Aron'un vücut sembolüne odaklanması ile birlikte ikinci hap havaya yükselmiş ve yüksek derecede ki enerjisini salmaya başlamıştı. Enerjinin gelmesi ile birlikte vücut sembolünün hemen önünde yeni bir ağaç oluşmaya başlamıştı. Bu ağaç kısa bir süre içerisinde oluşmuş ve mavi bir enerji yaymaya başlamıştı. Bu Vücut Geliştirmecilerinin kullandığı Paragon enerjisiydi.

Paragon Enerjisi oluşur oluşmaz, vücut sembolünün içerisine girmiş ve bir aktarım süreci başlatmıştı. Bununla birlikte Aron'da bilincini vücut sembolünün içerisine sokmuştu. Dantian Sembolünün aksine vücut sembolünün olduğu alan boş değildi.

Ortamın tam ortasında Aron'un vücudunun birebir kopyası gibi bir vücut bulunuyordu. Paragon Enerjisi ortamı doldurmaya başlarken, Aron vücudunun kopyasına bakıyordu.

"Vücut Geliştirmecileri, vücutlarına çizdikleri mühürler ile vücutlarını geliştirirler. Çizilen mührün niteliği, senin vücut gelişiminin baskın niteliklerini de beraberinde getirir. Kimisi dayanıklılık, güç veya patlayıcı güç gibi baskın güçleri tercih ederken, kimisi gizlilik gibi daha az baskın ama işlevsel güçleri tercih eder. Bu hayatımda ise hangi gücü tercih edeceğimden emin değilim."

Aron bir yandan düşünürken, bir yandan da ortama dolan Paragon enerjisini düşünüyordu. Aklında milyonlarca yıllık vücut gelişim teknikleri geçerken, Mührün bilincinin sesini tekrardan zihninde duymuştu.

"Eternal Mührünün neden sadece kollara kadar geldiğini hiç düşünmedin mi ? Eternal mührünün içerisinde Eternal Vücut Geliştirmesi denilen bir sanat var. Bu sanat senin İlahi Enerji Fiziğin ile doğrudan bağlantılı. Bu sayede her türlü ilahi enerjiyi çalışabilirsin. Sadece izle..."

Mührün Bilincinin sesi kesildiğinde, ortamın merkezinde bulunan vücudun her yeri Eternal Mührü ile aynı olan enerji hatları ile sarmalanmış ve sırtının tam ortasında büyük bir sonsuzluk işareti izi çıkmıştı. Vücutta ortaya çıkan değişikliklerden sonra ortama yayılmayı sürdüren Paragon Enerjisi, serbest bir şekilde yayılmaya bırakarak doğrudan vücuda doğru hareket etmişti.

"Vücut Gelişimciler, Yetişim Alemlerinin ilk alemi olan Temel Kurmada vücudun her bir parçasını Paragon Enerjisi ile beslerler ve gelişirler. Bu yüzden gelişim yüzdelik olarak hesaplanır. Vücudun yüzde onu tamamen geliştikten sonra vücut gelişmede Temel Kurma 1. seviyeye girebiliriz."

Aron kendi vücudu gibi gözüken vücuda dolan enerjiye bakarken, bu vücutta yaşanan değişikliklerin, dış ortamda ki kendi bedeninde de hissedebildiğini fark etmişti.

"Bu vücutta yaşanan her gelişme, benim dış ortamda ki vücudumu da aynı şekilde etkiliyor. Bu sayede burada yapabildiğim her vücut geliştirmesi, orada da etkili olacak! Bu muazzam bir yetenek!" derken ortamın kalanına bakmıştı.

"Ek olarak bu ortam çok büyük. Vücudun dışında buraya da Paragon Enerjisi depolanabilir. Böylelikle savaşlarda dayanıklılık sürem de artar."

Aron bu tip düşünceler içerisindeyken, ortada ki vücut tüm enerjiyi sömürmüş ve ucu ucuna mavi bir parıltı ile sarmalanmıştı. Bu vücut parlar parlamaz, dış ortamda ki vücutta mavi bir şekilde parlamıştı.

