Bölüm 91: Jiang Chen, İlahi Silahın İnişi

avatar
6685 7

Sovereign of the Three Realms - Bölüm 91: Jiang Chen, İlahi Silahın İnişi


 

Çevirmen: madShy

 

Prenses Gouyu endişeli ve öfkeli hissetti, başkentten ayrılırken zihni tamamen boşluktaydı.

 

Jiang Chen’i yü üstü bıraktığını hissediyordu, aklı tamamen önceden Jiang Chen ile etkileşimleriyle doluydu.

 

İlk görüşmelerinde imparatorluk hareminde Jiang Chen ona doğrudan ders vermişti.

 

İkinci sefer Yükselen Ejder malikanesinde, Jiang Chen’in Hap Kralı Bahçesinde Yükselen Ejder Düküne yemin ettiği sıradaydı.

 

Sonrasında her etkileşimleri Prenses Gouyu’yu iliğine kadar titretiyor-- şaşırtıyor ve mutlu oluyordu.

 

Jiang Chen ona dövüş daosu prangalarına ilişkin püf noktalar bile vermişti. Ve 11 meridyen gerçek Qi düzeyine ulaşmasına yardımcı olmuştu.

 

%20 oranında Şifa Salon paylaşımları ve Long Kardeşleri Gizli Ejderha Denemelerinde bastırmasının şanı eklendiğinde…

 

Başından sonuna Prenses Gouyu böylesine nefes kesen bir dahinin öylece düştüğüne inanamıyordu.

 

Buna inanamıyordu. Jiang Chen’in cesedini görene kadar Prenses Gouyu asla inanmayacaktı.

 

Kral kardeşi Jiang ailesini korumayacağından onun davranışları resmi açıdan aileyi koruyamasa da kişisel olarak etki edebilirdi.

 

Jiang Ailesi malikanesinin kapılarında, Komutan Tiandu konuştu, “Long Yi, bu düklerle aranızdaki bir sorun. Majesteleri ellerini yıkayabilir. Lakin ne zaman duracağını bilmeli. Vatandaşları rahatsız etmeyin veya başkenti karıştırmayın. Aksi halde Tiandu ordum çocuk oyuncağı değildir!”

 

Long Yi sinsice gülümsedi, “Rahat ol Komutan Tiandu, Long ailemiz her daim meselelerini bir neden üzerinden yürütür. Yalnızca Jiang Ailesi ile eski hesaplarımızı çözme yolunu arıyoruz, ve kesinlikle başka kimseyi rahatsız etmeyecek veya aralarını bozmayacağız, özellikle de vatandaşların.”

 

Bu en iyisi olacaktır.” Komutan Tiandu elini salladı ve devasa Tiandu ordusuyla ayrıldı.

 

Long Yinye gülümsedi. Tiandu ordusunun geri çekilmesi ne anlama geliyordu? Doğu Lu’nun pes ettiği anlamına geliyordu! Ayrıca bu Long ailesinin sahne ışığının kraliyet ailesini çoktan aştığı anlamına geliyordu!

 

İyi dinleyin, Jiang Ailesinin yaşlıları ve gençleri. Saygısız oğlunuz Jiang Chen Yükselen Ejder varislerine Sonsuz Katakomplarda pusu kurdu ve tüm göksel ahlak yasalarını çiğneyerek birinci dükün otoritesine meydan okudu. Bugün Yükselen Ejder Dükünün cezai seferi için buradayız. Jiang Ailesinin herhangi hizmetçisi, takipçisi ve muhafızlarından kim yeni bir sayfa açmak istiyorsa Jiang Ailesi üyeleriyle başlarını öne getirsin. Bu bir hak ihsanı şansıdır. Aksi halde bu büyük ordu içeri girdiğinde kimse hayatta kalmayabilir.”

 

Long Yi’nin sesi bronz bir tokmak gibi çalınarak on bir meridyen gerçek Qi gücünü taşıyarak Jiang Ailesi boyunca yayıldı.

 

Bu Jiang Ailesinin ustaları ve hizmetkarlarını bölmek isteyerek--- dövüşmeden iç anlaşmazlığa neden olmak içindi!

 

Lakin Long Yi Jiang Ailesinin birlik ruhunu küçümsüyordu. Jiang Ailesinin içindeki herkesin yüzlerinde trajik bir öfke okunuyordu. Ölümüne bir mücadele kararlılığı yüzlerine kazınmıştı.

 

Jiang Chen’in yeni eğittiği takipçilerin bile yüzleri azimle doluydu. Yaşama ve ölme kararlılıkları Jiang Chen ailesinin üzerinde hiçbir söze gerek olmadan görülebiliyordu.

