Sovereign of the Three Realms - SOTR 78: Üçüncü Görev

---

 

Çevirmen: madShy

 

“Tiandu, kraliyet fermanımı duyur. Gizli Ejder Denemeleri süresince Jiang Han malikanesi etrafında bekleyecek daha fazla adam gönderin ve Jiang Han Malikanesini koruyun. Kendinizi kişisel olarak Jiang Chen’in gölgelerdeki koruyucuları olarak belleyin. Hiçbir tehdidin Jiang Chen’e ulaşmasına müsaade etmeyin.”

 

“Anlaşıldı.”

 

Doğu Lu asla bir zamanlar onu son derece kızdıran ve üzen bu gencin, onu, ulusun yasa koyucusunu, bir gün en muazzam insan gücünü onu korumaya göndermeye iteceğini düşünmüyordu.

 

“Jiang Chen….. ne tür birisin sen öyle?” Eastern Lu bir süre derin düşüncelere daldı.

 

Başkent o sırada birkaç tepkiyle sarılıydı.

 

Şifa Salonu doğal olarak mutluluğun ötesindeydi. Sonuçta Jiang Chen daha fazla güç elde ettiği sürece, Jiang Chen ile ortaklıklarını sürdürdükçe daha düzenli ve parlak bir gelecekleri olacaktı.

 

Lakin Jiang Feng’den daha mutlu kimse yoktu. Bu sırada kaleden tek başına inmişti ve ayrıca çokça baskıya maruz kalmıştı.

 

Kraliyet ailesinin girişimlerine karşı Yükselen Ejder Dükü durumdan rahatsızlığı olmasına rağmen yine de alçak gönüllü davranmıştı. Bu yine de Jiang Feng’in aşırı miktarda baskı altında kalmasına sebep olmuştu.

 

Jiang Chen bu görev sırasında sadece Long Yinye ve Long Juxue’nin ikisini bastırabilmişti. Yalnızca küçük detaylarda öne geçmelerine rağmen yine de bu Jiang Feng’i epey mutlu etmişti.

 

“Chen’er, iyi işti!” Jiang Feng Jiang Chen’in ikinci görevi konusunda hiç bu kadar olumlu olmamıştı. Ve Jiang Chen’in Jiang Han bölgesine geri dönmesine neden olan belirgin bir mesele bilmiyordu.

 

Jiang Han bölgesinde demir bir sacı temsil ettiğinin çok farkındaydı. Ve o civardayken kimse bir rahatsızlık çıkarmaya cüret edemiyordu. Fakat Jiang Chen geri gittiğinde klan büyüklerinin onun düzenlemelerini dinleyip dinlemeyeceği bilinmezdi. Reisler ise bu konuda daha beterdi.

 

Lakin aslında Jiang Feng’in endişelerinin yersiz olduğu kanıtlanmıştı.

 

Sadece Jiang Chen durumu başarıyla kontrol etmekle kalmamış, ayrıca pratik şekilde onun tarafında bulunan büyük bir boynuz olan Jing Man’ı silmişti. Birisi ya hareket etmemeli ya da hareket ettiğinde doğru ve kararlı davranmalıydı.

 

Jiang Feng kabul etmek durumundaydı ki, böylesine cesur yöntemlerle oğlu bile aynı yaştaki halinden biraz daha güçlüydü.

 

Jiang Feng oğlunun onu aşmasına çok mutluydu.

 

Jiang Feng Göksel İbadet Ayinlerinden beri Jiang Chen’in tüm varlığının bir dünyanın tepe taklak olması gibi bir değişime girdiğini fark etmişti.

 

Gizli Ejderha Denemeleri öfkeli alevler misali ilerledi.

 

Sonunda üçüncü görevin zamanı gelmişti. Bu tüm varislerin katılımcı olduğu bir görevdi.

 

Üçüncü görev: Sonsuz Katakomp denemeleri…

 

Sonsuz Katakomp Doğu Krallığının kuzeyinde inanılmaz bir yeraltı dünyasıydı.

 

Doğu Krallığının tüm tarihi boyunca burada henüz tamamen keşfedilmemiş sınırsız katakomplar bulunuyordu.