Bununla birlikte gülümseyen Aron, bilincini dış ortama geri çekmişti. Tüm vücudu mavi ve altın sarısı bir enerji ile parlıyordu. Bu hisler ile ayağa kalkan Aron, tüm kaslarının geliştiğini ve patlayıcı bir kuvvet ile dolduğunu fark etmişti. Ayrıca vücudunda ki her kasta gelişerek onu daha kalıplı bir hale getirmişti.

Bu hisle birlikte yumruklarını sıkan Aron, "Bu hissi özlemişim! Temel Kurma Aleminde her yetişim yolu, kullanıcısına 100 kilo gibi bir güç verir. Fakat Vücut Geliştirme bunun iki katı olan 200 kilo fiziksel kuvvet verir. Bu güç güzel hissettiriyor."

Aron'un ikinci yetişim yolunu da başarılı bir şekilde tamamlaması, dışarıda ki fırtınayı pek sevindirmemiş gibiydi. Bu yüzden ormana düşen yıldırımlar artmaya başlamıştı.

"Devam edelim patron. Çok fazla zamanım kalmadı. Ben gitmeden kalan iki yetişim yoluna da başlamamız lazım."

"Pekala..."

Aron Mührün bilincinin söylediklerinden sonra tekrardan oturmuş ve gözlerini kapatarak bilincini Mutlak Gelişim Merkezine çekmişti. Vücut Gelişiminin tamamlanması ile birlikte ikinci hapta tüm enerjisini kaybederek hiçliğe karışmıştı. Her bir yol için bir tane enerji hapı gittiğini fark eden Aron, 5 tane hapı olduğu için içi rahattı.

"Sırada Zihin yetişimi var."

Bu düşünceyle birlikte üçüncü Antik Enerji Toplama Hapı da havalanmış ve enerjisini Aron'a vermeye başlamıştı. Enerjiyi bilinci ile kontrol eden Aron, Zihin Sembolünün hemen önünde bir ağaç daha oluşturmaya başlamıştı.

Kısa bir süre içerisinde oluşan ağacın üstünde siyah renkte bir enerji oluşmuş ve Zihin Sembolüne doğru akmaya başlamıştı. Hayatında bir kez daha bu enerjiyi gören Aron, hafiften kaşlarını çatmıştı.

"Lore Enerjisi, yetişim enerjileri arasında en tehlikeli olan enerji... Öyle ki bir çok kişi bu enerjiyi kontrol edemeyerek zihinlerini kaybediyor ve sakat kalıyorlar. Neyse ki benim İlahi Enerji Fiziğim ve İlahi Enerji Dao'm, beni tüm enerjiler karşısında mutlak bir hale getiriyor."

Aron bu durumda olmasına rağmen, bu enerjiye temkinli davranıyordu. Bu yüzden enerji gider gitmez, bilincini zihin sembolünün içerisine aktardı. Bilincin aktarılması ile birlikte mekan bir kez daha değişmişti.

Bu sefer ki mekanda rengarenk bir yerdi. Mekanın duvarları denilebilecek yerlerde bir çok görüntü geziniyordu. Her biri Aron'un milyonlarca yıllık hayatındaki geçirdiği anılardı. Mekanın ortasında ise bir tür saat mekanizmasına benzeyen çark sistemi vardı. Her çark siyah renkteydi.

"Burası benim zihnim... Milyonlarca yıllık anılarım, her düşüncem, her fikrim burada gömülü. Bu yüzden Zihin Yetişimi yapmak çok tehlikeli. En ufak bir hatada zihnin mahvolabilme potansiyeli var."

Bir süre daha anılarına bakan Aron, kendisinin bir kez daha ihanete uğradığı anılara rastlamıştı. Bilinmezden gelen adamın ona yardım etmesi gibi bir çok detay buradaydı.

"Mührün Bilinci... Bu adamın kim olduğunu biliyor musun ?"

Aron'un sorduğu soruya bir süre bilinçten ses gelmemişti. Aron bu yüzden sormaması gereken bir şeyi sorduğu düşündüğü için vazgeçmek üzereydi.

"O bir Orijinal Safkan patron. Senin de olduğun gibi..."