 

Jiang Feng’in ifadesi acıyla eğrilmişti. Tiandu ordusunun çekilmesiyle Jiang Ailesinin sonunda yine Doğu Lu’nun elden çıkartılmış piyonu olduğunu biliyordu. Doğu Lu onlardan vazgeçmişti.

 

Herkes, eğer şimdi ayrılırsanız, Ben, Jiang Feng sizi suçlamayacağım.” Jiang Feng bakışları dairede gezerken söyledi.

 

Jiang Ailesinde neredeyse ölü sayılan bine yakın savaşçının başları kararlılıkla sallandı.

 

Lord Hazretleri, şimdi ayrılırsak ne tür insanlar oluruz?” Jiang Ying’in yırtıcı gözleri yaşlarını tuttu. “Lord Hazretlerinin tüm yıllar himayesi altındaydık, bu artık canlarımızla borcumuzu ödeyeceğimiz noktadır.”

 

Jiang Ying aniden kılıcını çekti. “Bir Jiang Ailesi adamı savaşta düşebilir ancak asla pes edemez!”

 

Savaşta düş, pes etme!” Tezahürat sesleri ve hakir görülmektense ölmeyi yeğleyen haklı gürleyişler yankılandı.

 

Lord Hazretleri mücadele başladığında rakipleri engelleyeceğiz. İyi bir fırsat yakaladığınızda geri çekilin ve Jiang Han bölgesine geri dönün. Yaşam olduğu sürece umut var olacaktır.” Jiang Ying kısık sesle tavsiye verdi.

 

Jiang Feng hafifçe gülümsedi, “Nasıl ben, Jiang Feng, rezil biri gibi kaçıp gidebilirim?”

 

Lord Hazretleri, büyük resim daha önemlidir.”

 

Jiang Feng başını salladı, kuzey doğu yönüne bakarken bakışları derindi. Sonsuz Katakomplar orada bulunuyordu-- oğlunun haberleri oradaydı.

 

Biricik, Chen’er, hâlâ yaşıyor musun?

 

Eğer hala yaşıyorsan savaşta ölmekten korkmanın ne gereği var? Jiang Ailemin kanı var olduğu sürece bugün olanların intikamının yerde kalacağından korkmaya gerek yok.

 

Eğer hayatta değilsen ve kasvetli bir varlık gibi yaşayacaksam bunun ne anlamı var?

 

Jiang Ailesi savaşta düşer, asla pes etmez.” Jiang Feng’in bakışları tarif edilemez şekilde kararlıyken bağırdı, elindeki uzun kılıcı ve kahraman ruhu ile göklere yükseliyordu. “Long Yi, içeri gel ve benle ölümüne dövüş!”

 

Jiang Feng daha yeni gerçek Qi ustalığına yükselmişti. Fakat Jiang Chen ona Gizli Dokuz Gülen Okyanusu aktardığından beri eğitimi muazzam bir hıza erişmişti ve dövüş daosu bilgisi yalnızca tek seviyeden çok daha ötesine yükselmişti.

 

Dövüş daosu veya tecrübe bakımından olsun şu anda Jiang Feng aslında tamamen 11 meridyen gerçek Qi ustasına denkti.

 

Long Yi bir çığlık attı, “Pekala, Jiang Feng, önce senin kanını akıtacak ve başını alacağım!”

 

Long Yinye de yüksek sesle haykırdı, “Herkes hazır olsun! Jiang Han malikanesini ele geçiren ve Jiang Feng’in kellesini getiren on bin altınla ödüllendirilecek!”

 

Otuz binlik güçlü ordu ahenkle gürlerken sesleri bulutları sarstı.

 

Savaş her an patlak verebilirdi.

 

Durun!” Prenses Gouyu’nun figürü kritik anda aniden belirdi. “Long Yinye, Gizli Ejderha Denemelerinin  organizatörü ismiyle derhal kuvvetlerini çekmeni emrediyorum!”

 

Kuvvetlerimi çekmek?” Long Yinye gülümsedi. “Prenses Gouyu, durumu yanlış algılamayın. Bu Gizli Ejderha Denemeleri değil, dükler arasındaki anlaşmazlığı temsil ediyor.”

 

Jiang Chen’in pusu kurduğu iddiaların denemeler sırasında gerçekleşti. Denemelerin organizatörü olarak araya girme otoritesine doğal olarak sahibim.”