//Katakomp: yer altı mezarlığı

 

Doğu Krallığındaki en seçkin yetişimciler bile asla Sonsuz Katakomp’ları sonuna kadar keşfedememişti.

 

Kimse Sonsuz Katakomp’un sonu var mı bilmiyordu.

 

Kimse Sonsuz Katakomp’un sonu nerede onu da bilmiyordu.

 

Bu bir yer altı dünyasıydı ve yer altı yaratıkları için bir cennetti.

 

Yer altı yaratıklarının cenneti olan bir yer uygulayıcılar için tek yönlü cehennem biletiydi.

 

Jiang Chen birinci düzeyde bir göreve gidiyordu ve bu nedenle bu görevin zorluğu en yüksek düzeydeydi.

 

“Yüz yeşil ruh incisi, on gümüş ruh incisi veya bir altın ruh incisinden birini toplayın!” Jiang Chen görev gereksinimleri tarafından tamamen allak bullak olmuştu.

 

Görev parşömeninin altında Sonsuz Katakomp hakkında bir tanıtım olması iyiydi.

 

Sonsuz Katakomp’ta her çeşit yer altı yaratığı yaşıyordu. Bunlardan birisi de alnında yeşil ışıkla parlayan ruh incisi taşıyan yeşil kanatlı kılıç kuşuydu.

 

Sonsuz Katakomplar yer altı dünyaları olduğundan karanlık ve rutubetli olmalarıyla birlikte görüş fazlasıyla kısıtlıydı. Alnında yeşil ruh incisi olan yeşil kanatlı kılıç kuşu bu çevrede büyük avantaj sağlıyordu.

 

Gümüş kanatlı kılıç kuşu yeşil kanatlı kılıç kuşunun bir çeşidiydi, alnındaki inciyse gümüş bir parıltı yayıyordu. Gümüş kanatlı kılıç kuşu yeşil olanın dönüşmüş türüydü ve sadece yüz yeşil kuştan biri bu dönüşüme sahipti.

 

Altın kanatlı kılıç kuşu da yeşil kılıç kuşunun bir dönüşümüydü, yeşil kılıç kuşlarının kralıydı. Onlardan her hangi biri gerçek Qi ustasına eş değer güce sahipti.

 

Sonsuz Katakomplara ilişkin bilgileri inceledikten sonra Jiang Chen neler olacağına dair güzel bir fikir edinmişti.

 

Bunun dışında bilgilendirmede Sonsuz Katakomplarda birçok çeşit yaratığın olacağından bahsediliyordu. Yeşil kanatlı kılıç kuşları sadece daha sık görülen ruh yaratıklarıydı.

 

“Gizli Ejder Denemelerine katılan tüm varisler dikkatle dinlesin. Yarın sabah burada Sonsuz Katakomplara ilerlemek için toplanılacak. Üçüncü göreve resmi olarak 3 gün içerisinde başlayacak.”

 

Prenses Gouyu yüksek sesle konuştu, “Görevle ilgili kotalarınızı unutmayın. Belirlenen zaman bir aydır. Görev bir ay sonra başarısız sayılacaktır. Eğer kotanızı erken doldurursanız vakit dolmadan ayrılabilirsiniz. Bu görevde yaşamanız veya ölmeniz göklerin iradesine bağlıdır. Eğer korkuyor veya cesaret edemiyorsanız, geri çekilebilirsiniz.”

 

Gizli Ejderha Denemeleri düklük için yapılmalıydı, birinin geri çekilmesi imkansızdı.  

 

Ölüm kalım durumlarından dövüş daosu dünyasında kaçınmak imkansızdı. Sadece denemelerin ölüm kalım durumunu tecrübe ederek birisi gelişebilirdi.

 

“Pekala, söylenecek ne varsa söyledim. Bu gece malikanelerinize dönün ve sabah burada toplanın. Toplanma zamanını unutmayın, geç kalırsanız beklemeyeceğiz!”

 

Jiang Chen malikaneye döndükten sonra kendisini gizli eğitim odasına kapattı.

 

Bu seferki görev nispeten daha karmaşıktı ve birkaç hazırlık yapmak durumundaydı.

