşme gücü ve başka türlü yetenekler bahşedecek, ayrıca senin güçlenme kaynağın olacak. Pek çok yerde her zaman işine yarayacak bir güç, vücudunun da temeli. Kara Yang ise sana kimsenin sahip olmadığı bir yıkım gücü bahşedecek, muhtemelen 10 yıl içerisinde onu az çok kontrol edebilirsen gerçekten ‘’Güçlü’’ olarak nitelendirilebileceksin, şu an sadece 15-16 yaşlarındasın. 25 yaşlarına gelince, binlerce yaşı olan ve kendisini güçlü diye nitelendiren insanların bile saygısına erişmiş birisi olacaksın. Asuranın yolu ise tamamen bağışıklık yoludur, onu tamamlayınca, elementlere, illüzyona, zehre ve daha adını bile duymadığın bir sürü şeye bağışıklığın olacak, ayrıca her seviyesinde başka yetenekler elde edeceksin. Sen tıpkı toplama bir insan gibisin, her türlü şeye sahip olmak bir yandan iyi bir yandan da kötüdür, insan hangisine odaklanacağını şaşırır ama aynı zamanda büyük bir idrak kabiliyetin olduğu için halledebilirsin. Bu yüzden bir yandan çok büyük bir gücün olacak, bir yandan kimsenin tahmin bile edemeyeceği tekniklerin olacak çünkü yetişimcilerden daha farklı tekniklerin olacak, hem Kara Yang gibi akıl sır ermez bir gücün olacak, ama bunların yanı sıra onların kullanacakları elementlere, illüzyonlara, zehirlere, akıl sulandırma ya da kukla tekniklerine ve daha bir çok şeye tam bağışıklığın olacak, senden güçlü birisi için bile seni yenmek tam bir eziyet, hatta belki de imkansız olacak. Bu yüzden ikisini birden geliştirmen gerek, bir yandan Yang kitabının yeni tekniğine bak, bir yandan da Asuranın ilk yolunu çalış.’’
Bu tavsiyeler üzerine İki Kitabı birden açtı, artık Kara Yang kitabını tek başına açabiliyordu, elbette enerjiyi kontrolden uzaktı ama kitabı açabilecek kadarını başarabilmişti. İki teknikte beynine hücum etti.
‘’KUTSAL YANG tekniğinin üçüncü aşamasına geldin demek, seni tebrik etmem gerek. Bu sefer sana bir savunma tekniği göstereceğim, buna ‘’Yang Hapsi’’ deniliyor. Yang enerjisini bir bariyer gibi etrafta tutmanı sağlayan bir teknik, elbette direkt olarak vücudunu da bununla sarabilirsin, tıpkı Aurora gibi ne kadar enerji sağlayabilirsen o kadar güçlü ve kırılması zor olacaktır. Şimdi yapman gereken şunlar………………
Tekniğe 2-3 saat kadar çalıştıktan sonra nihayet enerjinin etrafını sardığını hissediyordu, Yang enerjisi tıpkı bir bariyer gibi etrafındaydı ve onu koruyordu, istediği şekle sokabiliyordu. Onu bir anda kaburgalı bir yaratığa çevirdi, daha önce izlediği bir animeden dızlamamıştı tabii ki de. Ardından ise Asuranın tekniğine bakındı.
ASURANIN YOLU
ol1: AGNİ. Ateş Tanrısı Agni. Bu yol Shuranın 1 . yoludur. İşte bu yolun etkileri. -Agninin, koruması.(Ateş zarar vermez aksine iyileştirir. Saf ateş olduğu sürece gücünün önemi yoktur, asla zarar veremez.) -Yüksek miktarda ateş elementi yatkınlığı.(Her türlü ateş elementli yetenek çok basit olur, ateşin gücü ve kabiliyeti artar.) - Gerilim artar.(Artık daha fazla enerjiyi kontrollü bir şekilde bir noktaya toplayabilirisin.) - Agninin Adımı, hareket yeteneği öğrenilir.
Şimdi de bu tekniğe bir göz atacaktı, gözlerini kapadı. Arkasında bir tasvir belirdi, yüz binlerce metrelik dağlar ve yerde magmalar vardı, dağların en büyüğünün üzerinde ise iki kafası olan siyah-mavi derili korkunç bir varlık vardı, boyu en azından 2km vardı. Aşağıdaki, ona meydan okuyan varlıklara küçümseyerek bakıyordu. Sanki onlara ceza yağdıracak bir tanrıya benziyordu…..
(Agni)
Devam Edecek
BUNDAN SONRA BÖLÜMLERİ KISA TUTACAĞIM Kİ DAHA FAZLA BÖLÜM GELEBİLSİN. TEŞEKKÜRLER.
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..