Çeviren: NightTheFox

"Mistik Ay" dünyasını nasıl terk edebilirdi, Ling Chen'in aklı hala biraz karışıktı. Sonuçta, bu boşluktan kaçmanın bir yolu yoksa, o gerçekten sonsuza kadar burada takılı kalacaktı. Bu gülünecek bir durum değildi... Mistik Ay dünyasında tekrar başlama şansı yoktu, eğer hesabını silmek isterse, asla tekrar başlayamazdı. Mistik Ay'ın ayarlaması çok adil fakat aynı zamanda çok acımasızdı.

Shui Ruo uyandıktan sonra ona sabah esintisini hissettirmek için dışarı çıkarttı. Ona kahvaltısını yaptırırken, Ling Chen'in kafası uzaklardaydı. Tatlılıklarla Shui Ruo'nun kahvaltıdan sonra uyumasını sağlayarak, Ling Chen Mistik Ay dünyasına tekrar girdi.

Bu Mistik Ay'ın ikinci günüydü.

"DING... Mistik Ay'a hoşgeldiniz, mutlu deneyimler dileriz."

Ling Chen tekrar insanları umutsuz bırakan o dipsiz çukurda belirdi, etrafına bakındı, boşluk 20-25 metre devam ediyordu, gözlerinin eriştiği kadar, her tarafta tepesi görünmeyen duvarlar vardı, sadece gri bir sis gözüküyordu, neredeyse hiçbir ışık yoktu. Ling Chen uzun bir süre düşündü, duvara doğru yürüdü ve ardından duvar boyunca yavaşça yürümeye devam etti, attığı her adımda elindeki acemi kılıcını duvara iki sefer vurmak için kullanıyordu.

Bang, bang!

Bang, bang!

Bang, bang!

Ling Chen yavaş ve düzgün bir şekilde ilerledi, burada tıkılı kalmaya niyetli değildi, umutsuz gözükse bile, en azından denemeden pes etmek istemiyordu.

Bang, bang!

Bang, bang!

Dong, dong...

Ling Chen'in adımları aniden durdu, vücudunu döndürüp duvara baktı, ilerlemeye devam etti.

Dong, dong .....

Dong, dong .....

Bang, bang!

Ling Chen bir adım geri attı, öylece bekledi, önündeki duvara baktı. O boş ses, sanki kırılgan bir tahtaya vuruyormuş gibiydi, bu ses ona anlattı, taştan duvarın dışı inceydi, bir kağıt parçası kadar ince. Ellerini uzattı, duvara dokundu. Tam düşündüğü gibi, duvarın bu bölümü daha ince olamayacak kadar inceydi, buna taş duvar demek yerine uzun bir süreden sonra biriken kalın bir toz birikintisi diyebilirdin. Çünkü tam Ling Chen'in elinin dokunduğu anda, hafifçe bir baskı uyguladığında, duvarın 2x2 metrelik parçası bur toz bulutu oldu... anında çöktü.

Ling Chen "....."

Önünde kapkaranlık belirsiz bir boşluk oluştu.

"Bu inanılmaz... içinde ne var!?" Boşluğun girişine bakarak, Ling Chen ilerlemedi, kafası karışık ve biraz da şaşırmış bir hal vardı yüzünde. Yıkılan duvar yüzünden şaşırmamıştı, onun yerine... "Duvar" yıkıldıktan sonra, tam tamına 2x2 metre karelik bir delik açığa çıkmıştı! Olağanüstü derecede pürüzsüz kenarları olan, kare, düz.

Bu bir kapıydı, gerçek bir kapı!

Bir kapı doğal olarak oluşamazdı fakat sadece biri tarafından ya da yüksek zekaya sahip yaratıklar tarafından yapılabilirdi. Bu duvar aslında gerçek bir duvar değildi, havada uçuşan şeyler de sadece toz değildi... Ayağının altındaki bu molozlar ona açıkça söylüyordu, bu tahtadan bir kapıydı, basitçe uzun zamandır var olmasından dolayı çürümüştü ve bu uzun zamanlık sessizlik boyunca kalın bir tozla kaplanmış, onu çevreleyen duvarlarla bir göstermişti. Fakat tamamen çürümüş olduğundan, onu hafifçe itmesine rağmen hemen düşmüştü.

