Aron kulübesine döndükten sonra kapısını güzelce kapatarak Simya için hazırlanmaya başlamıştı. İlk iş olarak bütün büyülü bitkileri önüne seren Aron, odanın içine dolan tıbbi koku ile meditasyon pozisyonuna geçti. Sadece büyülü bitkilerin ortama yaydığı enerji bile Mutlak Gelişim Merkezine girerek eksilen enerjisini yeniliyordu.

"Simya, tüm yetişimciler için gerekli ve vazgeçilmez bir sanattır. Gerekli büyülü bitkilerin ve malzemelerin belirli oranlarda birleştirilmesi ile birlikte ortaya farklı özelliklerde haplar çıkar. Kimisi kişiye direk büyük miktarda enerji verirken, birisi enerji çekme hızını artırabilir. Kimisi de anlık güçlendirmeleri kullanıcısına kazandırır. Bu yüzden yetişim yapmak ve savaşlarda hayatta kalmak gibi olgular Simyasız düşünülemez."

"Genel anlamda kişiler Simya Kazanlarını gerekli ateşler ile destekleyerek ısıtırlar. Daha sonra ise büyülü bitkilere gerekli işlemleri yani saflaştırma ve özüne ayırma işlemlerini yaptırdıktan sonra büyük bir dikkatle Simya ürününü oluştururlar. Fakat milyonlarca yıllık Simya bilgim ile kazana ihtiyacım yok. Esasında kazan ile Simya yapmak sadece İlkel bir yöntem... Şimdilik gelişim merkezimde yenilediğim Ki Enerjisini, Ateş Ki'sine dönüştürmem lazım."

Aron kısa bir plan yaptıktan sonra gelişim merkezinde ki Ki Enerjisine odaklandı. Normalde kişiler elementleri kullanabilmek için Saf Ki Enerjisini, nitelikli Ki enerjisine çevirerek kullanmaları gerekirdi. Bu dönüşüm işlemi içinde kişinin Ki Enerjisi ile alakalı anlayışına bağlı olarak zorda olabilirdi kolayda olabilirdi. Bu komplike iş ise Aron'da tamamen kolay bir hale geliyordu. Aron Ki Enerjisi ve bu enerjinin nitelikli halleri ile ilgili milyonlarca yıl deneyim geçirmiş birisiydi.

Aron'un düşüncesi ile birlikte Saf Ki Enerjisi, yetişime yeni başlayan birinde görülemeyecek bir hızda Ateş Ki Enerjisine dönüşmüş ve Aron'un ellerine gelmişti. Ellerden dışarıya çıkan Ateş Ki'si alev huzmelerine dönüşerek ortamı ısıtmaya başlamıştı.

Aron elinde yanan ateşe bakarken, kaşlarını çatarak düşünmeye başlamıştı.

"Büyülü bitkileri bu ateş ile saflaştırma yapmak zorundayım. Bu ateşle maksimum %50 saflaştırma yapabilirim. Bu da bitkinin yarısında hala daha safsızlık olacağı anlamına geliyor. Elimde bir Simya Ateşi veya Göksel Ateş olsaydı. Bu oranı %70-80'lere çıkarmak içten bile değil. Şimdilik bununla idare edeceğiz."

Aron elinde ateş yanarken, büyülü bitkilere göz atmıştı.

"Dört yetişim yolunda aynı anda başlamak ve bunları birbirlerine bağlamak amacıyla çok büyük enerji gereksinimi olacak. Mağazada Enerji Toplama Hapı görmüştüm. Fakat benim zihnimde bu simya ürünün daha gelişmişi yani Antik Enerji Toplama Hapının bilgileri var. Bu yüzden bunu yapmak daha kolay olacaktır. Ayrıca anladığım kadarı ile burada kişiler normalde beş haplık malzeme ile sadece bir hap yapabiliyorlar. Üstüne bu hapta aşırı derecede safsızlık var gibi görünüyor. Bu durum gezegenin yada sadece bu tarikatın Simya bilgisi durumunun berbat olduğunu gösteriyor."

"Bunlar geleceğin konuları. Biz işimize bakalım. Antik Enerji Toplama Hapı, normal Enerji Toplama Hapı ile aynı malzemelerden yapılıyor. 2 tane Gök mavi bambu filizi, 2 tane taçlı Qi Çiçeği. Fakat ben ek olarak diğer yetişim yolları enerjilerini de istediğim için diğer taçlı çiçekleri de ekleyeceğim. Burada normale göre değişen tek şey, malzemeleri teker teker arıttıktan sonra sırası ile koymak ve sıcaklığı sürekli sabit tutmak. Birde içerisinde Saf Ki Enerjisi koyduktan sonra Antik Enerji Toplama hapı hazır olacak. O zaman başlayalım."

Aron hapın formülünü tekrar ettikten sonra elinde ki ateşin sıcaklığını elli dereceye ayarlamıştı.

"Safsızlıklar için ateşin 50 derecede sabit durması gerekiyor."

Ateşin şiddetli sıcaklığı, Aron'un düşüncesi ile birlikte 50 dereceye birden inmişti. Bununla birlikte gereken bitkileri aynı anda enerjisi ile kaldıran Aron, saydığı bitkilerin her birinden iki tanesini havada tutmuştu. Bunun ardından her bir bitkiyi teker teker elinde tuttuğu sabit sıcaklıkta ki ateşin içine getirdi. Ateşin içine giren bitkiler, yanıp kül olmak yerine gövdesinde ki bir kaç nokta kararmış ve yok olmuştu. Bununla birlikte bitkinin yaydığı enerji de daha saf bir hale gelmişti.

İlk saflaştırdığı bitkiye bakan Aron, onu yavaş bir şekilde kenara koyarken düşünmüştü.

"Doğan her canlı doğduğunda saf bir şekilde doğar. Fakat doğada ki enerji her ne kadar biz saf desek te, kendi içerisinde kirli bir enerjidir. Bu yüzden enerji bir canlının yapısına girdiğinde içinde barındırdığı safsızlıkları da beraberinde getirir. Bu yüzden Simya da ve yetişim de maksimum verim yakalamak için yapımızda bulunan safsızlıklardan kurtulmamız lazım. Bu saflaştırma işlemini aslında yetişimciler de vücutlarına yaparlar ama bu şimdinin işi değil. Şimdilik yetişime başlamamız lazım."

Aron bu işlemlerden sonra diğer bitkileri de saflaştırma işlemine geçti. Çok geçmeden diğer bitkileri de sırayla ateşin içine yerleştirmişti. Bu esasında büyük bir odak istiyordu. Eğer ateşin sıcaklığını sabit tutamayıp arttırırsa, bitki kül olurdu. Çok düşük olursa da bitkinin safsızlıklar giderilmezdi.

Bu yüzden büyük bir dikkatle işlemi devam ettiriyordu. Bu işlemler için sürekli Ateş Ki'si kullandığı için sürekli enerjisi azalıyordu. Fakat çevrede ki büyülü bitkilerin tıbbi enerjileri, gelişim merkezine ulaşarak enerjiyi tazeliyordu.

Kısa süre içerisinde her bitkiden ikişer tane saflaştıran Aron, bitkileri kenara koyarak derin bir nefes almıştı.

"Bitkiler hazır... Şimdi ilk hap serimizi yapalım. Normalde bu gezegende ki kişiler bu bitkiler ile sadece bir hap yapabiliyor. Ben ise bu bitkiler ile beş hap yapacağım. Hem de bu hapların antikleri olandan beş tane."

Bununla birlikte tekrardan ateşi yakan Aron, ateşin sıcaklığını 100 dereceye çıkartarak bitkileri kontrol etmeye başlamıştı. Tek bir elinde bitkilerin yakarken, bitkilerin gövdeleri eriyerek yuvarlak bir öz haline geliyordu.

Aron bitkilerin özleri hazır hale geldiğini gördüğünde, diğer elinde de bir ateş yakmıştı. Bu elinde ki ateşin sıcaklığını da 250 dereceye çıkartırken, en ufak bir zorluk yaşamamıştı. Ateşin sıcaklığını ayarlamak, ateşe verdiğiniz enerji ve Ateş Dao'su ile ilgili bildiğiniz şeyler ile alakalıydı. Ateş Ki'si ile alakalı bir çok şey bilen Aron için bu çocuk oyuncağıydı.

Sağ elde ki ateşte eriyen bitkilerin özleri, Aron'un enerji hakimiyeti ile sol ele taşınmıştı. 250 dereceye giren bitki özleri, aniden karşılaştıkları yüksek sıcaklıklar ile hafiften genişlemiş ve en ortada birleşmeye başlamışlardı.

Birleşen bitki özleri bir süre yüksek sıcaklıkta sabit bir şekilde bekledikten sonra bir kaç yerinden kırılmalar yaşamış ve parçalanmıştı. Parçalanan büyük bitki özünün içerisinde mükemmel bir şekle sahip beş tane hap çıkmıştı. Hapların dışında kalan parçalar ise simsiyah renge bürünerek ateşin içinde yok olmuşlardı.

Hapların oluşması ile birlikte ateşi kesen Aron, enerjisi ile havada tuttuğu beş hapa bakıyordu. Bu hayatında ki ilk hapını başarılı bir şekilde yapmıştı. Bir süre haplara bakan Aron, enerjiyi yavaş yavaş keserek eline indirmişti.

Haplar sağ elinin avucuna indikten sonra Aron ilk hap serisine duygusal bir şekilde bakmıştı. O anda yetişim için ilerleyeceği planı düşünürken, kollarında ki Eternal Mührü birden parlamış ve rengarenk bir enerji salarak beş hapı etkisi altına almıştı.

Rengarenk enerji altında biraz havaya yükselen hapların gövdelerinde bir tür işaret oluşmuştu. İşaret sonsuzluk işaretinin rengarenk formuydu. İşaretin oluşması ile birlikte hapların enerji salınımı birden artmıştı.

Bu işlemden sonra Aron'un eline geri dönen haplar, yeniden sakinliklerini kavuşmuşlardı. Eternal Mührü ile değişikliğe uğrayan hapları inceleyen Aron, hapların öncesine göre daha fazla enerji saldığını fark etmişti. Ufak bir inceleme ile hapların yüzde on daha fazla etkili olduğunu fark eden Aron, Eternal Mührünün hapların üzerine işlediği etkiyi merak etmişti.

"Bu nasıl bir etki... Sadece bir işaret eklemek ile hapın etkisini yüzde on arttırmak! Bu harika bir şey. İleri de Eternal Mührünün sırlarını keşfedebilirsem, bu hapın etkisini arttırma yüzdesini arttırabilirim. Fakat her halükarda yüzde onluk bir etki artışı bile benim durumumda muhteşem bir değişiklik oldu."

Az önce kullandığı tüm bitkilerin enerjilerini içeren ve üstüne güçlendirilmiş etkiye sahip olan haplara bakan Aron, yumruklarını sıkarak yüksek enerji içeren hapları sıkmıştı.

"Yetişime tekrardan başlama vakti!"