Bu arkasında sır perdeleri olan cevabın üstüne Aron üstelememiş ve zihin çarklarına yönelmişti. Ortama giren Lore Enerjisi, ortama yayılmak yerine doğrudan çarklara geliyor ve çarkların içerisine girerek sürekli bir döngüden geçiyordu. Çarkların içinden geçerken, vahşi olan enerjiyi dizginleniyor ve güçleniyordu.

"Zihin Yetişimi aslında bu çarklar olmadan da yapılabilen bir şey. Tek gereken şey Lore Enerjisi. Fakat Lore Enerjisinin doğası çok vahşi ve kullanıcısına asla itaat etmeyen bir yapısı var. Bu yüzden yetişimciler, zihinlerinde bu Lore Çarklarını oluşturdular. Lore Çarkları arasında döngüsel bir şekilde hareket eden Lore Enerjisi, doğası gereği gelen vahşiliği sürdüremiyor ve dizginlenerek daha da güçleniyor. Bu şekilde Zihin Yetişimcisi, Lore Enerjisini kullanabiliyor. Yine de... Çok tehlikeli..."

Aron Lore enerjisinin döngüsel bir şekilde çarklardan geçişini izlerken, çarkların rengine baktı.

"Zihin Yetişiminde farklar çarkların renklerinden gelir. Temel Kurma Aleminde çarkların renkleri siyahtır. Her bir seviyede bu siyah renk gri tonlarına doğru kaçar. Tamamen gri olduğunda ise kişi Genişleme Alemine girmiş demektir. Griden sonra kahverengi, mor, mavi, yeşil gibi renkler gelir. Her bir renk, bir yetişim alemini simgeler. Ayrıca kaç tane Çark olduğu da bulunduğun yetişim aleminde ki seviyeyi simgeler."

Aron oluşan çark sisteminde ki tek çarktan geçen Lore Enerjisinin, çark sisteminin yapısını değiştirdiğini zihninde hissedebiliyordu. Dışarıda ki Antik Enerji Toplama Hapı bitmek üzereyken, Lore Enerjisinin şiddeti birden artmış ve bir anda Siyah Çark düzeneğinin onda biri gri rengine bürünmüştü.

İşlem tamamlandıktan sonra bir hap daha hiçliğe karışmıştı. Hap bittikten sonra Aron'un vücudu siyah bir aura ile kaplanmıştı. Bu Lore Enerjisinin yansıması olan auraydı.

"Tebrikler patron... Başarılı bir şekilde Zihin Yetişiminde 1. seviyeye giriş yaptın. Son bir yetişim yolun kaldı."

Mührün Bilincinin sesinin giderek azalmaya başladığını hisseden Aron, acele ederek bilincini tekrardan mutlak gelişim merkezine çekmişti. Şu anda gördüğü görüntü, vizyonda gördüğü şeye benzemeye başlamıştı.

Üç Enerji ağacı ve üç yetişim yolunun sembolleri... Son olarak Ruh Yetişimi kalmıştı. Son yetişim yolunun yapılabilmesi için dördüncü hapta enerji ile havaya süzülmüş ve şiddetli enerjisini Aron'un vücuduna yaymaya başlamıştı.

Şiddetli enerjinin gelmesi ile birlikte ruh sembolünün hemen önünde bir enerji ağacı oluşmaya başlamıştı. Bu da diğer ağaçlar gibi kısa sürede oluşmuş ve enerji yaymaya başlamıştı. Bu ağacın yaydığı enerji kan kırmızı renkteydi. Yetişimciler bu enerjiye Archon Enerjisi ismini vermişlerdi. Kan kırmızı enerji, ağaçtan çıkar çıkmaz ruh sembolünün içerisine girmişti.

Enerjiyi takip eden Aron'da ruh sembolünün içerisine girerek ortama bakmıştı. Burası genel olarak kırmızı tonlarının bulunduğu bir ortamdı. Ortamın merkezinde ise Aron'un ruhu bulunuyordu. Aron'un ruhunun etrafında bir çok enerji izleri ve Dao ışıkları sarılı durumdaydı. Bu Aron'un milyonlarca yıllık Dao Birikiminin bir yansımasıydı.

Archon enerjisi ortama girer girmez, ruhun hemen yanında ki zemine inmişti. Bir süre zemini kan kırmızı bir renkte parlattıktan sonra zeminin içinden kan kırmızı bir ağaç yükselmişti. Ağacın büyük bir hızla büyürken, gövdesinin tamamladıktan sonra sadece bir dal çıkartmıştı.

Ağacın tamamlanması ile birlikte Aron'un tüm vücudu kan kırmızı bir formda parlamıştı.

"Ruh Yetişiminde her alemde bir ruh ağacı ortaya çıkar. Ruh Ağaçları kişiye Ruh ile ilgili enerji ve teknikleri kullanabilmesini sağlar. Ek olarak ruhu da besleyerek ruhun sahip olduğu Dao'lar ile ilgili anlayışlarını da yükseltir."

"Temel Kurma Aleminde olduğum için bir ağaç var. İlk seviyesinde olduğum içinde bir dal oluştu. Her seviyede bir dal, her alemde bir ağaç."

Aron ruh yetişimine de başladıktan sonra bilincini tekrardan Mutlak Gelişim Merkezine çekmişti. Şu anda gördüğü görüntü çok hoşuna gitmişti. Dört Enerji Ağacı ve bu ağaçların beslediği dört yetişim sembolü... Diğer Enerji Ağaçları haricinde gördüğü görüntüye çok benzemeye başlamıştı.

"Tebrikler patron! Dört yetişim yoluna başarılı bir şekilde başladın. Bu sayede ileride inanılmaz potansiyelin olacak. Safkan olduğunda düşünüldüğünde, gerçekten mükemmel... Son olarak dört yetişim yolu birbiri ile bağlanacak. Fakat ben çok fazla enerji harcadım. Bir süre imge yoluyla bile sana ulaşamayabilirim patron. Tekrar görüşene kadar kendine iyi bak."

Mührün sembolünün sesi kesilir kesilmez, Eternal Mührünün parlaklığı da bitme noktasına kadar azalmıştı. Bunun ardından mutlak gelişim merkezinde ki enerji birden hareketlenmiş ve dört yetişimi yolunu da rengarenk enerji ile birbirine bağlamıştı. Bağlanan sadece semboller değildi. Aynı zamanda yetişim yollarının ağaçları da birbirine bağlanmıştı.

Bu hareketle birlikte her yetişim yolu birlikte ilerleyecekti. Yetişimde ilerlemek zorlaşmış olsa da, savaş gücü bu hareketle birlikte artmıştı. Bununla birlikte çok fazla enerji gerektiren bir yola girdiğini fark eden Aron, dış dünyada gözlerini açmıştı. Dördüncü haptan iz bile yoktu. Dört yetişim yoluna başlamak, dört tane Antik Enerji Toplama hapına mal olmuştu. Şu durumda Normal Enerji Toplama Hapları yeterli bile olmazdı.

Yine de buna değdiğini düşünen Aron, dört yetişim yolunu da mutlak gelişim merkezinden aktif etmişti. Bir anda vücudunda beliren altın sarısı, mavi, siyah ve kan kırmızı renginde enerjiler, etrafa ciddi baskı vermeye başlamışlardı.

Yetişim yollarının tamamlanması ile birlikte Göklerde ki fırtına da sona ermişti. Fakat gitmeden önce ormana ciddi hasar vererek gitmişti. Aron ise elinde kalan son hapa bakarken, Alex aklına gelmişti.

"Bu hap ile Alex'i yetişim alemlerine sokabilirim. Büyük ihtimalle Dantian gelişimi yapacak." derken hapı eli ile sıkmıştı. Gözleri Dao'nun ışıltıları eşliğinde rengarenk yanıyordu.

"Bununla birlikte amacıma biraz daha yaklaştım! Bana düşmanlık eden herkes, bir gün karşılığını görür."

Bilinen Yetişim Alemleri;

Temel Kurma Alemi -> Genişleme Alemi -> Yükselme Alemi -> Çekirdek Oluşturma Alemi -> Altın Çekirdek Alemi -> Ebedi Doğuş Alemi -> Yarı Ölümsüz Alemi -> Yeryüzü Ölümsüzü Alemi -> Gökyüzü Ölümsüzü Alemi..."