Burada önceden birinin yaşadığını düşünmek... ve görünüşe göre ondan sonra, herhangi biri buraya ayak basmayalı çok uzun bir zaman olmuş.. Belki de aslında burada yaşayanlar çoktan mahvolmuşlardı.

Hafif bir ışık ilerideki boşluktan sızıyordu, Ling Chen yavaşça içeriye girdi.

"Ding... gizemli yeni bir bölge keşfettiniz, Şöhret +100, EXP +1000. Yeni bölge geçici olarak 'Unutulmuş Mağara' olarak ayarlandı, sistem 'Unutulmuş Mağara'yı kaydetti ve otomatik keşfi aktifleştirdi. 'Unutulmuş Mağara'yı keşfeden ilk oyuncu olmanız dolayısıyla, sistem zamanı geldikçe burayı keşfedecek ve bilgileri size verecek."

Ling Chen "....."

Sistemin bile varlığından haberdar olmadığı bir bölge!?

Bunun hakkında çok düşünmedi, kare kapıdan içeriye, önündeki boşluğa girdi.

"Ding ...... 'Unutulmuş Mağara'nın ilk katına girdiniz, çok sayıda gezinen lanetli termit bulunmakta, lütfen savaşa hazır olun."

"Lanetli Termitler? Böyle yaratıklar var mı?"

Ling Chen'in şaşırabilecek zamanı yoktu, önünde çokta büyük bir grup kıpırdanan gölgeyi görebiliyordu.

Bu vücudu bir metre uzunluğunda olan kocaman beyaz bir karıncaydı!

[Lanetli Termitler]: Tip: Şeytani Hayvan, Seviye: 3, HP:100, aslında bir grup sıradan termitti, bilinmeyen bir şeytani gücün altında uzun süre kalmak dolayısı ile şeytani hale geldiler, devasa bir vücut ve zayıf büyü yetenekleri kazandılar, davranışları saldırgan hale geldi ve herhangi bir davetsiz misafire saldırırlar. Saldırıları "Kör" edebilir.

Bu termitler Ling Chen'in hayatı boyunca gördüğü en büyük termitlerdi. Onlar aynı zamanda büyü yetenekleri olan ilk yaratıklardı.

Lanetli Termitlerin normal termitlerden miras aldıkları alışkanlıkları vardı, her zaman bir grup halindeydiler, asla yalnız değillerdi, çabuk hareket ediyorlardı, bir anda hepsi Ling Chen'in önünde toplandılar.

Bu kadar büyük bir grup düşman LV10 bir oyuncunun kanını dondurmaya yeterdi. Fakat seviye 2 iken seviye 5 kurtlara karşı savaşabilen Ling Chen için, kendinden düşük seviye termitler tehlikeli değildi. Karınca kolonisine doğru bir adım attı ve [Küçük Hilal Kesişi] saldırısını kullanarak önündeki üç termite vurdu.

-59,-59-120.

Bir termit anında kritik vurş sayesinde öldü, diğer ikisinin canı yarısından az kaldı, Ling Chen tekrar [Küçük Hilal Kesişi] kullandı ve iki termit yere düştü. Saldırırken, düzenli olarak pozisyonunu değiştiriyordu, yani termitler tarafından sarılma olasılığı yoktu, her pozisyon değiştirişinde acemi kılıcı altında yere düşen iki termit oluyordu, bir süre sonra, bu çok geniş olmayan boşluk termit vücutlarıyla dolmuştu, bir termit öldüğü zaman başka bir tanesi yoktan bir yerden beliriyordu, yoğunlaşıyorlar ve ona doğru atılıyorlardı.

"Ding... ... Sistem keşfi, 'Unutulmuş Mağara' ikinci bölgeye ilerleme yolu var, 1000 'Lanetli Termit' öldür ve yol kendi kendine açılacak."

Ling Chen bir termit öldürdüğü anda bir uyarı ışıdı, ve onun hızı arttı ve arttı. Çok sayıda termit olsa ve aynı anda saldırsalar da, bu sefer Ling Chen'le en uç pozisyonlarında ve kararlarında karşılaşmışlardı. Yani çok sayıları [Küçük Hilal Kesişi]'nin tüm potansiyelinin kullanılmasına olanak sağlamıştı, Ling Chen'in öldürme hızı da en tepe noktaya geliyordu.

100 ...

200 ...

300...

600...

.....

800... ...