 

Sen?” Long Yinye soğukça güldü. “Bu Majesteleri Kralın bile dikkat etmediği bir konu. Araya girmenizin biraz yersiz olduğunu düşünmüyor musunuz Ekselansları?”

 

Prenses Goyu elindeki kılıcı kullandı. Bir şahıs ve kılıcı Jiang Ailesi malikanesinin dışındaki taşın üzerinde durdu.

 

11 meridyen gerçek Qi ustasının aurası koşulsuz olarak yayıldı. Badem gözleri sahnenin üzerini yırtıp geçtiği gibi bakışları Yükselen Ejder Dükünün ortakları üzerinde gezindi. “Başkentte olanları hepiniz unuttunuz mu? Long Yinye daha iyisini bilmiyor, peki siz de mi daha iyi olanın ne olduğunu bilmiyorsunuz?”

 

Prenses Gouyu, size bir kez daha bunun dükler arasında bir sorun olduğunu hatırlatırım. Majesteleri Kral bile duruma el atmak istemezken, sizin bu duruma el atmakla bir alakanız olamaz.

 

Long Yinye’nin tonu gitgide daha baskıcı ve zalim bir hal alıyordu.

 

Bugün öylece araya girmek istedim.” Prenses Gouyu fazlasıyla inatçıydı. Tonu kayıtsız ve kararlıydı, “Jiang Ailesine davranmak istiyorsanız önce cesedimi çiğnemek zorundasınız.”

 

Long Yinye asla Doğu Lu Jiang Ailesini yüz üstü bıraktıktan sonra Prenses Gouyu’nun Jiang Ailesini böylesine kararlı bir tutumla koruyacağını düşünmemişti.

 

Prenses Gouyu Jiang Ailesi davranışınıza değer mi?” Long Yinye kızmamış ve bunun yerine gülümsemişti.

 

Bunun Jiang Ailesiyle hiçbir alakası yok, bunu yalnızca kendi vicdanımı rahatlatmak için yapıyorum.” Katı bir kararlılık hissi farklı kelimelerinden okunuyordu.

 

Durum bu olduğundan saldırganlığımı bağışlayın.” Long Yinye bir kadına merhamet gösterecek biri değildi. “Ordu, hazır olun--- yolunuzda kim olursa olsun, öldürün!”

 

Öldürün!”

 

Ordu ahenkle gürledi.

 

Öldürün.”

 

Büyük ordu harekete geçmek üzereyken, sarp bir ses aniden havada yankılandı. Ansızın ancak etkili bir şekilde, altına, kaya parçalarını yarmış ve göklere nüfuz etmişti.

 

Tiz bir kuş çığlığı şuna eşlik etti “Öldür”, havayı parçaladığı gibi ipek gibi dalgalanan bir sesti. Aynı sırada---

 

Altın bir gölge aniden şimşek hızında bulutlardan aşağı daldı.

 

Altın gölge daldığı gibi diğer bir ipek ses dalgası havada yayıldı. Ateşlenmiş akan yıldız misali yüksek bir çatırtıyla alçaldı.

 

Bir ok başı---eşsiz güce sahip bir ok başı-- yolundan şaşmadan Long Yinye’nin kafasına ateşlendi.

 

Bu ok başı otuz bin kişilik güçlü ordunun gözleri önünde doğrudan Long Yinye’ye doğru ateşlenmişti.

 

Dikkat edin genç dük!”

 

Habersiz gelen okun beklenmedik ortaya çıkışı, göklerden gelen ölümsüzlerin bulutlardan salladığı can alıcı bir orak misaliydi.

 

Long Yi ilk tepki verendi fakat silahını oku engellemek için kullandığında fazla geç kalmıştı. Çaresizliği içerisinde bir fikre kapıldı ve Long Yinye’yi itti.

 

Ok o vakit çoktan ulaşmış ve Long Yi’nin omuzunu parçalamıştı. Azıcık da olsa yavaşlamadan onu delip geçerek arkasından çıktı. Devamında arkasında duran Yanmen’in varisi, Yan Yiming’in göğsünden vurdu.

 

Pftt, pft..

 

Okun  gücü et şişi misaliydi, en son olarak beşinci kişiye çarptıktan sonra durdu.

 

Long Yi Long Yinye’yi itmişti ve son derece dağılmıştı. Kalkmak üzereyken iki vınlama sesi de bulutları parçalayarak fırladı.

 

Aynı ok kafası, aynı güç ve aynı kurnaz açıyla…

 

Bu sefer, oklar sağdan ve soldan geliyordu-- iki ok sırasıyla-- Long Yinye’nin kaçışını imkansız kılıyordu.