 

Jiang Chen şu anda sekiz meridyen gerçek Qi’nin zirvesindeydi. Dokuz meridyen gerçek Qi düzeyine en az üç gün veya en fazla yarım ay süresinde yarıp geçebilmeliydi.

 

Engin Okyanus Akıntısı Ayracı’nın ikinci formu olan, Dalga Kıran çok daha alışılmış geliyordu. Hoş bir kaliteyle doluydu, savaş kapasitesi uygulandığında hayret vericiydi.

 

İlahi Ebediyet Yumruğu alıştırması, Engin Okyanus Akıntısı Ayracı kıyaslandığında biraz daha hızlı ölçekte ilerliyordu. Çoktan dört döngü reenkarnasyon gizemlerinin patlama ve soluşunu eğitmişti.

 

Jiang Chen ayrıca Ay Parçalayan Uçan Hançerler hareketinin temellerini epey ustaca kavramıştı.

Jiang Chen bu dört birbirini tamamlayan beceri eğitiminde zaten biraz ilerlemişti, fakat hala Ay Parçalayan Uçan Hançerlerin gizemlerine saldırı hususunda vakıf olmanın epey uzağındaydı.

 

Gizemler diye anılan saldırılar bu yöntemin aslında gerçek büyük hamlesiydi.

 

Tanrının Gözü Jiang Chen’in belirgin ölçüde en hızlı eğittiği becerisiydi. Şu an itibariyle çoktan beşinci seviyeye kadar eğitmişti.

 

Zefirin Kulağı, Tanrının Gözü ile aynı seviyedeydi. Jiang Chen onu da beşinci seviyeye kadar eğitmişti.

 

Jiang Han bölgesinde eğitim yaptığı ay boyunca Taşın Kalbi sonunda ikinci seviyeyi yarıp geçerek başarıyla üçüncü seviyeye girmişti.

 

Jiang Chen’in ruh daosu alemine girmeden önce Medyumun Kafası eğitimine girmesinin hiçbir yolu yoktu.

 

Jiang Chen çeşitli yöntemleri ve teknikleriyle durum değerlendirmesi yaptığında, özgüveni gerçek bir Qi ustasıyla bile karşılaşsa doğrudan onu rahatlatabilecek seviyedeydi.

 

Gerçek bir Qi ustası aslında bu varislerin içinde var mıydı?

 

Jiang Chen fazla olumlu düşünmeye cüret etmedi fakat tamamen olumsuz da değildi. Long Yinye ve Long Juxue gerçek Qi ustaları sıralamasına girmiş olmasına rağmen Jiang Chen yine de onlarla bir iki tur tek başına atabilirdi.

 

“Düklerin sıralaması üçüncü görev tamamlandıktan sonra başlayacak. Long Yinye veya Long Juxue fark etmez, Yükselen Ejder Dükü varisleri olduklarından kesinlikle birçok koz kartına sahipler. Kendimi en iyi becerilerimle eğitmezsem nasıl sıralama savaşlarında onlara karşı dövüşebilirim ki?”

 

Jiang Chen reenkarne olduğundan beri eğitimindeki ilerleme hızı mucizevi sayılabilmesine rağmen, yine de önceden onlarla arasında oluşan muazzam uçurumu kapatmak için büyük bir efor sarf etmeliydi.

 

“Hala bir ay daha var ve her şey mümkün. Sonsuz Katakomplar hayatımdaki ilk gerçek deneme. Belki de potansiyelim ancak savaşın ortasında sıradaki seviyeye uyarılacaktır?”

 

Jiang Chen hazırlıklarını tamamlarken yüksek ve dinç bir ruh haline sahipti.

 

Dövüş daosu yöntemlerine ek olarak Jiang Chen ayrıca ekipmanlarının bulunduğu bir çantayı da yanına aldı.

 

Prenses Gouyu’nun ona hediye ettiği Tüy Katmanlı Fırlatma Bıçakları, yanı sıra Gökyüzü İpeği Zırhı yanında götürmesi gerekli olan eşyalardandı, buna ek olarak Du Ruhai’in evindeki baskından isimsiz kılıç. Bu şuan Jiang Chen’in kişisel silahıydı ve doğal olarak yanından hiç ayırmıyordu.

 

Ek olarak Jiang Chen asla zehir daosundan vazgeçmiyordu. Dövüş daosu mükemmelliğe ulaşana kadar bu onun avantajlarından birisiydi.

 

Bazı özel karışım zehirler kritik anlarda hayat kurtaran etkilere sahip oluyordu.

 

Çantasını kontrol ettikten sonra Jiang Chen bağdaş kurarak oturdu ve bir defa daha Qi’si ile daireler çizmeye başlayarak, meridyenlerini zorlarken gerçek Qi eğitimine başladı.

 

Sekiz meridyen gerçek Qi zirvesinde. Jiang Chen sürekli olarak hücum ederken bu sırada yarıp geçmek için bir ilham kıvılcımı bulmayı denedi.

 

Dövüş daosu eğitimi yaparken yarıp geçmesi yemek veya uyumak kadar kolay değildi. Olağanüstü potansiyeli olanlar bile idrak etme süresine ve eşiğe adımlarını atmak için katalizöre ihtiyaç duyuyordu.

 

Yarıp geçmek asla rastgele tekmelemekle gelmezdi.

 

Gecenin ilk yarısını gerçek Qi muamelesi için harcadı ve gecenin ikinci yarısında gözlerini kapatarak meditasyon yaptı. Gece çabucak geçti.

 

Sonraki sabah Jiang Chen gizli odasından dışarı yürüdü. Babasına veda ederek malikanede kişisel muhafızlarının hepsini ayarladı.

 

Üçüncü görevde hiçbir kişisel muhafızın varlığına izin yoktu.

 

Toplanma noktasına vardı ve kraliyet ordusu tarafından eşlik edildi. Tüm sıra krallığın kuzey doğusuna doğru Sonsuz Katakompa yola çıktı!

 

Yükselen Ejder malikanesinde…

 

“Efendimiz, Gizli El ile gizli anlaşma yapan astınız geldi. Onlar dört gerçek Qi ustası gönderecekler ve iki katı ödeyeceğiz.”

 

“Dört gerçek Qi ustası mı? Güzel!” Long Zhaofeng onaylarken gülümsedi. “Gizli El Doğu Krallığından bir suikastçı organizasyonu değil. Doğu Lu arkasındaki durumları kurcalamak istese bile izimizi bulamayacak.”

 

“Heh heh, dük bilge ve keskin zekalı.”

 

“Long Yi, bu durum hakkında özürlerimi sunarım. Long San kardeşindi ve bu durumun intikamını almalısın. Kişisel olarak intikamını alamayacak olmanı yanlış anlama.”

 

“Dük’ün muazzam planı her şeyi dikkate alıyor.” Long Yi bakışları bıçak misali zayıf bir adamdı, fakat Long Zhaofeng önünde fazlasıyla mütevazıydı.

 

“Söz veriyorum gelecekte başarılı olduğumda, Jiang ailesi siz kardeşlerin istediğini yapması için size verilecek. Jiang Chen'siz olacaklar fakat Jiang aile klanının kalanı kaçamayacak.”

 

“Jiang ailesi!” soğuk bir öldürme arzusu Long Yi’nin gözlerinden ateşlendi.

 

“Ah doğru, Long Yi, adaylarını seçmeyi henüz bitirmedin mi? Bu durum mühim bir mesele, kanıtları olmadan bizi bile izleyebilirler.”

 

“Onları seçtim, dört göze çarpmayan varis. Gizli El her zaman işlerini temiz ve hızlı bir tutumla halleder, hiçbir iz bırakmazlar. Durumun sonuçlarıyla dört varis denemelerinde başarısız oldu ve yırtıcı yaratıklar tarafından yenilecekler.”

 

Long Yi’nin sesi soğuktu, yaşayan diğer insanlar gözünde karınca gibiydi.

 

Long Zhaofeng içten bir şekilde güldü, “Jiang Chen, hadi üzerindeki geniş ağlardan ve ayakların altındaki tuzaklardan nasıl kaçacaksın! Doğu Lu, Jiang ailesine ayak askerlerin olarak işaret ediyorsun, görünen o ki elindeki kartları çıkardın?”