900... ...

Ling Chen bir yandan sessizce içinden kaç tane kaldığını sayarken aynı zamanda durmaksızın saldırıyor ve yer değiştiriyordu. Bir saatten kısa bir sürede, Ling Chen'den gelen darbelerle 1000inci termit de ayaklarının dibine düşmüştü. Bu kadar termiti öldürdükten sonra, yeni bir termit ortaya çıkmamıştı, her şey sessizliğe büründü, ortada sadece Ling Chen ve termitlerin vücudundan kalanlar vardı.

Boom......

Donuk bir ses kulaklarına geldi, önünde parıldayan bir duvar bir anda hareket eti, yavaşça aşağıya inerek bir yolu ortaya çıkarttı, yol ortaya çıkınca duvarların hareketi durdu. Yol çok dardı, bir kişilik yer vardı.

"Ding ...... Bin 'Lanetli Termit'i başarıyla öldürdünüz, 'Unutulmuş Mağara'nın ikinci bölgesi ortaya çıktı."

Bir başka kapı...

İçeride ne saklı? Bu kapının sonunda, ne var?

Eğer termitler büyünün etkisiyle lanetlendilerse, o zaman önceki sahip, burada yaşayan bir şeytan mıydı?

Düşünürken, Ling Chen ileriye doğru yürüdü, kapıdan adımını attı ve bir ses kulaklarında yankılandı: "Ding...... Burada 'Unutulmuş Mağara' ikinci bölgenin daha güçlü koruyucuları var, lütfen savaşa hazır olun."

Kapıdan tamamen geçerek, arkasında bir ses duydu, kapıyı daha yeni geçmişti ve kapı hiç uyarmadan kapanmıştı. Ling Chen'in kaşları çatıldı, kapıyı itmeyi denedi fakat o hareketsiz bir şekilde orada durdu.

Kapı neden aniden kapandı..... sadece ileri mi gidebilirsin, geriye gidemez misin!?

Şaşırmaya pek zamanı yoktu, çünkü önünde tehlike hissini veren en az bir düzine canavar vardı.. Ve bir ışığın altında, erişkin bir timsah büyüklüğünde yaratığı gördü ...... dev bir akrep!

[Lanetli Kral Akrep]: Tip: Şeytani Hayvan, Seviye: 5, Kalite: 1 Yıldız Elit, HP: 410, aslında bir grup sıradan Kral Akreptiler, fakat kaynağı belli olmayan bir şeytani büyüyle uzun süre etkileşimde bulunduktan sonra vücutları büyüdü ve zayıf bir büyü yeteneği kazandılar, doğaları daha vahşi hale geldi, bir davetsiz misafiri aktif olarak ararlar ve saldırırlar, akrep iğneleri hedefi zehirleyebilir, saldırıları "Anında Ölüm" sağlayabilir.

Ling Chen "......"

1,2,3.....10......20!!!

20 Lanetli Kral Akrep.

Ling Chen acemi kılıcını daha sıkı tuttu, gözleri parlıyordu çünkü bunlar sadece 20 normal canavar değildi... 20 adet 1 Yıldız Elit canavardı!!

1 yıldız elit aynı seviyedeki normal canavarlara göre 2 kat güçlüydü, fakat fazlası değildi. Ama sonuçta, elit canavardı, çok düşük bir karşılaşma ihtimali vardı, normal oyuncular bununla karşılaşmak için kim bilir kaç yaşlı teyzeye karşıdan karşıya geçmesi için yardım etmeliydi. Ve burada, gözlerinin önünde bir anda yirmi tane belirdi.

Ling Chen'in 20 elit canavar karşısındaki gerginliği korkudan değildi... ... Aksine, 20 bir yıldız elit, bu tam 100 yetenek puanını temsil ediyordu!!

Bunu düşünürken, ağzından neredeyse salyalar aktı.

Normal oyuncular aynı seviyenin bir yıldız elitleriyle karşılaşırlarsa onunla ilgilenebilirlerdi, iki tanesine karşı şanslarını deneyebilirlerdi, eğer üç tane çıkarsa sadece kaçarlardı. Tüm Çin'de, az sayıda insan, kendinden yüksek seviyede tam 20 adet bir yıldız elit karşısında bu kadar küstah bir şekilde durabilir ve yakında kazanabileceği YP'leri düşünebilirdi.