 

Genç dükü koruyun!” Long Yi muazzam şekilde tedirgindi ve Long Yinye’ye doğru atıldı. Bunun dışında omuzu yaralanmıştı ve yine de öne atılıyordu.

 

Kendisini ileri fırlattı ve sırtına başka bir ok daha aldı.

 

Diğer ok şaşmadan Long Yinye’nin alnından vurdu, ok kafası ardışık olarak kaskını delerek kafa tasını parçaladı. Güçlü gerçek Qi Long Yinye’yi fırlattı ve ok kalabalığın arasında uçarken düzende muazzam bir karmaşaya yol açtı.

 

Ah hayır, genç dük vuruldu!”

 

Genç dük vuruldu!”

 

Bu dehşet verici sahne otuz binlik güçlü orduyu tamamen afallattı ve delice bir kaosa sürüklenmelerine sebep oldu.

 

Beklenmedik hızlı değişimlerin yaşanması tepki hızlarının çok ötesindeydi.

 

Kafalarını toparladıkları anda Long Yinye alnından bir ok yemişti ve durumu meçhuldü. Long Yi’nin omzu ve sırtı vurulmuş, ağır şekilde yaralanmıştı.

 

Bakın, gökyüzünde! Yukarıda gökyüzünde!”

 

Tiz ve baskıcı kuş çığlıları gökyüzünü parçalayarak çalındı.

 

İki altın gölge bulutlardan uçarak malikanenin semalarında süzülüyordu.

 

Bunlar Altın Kanatlı Kılıç Kuşları!”

  

Üzerinde biri var gibi, görünüşe göre bu Jiang Chen!”

 

Ve başka biri daha var… Eh, tanıdık görünüyor, kim o?”

 

Jinshan varisi gibi görünüyor, Şişko Xuan!”

 

Hayır, bu adam hiçbir şekilde şişman değil, nasıl Şişko Xuan olabilir?”

  

Kuşun sırtında Şişko Xuan o anda olağanüstü derecede memnundu. Sonsuz bir şevkle yanıyordu ve yaşamın zirvesine ulaştığını hissediyordu. Gerçek Qi’sini toplayarak haykırdı, “Sizi canavarlar ve pislikler dükün malikanesine güpegündüz saldırmaya cüret ettiniz. Ulusun yasalarına saygınız yok mu sizin?!”

 

Bu gerçekten Şişko Xuan.”

 

Yükselen Ejder bayrağı altındaki bazı varisler sonunda Şişko Xuan’ın sesini tanımışlardı.

 

Jiang Chen yayını elinde tutarak uzaktaki otuz binlik güçlü orduyu işaret etti. Yalnızca yay ve ok olmasına rağmen orduyu hedeflediğinde hepsi korkuyla sarsıldı ve mahşerin geldiği hissine kapıldılar.

 

Ordunun lideri değişebilirdi fakat sıradan biri kendi saptırılamaz amacına sahip olmalıydı.

 

Bu otuz binlik güçlü ordunun da sıradan şahıslarının saptırılamaz amaçları ellerinden alınmıştı.

 

Başka nedeni yoktu. Kudretli Long Yi bile iki ok yemişti ve kibirli Long Yinye tam kafadan vurulmuştu.

 

Gökyüzünden böylesine bir auranın inmesiyle ve yüksek komutanın işgaliyle yaydığı caydırıcı kuvvetin gücünü hayal etmek kolaydı.

 

Dövüş daosu dünyasında güç hala tekti. Güçlüye hayranlık beslemek ve bu nedenle güçlüden korkmak ebediyen değişmez bir gerçekti.

 

Long Yinye Jiang Aileme saldıran şeytanın başıdır--- ve şimdi infaz edildi. Onun tarafından büyülendiniz. İster savaşı ister barışı seçin---- yaşamayı ya da ölmeyi--- bu sizin seçiminiz.”

 

Jiang Chen’in sesi sonunda Altın Kanatlı Kılıç Kuşunun sırtından duyuldu.

 

Bu yerdeki Prenses Gouyu’nun kalbini titretti-- tamamen afallamıştı. Fakat kalbinde bu sahneyi hayatı boyunca asla unutamayacağını biliyordu.

 

Bu ilahi bir silahın inişiydi, karanlıktaki güçlerin geri dönüşü misaliydi.

 

Bu hikayecilerin--- efsanelerinde mevcut bir meseleydi. Yine de şuan gerçek yaşamda başkentteki Jiang Han malikanesi semalarında meydana geliyordu!

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr